Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Her şey Eksiksiz olmalı- Ebeveyn için yanlış amaç
Harika ebeveyn olmayı ne kadar isterdik. Televizyon reklamlarda seyrettiğimiz analar bize nasıl davranmamız gerektiğini gösteriyorlar: Evlatlar beyaz tişörtlerin üstüne ketçap dökseler bile analar hafifçe gülümsüyor. O denli ya güçlü leke çıkarıcılar var. Öbür bir reklamdaki babayı düşünün oğlu matematikten zayıf not aldığını söylemesine karşın o yalnızca kahvesiyle ilgileniyor ve böylelikle güçlükle durumu atlatmaya çalışıyor. Hayır, bizler bu türlü değiliz. Lekeli tişörte sinirlenebiliyoruz ve zayıf notlar önünde neyi yanlış yaptık diye endişelenebiliyoruz.
Hisler kişisidir:
Her keresinde evlatlarımıza gösterdiğimiz davranışları tahlil etmek ve doğruluğunu sorgulamak hakikat bir davranıştır. Bu husustaki mükemmeliyetçilik ulaşılmazdır ve aslındada gerekli değildir. Eksiksiz olmak tanımlaması bir makine için söylenebilir lakin insanlığı iyi bir tanımlama değildir. İnsanoğlunun farklı durumları vardır kusur yapabilir kaç yaşında olursa olsun velev 5 velev 50 farklı hissedebilir. Topluluğun en küçük içtimaî birlikteliği olan aile içinde şahısların tün günahları ve çapraşık yanları birbiriyle çatışır. Şayet tüm küçük cürümler karşın aile dinamiği bundan etkilenmiyorsa o çevre birliktelik süreç gören bir birlikteliktir. Bu türlü ailelerde hoşgörü ve işlevsellik ön plandadır. Bu üslup aileler birbiriyle muhabereye geçerek büyüme önündekine tolerans gösterme ve kendi ilgi sahaları için savaşma imkanı verir.
Evlatların Başarısız Olma Hakkı Yoksa:
Takıntılı biçimde evlatlarından harikası bekleyen aileler buna karşılık yüksek bir fatura ödemek zorunda kalırlar: zira o devir kendileri de kusursuz olmak zorundadırlar ve işte orada tehlike başlar. Haneye her hengam yüksek notlarını getirmek zorunda olan bir evladın sporda, müzikte yahut mesken işinde başarısız olma hakkı yoktur ve bu her sahada evladı zorlar. Bu isteğin altında ebeveynin kendi gerçekleştirmedikleri yatar. Daha sonraki yaşlarda ebeveynin onaylamadığı fakat kendi seçtiği yola giden çocuk’ ancak biz senin için her şeyi yaptık ’cümlesiyle karşı zıdda kalır. Bu cümle güya bir yılı doldurmuş bir kredinin ek neması üzere kulaklarda yankılanır. Bunun alanına şöyle denilebilir ‘ yapmak istediğimiz her şeyi senin için yapamadık sana yeterli bir çocukluk vermeye çalıştık ancak birden fazla hengam zorlandık birden fazla vakit sana sinirlendik fakat kendimize de sinirlendik lakin seni olduğun üzere çok seviyoruz’ .
Evlatlar onlar için her şeyi yapan ebeveyne muhtaçlığı yoktur. Onlar muhtaçlıkları olduğunda yanlarında olan ebeveynlerine tahassür duyarla. Ebeveyn anlayış göstermeli birebir azmanda hayatta cephe gösterip onları tutmalıdır. Gerektiğinde gerekli hudutları koymalı ve gereksiz yasaklamalardan kaçınmalıdır. Buna sıcakkanlı gergin olmayan aile içi davranış dinamiği eklendiğinde evladın sağlıklı yetişmesi için gerekli ortam sağlanmış olur.
Yetiştirme Üslubunda Hudut Koyma:
Hadler sevgiyle bezenmiş aile içi münasebetlerle birlikte konuşmalıdır. Evlatların hudutlara gereksinimi var derken bu cümle ailelere kendi diktatörlülerini kanıtlama manasına gelmez. Evlatlara hudutların gösterilmesi demek sorumlu bir halde evlatlara yan vermek, birlikte yaşamanın gerektirdiği kıymetleri ve kuralları yaşayarak göstermek ve hudut koymanın güvenlik manasına geldiğini bilince olmak demektir.
Hadler aile içi bağlarda karalılık ve açıklık mealine gelmektedir. Bu mevzuda neyin sahih neyin yanlış olduğuna kara vermemek birçok ebeveyni endişelendirir. Gayrı ebeveyn ile girdikleri yarışmada, evlatlarının sevgisini kaybetme korkusu ile birlikte anlamsız duruma münâsib olmayan hudutlar konur ya da gerekli mahallerde tekrar tıpkı nedenlerle hiçbir hudut konmaz. Ebeveyn için had koyma yetiştirmenin en sevilmeyen yanıdır ve had koyan taraf evladın sonunu ve öfkesini kazanır.
