nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
Psikolog yazar Prof Dr Üstün Dökmen, *ebeveynlerin çocuğa 'kaç aldığı' yerine 'ne öğrendiği'ni sorması gerektiğini *belirterek, 5 alması önemli değil, ne öğrendiği önemli Olur Ya iyi öğrendi fakat 3 *aldı Öğrenmeye desteklemek gerekiyordedi*
*
Dökmen, *çocuklara kesintisiz ders *çalışdenilmemesi gerektiğinin altını çizerek, ders çalışmanın duygusal bir olay *olduğunu ve çocuğun duygularına hitap edilmesi gerektiğini söyledi*
*
Çocuğun motivasyonunun uygun olması halinde ders çalıştığını dile *getiren Dökmen, şöyle devam etti: Mesela 4 yaşında bir çocuk alışveriş için anne babasıyla gezerken, *yorulur 'beni kucağına al' der Benzer çocuk Oyun oynarken yorulur mu? Oynarken *saatlerce hoplar zıplar, 'beni kucağına al' demez çünkü oyun işi hoşuna gidiyor, *onu motive ediyor Çocuk ders çalışmıyorsa ders çalışmak onu motive etmiyor *demektir Annebaba 'ders çalış' seslenmek yerine, çocukla şunu görüşmeli; *'Çalışırken ne hissediyorsun?' Çocuk 20 dakika anlatsa dinleyeceğiz, iki cümle *dinledikten sonra 'Evet fakat' diye lafa girmeyeceğiz Sadece ne hissettiğini *anlatacak Ummadığımız şeyler söyleyebilir Anlatması bittiğinde annebaba sadece *şunu söyleyebilir; 'Bir zamanlar ben de matematik çalışırken zorlanıyordum' Bu, *kötü örnek olmaz Bilakis iyi örnek olur *Çocuk, 'babam bir zamanlar matematikte *zorlanıyormuş ama gerçi başarmış, bu duruma gelmiş Her Hâlükarda benim de önüm açık *bende başaracağım' diye düşünür*
*
Dökmen, konuşmanın üzerinden 2 hafta geçtikten sonradan çocukla tekrar *konuşulması ve annebabanın, sen çalışıp iyi bir yere giremeyeceksin, istediğin *puanı alamayacaksın diye endişe ediyorumduygusunu açıklama etmesi gerektiğini *belirterek, çocuğun bu durumda üzüntü etme, çalışıp düzelteceğimdiyebileceğini *aktardı*
*
Bir çocuğun hayatta hangi noktaya geleceğini sadece anne babanın *gayretinin belirlemeyeceğini anlatan Dökmen, Onun da iradesi var Çocuğun *sorumluluğunu yüzde 100 elde etmek gerekmiyor Çocuğun ders çalışması ayrıntılarıyla bizim *sorumluluğumuz değildirdedi*
*
Dökmen, çocuğun ders çalışmayı sevmesi için konuların çekici olması, *mektep müfredatının ilgisini çekecek şekilde düzenlenmesi gerektiğini vurgulayarak, *Cümbür Cemaat çocuğuna sürekli 'ders çalış' diyor Kimse mesela bir pazar günü, *'Evladım kalkalı 2 saat oldu hala internete girmedin? Niye böyle ihmalkârlık *ediyorsun?' demiyor 'İnternete gir' demiyoruz, 'Niye çalış oğlum, çalış kızım' *diyoruz? İnternet çocuğa cazip geliyor, dersler cazip gelmiyor aramak fakatdiye *konuştu*
*
Evde Kitap okuma geleneğinin olması gerekiyor*
Prof Dr Üstün Dökmen, annebabanın okuma alışkanlığının da çocuğun *ders çalışmayı sevmesi üstünde etkili olduğuna dikkati çekerek, şu görüşleri *dile getirdi:*
*
