Ceza Gene Elde Mendil

Ceza Yine Elde Kırpıntı Canice Ne değin fazla arif var bir birçok sahte, ne kadar çok tahrik var edenler kahpe, eli abes dönmüşsen kalmamışsa hatırı dostun, hiç hatırı kalmamış olan o Kırk yıllık kahve, caddeler mert yok bir çoğuna tasa yok, sefer tasıyla gezdiğim günlermi dertti, yahut okulda öğrenemediğim ders mi, hayallerimse planlarımdan daha güzeldi, yüzüme bakmayan halk müziği acilen başka, hepsi geldi aşka, alim kalktı şaha, ben değişmedim hepiniz değiştiniz, ye kürküm ye demedim, eğer hatam varsa bağışlama ola, eskiden gördüğüm rüya daha güzeldi, ettiğim her kavgaysa boş yere dalavereydi, harcanmış her saat yitip giden her sene sonbaharda dökülmüş yapraklar, biri bendim Nakarat Yener Gözlerim kan çanağı uykusuz sakin, ne süre nerden yaptın lan vurgun, yapıtlarımın tümü oynamayan kurgun, eski okul dinlenmez her zaman bitkin, canice ve yener soluksuz seferdeler, adlarımızı bütün sokaklar heceler, defalarca tasa çile üzüntü, biz çekeriz bilader, düşsek te sorun olmaz tanır bizi yerler, çıktığımız her yer bizim mahalleler, gün kazanç peynir ekmek çayla gider, gün gelir en kral lokanta ayakta bekler, hürmet sevgi racon sadece sokak der, sigaramın ateşinden oluşan küller, bizim hayatta açmadan soldu güller, her yazılan kafiye münasebetsiz gürler, hayde bre selamlama Nakarat Canice Artık aşkı yüzdelerle hesaplamaktalar, parayla satın alınmış sevgiliyle aşk yaşanmaz, meşkten önce köşk isteyen daima palavracı aşık, kalansa sahte sözler bir çoğu da buna inanmış, aşkı betimleme etti birçok şiir köşke nazır, romantik olmak için herkes hazır ve nazır, olur ya hoşlanmak yada sevmemektir mesele, ola ki de geri dönmemektir sevdin mi bir defa neyse, gereken kalp sadakat gerisi abes, sağına soluna bir bak seni seven kim, sen kimi seversin, sonuna dek ne dost ne yar nede kanından hiçbir kimse var, seni emedur hadi gününü gün et yol uzun fakat soluklanacak hiç vakit yok sorun bu artık uğraşamıyorum bak bir fıçı dolusu tasa elime koluma bağlandı fakat yine de Nakarat Sahtiyan Dur poli yüzlü doruk, inatla yaptın rol, ateşim hala kor, aklım hala Sigmund Freud, oidipus kompleksli bana bulaşma verin ona bir ayna, bir kere bak lan, gururu koskocoman olur küçükse insan, eşeklik ebedi kalır okusa ilim irfan, saklarım sırsan etimi ısırsan, yanmaz canım canbaz kılı kırk yarsan susamam ha ver batek bir et ver, hepimizin benzer yolu, yolun sonudur makber, her satırımı yazdım son eserim gibi 6 ay verdiler 23 sene oldu kim gidici, müzikten manâlı şeylerde var dostluk gibi bize geldi çoğu müzisyen arkadaş gibi daha da kendini düşünen düşman yarattı haberim yoktu hayatımdan bir kahpe daha azaldı, Nakarat Suç Oluşturan Etrafım sarıldı, çember daraldı ben bunaldım, ekran karıncalandı, görmez oldu bu gözlerim, bu dükkan kapandı meydan manâsız kalınca sürçi lisan etiysem ben bağışlama ola, döner bu devran, kayıtsız şartsız arkadaş kimdir, kervan geçmez bir yerdeyiz, ve ayrım edildi araya konmaya çalışılan mesafeler, cilalı uzaktan durunda şöyle ben de gölge istemem, unuttum bütün bildiklerimi ve tekrar yazdı eller, aşkı pozitif gördük aşka geldik, aşka bindik, şayet çok yüklendik böylece geldi, şöyle oldu, böyle gider sandık, öylesine düşündük her zaman, böylesine dolunca çıkmazlar birer birer bunaldık, fırsatlar azaldı anında yardım edin tez elden, önüne baksan yürü ve çalış kurumasın değirmen, vicdanınla hareket tesir solmasın çiçekler hiç kimseye kalmamış fakat, kalmaz bu bedesten Nakarat Mendil var gözyaşımı sildim, kendin tart aslolan neydi ama, gaz lambası gibi mum gibi eridi tüm arkadaşlıklar bitince ağladık sonunda gene elde Paçavra var gözyaşımı sildim, kendin tart başlıca olan neydi ama, kandil gibi mum gibi erise her şey suçlu sen değil, suçlu ben yok