Bulut Aras kimdir

Bulut Aras kimdir bulut aras kimdir bulut aras kimdir, hayatı, özet olarak hayatı, yaşam öyküsü, hakkında bilgiler, filmleri Merhaba Melek'ler Bu yazımızda büyük sanatkâr başarılı oyuncu Bulut Aras hakkında basında yazılan haberlere yer verdik sizler için 1548242457 1548242457 bulutaraskimdir5c5a618e7843dbulutaraskimdir5c5a618e7843dbulutaraskimdir5c5a618e7843d Türkiye 25 Kasım 2000 Sinemada, yozlaşmış değerleri içeren veya sadece ticari gayeyi güden ya da seksüeli ön plana alan filmlerin bundan böyle prim yapmadığını görüyoruz Çünkü yurttaş iyiyi, güzeli görme şansını yakalamıştır bundan böyle Anlaşıldı ama, bu geçtiğimiz ara dönemdeki film adı aşağıda çıkan çoğu yapım, insana bir şey vermiyor İşte günümüzde vizyona girmeye başlayan filmler de bunu gösteriyorÖrneğin, Eşkıyadan daha sonra yapılan Propaganda filmi Her şeye karşın Yılmaz Güneyin Yol filmi Erozyona uğramış, şu olmuş bu olmuş fakat vizyona girmiş Bu film bile epey seyirci topluyor Bu ne demektir? Sinemanın bir anlamda kaliteye tekrar yönelmesi ve bitmiş değer olduğu yere gelmeye başladığını göstermesi demektir Toparlarsak, milletin örfüyle, millî manevî değerleriyle alay etmeyen, aile yapısını rencide etmeyen filmler artık ön plana çıkmaya başlamıştır ama sinema açısından fazla sevindiricidir Anadolu çocuğuyuz Sanat hayatımla ilgili bir şey söyleyeyim Şahsiyet olarak elbette fakat birçok rolde oynamışızdır Oynamaya da devam edeceğiz Fakat bilhassa belirtmem gerekirse, hiçbir şekilde herhangi bir filmimde homoseksüel rol oynamayı katiyen kabul etmem Evet, yerine kadar rol icabı hırsızı da oynarsınız, bir gangsteri de oynayabilirsiniz, bir katili de oynayabilirsiniz Bunlar herzamanki şeylerdir Değişik yanda bir kabadayıyı, bir evliyayı oynayabilirsiniz Lakin bu düzensiz rollerin içerisinde hiçbir şekilde, özellikle homoseksüelliği kabul edemem Katiyen düşünemeyeceğim bir şeydir bu Çünkü bizim karakterimiz bu tür şeylere zıt geliyor Biz ataerkil aileden gelmiş bir Anadolu çocuğuyuz Medya ve usta Bir gerçek var, Türkiyede sanata ve sinemaya yirmiyirmibeş yılını vermiş nice arkadaşlarımız öyle göz önünde değiller Ama öte yanda sanatçıyım diye geçinen ahali kesintisiz medyada Vatandaş mı onları istiyor, yoksa onlar mı yüzsüzlük yapıyorlar bilemiyorum lakin, ekranlara baktığımız zaman, medyaya baktığımız zaman olmaması gereken ahali olmaması gereken yerlerde Bu şart reel anlamdaki sanatçı arkadaşlarımızı üzüyor, incitiyor Bu arkadaşlarımızı vatandaş mı istemiyor da geri planda tutuyorlar ya da diğerlerini vatandaş fazla mu istiyor da onları ön planda tutuyorlar? Bu belirli değil? Bu bakımdan medyanın bu konuyu gözden geçirmesi gerektiğine inanıyorum Yönlendirenimiz olmadı Benim en büyük arzu ve isteğim, ayrıca sinemaya girmek, hem de Hukuk ve Siyasalı bitirmekti Üniversite imtihanında elde ettiğim puanım, tüm okulların puanını tutmuş olmasına karşın fakat puanım 830,61 idi, o günün şartlarına kadar istediğim okula giremedim Çünkü, ben Ticaret Lisesi Mezunuydum Meğer meslek okullarından mezun olan öğrenciler, ne kadar başarılı olurlarsa olsunlar, ister istemez meslekleriyle ilgili belirtenen yüksek okullara ya da fakültelere girebiliyorlarmış Böylece her istenilen fakülteye girebilmek için oysa lise mezunu elde etmek gerekiyormuş Fakat ben Ticaret Lisesine bilinçli olarak gitmemiştim ki, bir arkadaşım oraya gitmişti ben de onunla gitmiştim Kimse bana Dost, eğer hukukçu olmak istiyorsan veya hekim elde etmek istiyorsan, bu okulu değil, liseyi bitirmen gerekiyor gibi bir açıklamada bulunmamıştı Ve maalesef bu sebeple, bütün okulları tutturmama rağmen, sırf o prosedürden dolayı yalnızca İktisadi Ticari İlimler Akademisine girdim İşte diyorum oysa, keşke o vakit bizi yönlendiren birisi olsaydıŞimdi de aynı durum var bu vesileyle