Evde kitap okuma geleneğinin olması gerekiyor Bir kitap okuma saati *olmalı Mesela akşamları 15 dakika televizyon kapatılacak herkesin bir kitabı *olacak, o saatte okunacak 15 dakikayı 3040 dakikaya da çıkarabiliriz Annebaba *okudu diye çocuk hemen kitabını alıp gelmez lakin azıcık yaşı büyüdüğü süre bunu *fark edecektir Annebaba sigara içiyorsa yüksek ihtimalle çocuk da büyüyünce *içiyor, alkol içiyorsa içkiyi model alıyor, kitap okuyorsa kitap okumasını model *alıyor Annebabanın bilgiye değerinde vermesi gerekiyor Çocuğa 'kaç aldığı' yerine *'ne öğrendiği' sorulmalı 5 alması önemli yok, ne öğrendiği manâlı Ola Ki iyi *öğrendi ama 3 aldı Öğrenmeye cesaretlendirmek gerekiyor Beceri iltifata tabidir *Çocuk, annebaba kadar övgü görürse öğrenmeye devam ediyor Çocuğun *yaptığının kayda değer olduğunu vurgulayın Annebaba çocuğa yeteri değin değerinde *veriyorsa öğrendikleri karşısında heyecan duyuyorsa, o çocuğun öğrenme, çalışma *ihtimali yüksektir*
*
Kötü anekdot alan çocuğa kızmak veya dayak atmak yerine onunla konuşulması *gerektiğini vurgulayan Dökmen, anne ve babaların çocuğa duygularını söylemesi ve *onlarla empati kurmaya çalışmasının daha doğru bir usul olduğunu belirtti*
*
Dökmen, okulun veya dershanenin hazırlayıp çocuğa verdiği ders egzersiz *planının güdümlü olduğuna değinerek, öğrenme sorumluluğunu içeren kişinin nasıl *öğreneceğinin planını da kendisinin yapabilmesi gerektiğini ifade etti*
*
Çocuk, derslerinin sorulmasından davacı*
Ebeveynlerin çoğunlukla başarı ya da başarısızlıkla ilgilendiğine *dikkat çekici eden Dökmen, Yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre ilkokul çocukları *eve girer girmez derslerinin sorulmasından, 'öğretmen ödevini beğendi mi? Dünkü *sınavın sonucu ne oldu?' gibi sorulardan davacı Bunun yerine çocuğa şunları *sormalıyız; 'Bugün mutlu muydun? İyi eğlendin mi? Neler öğrendiniz? Acayip bir *konu var mı?' Çocuklar okulda olanları evde anlatmak istemez lakin acayip bir şey *varsa anlatırdeğerlendirmesini yaptı*
*
Dökmen, cinsiyet farkının motivasyona etkisi olmadığını vurgulayarak, *pek fazla bilimsel araştırma soncuna kadar zihinsel hüner açısından erkek ve kız *çocuklarının iyice eşdeğer olduğunu aktardı*
*
Hiperaktiviteyi onarmak için ilaçla birlikte eğitim de gerekiyor*
Prof Dr Üstün Dökmen, çoğu annebabanın çocuğunun yaramazlığını *hatalı yorumlayarak, hiperaktif olduğu düşüncesiyle uzmanlara götürdüğünü ifade *ederek, şu bilgileri verdi: *Bilirkişi çocuk psikoloğu, psikiyatristi bakar Hiperaktif değilse *ebeveyn hudut koyamadığı için fazla haylaz olabilir Çocuğa neyi yapıp neyi *yapamayacağının sınırını koymak gerekiyor Yapılan testler sonucu çocuğun *hiperaktif çıkması halinde bazı ilaçlar nasihat edilir Eğer çocuk psikiyatristi *hap vermişse bunu uygulamak gerekiyor Hiperaktiviteyi tamir etmek için ilaçla *birlikte eğitim de gerekiyor, yalnızca ilaç tatmin edici yok Hiperaktif çocuğa ilaç, *faydası daha fazlaysa verilmeli Örneğin çocuk hiperaktif, iki dakika oturamıyor, *dersi dinleyemiyor, sosyalleşemiyor, değişik çocuklar oyuna almıyorlar çünkü oyunu *da bozuyor Bu çocuğun sosyalleşmesi büyük ölçüde bastırılıyor, gecikiyor, *öğrenemiyor İlacın emrindeki etkisi fazladır ama hap aldığında daha sakin olduğu *zaman diğer çocuklar onu oyuna alıyorlar, öğreniyor, ders dinliyor Bu durumda *hiperaktivite ilacı almanın faydası daha artı olduğu için bazı emrindeki etkilerine *rağmen o ilacı almak gerekiyor*
