Cahit Sıtkı Tarancı Şiirler, sıtkı tarancı'nın şiirleri, sıtkı tarancı şiir, cahit sıtkı tarancı şiirleri yaş 35, cahit sıtkı tarancı şiirleri kısa, cahit sıtkı tarancı şiirleri desem ki
Cahit Sıtkı Tarancı Butun Şiirleri Cahit Sıtkı Tarancı Şiirleri
Aşk İle Cahit Sıtkı Tarancı
Baktım ki gokyuzu baştan başa bulut
Unut diyor o guzel gunleri unut
Baktım ki deniz her dalgasıyla duşman
Kuşlar av peşinde balıklar pusuda
Cok gerilerde kalmış cıktığım liman
Yok gorunurde sığınacak bir ada
Baktım ki o musibet gun gelip catmış
Yolcusunda tayfasında şafak atmış
Ne yelken kar eder ne kurek ne istim
Dayandım aşk ile yuruttum gemiyi
Aşk ile koskoca dağları duz ettim
Avladım sonunda o civan kekliği
Kulak Ver Ki Cahit Sıtkı Tarancı
Kulak ver ki havasında bahcemizin,
Gok maviliğinden, dal yeşilliğinden
Bir turku soylenmede kendiliğinden;
Nasıl dinlersen oyle, sen veya hazin
Kulak ver, dolaşan ruhumuzu tel tel;
Dallardaki tomurcukları urperten
Bir turku soylenmede kendiliğinden;
Dinlenmedikce omrun artar, oyle guzel!
Korktuğum Şey Cahit Sıtkı Tarancı
Gun cekildi pencerelerden;
Aynalar baştan başa tenha
Ses gelmez oldu bahcelerden;
Gok kubbesi dondu siyaha
Sular kesildi ceşmelerden;
Nerden dolacak bu taş nerden,
Nergislerin actığı yerden
Ey kuş ucurtmıyan ejderha?
Ne yardan gecilir, ne serden;
Korkuyorum bu gecelerden
Bel bağladığım tepelerden
Karasevda Cahit Sıtkı Tarancı
Bir kere sevdaya tutulmaya gor;
Ateşlere yandığının resmidir
Aşık dediğin, Mecnun misali kor;
Ne bilsin alemde ne mevsimidir
Dunya bir yana, o hayal bir yana;
Bir meşaledir pervaneyim ona
Altında bir omur done dolana
Ağladığım yer penceresi midir?
Bir koşeye mahzun cekilen icin,
Yemekten icmekten kesilen icin,
Sensiz uykuyu haram bilen icin,
Ayrılık olumun diğer ismidir
İlk Aşk Cahit Sıtkı Tarancı
Felek ne kadar kahretse kalbimize,
Zaman zaman hatırladığımız olur,
Hangi dilber ilk aşkı tattırdı bize;
Bir bahtiyarla yaşadığımız olur
Ah o yaz gecesi, o mehtap, o havuz!
Balkonundan gul atan comert sevgili!
Aşkınla deli ane olduğumuz,
Sarmaşığa tırmandığımızdan belli
Belki bugun bu yaşta tekrar olunmaz,
İlk aşk gecesinin masum yeminleri,
Fakat nerde ilk opuşun verdiği haz?
Saadet bilmiyorum o hazdan gayri
Abbas Cahit Sıtkı Tarancı
Haydi abbas, vakit tamam;
Akşam diyordun işte oldu akşam
Kur bakalım cilingir soframızı;
Dinsin artık bu kalp ağrısı
Şu ağacın golgesinde olsun;
Tam kenarında havuzun
Aya haber Sal cıksın bu gece;
Gorunsun soyle gonlumce
Bas kırbacı sihirli seccadeye,
Goster hukmettiğini mesafeye
Ve zamana
Katıp tozu dumanı,
Var git,
Boyle ferman etti Cahit,
Al getir ilk sevgiliyi Beşiktaş’tan;
Yaşamak istiyorum gencliğimi yeni baştan
Otuz Beş Yaş Cahit Sıtkı Tarancı
Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder
Dante gibi ortasındayız omrun
Delikanlı cağımızdaki cevher,
Yalvarmak, yakarmak nafile bugun,
Gozunun yaşına bakmadan gider
Şakaklarıma kar mı yağdı ne?
Benim mi Allahım bu cizgili yuz?
Ya gozler altındaki mor halkalar?
Neden boyle duşman gorunuyorsunuz;
Yıllar yılı dost bildiğim aynalar?
Zamanla nasıl değişiyor insan!
Hangi resmime baksam ben değilim:
Nerde o gunler, o şevk, o heyecan?
Bu guler yuzlu adam ben değilim
Yalandır kaygısız olduğum yalan
Hayal meyal şeylerden ilk aşkımız;
Hatırası bile yabancı gelir
Hayata beraber başladığımız
Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir;
Gittikce artıyor yalnızlığımız
Gokyuzunun başka rengi de varmış!
Gec farkettim taşın sert olduğunu
Su insanı boğar, ateş yakarmış!
Her doğan gunun bir dert olduğunu,
İnsan bu yaşa gelince anlarmış
Ayva sarı nar kırmızı sonbahar!
Her yıl biraz daha benimsediğim
Ne donup duruyor havada kuşlar?
Nerden cıktı bu cenaze? Olen kim?
Bu kacıncı bahce gordum tarumar
N'eylesin olum herkesin başında
Uyudun uyanamadın olacak
Kim bilir nerde, nasıl, kac yaşında?
