Asit ve sindirim enzimleri bulunduran mide içeriğinin geriye, yani yemek borusuna veya daha da yukarıda yer alan boğaz ve gırtlak bölgesine geri kaçışına reflü denir. Bu geri kaçış yemek borusuna olursa “gastro-özefageal reflü”; boğaz, gırtlak ve ses tellerine olursa “laringofarengeal reflü (boğaz reflüsü-gırtlak reflüsü)” olarak adlandırılır. Yemek borusuna olan reflü daha sık bilinmektedir, bu reflü çoğunlukla göğüste yanma hissi oluşturur. Boğaz-gırtlak reflüsünde ise bu yanma hissi çoğu zaman yoktur, bu nedenle “sessiz reflü” olarak da isimlendirilir.
Boğaz-gırtlak reflüsü hangi şikayetlere yol açar?
Boğaz-gırtlak reflüsünde asitli mide içeriğinin geri kaçışına bağlı etkilenen bölge temelde boğaz, gırtlak ve ses telleridir. Bu yüzden de hastaların şikayetleri bu bölgelere ait olur. Sık sık boğaz temizleme, boğazda bir şey takılmış veya bir şey varmış hissi, ses kısıklığı veya ses kalitesinin bozulması, yoğun veya çok miktarda boğaz salgısı olması, ağızda acı veya kötü bir tat varlığı, gıcık tarzında uzun süreli öksürük, yutma ve yutkunmada zorlanma gibi şikayetler gözlenebilir.
Boğaz-gırtlak reflüsünün tanısı nasıl ve kim tarafından konur, nasıl tedavi edilir?
Boğaz-gırtlak reflüsündeki şikayetler hastalığa özel değildir, yani başka birçok hastalık da benzer şikayetler oluşturabilir. Bu yüzden reflü düşündüren şikayetleri olan hastanın bir Kulak Burun Boğaz hekimi tarafından değerlendirilmesi gerekir.
Reflü tanısı koyulduktan ve diğer hastalıklarla ayırıcı tanısı yapıldıktan sonra, hastaya mutlaka diyet ve yaşam tarzı değişiklikleri önerilir. Bunların dışında gerekirse ilaç tedavisi uygulanır. Yemek borusuna olan reflü ile boğaz-gırtlak reflüsünde uygulanan ilaç tedavileri sıklıkla benzer olmakla birlikte ilaçların doz ve tedavi süreleri genellikle farklıdır. Boğaz-gırtlak reflüsü tedavisinde kullanılan ilaçların doğru dozda ve uygun süre ile (ortalama 3-6 ay kadar) kullanılması önemlidir.
İlaç tedavisine ek olarak bazı hastalar ses hijyeni ve ses terapisi gibi rehabilitasyon yöntemlerinden de fayda görebilir.
İlaca yanıt vermeyen, dirençli nadir durumlarda reflü için cerrahi tedavi (fundoplikayon, laparoskopik fundoplikasyon) uygulanması gerekebilir. Bazen reflüye ikincil olarak oluşan havayolu darlıkları, ses teli granülomları gibi durumlarda ilaç tedavisine ek olarak cerrahi tedavi gerekebilir.
Boğaz-gırtlak reflüsünün önlenmesinde önerilen diyet ve yaşam tarzı değişiklikleri nelerdir?
• Kilo almamalı, ideal kiloyu korumalı,
• Karın bölgesini aşırı sıkan kıyafetlerden kaçınılmalı
• Yemeklerden hemen sonra uzanma, yatma, eğilme ve fiziksel egzersiz yapmaktan kaçınılmalı
• Uyumadan yaklaşık 3 saat öncesinde su dışında hiçbir şey tüketmemeli
• Öğünlerde az ve sık beslenmeli
• Stresten kaçınılmalı
• Sigara ve diğer tütün ürünleri içilmemeli
• Alkolden uzak durulmalı
• Yatak baş kısmını yaklaşık 10-15 cm kadar yükseltilmeli
• Mentol içeren sakız, şeker, öksürük şurubu ve ağız gargaralarını kullanmamalı
• Reflü oluşturabilecek gıdaları daha az tüketmeye özen göstermeli:
Yağlı veya baharatlı gıdalar, kafeinli içecekler (kahve, çay, kola gibi), gazlı içecekler, domates ve domates sosu (salça, ketçap, ve benzeri) içeren yiyecekler, turunçgiller (portakal, mandalina, limon, ve benzeri), ananas, sirke, limon suyu, süt ve süt ürünleri, çikolata, yağ içeriği yüksek kuruyemişler (yer fıstığı, fındık, cashew gibi), yoğun nane içeren gıdalar.