Doğduğu andan itibaren yeni dünyaya uyum sağlamaya çalışan çocuğunuzun sağlıklı gelişimi oldukça önemlidir. Çocukların gelişimini beş alanda birden takip etmek gereklidir. Bunlar; fiziksel, zihinsel,duygusal ,ruhsal ve toplumsal alanlardır. Çocukların her geçen yıl farklılaşan becerileri ve yaşantıları, bu alanlara göre ele alınmalıdır.
Büyüyüp geliştikçe toplumsal hayatın içinde daha çok yer edinmeye başlayan çocuklar için okulöncesi eğitim süreci de önemli ve değerli bir aşamadır. Çocuklar; toplum hayatına alışmaları, paylaşmayı öğrenmeleri ve becerileri geliştirilerek okul eğitimine hazır hale gelmeleri ve okulda uyum sorunu yaşamamaları amacıyla okulöncesi eğitime başlatılır.Ancak son 10 yıl içinde okul öncesi eğitim kurumlarına pedagojik nedenlerle olduğu kadar ekonomik nedenlerle de daha fazla gerek duyulmaya başlanmıştır. Çünkü aileler çocuklarının okul hayatına alışırken annenin de çalışma imkanı bulup aile bütçesine katkı sağlaması için küçük çocuklarını kreşe göndermeye ihtiyaç duyabiliyorlar. Bazen yeni doğan ikinci bir bebekle daha iyi ve daha rahat ilgilenebilmek için büyük çocuk uygun olmayacak kadar erken yaşta okulöncesi eğitim kuruluşlarına gönderilebiliyor.
Olağanüstü bir durum söz konusu değilse; çocukları 2,5 yaşından önce (hatta 3 yaşından önce) aile ortamından ayırmamalı ve okul öncesi kuruluşlara kayıt ettirme kararı aceleyle verilmemelidir. Çünkü böyle yeni ve kalabalık bir hayata henüz hazır olmayan küçük bir çocuğun ihtiyacı öncelikle kreş ortamı değil aile ortamıdır. Yeterli fiziksel,zihinsel,duygusal,ruhsal ve toplumsal olgunluk kazanmadan kreşe gönderilen çocuk bundan zarar görebilir ve bu zararlı tercihin izleri yıllarca onu olumsuz şekilde etkilemeye devam edebilir. Bundan dolayı çocuğun kreşe gönderilebilecek olgunlukta olması gerekir.
Bir diğer açıdan; çocuğunuz 2.5 – 3 yaşına geldiği halde yaşına uygun becerileri sergileyemiyorsa ve beş yönden yaşına uygun olgunluğa ulaşamamışsa bunun nedenlerinin araştırılması ve değerlendirilmesi önemlidir. Örneğin kabaca, kendini neden ifade edemediğinin araştırılması, anneden ayrılmakta ne derece güçlük yaşadığının anlaşılması ve anne baba tutumlarının değerlendirilmesi gerekebilir. Gelişim geriliği gösterdiği belirlenen çocukların en hızlı şekilde doğru ve etkili özel eğitim olanaklarından yararlandırılması uygun olur.
Kreş çocuğu hangi özelliklere sahip olmalıdır ?
Kreş çocuğunun derin bir kaygıya ve endişeye kapılmaksızın anne-babasına veya bakıcısına 'güle güle' veya 'hoşça kal' diyebilmesi yani onlardan ayrılabilmeye hazır olması beklenir. Elbette kreşin ilk günlerinde biraz huzursuz olabilirler. Yalnız gün boyunca ağlayan bir çocuk kreş hayatına henüz hazır olmayabilir.
Kreş çocuğunun anne-babasından uzaktayken yaşadığı önemli gelişmeleri ve kendisine yapılan yanlış davranışları; ayrıntılarıyla olmasa bile ana hatlarıyla anne-babasına aktarabilmesi gerekir. 'O beni dövdü', 'Öğretmen bana kızdı’, 'Teyze yemek vermedi' ve 'Okulda üşüdüm' gibi. Bu özellik; Türkiye’deki çok yetersiz bazı kreş ortamları düşünüldüğü zaman özel bir önem kazanmaktadır.
