Çalıkuşu Özeti - Çalıkuşu Roman Özeti

Çalıkuşu Özet


KİTABIN OLAĞAN : ÇALIKUŞU
KİTABIN YAZARI : REŞAT NURİ GÜNTEKİN
YAYIN EVİ : İNKILAP KİTAPEVİ, ANKARA
BASIM YILI : 1999

Kitabın Konusu

Bir subay kızı olan Feride ile teyzesinin oğlu Kamuran aralarında yaşanan ve araya çoğu engel girmesine rağmen birbirlerine karşı bitmeyen aşklarını anlatıyor

Kitabın Özeti

Öyle minik yaşındayken annesi ölen Feride, babası da hudut sınır dolaşan bir subay olduğu için büyükannesinin yanına büyümüştür Okul çağına gelince Ferideyi İstanbulda oysa bir Fransız kız yatılı okuluna yollamışlardır Feride neşelendirici, zeki, fazla asi, ele avuca sığmaz fazla hareketli bir kızdır Fırsat buldukça bir erkek gibi ağaçlara tırmanıp daldan dala atladığı için öğretmenlerinden biri onu çalıkuşuna benzetmiş, sonra da bu benzetme, onun adı olarak kalmıştır

Babasının da ölmesi üzerine Feridenin, yakını olarak sadece bir teyzesi kalmıştır Feride, okulun büyüklü küçüklü tatillerini defalarca teyzesinin evinde geçirmektedir Bu teyzenin Kamuran adlı, Feride den büyük bir oğlu vardır Kamuran Feride ye rağmen ağır başlı, kız gibi bir erkekdir Bu yüzden Feride sürekli onla dalga geçmektedir Fakat bunların arasında Kamuran, Ferideyi farkinda olmadan büyük bir aşkla sevmeye başlamışdır Bu sevgi bir zaman daha sonra karşılıkta görür Feride de Kamurana karşılık vermektedir Feride nin teyzeside bu durumu fazla istediği için, Feride okulunu bitirdikten daha sonra iki gencin evlenmeleri kararlaştırılır

Düğün hazırlıkları tamamlanmak üzereyken, bir gün kadının teki çıka kazanç ve Ferideye Kamuranın Avrupada bulunduğu sırada orada bir kızla aşk yaşadığını söyler Bu koşul hiçbir şeyi umursamaz gibi görünen Ferideyi çok içten etkilemiştir Feride bunun sonucunda gururuna yenilir ve hemen teyzesinin evinden uzaklaşır, yolunu izini kaybettirir Bu yüzden evlenmede gerçekleşemez

Feride nereye gideceğini düşünürken onu çok seven sütannesi aklına gelir ve oraya gider Sütannesi onu görünce çok sevinmiştir Feride bir vakit sütannesinin evinde kalır bu arada oraya buraya başvurur bir iş için çünkü sütannesini daha artı rahatsız edemeyeceğini ve yan paranın da ona fazla fazla yetmeyeceğini bilmektedir Başvurularının sonunda Anadoluda bir ilkokul öğretmenliği elde eder Acilen o hayat dolu hiçbir şeyi dikkatsiz genç kız artık bir hoca olmuştur Feride Anadoluyu hiç yadırgamaz Zeyniler adlı bir köyde öğretmenliğe başlar Zeyniler köyü Anadolunun fazla ücra bir köşesindedir Bu köyde Feride yaptığı herşeyi günlüğüne yazmaya başlar

Bir zamanlarının hayat dolu asi genç kızı şu anda hayatı tanınma yolundadır İster istemez ağır başlı olmayı öğrenmiştir Ama başına gelen bunca şeye rahmen karamsar değildir O köydeki fakir üstü yırtık pırtık olan öğrencilerini çok sevmiştir Öğrencilerinin her biriyle ayrı ayrı ilgilenmek ona büyük bir haz vermektedir Öğrencileri arasında Munise adında ortada kalmış, annesi kötü yola düşmüş bir kız vardır Annesi yüzünden köylüler kızıda hiç sevmiyorlar Feride, Muniseye acır ve onu evlatlık alır Feride fazla mutlu olmuştur , bununla beraber Munisede fazla sevinmiştir bu olaya