Bir namazlık saltanatın olacak
Taht misali o musalla taşında
Cahit Sıtkı Tarancı Butun Şiirleri Cahit Sıtkı Tarancı Şiirleri
Aşk İle Cahit Sıtkı Tarancı
Baktım ki gokyuzu baştan başa bulut
Unut diyor o guzel gunleri unut
Baktım ki deniz her dalgasıyla duşman
Kuşlar av peşinde balıklar pusuda
Cok gerilerde kalmış cıktığım liman
Yok gorunurde sığınacak bir ada
Baktım ki o musibet gun gelip catmış
Yolcusunda tayfasında şafak atmış
Ne yelken kar eder ne kurek ne istim
Dayandım aşk ile yuruttum gemiyi
Aşk ile koskoca dağları duz ettim
Avladım sonunda o civan kekliği
Kulak Ver Ki Cahit Sıtkı Tarancı
Kulak ver ki havasında bahcemizin,
Gok maviliğinden, dal yeşilliğinden
Bir turku soylenmede kendiliğinden;
Nasıl dinlersen oyle, sen veya hazin
Kulak ver, dolaşan ruhumuzu tel tel;
Dallardaki tomurcukları urperten
Bir turku soylenmede kendiliğinden;
Dinlenmedikce omrun artar, oyle guzel!
Korktuğum Şey Cahit Sıtkı Tarancı
Gun cekildi pencerelerden;
Aynalar baştan başa tenha
Ses gelmez oldu bahcelerden;
Gok kubbesi dondu siyaha
Sular kesildi ceşmelerden;
Nerden dolacak bu taş nerden,
Nergislerin actığı yerden
Ey kuş ucurtmıyan ejderha?
Ne yardan gecilir, ne serden;
Korkuyorum bu gecelerden
Bel bağladığım tepelerden
Karasevda Cahit Sıtkı Tarancı
Bir kere sevdaya tutulmaya gor;
Ateşlere yandığının resmidir
Aşık dediğin, Mecnun misali kor;
Ne bilsin alemde ne mevsimidir
Dunya bir yana, o hayal bir yana;
Bir meşaledir pervaneyim ona
Altında bir omur done dolana
Ağladığım yer penceresi midir?
Bir koşeye mahzun cekilen icin,
Yemekten icmekten kesilen icin,
Sensiz uykuyu haram bilen icin,
Ayrılık olumun diğer ismidir
İlk Aşk Cahit Sıtkı Tarancı
Felek ne kadar kahretse kalbimize,
Zaman zaman hatırladığımız olur,
Hangi dilber ilk aşkı tattırdı bize;
Bir bahtiyarla yaşadığımız olur
Ah o yaz gecesi, o mehtap, o havuz!
Balkonundan gul atan comert sevgili!
Aşkınla deli ane olduğumuz,
Sarmaşığa tırmandığımızdan belli
Belki bugun bu yaşta tekrar olunmaz,
İlk aşk gecesinin masum yeminleri,
Fakat nerde ilk opuşun verdiği haz?
Saadet bilmiyorum o hazdan gayri
Abbas Cahit Sıtkı Tarancı
Haydi abbas, vakit tamam;
Akşam diyordun işte oldu akşam
Kur bakalım cilingir soframızı;
Dinsin artık bu kalp ağrısı
Şu ağacın golgesinde olsun;
Tam kenarında havuzun
Aya haber Sal cıksın bu gece;
Gorunsun soyle gonlumce
Bas kırbacı sihirli seccadeye,
Goster hukmettiğini mesafeye
Ve zamana
Katıp tozu dumanı,
Var git,
Boyle ferman etti Cahit,
Al getir ilk sevgiliyi Beşiktaş’tan;
Yaşamak istiyorum gencliğimi yeni baştan
Otuz Beş Yaş Cahit Sıtkı Tarancı
Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder
Dante gibi ortasındayız omrun
Delikanlı cağımızdaki cevher,
Yalvarmak, yakarmak nafile bugun,
Gozunun yaşına bakmadan gider
Şakaklarıma kar mı yağdı ne?
Benim mi Allahım bu cizgili yuz?
Ya gozler altındaki mor halkalar?
Neden boyle duşman gorunuyorsunuz;
Yıllar yılı dost bildiğim aynalar?
Zamanla nasıl değişiyor insan!
Hangi resmime baksam ben değilim:
Nerde o gunler, o şevk, o heyecan?
Bu guler yuzlu adam ben değilim
Yalandır kaygısız olduğum yalan
Hayal meyal şeylerden ilk aşkımız;
Hatırası bile yabancı gelir
Hayata beraber başladığımız
Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir;
Gittikce artıyor yalnızlığımız
Gokyuzunun başka rengi de varmış!
Gec farkettim taşın sert olduğunu
Su insanı boğar, ateş yakarmış!
Her doğan gunun bir dert olduğunu,
İnsan bu yaşa gelince anlarmış
Ayva sarı nar kırmızı sonbahar!
Her yıl biraz daha benimsediğim
Ne donup duruyor havada kuşlar?
Nerden cıktı bu cenaze? Olen kim?
Bu kacıncı bahce gordum tarumar
N'eylesin olum herkesin başında
Uyudun uyanamadın olacak
Kim bilir nerde, nasıl, kac yaşında?
Bir namazlık saltanatın olacak
Taht misali o musalla taşında