Klasik Durumlar Ve Tahlil Yolları:
Sormak, yalvarmak, inatlaşmak:
‘sence yeteri kadar şeker yemedin mi’?
‘yeteri kadar televizyon seyretmedin mi’?
‘sence senin yaşındaki. Evlatlar hangi saatte yatıyor.’
Bu soruların ardında umumide ebeveynin mevzu hakkındaki kendi mülahazası yatar. Çok otoriter gözükmemek için ebeveyn açıkça kuraları belirlemekten çekinip soruların gerisine sığınarak evlatların anlamasını bekler.
→ Bunun mahalline evladınıza açık ve kısa iletiler verin:
‘Bugün yeteri kadar şeker yedin daha ziyade yemeni istemiyorum.’
‘lütfen televizyonun kapat.’
‘vakit çok geç oldu artık uyumanı istiyorum.’
2. Art planda evlatlara buyruklar:
Evlatlar rastgele bir şeyle meşgulken (oyun oynamak, TV izlemek…) art planda ebeveynin buyrukları duyulur yani farklı bir odadan evlada seslenilir, bu seslenmede hiç duygusal alaka ve göz teması yoktur.
‘şimdi odanı topla’
‘ceketini as’,
‘kavga etmeyi bırak’
Evlatlar güzellerine gitmeyen şeyleri duymama dikkate almama aksiyonu gösterirler. Bunu dışında gelen ihtarların ne kadar önemli ve duyulmazsa olabilecek hikayelerin ne kadar tehlikeli olduğuna kara verebilirler.
→ Çocuklarınızla ilgi ve göz kontağı kurun:
İstenmeyen durumlarda bu şu manaya gelir: evladın yanına gidin onunla birebir göz hizasına gelin ve ondan istediğinizi açık ve kısa cümlelerle söyleyin.
3. Ilgiyi Çok Kısa Tutmak:
Günlük koşturma içinde ebeveynin birden fazla süratli bir biçimde isteklerini belirtir ve daha sonra ardını dönüp öbür bir işle meşgul olur sonra neden buyruklar mahalline getirilmez diye meraklanır.
→ Evlat reaksiyon verene kadar bekleyin:
Örneğin evlattan ceketini asmasını istedik (‘ceketini lütfen as’) bunu söyleyip evladın reaksiyon vermesini bekleriz sonunda buyruğun gerçekliği ve manası daha açık bir formda ortaya çıkar ve birebir devranda yanlışsız biçimde davranılmasına imkan sağlar. Yani evlat ceketi asarsa evladı övmek yahut ceketi asmazsa evlada buyruğu tekrarlamak üzere.
4.Emir Konumuna Yasaklar:
‘ arbede etmeyi bırakın’
‘ayağını sürterek yürüme’
Erişkinler birçok hengam evlatlara ne yapmamaları gerektiğini, neyi bırakmaları gerektiğini, neyin sinirlendirdiğini söylerler. Bu söylemler evladın davranışları üzerinde büyük bir pres yaratır.
→Olumlu gerçek beklentilerinizi içren söylemler kullanın:
‘nasıl anlaşacağınıza kendiniz karar verin’
‘lütfen otur’
Sonunda evlatlar kendilerinden ne beklendiğini açık bir formda öğrenirler.
5.Ön Ikaz Yapmadan Buyruk Verme:
‘çabuk buraya gel’
‘şu anda bu işi bitiriyorsun’
Evlatlar umumide sevdikleri şeylerde ağır bir formda ilgilenirler ve böylelikle dikkatlerini ebeveynin istediği kadar süratli biçimde dağıtamazlar ve bu nedenle devrana muhtaçlık duyarlar
→evlatlara hazırlık devranı verin:
‘5 dk içinde yemeğe oturuyoruz oyununuzu bitirin’
’10 dk içinde yola çıkıyoruz’
‘oyununu bitirdiysen yeni oyuna başlama birazdan diş doktoruna gidiceğiz.
6.Neden Soruları:
‘neden bunu yaptın’
‘neden ağlıyorsun’
‘neden bana yalan söyledin’
‘neden hengame ediyorsunuz’
Neden soruları aslında sorunun kaynağına yönelik değildir. Aslında evlatlara suçluluk duygusu verir ve yanlış davranışları gösterir. Evlatlar kendilerini zaviyeye sıkışmış hissederler ve bu sorulardan kaçmaya çalışırlar (‘ bilmiyorum’) karşı cevap(‘neden bilmiyorsun’) sonuç. Ebeveyni ve evladı tatmin etmez.
