iltasyazilim
FD Üye
Hak Nebi (sas) gıybete karşı kati hükmü ortaya koyuyor:“… Bir kimse bir Müslüman’ın (gıybetini ederse) o zâlimdir İşte günah işleyen ve kendini helâke atan odur Sözlerin en güzeli ve doğrusu Kur’anı Kerim de; gıybet etmeyi yamyamlıkla eş tutuyor ve: “Sizden biri, ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? (Hucurât Sûresi, 4912) diye akla vicdana üst perdeden sesleniyor Elhak, bu davranış şekli, ruhu olgun bir insanın tenezzül edemeyeceği bir seviyedir “Peki nedir gıybet? diye soracak olursak, cevabını şöyle veriyor Bediüzzaman Hazretleri: “Gıybet odur ki, gıybet edilen adam hazır olsaydı ve işitseydi, kerahet edip darılacaktı Eğer doğru dese, zaten gıybettir Eğer yalan dese, hem gıybet, hem iftiradır; iki katlı çirkin bir günahtır (22 Mektup) Gıybetin caiz olabileceği istisnaî halleri de şöyle sıralıyor: Yetkili birisine halini arz ederken, Birisiyle ortaklık yapacak olup da kendisinden fikir danışana akıl verirken, Birisini tarif ederken, Bir de fenalıkları aleniyet kazanmış ve herkes tarafından o hali herkesçe bilinen kişi hakkında söylenenler Tabii ki bunu da; düşmanca hislerden uzak olarak ve sırf hak düşüncesiyle, gerektiği için yapmalı “Yoksa, der ve ekler Bediüzzaman Hazretleri: “Nasıl ateş odunu yer, bitirir; gıybet dahi sevapları öyle yer, bitirir O büyük kamet, bu hususta işte böyle hassastır…
Ama “ille de gıybet yapacağım! diyorsanız Ebu Hanife Hazretleri’nin de dediği gibi anne ve babanızın gıybetini yapınız! Çünkü birilerinin günahını alıp, birilerine sevabınızdan verecekseniz; bu bari ebeveyniniz olsun, derim!
Alıntıdır
Ama “ille de gıybet yapacağım! diyorsanız Ebu Hanife Hazretleri’nin de dediği gibi anne ve babanızın gıybetini yapınız! Çünkü birilerinin günahını alıp, birilerine sevabınızdan verecekseniz; bu bari ebeveyniniz olsun, derim!
Alıntıdır