iltasyazilim
FD Üye
Çanakkale Savaşının Kısaca Özeti
Tarihteki ve Milli Yaşantımızdaki Yeri
3 Kasım 1914 ve 18 Mart 1915 tarihleri arasında Çanakkale Boğazı'nda akım eden bir çabuk deniz savaşlarıyla Gelibolu Yarımadası'nda 25 Nisan 1915 89 Ocak 1916 tarihleri arasında yapılan kara savaşları, Türk tarihinin en onurlu sayfalarını dolduran birer galibiyet destanıdır
Çanakkale Zaferini, büyük Türk Ulusuna, Atatürk gibi deha bir lider hediye etmiştir Türk serbest savaşının temelleri, Çanakkale'nin sularında, Conkbayırı'nda ve Anafartalar'da atılmış, bu zaferler Türk Kurtuluş Savaşına maya çalmıştır
Türk Ulusu İstanbul'u kurtaran Anafartalar kahramanı Mustafa Kemal Paşayı Çanakkale'den tanımış 19 Mayıs 1919'da O, Samsun'a çıktığı gün Suriye ve Filistin cephelerinden terhis olarak Anadolu'ya dönen Türk halkı, bu benim kahraman komutanımdıdiyerek O'nun etrafında kenetlenip İstiklal Savaşı'na katılmıştır
Türk Ulusu ve dünya O'nu böylece tanırken, O da Conkbayırı'nın, Kocaçimen'in kan deryası can pazarında ulusunun ve Türk askerinin esas cevherini yakından tanıyarak sonra girişeceği Hür Savaşını belli zaferle sonuçlandıracağı kanaatini daha o zamandan edinmiştir 18 Mart zaferi kazanılmasaydı, düşman donanması, daha 1915'in Mart ayında İstanbul'a girerek Osmanlı İmparatorluğu 'nu çökertebilecekti
Çanakkale Boğazı'nı denizden aşıp İstanbul'a giremeyen İtilaf Devletleri, 25 Nisan 1915'ten başlayarak 89 Ocak 1916'ya değin süren Çanakkale kara savaşlarında Mustafa Kemal tarafından durdurulamasaydı, Birinci Dünya Savaşında Çarlık Rusyası en kısa yoldan müttefiklerinin yardımlarına kavuşacağı için yıkılmayacak, muhtemelen Ekim 1917 Bolşevik İhtilali de olmayabilecekti Bu durumda Almanya'nın yenilgisi hızlanacak ve 1 Dünya Savaşı ola ki de 1915'te sona erecekti Çanakkale Zaferi harbin 4 yıl sürmesine, üç imparatorluğun (Osmanlı, Çarlık ve AvusturyaMacaristan İmparatorlukları) tarih sahnesinden silinmesine niçin olmuştur Gelibolu Yarımadası'nda düşmana belirlenmiş darbeler vurarak onları yenilgiye uğratan Alb Mustafa Kemal'in Anafartalar tepesinde yaktığı başarı meşalesi, Kurtuluş savaşımızın da yolunu aydınlatmıştır
Bu Nedenle 18 Mart deniz zaferimizi taçlandıran 25 Nisandan sonraki kara savaşlarında, Mustafa Kemal'in etkin liderliği doğru kazanılan zaferlerin, ulusal tarihimize ve dünya tarihine yön veren etkili rolünü yukarda açıklanmış noktalarda toplamak mümkündür
18 Mart 1915 Çanakkale Deniz Savaşı ve Öncesi
Boğaz savunması, girişten itibaren DışOrtaİç Tabyalaredinmek üzere üç savunma grubu halinde tertiplenmişti Boğaz kıyıları baştan başa 20 tabyamızda, çoğunluğu kısa menzilli ve eski model, 170 adet top mevzilendirilmişti İtilaf Devletlerinin savaş gemilerinde çoğunluğu büyük çaplı uzun menzilli 247 adet en çağdaş toplar bulunmaktaydı
