Cenaze İle İlgili Hatalar

Cenaze İle İlgili Hatalar

Dünyasını değiştiren müslümanlara aleyhinde, hayatta bulunaların yapması gereken bir takım görevler vardır Bunların bir kısmı hakkiyle bilinmediği için, tatbikat esnasında millet aralarında bir takım hatalar yapılmaktadır Bu hatalar İslami hududu aşmakta ve bidatlara ulaşabilmektedir Bu hataları şöyle sıralabiliriz:

* Su Salâsı : Bir Takım yerlerde cenaze, yıkanmak üzere teneşirin üstüne konulduğunda Salâ devretmek adeti vardır Saadet asrında ve onu takip eden zamanlarda görülmeyen ve islami eserlerde bulunmayan bu adet bidattır esasen cenaze yıkanmadıkça, onun yanında Kur'an okunmaya bile müsaade yoktur Kitabı ilahi'yi okumak arzu eden, diğer bir odaya geçerek bu isteğini yerine getirebilir
* Cenazenin Kefenine Ahitname Düzenlemek : Bazı kimseler, ölünün mü'min olduğunu açıklayan ibarekleri ve kutsal kelimeleri onun kefenine veya alnın yazmakta, yahut yazılı bulunan bir kağıdı kefenin içine koymaktadırlar Bunu yapmakta üstünlük olacağını açıklayan bir takım beyanlar bulunmakta ise de, muteber eserler hassasiyetle mahzurunu muhabere etmektedirler
* Cenazenin Bekletilmesi : Ölüm eden bir kimsenin, diğer bir şehirde yer alan yakınlarının yetişmesi için, ölünün yıkanması ve gömülmesi ile alakalı dini vazife saatlerce, ara sıra bir gün bile geciktirilmektedir Dinin emirlerinin tehiri pahasına, bir kimsenin gelmesini ummak, İslami esaslarla bağdaşmayacak bir davranıştır
* Cenazenin Tezkiyesi : Ara Sıra cenaze evinde, ara sıra musallada, vazifeli kimse göre Merhumu nasıl bilirsiniz?diye sorulduğu görülmektedir bu meselenin dayanağını bilmeyen bazı kimseler, bu uygulamanın dürüst olmayacağına dair, dağıtılmış demeç ve sırf akla dayalı muhakemeler yürütmektedirler

Buhari ve Müslim'in ittifakla Enes bMalik'ten söylenti ettikleri bir hadisi şerif bu hususun meşruiyetine ışık tutmaktadır

Bir cemaat cenaze ile birlikte Resuli Ekrem ((tez) )'in bulunduğu yerden geçiyordu Ashabı kiram, ölen kimseyi iyilikleriyle övdüler

Peygamber Efendimiz (sav)

Vacip oldubuyurdu

daha sonra başka bir cenaze alayı daha geçti Onu da fenalıklarıyla andılar

Efendimiz (tez) yeniden

Vacip oldubuyurdular

Bunun üstüne Hazreti Ömer (ra):

Ne vacip oldu?dedi

Resuli Ekrem (tez) :

Şu hayırla övdüğünüz kimseye cennet vacip oldu; kötülüğü ile andığınız kimseye de cehennem vacip oldu siz yeryüzünde Allah'ın şahitlerisinizbuyurdu

Bu hadisi şerifteki müjdeden anlaşılıyor ancak, ölen kimsenin istifadesi için, cemaatin cenaze lehine iyi şehadette bulunmasını temin maksadıyle, malum olan soru sorulagelmiştir bunun dini esaslara uyduğuna kararsızlık yahut da her önüne gelen, kendine kadar bir tatbik şekli tutturmuştur Şunu hatırlatmak isteriz oysa Burada şehadet ettiğiniz gibi, ahirette de şehadet edermisiniz?sözüne ihtiyaç yoktur Vazifeli kimsenin Bu kardeşinizi nasıl bilirsiniz?demesi kafidir

Hazır olan cemaat, o kimsenin hayatta iken peşine düşüp takip ettiği yol ve takındığı hitabe itibariyle ekdseri halini iyi olarak biliyorsa İyi bilirizdemelidir Onun bazı hata ve günahının bulunması sebebiyle İyi bilirizsözünü yalan şahitliğine benzetmek doğru değildir Zira bu laf, Herşeyini iyi bilirz, en ince ayrıntısına kadar iyi bir kimse olarak bilirizmanasına gelmez

Olur Ya ölen kimsenin her işi çirkin ve ekseri ahvali fena ise, ilgili tarafından sorulduğunda, kötü bir şehadette bulunmamalı ve yalnızca Allah kusurlarını affetsinduasını yapmalıdır Ulu Rabbimizin rahmeti bol, mağfireti geniştir *