Bazı ebeveynler çocuklarının dikkatlerinin çok kolay dağıldığından, bir işi sürdürmede zorlandıklarından yakınabiliyor. Evet bu belirtiler Dikkat eksikliği ve hiperaktiviteye işaret edebilir fakat yeterli değildir. Bu yazımda DEHB'nin başlıca belirtilerinden bahsederek çocuğunuzda bulunup bulunmadığına bakarak kafanızdaki soru işaretlerini gidermeye çalışacağım.
Ödevin başına oturmada isteksizlik,
Ödeve başladıktan sonra sık sık ve kısa aralıklardaki sürelerde basit sebeplerden yarıda bırakmak. (Ve tekrar başına dönmede zorluk çekmek)
Odaklanmak durumda olduğu işlerde(ödev, oyun) özellikle ses gibi dış uyarıcılardan kolayca etkilenmek,
Konuşmada gayet iyi iken dinlemede aynı başarıyı göstermiyorsa. Yani karşısındaki konuştuğunda tam olarak kendini karşısındakinin söylediklerine veremiyor, dinliyor gibi görünüp aslında başka şeyler düşünüyor ise,
Öğretmeninden ''pencereden dışarıyı izliyor, dalıp gidiyor, dersi dinlemiyor' tarzı geri bildirimler geliyorsa,
Uykulu, sıkılgan, çabuk vazgeçen özellikleri varsa,
Hakim olduğu konularda dahi basit, dikkatsizce hatalar yapıyorsa;
Karşısındaki birşey sorduğunda dinler ve ilgili gibi görünmesine rağmen görece geç cevap verip, şaşkın bir görünüm sergiliyorsa;
Dipnot: Bu yazıdaki belirtiler sadece Dikkat eksikliğine aittir. Bozukluğun her alt tipi bulunmak zorunda değildir, bazı çocuklarda sadece dikkat eksikliği, diğerlerinde sadece hiperaktivite, bir diğer kısmında ise bileşik tip dediğimiz her iki alt tip de mevcuttur.
Dikkat Eksikliğinden şüphelenmek yerinde olabilir. Fakat varsa teşhisi muhakkak bir psikiyatrist tarafından konulabildiği için gerekli doktora en yakın zamanda şüphelenilen durumları detaylı izah ederek danışılması yerinde olacaktır. Bu belirtiler sağlıklı çocuklarda da bulunabilir. Birden fazla ortamda bulunup bulunmadığı ve süre olarak belli kıstasları sağlayıp sağlamadığına bakılacaktır.
Teknolojik aletlerin hayatımızda(özellikle çocuklarda) önemli bir yer kaplaması dikkat süresinin kısalmasına ve kolayca dağılmalarına sebep olabiliyor. Bu noktada aslında DEHB bulunmayan çocuklarda da DEHB belirtileri mevcut olabiliyor. Ebeveynlerin ''hemen sıkılıyor, ondan ona atlıyor, dikkatini birşeye veremiyor'' kuşkularının patolojik bir karşılığı olmayabilir. Bu sebeple dikkat eksikliği ve hiperaktivite alanında bir uzmana başvurup kafalarındaki soru işaretlerine yanıt bulmaları yerinde olacaktır.
Ebeveynler kendi imkanlarıyla eriştikleri belirtilerle -özellikle internet- çocuklarına teşhis koyma hatasına düşebiliyorlar. ''Bu da var, bu aynı benim çocuğumu anlatıyor'' tarzı düşüncelerle çocuklarında bozukluğun olabileceğini düşünüyorlar. Her ne kadar belirtiler uysa da dikkat eksikliği teşhisi titizlik gerektiren, başka birçok psikiyatrik hastalıkla karıştırılabilen, çocuk psikiyatristlerince detaylı geriye dönük hikayeyle tanısı konan hassas bir bozukluktur. Özellikle internetteki kaynaklara göz atarken sitenin ne üzerine olduğu, bir yazı okunuyorsa yazarının kim olduğu, psikiyatrist - psikolog olup olmadığı göz önünde bulundurulmalı. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite hâla hakkında şehir efsaneleri olan, bilgi eksiklikleri had safhada seyreden bir bozukluk. Uzmanlar - danışmanlar arasında bile keskin eksiklikler bulunuyorken kaynağın güvenilir olmasına özen gösterilmeli. Medyatik siteler, haber sitesi tarzı siteler, her konuda makale adı altında bilimsel içerikten uzak yazılar yayımlayabiliyorlar; bu tür içeriklere itibar edilmemeli.
Sonuç olarak her ne kadar bütün işaretler çocuğunuzda DEHB olabileceğini gösterse de muhakkak tanı için yetkili doktora başvurun. DEHB'de tanı konulması hem ebeveynler için bir sürece başlama konusunda önemli, hem de tedavi planı için şart. Belirsizliklerin giderilmesi, doğru adımların atılmasının başlangıç noktası olmakta.