iltasyazilim
FD Üye
Hayatta tekrar tekrar sadakat nutukları attım Oysaki sadakatin, ne manasına eriştim, ne yaşanması gereken şekline… Hayatımız hatalarla doldu, gün oldu batmış dizgin dedikleri tarzda yaşadım, gün oldu suskun, biçare, aciz kaldım… Şu Anda düşünüyorum da, hata bendemi , yoksa beni bu ülkü getirenlerde mi? Sanırım bende tüm kusurlar, bütün hatalar, bütün yanlışlar Gönül istiyor ancak hayata bir derin nefes tadında yaşamak, doyasıya, bütün coşkunluğu, tüm heyecanıyla
Görüşler farklı, yaşayış ayrı, gözlerin baktığı yer aynı lakin manalar öbür Neresinde yaşıyoruz hayatın ? ortasında mı? yahut kıyısında mı? Gerçi bunun ne önemi var, oda agnostik ama gariptir ama aralıksız bunun düşüncesinde yaşarız Bu görüşler içinde oraya buraya savrulurken hayatın en büyük fırsatlarını nasılda kaçırırız
Yaşamak isterdim hayatı su beraklığında Dağlardan süzülerek dereler oluşturan buz gibi akıcı su Tüm kainat o suyun serinliğini bende görsün isterdim O su gibi içilmesi güzel gelen bir hayatım olsun isterdim oysa ki biz öyle bir su olmuşuz fakat! İçmek bir yerde dursun, yakınından geçilmez olmuşuz Hiç bilmez olmuşuz tadımızı, görmez olmuşuz bulanıklığımızı
Kendine tanıdık olmayan, kendine gurbetçi hayatlar yaşıyoruz Ne değin uzakta kalmışız özümüze, ne kadar uzakta kalmışız reel kimliğimize Bütün hayatımızı başkalaşmak için harcamışız Sonrada sözü, özü biriz, diye nutuklar atmışız Bir baksak ardımıza, ne yalanlar sıralamışız
Birbey hemen etkin olamadığından nedeniyle kaleme aldığı bu yazı çok hoşuma gitti ve kendi bilgisi dahilinde bilgisayarımdaki tozlu raflar arasından çıkarıp sizlerle paylaşmak istedim *
Görüşler farklı, yaşayış ayrı, gözlerin baktığı yer aynı lakin manalar öbür Neresinde yaşıyoruz hayatın ? ortasında mı? yahut kıyısında mı? Gerçi bunun ne önemi var, oda agnostik ama gariptir ama aralıksız bunun düşüncesinde yaşarız Bu görüşler içinde oraya buraya savrulurken hayatın en büyük fırsatlarını nasılda kaçırırız
Yaşamak isterdim hayatı su beraklığında Dağlardan süzülerek dereler oluşturan buz gibi akıcı su Tüm kainat o suyun serinliğini bende görsün isterdim O su gibi içilmesi güzel gelen bir hayatım olsun isterdim oysa ki biz öyle bir su olmuşuz fakat! İçmek bir yerde dursun, yakınından geçilmez olmuşuz Hiç bilmez olmuşuz tadımızı, görmez olmuşuz bulanıklığımızı
Kendine tanıdık olmayan, kendine gurbetçi hayatlar yaşıyoruz Ne değin uzakta kalmışız özümüze, ne kadar uzakta kalmışız reel kimliğimize Bütün hayatımızı başkalaşmak için harcamışız Sonrada sözü, özü biriz, diye nutuklar atmışız Bir baksak ardımıza, ne yalanlar sıralamışız
Birbey hemen etkin olamadığından nedeniyle kaleme aldığı bu yazı çok hoşuma gitti ve kendi bilgisi dahilinde bilgisayarımdaki tozlu raflar arasından çıkarıp sizlerle paylaşmak istedim *