Böyle bayan da böyle bey de var günümüzde! Aile hayatımız adına fevkalade düşündürücü bulduğum bir olayı gelen sorular üstüne yeniden talep etmeme müsade verin lütfen Bilindiği üzere, okuyucularımla özellikle kitap fuarlarında da görüşüyor, sorularına cevap verirken dertlerini de dinlemiş oluyorum Neler mi dinliyorum, neler mi duyuyorum? Bir tanesini talep edeyim de siz de ibretle okuyun, hayretle tefekkür edin Bakın nasıl (acımasız) efendiler ve (vefalı) hanımefendiler yaşıyor bu dünyada siz de görün Hocam, derdim derindir bana bir yol göster! Diyerek başladı üç çocuk anası bayan ve şöyle devam etti: Kocam içki bağımlısı Gece yarılarına değin meyhanede içiyor Sonra da geliyor, kapıyı yumruklamaya başlıyor Çocuklar duyup da tedirgin olmasınlar diye hemencecik kalkıp kapıyı açıyorum Buyur deyip saygıyla karşılıyorum Bazen yemek istiyor, gecenin o saatinde Akşamdan hazırladığım yemekle sofra kuruyorum Bu kez beğenmiyor, bunlar beklemiş, bana tekrar yemek yap, diyor Çocuklar okula gidecekler uyanıp da huzursuz olmasınlar diye tekrar mutfağa giriyor, yemek yapmaya başlıyorum Arkamdan geliyor hazırladığım yemeğe bakıyor, ben bunları yemem, diğer yemek yemek yok mu? diye bağırıp çağırmaya başlıyor Ben de kazanabildiğim parayla fakat böyle yemek yapabiliyorum, sen tezgâhtar olursan istediğini yaparım, deyince, kıyametler kopuyor, kazandığını başıma mı kakıyorsun, diyerek tenceretabak ne varsa havada uçuşuyor Yeniden çocuklar duymasın diye sesimi çıkarmamaya gayret ediyorum; fakat nafile Başıma fırlatılan tenceretava sesine çocuklar geliyor, ortalık belli başlıbaba günü oluyor, bağrışmalar, ağlaşmalar, bir kıyamettir gidiyor Kocanızın işi ne? Nerede çalışıyor? diyorum Ne çalışması hocam? diyor Geceyi meyhanelerde geçiren adam gündüz çalışabilir mi? Akşama dek horul horul uyuyor Akşam her tarafta çıkıyor arkadaşlarının yanına Evin ihtiyaçlarını kim karşılıyor öyle ise? diyorum Ondan ümidim kesilince ben komşuların konut temizliğine gidiyorum Kocamın durumunu bilenler sağ olsunlar ev işlerini bana yaptırıyorlar, evin ve çocuklarımın ihtiyaçlarını ben karşılıyorum Hatta onun masraflarını da ben temin ediyorum! Yani meyhane masraflarını da mı sen veriyorsun? Ne yazık oysa böylece oluyor Çıkarken para istiyor, vermesem ev başıma yıkılacak hale geliyor Iffet belası birahane harçlığını da ben saptamak zorunda kalıyorum Ben bu şart karşı ne diyeceğimi bilemiyorum, sanki hıçkırıklar boğazıma düğümleniyor Kendimi zor tutuyorum Bütün bu sırada beni şoke eden bir izah etme daha dinliyorum Diyor ki: Bunların hiçbirisi mühim değil, benim için Çok da mühimsemiyorum olanları Ben kapıcı olarak da çalışmaya razıyım Allah’a şükürler olsun elim ayağım tutuyor, çalışabiliyorum Hatta onun harçlığını da verebiliyorum Öyle ise bana neyi sormak istiyorsun? Bir şok cevap alıyorum bu soruma da Bakın ne diyor Bu hali onu Cehennem’e götürecek İşte buna razı olamıyorum, Cehennemden kurtarma çaresi değil mu? diye sormak istiyorum Acaba diyorum, temizleme yaparak kazandığım üç beş kuruştan artırıp da kocamın namına sadaka versem Cehennem’den kurtulmasını sağlayabilir miyim? Sözlerini şöyle bağlıyor: Ne de olsa bu benim çocuklarımın babasıdır Düşene herkes tekme atıyor, ben de tekme atanlardan olmayayım, kucaklayıp kaldıranlardan olayım diye düşünüyorum! Bu değerlendirmeleri dinledikten sonradan daha pozitif dayanamıyorum Önümdeki masanın üzerinde yazdığım otuz kitabım dizili İmzalatıp duamı olmak, elimi öpmek için karşımda bekleyen okuyucularım da sıradalar Ayağa kalkıp onlara seslenmekten kendimi alamıyor ve diyorum fakat: Otuz kitaba imza atan elimi öpüp, duamı almak için bekleyen kıymetli okuyucularım! Yanlış adrestesiniz İşte size eli öpülecek insan ve duası alınacak yılın hanımefendisi! Doğru adres işte burasıdır Gelin de görün katlanma nedir, sadakat nedir, kötü gün dostu vefalı benzeşen nasıl olur? Ne dersiniz hanımefendiler! Sizin sabrınız, sadakatiniz, düşene tekme vurmayıp kaldırma vefanız da böyle mi? Siz de aynı dayanma kahramanlığını gösteriyor, şefkatli benzeşen örneğini veriyor musunuz? Yahut size, böyle biriyle imtihana yan tutulmadığınız için halinize şükretmek mi düşüyor? Ahmet Şahin ailemzamancomtr : :