çocuklara aleyhinde nasıl davranmalıyız? sinirli çocuğa nasıl davranmalı 1548502081 1548502081 cocuklarakarsinasildavranmaliyiz5c4c43b2f2d7fcocuklarakarsinasildavranmaliyiz5c4c43b2f2d7f http:666kbcomib07zgthilk3xwpn30 Çınar Koleji Geleneksel 5 BilimSanat Şenliği’nin üçüncü gününde Çınar Koleji velileri ile biraraya gelen Prof Dr Üstün Dökmen; akademik birikimlerinin ve doğal gözlem yeteneğinin ürünü sıra dışı paylaşımlarda bulundu Konuşmasını eşler arası iletişim, ebeveynler ve çocuklar arasındaki iletişim başlıkları aşağı yoğunlaştıran Dökmen; tamamen özgün örneklere dayanan enerjik ve realist bir anlatımla Çınar Kongre Merkezi’ndeki dinleyenlere zevkli ve bilgi yüklü anlar yaşattı “Düşünceleriniz yerine duygularınızı çocuklarınızla paylaşın Ebeveynlerin çocuklarıyla olan iletişiminde gösterdikleri tepkilerin genelilkle ne hissettiklerini aktarmanın haricen bir mesaj taşıdığını ifade eden Üstün Dökmen şöyle konuştu: “Çocuklarınızla olan diyaloglarınızda onlara ne düşündüğünüzü yok ne hissettiğinizi aktarmalısınız Çocuk akşam geç kalmış Merak içindesiniz Cep telefonundan da ulaşamıyorsunuz Nasıl olur da geç kaldığını, neden telefonunu açmadığnı söyler sinirli bir şekilde tepki gösterirsiniz Ancak bu aktardıklarınız sizin duygularınız yok Siz kaygılanmışsınızdır Onu merak etimşsinizdir Bütün bu tepkinin yerine ona onu ne kadar merak ettiğinizi, başına bişiy gelmiş olabileceğine dair üzüldüğünüzü, telefonunun şarjı bittiyse değiştirme bir batarya taşıması gerektiğini anlatırsanız duygularınızı aktarmış ve beklediğiniz anlayışı görmüş olursunuz Çocuklarımızaemir vererek ya da düşüncelerimizi kabul ettirmeye çalışarak onlarla sağlıklı bir iletişim yakalamanın muhtemel olmadığını gösteren Dökmen, her zaman duyguların ön planda tutulması gerktiğini vurguladı Çocuklar olabildiğince yaşayarak öğrenmeliler öte taraftan… Bir çocuğun derslerinde başarılı olması , sosyal yaşamda aktif roller üstlenmesi ya da özgüvenini elde etmiş bir kişi olarak diğer insanlarla iletişim kurmasının yaşadıklarıyla içten orantılı olduğunu gösteren Dökmen; çocukların bizzat tecrübe ederek hayatı öğrenebileceğini belirtti Çocukların yaşayarak öğrenebileceklerinin altını çizen Prof Dr Üsütn Dökmen; bu her şeyi, örneğin uyuşturucu kullanmak, yaşamalarına izin verilmesi gerektiği anlamına gelmez Dökmen’e gore kışın yazlık ayakkabı giyen bir çocuğun, ayaklarının ıslanması tecrübesinin yaşamasına izin verilmesi ve dolayısıyla kişisel gelişimine katkıda bulunulması gerekiyor Anne ve baba çocukları ile ilgili konularda abartıdan kaçınmalı Üstün Dökmen, anne ve babaların çocuklarına karşın yaklaşımlarında ortaya koydukarı abartı ve fazla hassasiyetlerin çocuk gelişiminde oldukça olumsuz sonuçlar doğurduğunun altını çizdi Bu abartının bilhassa ebeveynin çocuğu ile ilgili olarak kaygılanması noktasında çok daha belirginleştiğini dile getirdi “Çocuğun nemli ayakla betona basmasının yürek kaslarında bir hastalık meydana getirme ihtimali