*
Dökmen, *çocuklara kesintisiz ders *çalışdenilmemesi gerektiğinin altını çizerek, ders çalışmanın duygusal bir olay *olduğunu ve çocuğun duygularına hitap edilmesi gerektiğini söyledi*
*
Çocuğun motivasyonunun uygun olması halinde ders çalıştığını dile *getiren Dökmen, şöyle devam etti: Mesela 4 yaşında bir çocuk alışveriş için anne babasıyla gezerken, *yorulur 'beni kucağına al' der Benzer çocuk Oyun oynarken yorulur mu? Oynarken *saatlerce hoplar zıplar, 'beni kucağına al' demez çünkü oyun işi hoşuna gidiyor, *onu motive ediyor Çocuk ders çalışmıyorsa ders çalışmak onu motive etmiyor *demektir Annebaba 'ders çalış' seslenmek yerine, çocukla şunu görüşmeli; *'Çalışırken ne hissediyorsun?' Çocuk 20 dakika anlatsa dinleyeceğiz, iki cümle *dinledikten sonra 'Evet fakat' diye lafa girmeyeceğiz Sadece ne hissettiğini *anlatacak Ummadığımız şeyler söyleyebilir Anlatması bittiğinde annebaba sadece *şunu söyleyebilir; 'Bir zamanlar ben de matematik çalışırken zorlanıyordum' Bu, *kötü örnek olmaz Bilakis iyi örnek olur *Çocuk, 'babam bir zamanlar matematikte *zorlanıyormuş ama gerçi başarmış, bu duruma gelmiş Her Hâlükarda benim de önüm açık *bende başaracağım' diye düşünür*
*
Dökmen, konuşmanın üzerinden 2 hafta geçtikten sonradan çocukla tekrar *konuşulması ve annebabanın, sen çalışıp iyi bir yere giremeyeceksin, istediğin *puanı alamayacaksın diye endişe ediyorumduygusunu açıklama etmesi gerektiğini *belirterek, çocuğun bu durumda üzüntü etme, çalışıp düzelteceğimdiyebileceğini *aktardı*
*
Bir çocuğun hayatta hangi noktaya geleceğini sadece anne babanın *gayretinin belirlemeyeceğini anlatan Dökmen, Onun da iradesi var Çocuğun *sorumluluğunu yüzde 100 elde etmek gerekmiyor Çocuğun ders çalışması ayrıntılarıyla bizim *sorumluluğumuz değildirdedi*
*
Dökmen, çocuğun ders çalışmayı sevmesi için konuların çekici olması, *mektep müfredatının ilgisini çekecek şekilde düzenlenmesi gerektiğini vurgulayarak, *Cümbür Cemaat çocuğuna sürekli 'ders çalış' diyor Kimse mesela bir pazar günü, *'Evladım kalkalı 2 saat oldu hala internete girmedin? Niye böyle ihmalkârlık *ediyorsun?' demiyor 'İnternete gir' demiyoruz, 'Niye çalış oğlum, çalış kızım' *diyoruz? İnternet çocuğa cazip geliyor, dersler cazip gelmiyor aramak fakatdiye *konuştu*
*
Evde Kitap okuma geleneğinin olması gerekiyor*
Prof Dr Üstün Dökmen, annebabanın okuma alışkanlığının da çocuğun *ders çalışmayı sevmesi üstünde etkili olduğuna dikkati çekerek, şu görüşleri *dile getirdi:*
*