İtilaf Devletlerinin Akdeniz Başkomutanı Amiral Carden, Boğazı geçerek İstanbul'a girmek için üç derece derece atak planı yapmıştı İstanbul'a bir ay içinde ulaşacağını hesaplamıştı Plan gereğince, 3 Kasım 1914 günü 7 zırhlı ile Boğaza bir keşif taarruzu yaptı Girişteki tabyalarımız zarar fark etti İkinci saldırıyı 1925 Şubat 1915 tarihleri aralarında 7 gün süreyle devam ettirdi Türk topçusunun atış
menzili dışından yapılan bombardımanlar etkili oldu 19 topumuz ve Boğaz girişindeki tabyalarımız kullanılamaz ışık halkası geldi 26 Şubat günü düşman donanması Boğaza girdi orta kesimdeki tabyalar 8
saat süreyle sürekli bombardımana bağlı tutulup sarsıldı Bu başarılar üzerine Amiral Carden, Londra'ya çektiği bir telgrafta, 14 gün içerisinde İstanbul'a ulaşabileceğini müjdeliyordu Amiral, hazırlıklarını tamamlamaktaydı Son darbe 18 Martta indirilecekti Ne var ancak, kağıt üzerinde yapılan bu
savaş planında, Türk'ün kahramanlığı ve savaş azmi hesaba katılmadığı için evdeki hesap çarşıya uymayacaktı
18 Mart 1915 Günü Savaşı
18 Mart günü, bundan 85 sene önce, Çanakkale'de ufukları ümit ve zafer neşesi kaplayan bir gün daha doğdu İtilaf Donanması 18 savaş gemisiyle saat 1000'da boğazı yarıp geçmek üzere girmeye başladılar Ilk ateşi TRIUMPH zırhlısı, Çanakkale'ye 12 Km mesafedeyken saat 1115'te açtı Savunma planımıza göre, gemiler topçularımızın alev menziline girinceye değin pusuda bekleyecek ve egemen tarzında alev açılacaktı Nitekim böyle yapıldı
Düşman yaklaştıkça, topçularımızın giderek yoğunlaşan isabetli atışlarıyla karşılaşıyordu Saat 1200'ye geldiğinde orta kesimdeki 3 tabyamız ağır zarar almış, fakat ayakta kalan diğer topçularımızın hedefini şaşmayan mermileri AGAMENNON zırhlısının çelik yeleğini parçalamış, INFLEXIBLE zırhlısının komuta köprüsü uçurulmuş ve bu arada düşman donanması Çanakkale'ye 7 Km dek sokulmayı başarmıştı Savaşın en şiddetli anları yaşanıyordu Türk topçuları Boğazı cehenneme çeviriyor, düşman zırhlıları da kıyı şeridindeki mevzilerimizi hallaç pamuğu gibi atıyor, kıran kırana bir savaş oluyordu
Bu sırada Fransız GAULOIS zırhlısı aldığı ağır yaralarla saf dışı kalmış, BOUVET zırhlısı yırtılan çelik gömleğini bakım yapmak üzere geriye kaçarken, bir gece önce Dz Yzb Hakkı'nın NUSRET mayın gemisiyle boğaza döşediği mayınlara çarparak 639 personeli ile birlikte karanlık limanın sularına gömülerek kayboluyordu BOUVET'in imdadına koşan SUFFREN ve GAULOIS da aynı akıbete uğramıştır Saat 1500'te IRRESISTIBLE ve onu takiben 1600'da INFLEXIBLE ve 10 dakika daha sonra OCEAN zırhlıları, bütün ileri atılacaklarken onların da ayakları Yzb Hakkı'nın tuzağına takılarak batarken, INFLEXIBLE güçlükle kurtularak römorkör yedeğinde İmroz'a dönüyordu Böylece 6 saatte 3 büyük zırhlısını kaybeden, bir bu kadarı da ağır hasara uğrayan gemilerini acıyla seyreden Amiral De ROBECK, kalanları kurtarabilme telaşıyla saat 1730'da boynu bükük çekilme emrini veriyordu *