Bir vakit sonradan Zeyniler köyü okulu da kapatılır İşsiz kalan Feride başka bir yerde öğretmenlik yerine getirmek için kullanmak nedeniyle ile gider Milli Eğitim Müdürlüğünde eski bir mektep arkadaşına rastlar ve onunla Fransızca konuşur, Milli Eğitim Müdürü de bu olayı görünce, Feride yi merkezde kız hoca okulunda fransızca öğretmeni olarak görevlendirir Feride maddesel olarak çok güzel bir kızdır ve bu fiziki güzelliğinin burda çok pozitif göze çarpması Ferideyi endişelendirir Ayrıca Feridenin öğretmenlik yaptığı okuldaki müzik öğretmenide Ferideye karşısında büyük bir aşk duymaktadır Ama bu aşk bir ümitsiz vakadır Hem şehirde büyük dedikodularada yol açmıştır Feride nin burda peşine bir fazla erkek düşmüştür Bu koşul ise Ferideyi endişelendirmektedir Bu yüzden tayinini ister Böylece birkaç yer dolaşır Bir sürede İzmirde varlıklı bir ailenin kızlarınada özel ders verir Ama Feridenin gittiği yeniden muthiş fiziği ve güzelliği başına dert açmaktadır Feride bu güzelliği ve yalnızlığı fazla kişinin dikkatini çekmektedir

Feride daha Zeynilerde iken bir askerin yaralanması ve oraya getirilmesi esnasında hekim Hayrullah Beyle tanışmıştır Hekim, Ferideye bu dek hoş bir kızın böyle bir yerde ne aradığını, şüphesiz bir aşk meselesi yüzünden gelmiş olduğunu söylemiş Feride ise bunu reddetmistir Yıllardan sonradan her tarafta Kuşadasında buluşurlar Bu sırada Feridenin okulu kapatılıp hastaneye çevrilmiştir Feride bundan böyle doktorum himayesine girmiştir Bir hasta bakıcı gibi doktora takviye etmiştir Hekim Ferideyi ve bundan böyle büyümüş olan Muniseyi kendi öz kızları gibi sevmektedir Ancak bu sırada doktor birgün ağır hastalığı olan birine bakmaya gittiği süre Munise ağır bir sekilde hastalanır Doktor dönesiye kadar kız yavaş yavaş, acı çeke çeke ölür Munisenin nezle farzedilen hastalığı kuşpalazıdır

Feride, Munise nin ölmesinden sonra kendini kaybedecek şekilde hastalanır Günlerce doktorun evinde yatar İyileştiği sıralarda doktor Hayrullah bey ne dek yaşlı olursa olsun ikisi için bir söylenti cıkmıştır Bu da o zamanın şartlarından dolayı olmuştur Kasabayı türlü dedikodular alıp götürmektedir Bekar bir erkeğin evinde genç güzel ve bekar bir kadının olması fazla artı dedikoduya yol açmıştır Doktor bu dedikodulardan kurtulmak için çok pratik bir yol bulmuştur Ferideyi de zorla ikna ederek evlenmişlerdir Ancak tabiki bu izaç yalnızca kağıt üzerindedir ve dedikoduların bitmesi içindir Feride doktoru babası gibi sevmektedir Doktor, Feridenin defterini bulmuş ve doğru dek okumuştur Feridenin her şeye rağmen Kamuranı sevdiğini öğrenmiştir Bakımlı incelemeler yapar Kamuran bu zaman içinde evlenmiş ve eşi ölmüştür Derhal dört yaşlarındaki çocuğu ile yaşamaktadır Hekim, Kamurana bir mektup yazar ve bu mektupta Kamurana bütün olan biteni anlatır Feride ise bu sırada defterinin kaybolduğunu sanmaktadır ve defterini bütün aramalarına rağmen bulamamıştır Hekim yazdığı mektupla defteri ve bir takım belgeleri paket haline getirmiştir Ferideye ölümünden daha sonra bu paketi Kamurana götürmesini vasiyet etmiştir Hekim zaten oldukça yaşlıdır bu yüzden kısa bir süre sonra da ölür