Kreş çocuğunun çişinin ve kakasının geldiğini söyleyebilmesi veya hiç olmazsa 'çişimi yaptım', 'kakamı yaptım' diyebilmesi beklenir. Ayrıca temel istek ve ihtiyaçlarını ve duygularını ifade edebilmesi beklenir. 'Acıktım', 'su istiyorum', 'karnım ağrıyor' gibi çok basit ihtiyaçlarını sözlü olarak anlatamayan bir çocuk kreşe gönderilirse sıkıntı yaşayabilir.
Kreş çocuğunun yemeğini kendi başına yiyebilecek durumda olması beklenir.
Kreş çocuğu kendi başına arkadaşlık kurabilecek kadar başarılı olamayabilir. Ama çocuğun kreşe gitmeye ve yeni arkadaşlar edinmeye istekli olması gerekir.
Kreş çocuğunun beden gücünün ve enerjisinin fazla olması gerekir. Bu konuda bir ipucu olarak çocuğunuzun uyku düzenini gözden geçirebilirsiniz. Öğleden önce ve öğleden sonra uzun süre uyumaya ihtiyaç duyan bir çocuk kreş hayatına ve programına henüz hazır olmayabilir.
Kreş çocuğunun öğretmen yardımı olmaksızın bir etkinlik seçecek kadar bağımsız olması gerekir. Katıldığı etkinliği 10-20 dakika süreyle başarıyla devam ettirebilmesi beklenir.
Kreş çocuğunun; çoğunlukla, dikkati dağılmaksızın kurallara uyabilmesi ve verilen görevlere odaklanabilmesi gerekir. Örneğin resimli bir kitap okunurken kitaba dikkatini verebilecek bir düzeyde olması beklenir.
Kreş çocuğunun diğer çocukların da duygu ve düşüncelerinin olduğunu bilebilmesi, onları anlayabilmesi, sıraya girmeyi bilmesi ve oyuncakları paylaşmaya hazır olması beklenir.
Kreş çocuğunun anne-babasından bir kaç saat uzak kalabilmesi ve kendi kendine bir şeyler yapmaktan hoşlanması beklenir.
Kreş çocuğunun bazı şekilleri tanıması, bazı renkleri bilmesi, 5'e kadar sayabilmesi, düşüncelerini ve ihtiyaçlarını basit sözlerle ifade edebilmesi, adını eksiksiz olarak söyleyebilmesi, boya kalemi ve kurşun kalem kullanabilmesi beklenir.
Kreş çocuğunun yeteri kadar dayanıklı ve dengesinin gelişmiş olması gerekir. Yerinde zıplayabilmeli, tek ayak üzerinde durabilmeli, koşabilmeli, topa tekme atabilmeli, çevresinden dolaşarak engelleri geçebilmeli ve 3 tekerlekli bisiklete binebilmelidir.
Küçük bir çocuk henüz hazır olup olmadığı değerlendirilmeden kreşe gönderilirse:
*Çocuk anne-babasının kendisini ihmal ettiğini, evden uzaklaştırdığını ve hatta cezalandırdığını bile düşünebilir.
*Dinleme becerileri tam gelişmemiş olabileceği için öğretmenin talimatlarına ve sınıfın kurallarına uyamayabilir.
*Özgüvenini yitirebilir.
*Eğitimden soğuyabilir. İleriki eğitim hayatında çok başarılı olamayabilir.
*Topluma ve eğitim kuruluşlarına karşı şüphe, endişe ve hatta korku gelişebilir.
*Ruhsal yapısı olumsuz etkilenebilir. Hatta çok hırçın veya çok pısırık hale gelebilir.
*Kişilik yapısı olumsuz etkilenebilir.
Yukarıda sadece bir kısmını özetlediğimiz sebeplerden dolayı çok küçük yaştaki bir çocuğu okula göndermeden önce anne-baba çok sakin bir kafayla uzun uzun düşünmelidir. Aile, kendi ekonomik beklentileri ve refahı için çocuğu tehlikeye atmamalıdır. Çünkü sonradan yanlışlık fark edilerek hatadan dönülse bile olumsuz etkileri tamamen silinemeyebilir. Bu yüzden 3 yaşından küçük çocuğunuzu okulöncesi eğitime başlatmadan önce ; kreş hayatına hazır olup olmadığının değerlendirilmesi için çocuğunuzun doktorunun veya bir çocuk psikologunun görüşlerine başvurmanız çok uygun ve yol gösterici olacaktır.