→tahlil arayın:
‘Lütfen tekrar düzenle’
‘birbirinizle anlaşabilmek için ne yapabilirsiniz’
‘sorunu nasıl çözebileceğin hakkında bir alım var mı’?
Sonunda evlatlara savunma mekanizması kullanma imkanı verilmez ancak bu denemeyle sıkıntıların çözülmesi sağlanır ve evlada problemleri çözmek için gerekli cüret verilmesi olur.
7. Gerçekçi Olmayan Cezalarla Tehdit Etme:
‘TV yi kapatmazsan 6 hafta meskenden dışarı çıkmazsın’
‘eve vaktinde gelmezsen seni tatile götürmeyeceğiz’
‘altına tabağını bitirmezsen bir daha sana yemek vermeyeceğim’
Bu çeşit yahut benzeri tehditlerle evlatlar ya korkar ya inançsız olurlar yahut büyüklerin boş ve etkisiz tehditlerini öğrenirler.
→gerçekçi ve duruma münasebetli buyruklar verin:
‘TV yi açarsan bugün seyredeceğin en sevdiğin seriyi seyredemeyeceksin’
‘eve vaktinde gelmezsen seni merak ederiz o hengam yarın tüm günü konutta geçirmek zorunda kalırsın’
‘aç değilsen yemek zorunda değilsin lakin yemek sonrası tatlı yiyemezsin ‘
Evlatlarınızın sizi dinlemesi için ne yapabilirsiniz:
1.daha çok uyguna, övgüye ve sahihe yönelin:
‘vaktinde gelmen ne güzel’
‘bana yardım etmen harika’
‘iyi ki aklına gelmiş’,
‘bunu başarman çok güzel’
Evlatlar şayet düzgün yaptıkları işler için ehil dikkati çekerlerse farklı davranmak zorunda kalmazlar.
2. Münasip Davranış İçin Övgü:
Evlatlardan istenen hareketleri sıklıkla göstermeleri mümkünlüğü övgüsel destek ile artar. Burada kural istenmeyen bir davranış cezalandırılırsa âlâ davranışlarda ödüllendirilmelidir.
3. Kural Koyma:
‘yemek tarafken televizyon kapatılacak’
‘herkes kendi tabağını bulaşık makinesine koyacak’
‘evde terlik giyilecek’
Herkes için muteber açık, anlaşılır kurallar birlikte hayatı kolaylaştırır ve anlamsız tartışları azaltır. Burada kıymetli olan kuralların o anki aile nizamına uyup uymadığının test edilmesi ve kuralların hayat değişikliklerine nazaran değiştirilmesidir kurallar aile fertlerinin birbirleriyle görüşmelerinde ve ittifaklarıyla belirlenebilir.
4.Etkili İstekler:
‘Ebeveynlerin istekleri aşağıdaki unsurları içerirse tesirli olur:
İsteklerimizi siz pratiğe hazır olduğunuzda bildirin
İstekleri bildirmeden evvel olumlu yahut olumsuz sonuçları uygun hesaplayın.
Evlatların dikkati televizyon, medya, bilgisayar tarafından dağınıkken onlara rastgele bir istek bildirmeyin.
Sizinle konuşurken evladın dikkatini size verdiğinden emin olun (göz teması).
İsteklerimizi rica olarak değil buyruk olarak bildirin.
İsteklerinizi bir defa söyleyin ve evladın tekrarlamasını isteyin.
Evlat isteğinizi yaparken onun yakınında kalın.
5.Cezalar ve mantıklı sonuçlar:
Cezalar tesirli olması için:
Cezaların hadiseyle ilintili olmalıdır.
Rastgele bir devir da değil hadisesi takip eden hengam da olmalıdır
Evlat için uygulanabilir olmalıdır
Evlatla evvelce konuşulmuş olmalıdır
Evlada karşı değil evladın yaptığına karşı olmalıdır.
Evvelden uyarılmalıdır.
Ebeveyn ne yaparsa yapsın keyfe bağlı mülahazasız yaşı ve duruma mütenasip olmayan cezalar evlat ebeveyn münasebetlerini zedeler.
Ebeveynde bir vakitler evlat olduğunu düşünmeli ve kendi yetiştirme deneyimlerini hatırlamalıdırlar.
