Bir çift düşünelim. İkisi de oldukça tahsilli kariyerlerinin zirvesindeler. Aile büyükleri tanışmalarına vesile oluyor. Bu çift birbirlerinden etkileniyor ve daha yakından tanışmaya karar veriyorlar. Aslında ikisinin de hiçbir ortak yanı yok. Ama evleniyorlar ‘evlenince değiştiririm ben onu’ diye düşünerek.
Kadın evlenince yaşadığı şehirden başka bir ilçeye taşınmak zorunda kalıyor. Haliyle işini de bırakıyor. Taşındığı ilçede kendi alanıyla ilgili iş bulamıyor. Hiçbir sosyal hayatları ve arkadaşları yok. Adam işine gidip geliyor. Akşam yemekleri ve balık tutmaya gitmeleri dışında hiçbir ortak yaşamları da yok.
Evliliklerinin ikinci ayında kadın hamile kalıyor. Evde heyecan başlıyor ☺. 4-5 ay boyunca kadın serumlarla hayatına devam ediyor. Hamileliğinin en ağır dönemlerini yaşıyor. Tam iyileşti derken adamın ailesiyle büyük problemler yaşanıyor. Kadının tek tepkisi görüşmeme kararı almak oluyor. Çünkü eşine anlatamadığı eşinin ailesiyle yaşanan başka problemler de var. Ama adam arada kaldığını düşünüyor ve tüm öfkesini hamile eşinden çıkarıyor. Maddi problemler hat safhada. Tüm bunlar yetmezmiş gibi adam kadını aldatıyor. Kadın bunu da öğrenince boşanmaya karar veriyor. Ama hamile olduğu için ailesi izin vermiyor. Oysa evliğin ikinci ayında yataklar ayrılmaya başlanmış. Ama kız ailesine söyleyemiyor. Ve evliliğine devam ediyor.
Kadın doğum yapıyor. Tam her şey yoluna girdi derken adamın çok büyük yalanları çıkıyor ortaya. Kadın yine boşanmak istiyor ama ailesi kesinlikle olmaz diye karşı çıkıyorlar. ‘ancak çocuğunu babasına verip gelirsen gelebilirsin.’ Diyorlar çocuğundan vazgeçemeyeceği için boşanmaz diye düşünerek.
Adam aylar sonra yine aldatıyor. Kadın yine susmak zorunda. Üstünde çok fazla banka borcu var. Kazancı borçlara ancak yetiyor. Çocuğuna yeteri kadar maddi imkan sağlayamayacağı ve yanında destek olan kimse olmadığı için evliliğine yine devam ediyor.
Aradan aylar geçiyor. Kadın, adama ‘beni neden sevmiyorsun?’ diye soruyor. Çünkü birkaç saat önce bir yemek masasında aşağılanmış küçük düşürülmüş eşi tarafından. Bu soruya tahammül edemeyen adam kadını hırpalamaya başlıyor. Tartışma kadına atılan tokatla son buluyor. Bütün hayatı film şeridi gibi geçiyor o birkaç saniye içinde kadının gözünün önünden. Ve kadın ailesinden gizli açıyor boşanma davasını ve boşanıyorlar. Adam çocuğun velayetini istiyor boşanmak için. Kadın çaresiz kabul ediyor yeter ki boşanalım durumumu toparlayınca alırım ümidiyle.
Kadın yeniden bambaşka bir şehirde işini kuruyor. Mutlu ama evladı yanında olmadığı için eksik… tek tesellisi evladına iyi bir gelecek hazırlamaya çalışıyor olması.
Ve adam anlıyor kadına ne kadar aşık olduğunu. Kadın izini kaybettirmiş. Zor da olsa adam buluyor kadını. Kadının karşısına çıkıyor sanal dünyada. İlk başlarda sadece işleriyle ilgili görüşmeler yapıyorlar birbirlerine fikir danışıyorlar. Kadın adamın problemlerine yardımcı oluyor adam kadının… haftalarca sabahlara kadar mesajlaşıyorlar birbirlerinin sesini bile duymadan. Ama her an birlikteler sanki. Aynı anda yemek yiyorlar, aynı anda spora gidiyorlar, aynı anda markete gidiyorlar…
Aslında kadın şüpheleniyor. Ama adam o şüpheleri bir şekilde yok ediyor. Kadın adamın sesini duymak istediğini söylüyor. Adam numarasını vermemek için her yolu deniyor. Ve kadının inadını kıramayınca özel (gizli) numaradan arayacağını söylüyor. Kadın zor da olsa kabul ediyor. Sesi duyar duymaz eski eşinin sesine benzetiyor ama aradan 5 ay geçtiği için kendisinin yanıldığını düşünüyor. Sonra bir gün adam yanlışlıkla numarasını açık unutuyor ve her şey o anda ortaya çıkıyor.
Kadın adama aşık olmuş. Fikirlerine, düşüncelerine, gösterdiği ilgiye, sevgiye ve en önemlisi hiç yargılamadan onun tüm hayatını sabırla dinlemesine… adam yaptıklarına pişman karısına verdiği zararı geç de olsa fark ediyor. Birbirlerine bir şans daha vermeye karar veriyorlar. Evliliklerinde aslında tek sorunlarının konuşamamak olduğunun farkına varıyorlar.
Şimdi tekrar birlikteler. Sıfırdan başlayarak. Artık karı-koca değil iki sevgili onlar ☺. Bir tane de kızları var. Ve çok mutlular.