tıbben muhtemel değildir Ama böyle bir durumla karşılaştığında ebeveyn, laf konusu bu ihtimalin yüzdesini oldukça yüksek miktar ve çocuğa bu temelde tepkisini gösterir Bu yanlıştır şeklinde konuştu “Az yemek yemek insanı hırsız, fazla laf arsız eder Üstün Dökmen’e gore çocuğumuza bir şeyi daima bildirmek netice almayı değil sonuç almamayı garanti altına alır Dökmen’in bu konudaki görüşleri şöyle: “Çocuğunuza bir şeyi yapması konusunda daima uyarılarda bulunmak sizin kredinizi tüketir ve diğer taraftan çocuğun laf konusu tutumu sergilemesi konusunda onu motive etmiş olmazsınız Aksine motivasyonunu kırmış olursunuz Bir soy sözümüz vardır Az yemek insanı hırsız, çok laf arsız ederÇalış oğlum, çalış kızım, çalış yavrum Zamanla tepki görmeyen bir etki halini alır bu uyarılar id Çocukların anne ve babanın atadığı memurlar olmadığını açıklayan Dökmen, çocuğun kendi isteyerek bir şeyi yapması ile dışardan gelen bir arzu doğrultusunda harekete geçmesi aralarında ayrım olduğunu dile getirdi içinden gelerek çalışmaya başlayacakken ona çalış demeniz onu bundan böyle memur olarak atadığınız anlamına gelir Çocuklarımız bere bandı değildir Prof Dr Üstün Dökmen’e gore ebeveynler; çocuklarının kendilerinin ufak birer modelleri olmadıklarının ve ayrı birer kişi olduklarının bilincinde hareket etmelidirler Hayata çocuğumuz namına kendi gözlüklerimizden bakmamamız gerektiğinin altını çizen Dökmen, onların kendilerini fazla daha iyi tanımalarına tezgâhtar olmalı, onlara bu anlamda fırsat tanımalı ve kendi geleceklerini yapı etmelerine engel olmamalıyız Bugün dünyada 1000’in üzerinde mesleğin varolduğundan bahseden Üstün Dökmen, ebeveynlerin bildikleri 20 iş içerisinden çocuklarına meslek seçtiklerini söyledi Çocuklarımızın alaka alanlarını ve yeteneklerini keşfetmekten fazla kendi yaralarımızı kapatmanın ve ideallerimizi çocuklarımızda yaşatmanın ardından koştuğumuzu açıklayan psikiyatr, çozuklarımızın yara bandı olarak kullanmaktan vazgeçmemiz gerektiğine dikkat çekti İki kez iki dört etmez Hayatı ben merkezli düşünme hatasına düşmememiz gerektiğini dile getiren Dökmen, öbür görünüm açılarının varlığının kendi modelimizi hiç kimseye dayatmamız gerektirdiğini ifade etti ve şöye devam etti: “İki kere iki bana gore dört eder am asana gore sıfır eder Ondalık istemde dört eder ola ki fakat ikilk sistemde sıfır eder Yani, iki kez ikinin dört etmesi evrensel değildir Ebeveynlerin empati kurma becerilerinin gelişmesi gerektiğinin altını çizen yazan, çocuğu ilk önce dinleyerek onun hayata görüntü açısını öğrenmeye hedeflemek gerektiğine değindi Üstün Dökmen; bambaşka anlayışların, algılamaların ve düşüncelerin varlığını şu garip örnekle açıkladı: “Sokratın idam edilmesine karar verilir Eşi nasıl böyle bir şey yaparlar Haksızlık bu Sokrat eşine döner ve şöyle der: ‘beni haklı yere öldürseler daha mı iyiydi Bütün bunları duyan birisi koridorda bağırır: ‘Vay be! Sokrata bak Gider ayak eşine bir laf daha giydirdi’ ALINTI hanemizcom