cocuk ve dua

cocuk ve dua Deniz kenarına oturmuş, gözlerinide ilerdeki bir noktaya dikmişti Ola Ki de bir saattir öylece duruyorduOnun bu hâli, alışveriş için balıkçı sandallarının kıyıya dönmesini bekleyen bir ihtiyarın dikkatini çekti Ihtiyar adam, seke seke onun yanına gidip: Merhaba delikanlı! dedi Bu gün deniz çok inanılmaz değil mi? Küçük çocuk, başını çevirmeden; Ama rüzgârlı, dedi Topum denize düşünce sürükleyip götürdü Adam, çocuğun yanında oturup: Eğer birazcık genç olsaydım, yüzüp onu alırdım! dedi Lakin derhal adım bile atamıyorum Minik çocuk, ona cevap vermedi Ve kıyıdan uzaklaşan topunu daha iyi görebilmek için, hemen yandaki tümseğe çıktı Ihtiyar adam, ağırbaşlı bir ses tonuyla: Ümidini hiçbir süre kaybetme! dedi Bence dua etsen olur Çocuk, büyük bir neşeyle: Dua etsem topum geri kazanç mi? diye sordu Denize düştüğü yeri bilir mi? Allah isterse eğer, ona öğretir! dedi ihtiyar Topun geri gelmese de, duaların sevabı sana yeter Minik çocuk, yaşlı adamın sözlerini biraz düşündükten daha sonra, her okuduğunda dedesinden bahşiş kopardığı duaları ard arda sıraladı daha sonra da, topun dönmesi için Allah'tan takviye istedi Lakin üzüntüsü azalmamıştı O topa bir sürü para harcamış, bayram parasını bile ona katmıştı Şu Anda bundan böyle tek şansı, bazen olduğu gibi, rüzgârın âniden yön değiştirmesiydi Ama deniz çok büyüktü, topu ise ufacık Akşam üstü hava birazcık daha sertleşti Ve güneş batmak üzereyken sandallar döndü Çocuk, eve gitmek istemiyordu Bu yüzden de ihtiyarla birlikte oyalandı Ihtiyar adam, hep aynı balıkçıdan alışveriş yapardı Sonunda onu bulup: Avınız inşallah iyi geçmiştir! dedi Eğer varsa, birkaç kilo alabilirim Sandaldaki adam, bir kova içindeki balıkları gösterip: Zaten oysa o kadarcık tutmuştum, dedi Denizde avdiye bir şey kalmadı Dua etmeyi denediniz mi? diye atıldı çocuk Ümidinizi sakın kaybetmeyin! Balıkçı için her şey tesadüftü Bnun için de amaçsızcaderlerdi Lakin acilen bir şey hatırlamıştı Yıllar yılı unuttuğu bir şeyi Çocuğun yanaklarını okşarken: Dua ha! diye mırıldandı O vakit tutar mıyım? Tutamasanız bile, duaların sevabı size yeter, dedi çocuk Bunu yeni öğrendim Balıkçı, böyle bir sözü birincil kez duyuyordu Başını ağır ağır sallayarak: Ben de yeni öğrendim! diye gülümsedi Bir De de küçük bir öğretmenden Çocuk, bu sözlerden çok hoşlanmıştıArtık topun gitmesine üzülmüyordu Yan ihtiyar adam ona bir göz kırparken, balıkçı her yerde sandala yöneldi ve ağların üzerindeki eski örtüyü açtı Bir top vardı oradaHenüz ıslak olduğundan, parıl parıl parıldayan bir futbol topu Balıkçı, onu çocuğa uzatıp: Öğretmenlerin hakkı hiç ödenmez! dedi Bunu azıcık önce denizde buldum! Küçük çocuk, rüyada olmalıydı Hiç beklenmedik şeylerin yaşandığı bir rüya Aceleyle sağa sola bakındı Lakin her şey gerçekti Balıkçı da, sandal da, yaşlı da Topu ise, işte ellerindeydi Ona sıkıca sarılıp: bir daha benden izinsiz ziyaret etmek değil! dedi Ya dua etmeseydim ne olurdun o vakit?