yetkililerden, eğitimdeki bu çarpıklığın giderilmesini ya da daha akılcı bir seviyeye getirilmesini rica ediyorum Aklım almıyor, inanmıyorum Sıradan bir insanın, yani aklında, fikrinde, zekasında bir noksanlık olmayan, her şeyiyle olağan düşünebilen bir insanın Allahı inkâr edip de, ateist olabileceğine inanmıyorum Çünkü alışılagelmiş bir insana, ille de Allahın varlığını ispat etmek ya da Peygamber efendimizin hadisi şeriflerinden senetler sunmak gerekmez O, şöyle çevresine bakındığında, eşyadaki nizamı ve ahengi gördüğünde aklıyla, bunların bir yaratıcısı olduğunu bulur Eğer ayrıca aklı uygun keza de halen ateistliği seçim ediyorsa o kimse bana kadar hainlik ediyordur Ben aklı olan bir insanın ateist olacağına inanmıyorum O gücü beğeniyorum Türkiye, bu değin fena idare edilmesine rağmen gerçi dış politikada etkili sayılırız Sahiden Dünyada bir tane dostumuz yok bizim Bizi kesintisiz savaşlara çekmek istiyorlar, teröre bulaştırmak istiyorlar, hesaplı yönden krizlere sokmak istiyorlar İstiyorlar da istiyorlar Bütün bu olumsuz çembere karşın biz bu oyunlara gelmiyoruz Bizi bu oyunlara gelmekten koruyan gücün adını nasıl düzenlemek gerekiyor bilemiyorum Bu zor ordunun gücü müdür? Dış politikada laf sahibi olan bürokratlarımızın gücü müdür? Yoksa siyasetçilerimizin gücü müdür bilemiyorum Ama bu zorlama hangi şiddet ise o gücü çok beğeniyorum Ön yargılı olmamalı Yaşadığımız hayatın içerisinde bunu hep yapıyoruz İnsanların birbirlerini anlamadan dinlemeden, onu çözmeden, onu yargılamalarını hiç sevmiyorum İnsanın karşı karşıya gelerek oturup konuştuğu süre apaçık pürüz diye bir şeyin mutlaka kalmayacağını savunuyorum Ama biz ne yapıyoruz, karşımızdaki insanı peşinen ön yargımıza mahkum ediyoruz Bunu hepimiz yapıyoruz Siz yapıyorsunuz Ben yapıyorum, o yapıyor, bu yapıyor Lakin bu sefer bütün ilişkiler kopuyor Şayet birlikte yapabileceğimiz koskocoman işler sırf kendi aramızda diyalog kuramadığımızdan yarım kalıyor, başarılamıyor Bu bakımdan ön yargıyı hiç sevmiyorum Tek arzum şimdi şükürler olsun, iyi bir aile resiyim Bir eşim bir oğlum var Huzurlu, mutlu bir yuvamız var Bu yuvamızın kolaylık içerisinde devam etmesini istediğim gibi, oğlumun da mükemmel bir eğitim alarak, gelecekte şu ülkeye faydalı olabilecek bir mevkiye gelmesini, ülke yönetiminde söz sahibi olmasını istiyorum Bulut Arastan bir anı Yarım simide karşın Ben 1976 senesinde bir yarışmada öncelikle sinemaya katıldım O dönemde, keza üniversitede okuyorum, ayrıca delege öğretmenlik yapıyorum sırası gelmişken yarışmayı kazandığım için gazetelerde fotoğraflarım falan da çıkıyorFilm için teklifler gelmeye başlamıştı Ama ne var ama o dönemler ** filmlerinin bir furya halinde Yeşilçamı sardığı dönemlerdi Gelen tekliflerin tamamı ** filmlerinde oynamamla ilgili tekliflerdi Ben ise Hayır böyle filmlerde oynamam diyor ve diretiyorum İşte o dönemde diğer öğrenci arkadaşlarla Fatihte bodrum katında bir evde beraber kalıyoruz Temsilci öğretmenlik yaptığım yer de BeyazıttaO zamanı hiç unutmuyorum Fatih ile Beyazıt arasındaki minibüs ücreti 50 kuruştu Benim cebimde de 100 kuruşum var Sabahleyin bindim dolmuşa ve okula geldim Cebimde sadece 50 kuruşum kaldı Öğleye yemek yemeye param yok Öğle olduğunda bir simit almayı düşündüm Bir simidin fiyatı da 100 kuruş Ve o gün 50 kuruşla ama yarım simit alabildim Karnım doydu ya da doymadı fakat gücüm o kadardı Bu derece paraya ihtiyacım olduğu dönemlerde bile **** filmleri için yapılan tekliflere evet demedim Buradan, şunu bildirmek istiyorum İnsanın mayasında olmadıkça özlem ya da fakirlik insanın değerinde yargılarını yıkamaz Bizim değerlerimize, bizim kültürümüze, bizim ahlakımıza uymayan bir şeyi sanat adı aşağıda da olsa yapamazdım Yapmadım Bu benim karakterime uygun değil Çünkü ahlâk parayla değişilmez