Tarihteki ve Milli Yaşantımızdaki Yeri
3 Kasım 1914 ve 18 Mart 1915 tarihleri arasında Çanakkale Boğazı'nda akım eden bir çabuk deniz savaşlarıyla Gelibolu Yarımadası'nda 25 Nisan 1915 89 Ocak 1916 tarihleri arasında yapılan kara savaşları, Türk tarihinin en onurlu sayfalarını dolduran birer galibiyet destanıdır
Çanakkale Zaferini, büyük Türk Ulusuna, Atatürk gibi deha bir lider hediye etmiştir Türk serbest savaşının temelleri, Çanakkale'nin sularında, Conkbayırı'nda ve Anafartalar'da atılmış, bu zaferler Türk Kurtuluş Savaşına maya çalmıştır
Türk Ulusu İstanbul'u kurtaran Anafartalar kahramanı Mustafa Kemal Paşayı Çanakkale'den tanımış 19 Mayıs 1919'da O, Samsun'a çıktığı gün Suriye ve Filistin cephelerinden terhis olarak Anadolu'ya dönen Türk halkı, bu benim kahraman komutanımdıdiyerek O'nun etrafında kenetlenip İstiklal Savaşı'na katılmıştır
Türk Ulusu ve dünya O'nu böylece tanırken, O da Conkbayırı'nın, Kocaçimen'in kan deryası can pazarında ulusunun ve Türk askerinin esas cevherini yakından tanıyarak sonra girişeceği Hür Savaşını belli zaferle sonuçlandıracağı kanaatini daha o zamandan edinmiştir 18 Mart zaferi kazanılmasaydı, düşman donanması, daha 1915'in Mart ayında İstanbul'a girerek Osmanlı İmparatorluğu 'nu çökertebilecekti
Çanakkale Boğazı'nı denizden aşıp İstanbul'a giremeyen İtilaf Devletleri, 25 Nisan 1915'ten başlayarak 89 Ocak 1916'ya değin süren Çanakkale kara savaşlarında Mustafa Kemal tarafından durdurulamasaydı, Birinci Dünya Savaşında Çarlık Rusyası en kısa yoldan müttefiklerinin yardımlarına kavuşacağı için yıkılmayacak, muhtemelen Ekim 1917 Bolşevik İhtilali de olmayabilecekti Bu durumda Almanya'nın yenilgisi hızlanacak ve 1 Dünya Savaşı ola ki de 1915'te sona erecekti Çanakkale Zaferi harbin 4 yıl sürmesine, üç imparatorluğun (Osmanlı, Çarlık ve AvusturyaMacaristan İmparatorlukları) tarih sahnesinden silinmesine niçin olmuştur Gelibolu Yarımadası'nda düşmana belirlenmiş darbeler vurarak onları yenilgiye uğratan Alb Mustafa Kemal'in Anafartalar tepesinde yaktığı başarı meşalesi, Kurtuluş savaşımızın da yolunu aydınlatmıştır
Bu Nedenle 18 Mart deniz zaferimizi taçlandıran 25 Nisandan sonraki kara savaşlarında, Mustafa Kemal'in etkin liderliği doğru kazanılan zaferlerin, ulusal tarihimize ve dünya tarihine yön veren etkili rolünü yukarda açıklanmış noktalarda toplamak mümkündür
18 Mart 1915 Çanakkale Deniz Savaşı ve Öncesi
Boğaz savunması, girişten itibaren DışOrtaİç Tabyalaredinmek üzere üç savunma grubu halinde tertiplenmişti Boğaz kıyıları baştan başa 20 tabyamızda, çoğunluğu kısa menzilli ve eski model, 170 adet top mevzilendirilmişti İtilaf Devletlerinin savaş gemilerinde çoğunluğu büyük çaplı uzun menzilli 247 adet en çağdaş toplar bulunmaktaydı
