Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Fizikî, zihinsel, ruhsal ve toplumsal olarak birçok değişimin yaşandığı ergenlik periyodunda ailelerin en sık sorduğu sorular ‘Çocuğum neden bu türlü davranıyor? Neden bu kadar öfkeli? Neden bu türlü oluyor?’ üzere neden sözüyle başlayıp yanıtı bulmakta zahmet çekilen sorular oluyor. Öncelikle şunu bilmeliyiz ki bu bir süreç. Değişim her alanda bir anda gözle görülür ve ağır hissedilir halde oluştuğu için size yabancı geliyor ve kendinizi tahlil bulamamış, çaresiz hissediyor olabilirsiniz. Halbuki ergenliğin yaşanıyor olması bireyin sağlıklı bir gelişim sürecinin olduğunun göstergesidir. Pekala bu süreci daha yeterli yönetmek için neler yapabiliriz derseniz öncelikle süreçle ilgili ne kadar bilgi sahibi olursanız o kadar eliniz güçlenir.
Ergenliğe kişi bir anda girmez. Ergenlik öncesinde puberty (ön ergenlik) dediğimiz bir devir vardır. Erkeklerde bu 11-12 yaşlarında başlarken kızlarda bu süreç 10-11 yaşlarında başlayabilir. Ön ergenlik devrinde değişimler gözlemlenmeye başlar. Fizikî olarak cinsel bölge ve koltuk altında kıllanmalar oluşabilir. Erkeklerde cinsel organda büyüme kızlarda göğüslerde büyüme meydana gelebilir. Kızlar ve erkeklerde uzunluk uzamaları görülür. Zihinsel olarak ön ergenliği yaşayan birey düşünmeden hareket edebilir. Karşı cinsin ilgisini çekmeye yönelik davranışlarında artış olabilir. Bedensel görünümü ile ilgili uğraşında artış gözlemlenebilir. Duygusal olarak çabuk öfkelenip alınabilirler. Daha içine kapanık olarak nitelendirip daima odasında vakit geçiriyor bizimle ilgisi yok diyerek sitem edebilirsiniz. Toplumsal olarak ise arkadaş kavramı çok değerli bir yerdedir. Bir toplumsal kümeye dahil olmak onun için çok değerlidir ve birçok vaktini arkadaşlarıyla irtibat halinde geçirmek isteyebilir.
Kızlarda 13 yaş civarı, Erkeklerde ise 14 yaş civarı ergenliğe adım atılır. Erkeklerin seslerinde bariz kalınlaşma meydana gelir. Deri kalınlaşması, sivilcelenme, sakallarda artış ve sert bir görünüm kazınımı izlenir. Kızlarda ise adet görmeye başlama, sivilcelenme üzere fizikî değişimler oluşabilir. Bunların yanı sıra hem kızlar hem erkeklerde hislerin yoğunluğunda artış, kendine güvensizlik hissi, çok hayalperest olma, otoriteye karşı gelme, aşık olma, çalışma ve sorumluluklara karşı isteksizlik ve ben merkezci niyet yapısı gözlemlenebilir. Hem yalnız kalmak isteyip hem de yalnızlıktan yakınabilirler ya da beni anlamıyorsunuz diyip öfkelenerek kendilerini anlatmak istemeyebilirler. Bu niyet yapısı aile ve toplumsal etrafta bağlantı meselelerine sebep olabilir. Pekala ne yapmak lazım?
Birinci adım olarak biz bir takımız iletisi vermek ergene yalnız olmadığını ve kabul görüldüğünü hissetmesine yardımcı olacaktır. Sizinle bir fikrini paylaştığında size ne kadar saçma gelirse gelsin kanıyı reddedip yok saymak yerine seni anlıyorum ve dinliyorum bildirisi vererek onu dinlemek, fikirlerine hürmet gösterip bir birey olarak görmek sizinle olan bağ ve münasebetini güçlendirmesine yardım eder ve özgüven kazanımını dayanaklar. Bunlara ek olarak ergenlik devrinde ki bireyin bir hobi alanı geliştirmesine dayanak olmanız hem toplumsal alakalarını destekleyip bir gaye edinmesine yardımcı olacaktır. Son olarak ergenlik periyodunu yaşayan birey değişen gelişen vücudundan hem utanç duyar hem de gurur duyar. Bu hisleri bir ortada yaşadığı için başını karışık hissedebilir. Ebeveyn olarak bu durumun farkında olmak ve çocuğun kendisini sevmesi, kendisiyle barışık olmasına yardımcı olmak ergenin süreci normalleştirmesine yardımcı olur.
Buna karşın hala her gün meskende tartışma çıkıyor, çok mutsuz, iştah-uyku nizamı yok, daima ağlıyor, bize kendini büsbütün kapattı diyorsanız bir uzmandan yardım almanız sürecin daha sağlıklı yürümesini sağlayacaktır.
Sevgiyle Kalın..
