Bu da İklim Davası: Yüzde 98'i Kuruyan Marmara Gölü'nün Balıkçılarına 322 Bin Liralık Kira Çıkartıldı

Manisa'daki Marmara Gölü'nün Yüzde 98,18'i kurudu ve balıkçılık kesimi gölde yok oldu. Buna karşın göldeki balıkçı kooperatifine Manisa Tarım ve Orman Vilayet Müdürlüğü tarafından kira ve öteki borçlar ismi altında 322 bin 800 TL'lik bir fatura çıkartıldı.




Manisa’nın Gölmarmara ilçesinde neredeyse büsbütün kuruyan Marmara Gölü’ndeki balıkçıların oluşturduğu S.S. Gölmarmara ve Etrafı Su Eserleri Kooperatifi’ne, 41 bin 817 TL’si kira olmak üzere vergi ve SGK prim borçları üzere toplamda 322 bin 800 TL’lik borç için Manisa Tarım ve Orman Vilayet Müdürlüğü tarafından ödeme buyruğu gönderildi.

Kooperatif tarafından dava açıldı



Bunun üzerine kooperatif ismine avukatlar Cem ve Hasret Altıparmak tarafından, Manisa Yönetim Mahkemesi’ne dava açıldı.

Avukat Cem Altıparmak, “Kayıtlı 35 kayık ve toplam 163 üyeyle balıkçılık yapmaktayken, kuruma nedeniyle gölde balıkçılık büsbütün bitmiştir. Yalnızca balıkçılıkla geçinen 5 aile göç etmek zorunda kalmıştır. Öteki balıkçı aileleri tarım emekçisi olarak hayatlarını sürdürmeye çalışıyor” dedi.

'Olmayan gelirin bütün yükü balıkçılar üzerine yıkılıyor'



Kooperatife geçen ocak prestijiyle, gölde balıkçılık yapma müsaadesi karşılığında 41 bin 817 TL’si kira, vergi, SGK primleri ve öbür borçlar dahil toplam 322 bin 800 TL’lik ödeme buyruğu gönderildiğini belirten Cem Altıparmak, “Olmayan gelirin bütün yükü balıkçılar üzerine yıkılıyor. Manisa Tarım ve Orman Vilayet Müdürlüğü’ne karşı açtığımız bu dava, ödeme buyruğunun iptali kapsamında açılan bir iklim davasıdır. Marmara Gölü, Türkiye’nin BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nden ve Paris İklim Anlaşması’ndan kaynaklı taahhütlerine büsbütün karşıt siyasetleri sonucunda kuruduğu ve bu kurumadan kamu yönetimlerinin sorumlu olduğunun tespiti için, Manisa Yönetim Mahkemesi’nde Türkiye’nin birinci iklim davasını açtık” diye konuştu.

'Bu dava, iklim davası olarak bir ilk'



Avukat Altıparmak, Marmara Gölü’nün, 2017 yılında ulusal ehemmiyete haiz sulak alan ilan edildiğini ve bu özelliği ile korunması gereken bir karbon yutak alanı olduğunu kaydetti.

Avukat Hasret Altıparmak ise “Bu dava, iklim davası olarak bir birinci niteliğinde” dedi.