İtilaf Devletlerinin Akdeniz Başkomutanı Amiral Carden, Boğazı geçerek İstanbul'a girmek için üç derece derece atak planı yapmıştı İstanbul'a bir ay içinde ulaşacağını hesaplamıştı Plan gereğince, 3 Kasım 1914 günü 7 zırhlı ile Boğaza bir keşif taarruzu yaptı Girişteki tabyalarımız zarar fark etti İkinci saldırıyı 1925 Şubat 1915 tarihleri aralarında 7 gün süreyle devam ettirdi Türk topçusunun atış
menzili dışından yapılan bombardımanlar etkili oldu 19 topumuz ve Boğaz girişindeki tabyalarımız kullanılamaz ışık halkası geldi 26 Şubat günü düşman donanması Boğaza girdi orta kesimdeki tabyalar 8
saat süreyle sürekli bombardımana bağlı tutulup sarsıldı Bu başarılar üzerine Amiral Carden, Londra'ya çektiği bir telgrafta, 14 gün içerisinde İstanbul'a ulaşabileceğini müjdeliyordu Amiral, hazırlıklarını tamamlamaktaydı Son darbe 18 Martta indirilecekti Ne var ancak, kağıt üzerinde yapılan bu
savaş planında, Türk'ün kahramanlığı ve savaş azmi hesaba katılmadığı için evdeki hesap çarşıya uymayacaktı
18 Mart 1915 Günü Savaşı
18 Mart günü, bundan 85 sene önce, Çanakkale'de ufukları ümit ve zafer neşesi kaplayan bir gün daha doğdu İtilaf Donanması 18 savaş gemisiyle saat 1000'da boğazı yarıp geçmek üzere girmeye başladılar Ilk ateşi TRIUMPH zırhlısı, Çanakkale'ye 12 Km mesafedeyken saat 1115'te açtı Savunma planımıza göre, gemiler topçularımızın alev menziline girinceye değin pusuda bekleyecek ve egemen tarzında alev açılacaktı Nitekim böyle yapıldı
Düşman yaklaştıkça, topçularımızın giderek yoğunlaşan isabetli atışlarıyla karşılaşıyordu Saat 1200'ye geldiğinde orta kesimdeki 3 tabyamız ağır zarar almış, fakat ayakta kalan diğer topçularımızın hedefini şaşmayan mermileri AGAMENNON zırhlısının çelik yeleğini parçalamış, INFLEXIBLE zırhlısının komuta köprüsü uçurulmuş ve bu arada düşman donanması Çanakkale'ye 7 Km dek sokulmayı başarmıştı Savaşın en şiddetli anları yaşanıyordu Türk topçuları Boğazı cehenneme çeviriyor, düşman zırhlıları da kıyı şeridindeki mevzilerimizi hallaç pamuğu gibi atıyor, kıran kırana bir savaş oluyordu
Bu sırada Fransız GAULOIS zırhlısı aldığı ağır yaralarla saf dışı kalmış, BOUVET zırhlısı yırtılan çelik gömleğini bakım yapmak üzere geriye kaçarken, bir gece önce Dz Yzb Hakkı'nın NUSRET mayın gemisiyle boğaza döşediği mayınlara çarparak 639 personeli ile birlikte karanlık limanın sularına gömülerek kayboluyordu BOUVET'in imdadına koşan SUFFREN ve GAULOIS da aynı akıbete uğramıştır Saat 1500'te IRRESISTIBLE ve onu takiben 1600'da INFLEXIBLE ve 10 dakika daha sonra OCEAN zırhlıları, bütün ileri atılacaklarken onların da ayakları Yzb Hakkı'nın tuzağına takılarak batarken, INFLEXIBLE güçlükle kurtularak römorkör yedeğinde İmroz'a dönüyordu Böylece 6 saatte 3 büyük zırhlısını kaybeden, bir bu kadarı da ağır hasara uğrayan gemilerini acıyla seyreden Amiral De ROBECK, kalanları kurtarabilme telaşıyla saat 1730'da boynu bükük çekilme emrini veriyordu *
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.