iltasyazilim
FD Üye
İngiliz bilim adamlarının hazırladığı bir raporda, biyoteknolojinin kontrolsüz gelişimi sonucu biyolojik silah tehdidinin, nükleer ve kimyasal silah tehdidini aştığı kaydedildi İngiliz Tıp Kurumu (BMA) adına hazırlanan rapora göre, biyoteknolojideki ilerlemelerin kontrolsüzlüğünün sürmesi durumunda bu alan, belirli etnik grupları hedef almak ve 1918'deki İspanyol gribi gibi öldürücü hastalıkların yeniden canlandırılması amacıyla teröristler tarafından suiistimal edilebilir
Bradford Üniversitesi'nde yapılan çalışmaların başkanı, 20 yıldır silahların kontrolü üzerine çalışan Malcolm Dando, Londra'da düzenlediği basın toplantısında, genetik değişikliğe uğratılmış şarbon ve sentetik çocuk felci virüsünün yıkıma yol açabilecek olası biyolojik silahlar arasında bulunduğunu söyledi
Uzun vadede daha tehlikeli
Doğrudan kötü niyetli kullanılabilecek bir teknolojinin gelişiminden bahsettiklerini vurgulayan Dando, biyolojik silahların kontrolü konusunda, diğer silahlara göre uzun vadede çok daha zorlu bir sorunla karşı karşıya bulunulduğunu kaydetti
Malcolm Dando, biyolojiyle ilgili bilim dallarının kötüye kullanılmasının, insan haklarına, insanın saygınlığına ve güvenliğine büyük tehdit oluşturacağını da vurguladı
Olanaklar azalıyor
BMA'nın son beş yıl içinde ikinci kez hazırladığı biyolojik silahlara ilişkin raporda, biyolojik silahların yayılmasının önlenmesine ilişkin eldeki olanağın da hızla azalmakta olduğu uyarısında bulunuldu
1999'da rapor yayınlanmıştı
BMA 1999 yılında, biyolojik ve kimyasal silahların yayılmasının önlenmesine yönelik 1975 tarihli anlaşmanın güçlendirilmesi çağrısında bulunmuştu Aynı konuda 5 yıl içinde ikinci bir rapor hazırlanmasının nedeni olarak da biyoloji biliminin çok hızlı gelişmesi gösterildi
İnternet'e bakmak yeterli
Bilim adamları, biyolojik silah geliştirmenin bugüne kadar hiç bu kadar kolay olmadığını, bu konuda şu an tek yapılması gerekenin İnternet'e bakmak olduğunu belirttiler
Saldırılar da incelendi
Raporda, ABD'de 11 Eyül 2001'de düzenlenen terör saldırılarının ve aynı yıl düzenlenen şarbon saldırılarının, 2002'de Moskova'da düzenlenen tiyatro baskınının ve bu yıl Kuzey Osetya'da düzenlenen kanlı okul baskınının etkilerinin de incelendiği kaydedildi
Bradford Üniversitesi'nde yapılan çalışmaların başkanı, 20 yıldır silahların kontrolü üzerine çalışan Malcolm Dando, Londra'da düzenlediği basın toplantısında, genetik değişikliğe uğratılmış şarbon ve sentetik çocuk felci virüsünün yıkıma yol açabilecek olası biyolojik silahlar arasında bulunduğunu söyledi
Uzun vadede daha tehlikeli
Doğrudan kötü niyetli kullanılabilecek bir teknolojinin gelişiminden bahsettiklerini vurgulayan Dando, biyolojik silahların kontrolü konusunda, diğer silahlara göre uzun vadede çok daha zorlu bir sorunla karşı karşıya bulunulduğunu kaydetti
Malcolm Dando, biyolojiyle ilgili bilim dallarının kötüye kullanılmasının, insan haklarına, insanın saygınlığına ve güvenliğine büyük tehdit oluşturacağını da vurguladı
Olanaklar azalıyor
BMA'nın son beş yıl içinde ikinci kez hazırladığı biyolojik silahlara ilişkin raporda, biyolojik silahların yayılmasının önlenmesine ilişkin eldeki olanağın da hızla azalmakta olduğu uyarısında bulunuldu
1999'da rapor yayınlanmıştı
BMA 1999 yılında, biyolojik ve kimyasal silahların yayılmasının önlenmesine yönelik 1975 tarihli anlaşmanın güçlendirilmesi çağrısında bulunmuştu Aynı konuda 5 yıl içinde ikinci bir rapor hazırlanmasının nedeni olarak da biyoloji biliminin çok hızlı gelişmesi gösterildi
İnternet'e bakmak yeterli
Bilim adamları, biyolojik silah geliştirmenin bugüne kadar hiç bu kadar kolay olmadığını, bu konuda şu an tek yapılması gerekenin İnternet'e bakmak olduğunu belirttiler
Saldırılar da incelendi
Raporda, ABD'de 11 Eyül 2001'de düzenlenen terör saldırılarının ve aynı yıl düzenlenen şarbon saldırılarının, 2002'de Moskova'da düzenlenen tiyatro baskınının ve bu yıl Kuzey Osetya'da düzenlenen kanlı okul baskınının etkilerinin de incelendiği kaydedildi