Evde kitap okuma geleneğinin olması gerekiyor Bir kitap okuma saati *olmalı Mesela akşamları 15 dakika televizyon kapatılacak herkesin bir kitabı *olacak, o saatte okunacak 15 dakikayı 3040 dakikaya da çıkarabiliriz Annebaba *okudu diye çocuk hemen kitabını alıp gelmez lakin azıcık yaşı büyüdüğü süre bunu *fark edecektir Annebaba sigara içiyorsa yüksek ihtimalle çocuk da büyüyünce *içiyor, alkol içiyorsa içkiyi model alıyor, kitap okuyorsa kitap okumasını model *alıyor Annebabanın bilgiye değerinde vermesi gerekiyor Çocuğa 'kaç aldığı' yerine *'ne öğrendiği' sorulmalı 5 alması önemli yok, ne öğrendiği manâlı Ola Ki iyi *öğrendi ama 3 aldı Öğrenmeye cesaretlendirmek gerekiyor Beceri iltifata tabidir *Çocuk, annebaba kadar övgü görürse öğrenmeye devam ediyor Çocuğun *yaptığının kayda değer olduğunu vurgulayın Annebaba çocuğa yeteri değin değerinde *veriyorsa öğrendikleri karşısında heyecan duyuyorsa, o çocuğun öğrenme, çalışma *ihtimali yüksektir*
*
Kötü anekdot alan çocuğa kızmak veya dayak atmak yerine onunla konuşulması *gerektiğini vurgulayan Dökmen, anne ve babaların çocuğa duygularını söylemesi ve *onlarla empati kurmaya çalışmasının daha doğru bir usul olduğunu belirtti*
*
Dökmen, okulun veya dershanenin hazırlayıp çocuğa verdiği ders egzersiz *planının güdümlü olduğuna değinerek, öğrenme sorumluluğunu içeren kişinin nasıl *öğreneceğinin planını da kendisinin yapabilmesi gerektiğini ifade etti*
*
Çocuk, derslerinin sorulmasından davacı*
Ebeveynlerin çoğunlukla başarı ya da başarısızlıkla ilgilendiğine *dikkat çekici eden Dökmen, Yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre ilkokul çocukları *eve girer girmez derslerinin sorulmasından, 'öğretmen ödevini beğendi mi? Dünkü *sınavın sonucu ne oldu?' gibi sorulardan davacı Bunun yerine çocuğa şunları *sormalıyız; 'Bugün mutlu muydun? İyi eğlendin mi? Neler öğrendiniz? Acayip bir *konu var mı?' Çocuklar okulda olanları evde anlatmak istemez lakin acayip bir şey *varsa anlatırdeğerlendirmesini yaptı*
*
Dökmen, cinsiyet farkının motivasyona etkisi olmadığını vurgulayarak, *pek fazla bilimsel araştırma soncuna kadar zihinsel hüner açısından erkek ve kız *çocuklarının iyice eşdeğer olduğunu aktardı*
*
Hiperaktiviteyi onarmak için ilaçla birlikte eğitim de gerekiyor*
Prof Dr Üstün Dökmen, çoğu annebabanın çocuğunun yaramazlığını *hatalı yorumlayarak, hiperaktif olduğu düşüncesiyle uzmanlara götürdüğünü ifade *ederek, şu bilgileri verdi: *Bilirkişi çocuk psikoloğu, psikiyatristi bakar Hiperaktif değilse *ebeveyn hudut koyamadığı için fazla haylaz olabilir Çocuğa neyi yapıp neyi *yapamayacağının sınırını koymak gerekiyor Yapılan testler sonucu çocuğun *hiperaktif çıkması halinde bazı ilaçlar nasihat edilir Eğer çocuk psikiyatristi *hap vermişse bunu uygulamak gerekiyor Hiperaktiviteyi tamir etmek için ilaçla *birlikte eğitim de gerekiyor, yalnızca ilaç tatmin edici yok Hiperaktif çocuğa ilaç, *faydası daha fazlaysa verilmeli Örneğin çocuk hiperaktif, iki dakika oturamıyor, *dersi dinleyemiyor, sosyalleşemiyor, değişik çocuklar oyuna almıyorlar çünkü oyunu *da bozuyor Bu çocuğun sosyalleşmesi büyük ölçüde bastırılıyor, gecikiyor, *öğrenemiyor İlacın emrindeki etkisi fazladır ama hap aldığında daha sakin olduğu *zaman diğer çocuklar onu oyuna alıyorlar, öğreniyor, ders dinliyor Bu durumda *hiperaktivite ilacı almanın faydası daha artı olduğu için bazı emrindeki etkilerine *rağmen o ilacı almak gerekiyor*