Feride, doktorun ölümünden sonradan, ayrıca paketi ayrılmak ayrıca de çok özlediği teyzesini bakmak üzere, Tekirdağa teyzesinin yanında gider Niyeti orda artı kalmamaktır Paketi teslim edip bir iki gün kalıp Kuşadasına geriye dönmektir O günlerde ne tesadüf ki dinlenmek için Kamuranda Tekirdağa gelmiştir Feride paketin içinde neler bulunduğunu bilmemektedir Bu içinde neler bulunduğunu bilmediği paketi teslim eder Lakin doktorun öldüğünü onlardan gizlemiştir Böylece Kuşadasında doktorun yaşadığı bahanesiyle zorlanmadan geriye doğru dönebileceğini ummaktadır Ama umduğu gibi olmaz teyzesi bu paketi Feride gitmeden bir gün evvelden Kamurana verir Kamuran o gece kardeşiyle birlikte defteri okur Bu Nedenle, Feridenin kendisini hala sevmekte olduğunu anlar Keza de doktorun tembihlerini öğrenir Kendisiyse, Feride gittiğinden beri Ferideyi unutamamiştir ve hala sevmektedir

Feride, yeterince kaldığını ve geri dönmesi gerektiğini söyleyerek yola çıkmak üzere hazırlanır Feride hayatla fazla didişmiş ve artık bu gücünü yitirmiştir Artık doktorunda olmadığı Kuşadasına gitmek onunda hic işine gelmemektedir Kuşadasına dönmek, Ferideyi çok artı üzmüştür Lakin bu durumunu etrafındakilere hiç emin etmemektedir Bunu atrafındakilerin anlamasını istemez Ferideyi götürecek otomobil kapıya yaklaşır Fakat bu bir oyundur Kamuran ve kardeşinin hazırladığı bir oyundur Feride arabaya yaklaştığı vakit arabadan aniden Kamuran iner ve Ferideyi kucaklar Zaten tüm konut halkıda Feride nin tekrar yuvadan uçmasını istemiyorlardır Bunun için tüm konut halkı elbirliği yapmıştır Feridenin bütün istemiyormuş gibi davranmaları olmaz demeleri falan boşadır Kırık dökük kelimelerle bu oyundan kurtulmaya çalışmıştır fakat beyhude kurtulamamıştır Çünkü, Kamuran bundan böyle kararlıdır ve ikinci bir gaflete düşmeyecektir Bunu Ferideye de onu yeniden kaybetmeyi göze alamayacağını ve onu şu an bile deliler gibi sevdiğini söyler Çalıkuşu, dar bir mutlulukla ve huzurla kendini Kamuranın kollarına atar

Kitabın Ana Fikri

Aşkın araya ne girerse girsin asla değil olmayacağıdır

Kitaptaki Durum ve Şahısların Değerlendirilmesi

Feride(Çalıkuşu) : Fransız okulundan mezun; çok güzel, afacan, canlı, cıvıl cıvıl, yaramaz, duygusal ve akıllı, canayakın, sevimli bir İstanbul kızıdır

Kamuran : Feridenin teyzesinin fazla nazik, yakışıklı, sarışın, yüksek öğrenimli, fakat zenginliğinden dolayı herhangi bir işle uğraşmayan oğludur

Hekim Hayrullah : Canayakın, insancıl, ihtiyar, sevimli, birazcık inatçı ve sinirli biridir Hayatını insanların mutluluğuna adamıştır

Munise : Minik, sarışın ve güzel bir köy kızıdır Hoş olduğu dek akıllı ve nazik bir kızdır Feridenin yalnız geçen günlerinin tek dayanağı olmuştur

Kitap Hakkında Kişisel Fikirler

Kitap, bir romantik roman olduğu için, bilhassa şehvetli insanların ellerinden bırakamayacakları bir kitaptır Kitap sade bir dille yazıldığı için akıcı ve sürükleyicidir Olayların büyük bir bölümünün Anadolunun köylerinde geçmesi romana bambaşka bir hava vermiştir Romanda kullandığı idealist bir kişilik olan Feride, insanın idealleri uğruna çoğu şeyden vazgeçebileceğini göz önüne sermiştir *