Harika ebeveyn olmayı ne kadar isterdik. Televizyon reklamlarda seyrettiğimiz analar bize nasıl davranmamız gerektiğini gösteriyorlar: Evlatlar beyaz tişörtlerin üstüne ketçap dökseler bile analar hafifçe gülümsüyor. O denli ya güçlü leke çıkarıcılar var. Öbür bir reklamdaki babayı düşünün oğlu matematikten zayıf not aldığını söylemesine karşın o yalnızca kahvesiyle ilgileniyor ve böylelikle güçlükle durumu atlatmaya çalışıyor. Hayır, bizler bu türlü değiliz. Lekeli tişörte sinirlenebiliyoruz ve zayıf notlar önünde neyi yanlış yaptık diye endişelenebiliyoruz.
Hisler kişisidir:
Her keresinde evlatlarımıza gösterdiğimiz davranışları tahlil etmek ve doğruluğunu sorgulamak hakikat bir davranıştır. Bu husustaki mükemmeliyetçilik ulaşılmazdır ve aslındada gerekli değildir. Eksiksiz olmak tanımlaması bir makine için söylenebilir lakin insanlığı iyi bir tanımlama değildir. İnsanoğlunun farklı durumları vardır kusur yapabilir kaç yaşında olursa olsun velev 5 velev 50 farklı hissedebilir. Topluluğun en küçük içtimaî birlikteliği olan aile içinde şahısların tün günahları ve çapraşık yanları birbiriyle çatışır. Şayet tüm küçük cürümler karşın aile dinamiği bundan etkilenmiyorsa o çevre birliktelik süreç gören bir birlikteliktir. Bu türlü ailelerde hoşgörü ve işlevsellik ön plandadır. Bu üslup aileler birbiriyle muhabereye geçerek büyüme önündekine tolerans gösterme ve kendi ilgi sahaları için savaşma imkanı verir.
Evlatların Başarısız Olma Hakkı Yoksa:
Takıntılı biçimde evlatlarından harikası bekleyen aileler buna karşılık yüksek bir fatura ödemek zorunda kalırlar: zira o devir kendileri de kusursuz olmak zorundadırlar ve işte orada tehlike başlar. Haneye her hengam yüksek notlarını getirmek zorunda olan bir evladın sporda, müzikte yahut mesken işinde başarısız olma hakkı yoktur ve bu her sahada evladı zorlar. Bu isteğin altında ebeveynin kendi gerçekleştirmedikleri yatar. Daha sonraki yaşlarda ebeveynin onaylamadığı fakat kendi seçtiği yola giden çocuk’ ancak biz senin için her şeyi yaptık ’cümlesiyle karşı zıdda kalır. Bu cümle güya bir yılı doldurmuş bir kredinin ek neması üzere kulaklarda yankılanır. Bunun alanına şöyle denilebilir ‘ yapmak istediğimiz her şeyi senin için yapamadık sana yeterli bir çocukluk vermeye çalıştık ancak birden fazla hengam zorlandık birden fazla vakit sana sinirlendik fakat kendimize de sinirlendik lakin seni olduğun üzere çok seviyoruz’ .
Evlatlar onlar için her şeyi yapan ebeveyne muhtaçlığı yoktur. Onlar muhtaçlıkları olduğunda yanlarında olan ebeveynlerine tahassür duyarla. Ebeveyn anlayış göstermeli birebir azmanda hayatta cephe gösterip onları tutmalıdır. Gerektiğinde gerekli hudutları koymalı ve gereksiz yasaklamalardan kaçınmalıdır. Buna sıcakkanlı gergin olmayan aile içi davranış dinamiği eklendiğinde evladın sağlıklı yetişmesi için gerekli ortam sağlanmış olur.
Yetiştirme Üslubunda Hudut Koyma:
Hadler sevgiyle bezenmiş aile içi münasebetlerle birlikte konuşmalıdır. Evlatların hudutlara gereksinimi var derken bu cümle ailelere kendi diktatörlülerini kanıtlama manasına gelmez. Evlatlara hudutların gösterilmesi demek sorumlu bir halde evlatlara yan vermek, birlikte yaşamanın gerektirdiği kıymetleri ve kuralları yaşayarak göstermek ve hudut koymanın güvenlik manasına geldiğini bilince olmak demektir.
Hadler aile içi bağlarda karalılık ve açıklık mealine gelmektedir. Bu mevzuda neyin sahih neyin yanlış olduğuna kara vermemek birçok ebeveyni endişelendirir. Gayrı ebeveyn ile girdikleri yarışmada, evlatlarının sevgisini kaybetme korkusu ile birlikte anlamsız duruma münâsib olmayan hudutlar konur ya da gerekli mahallerde tekrar tıpkı nedenlerle hiçbir hudut konmaz. Ebeveyn için had koyma yetiştirmenin en sevilmeyen yanıdır ve had koyan taraf evladın sonunu ve öfkesini kazanır.
Klasik Durumlar Ve Tahlil Yolları:
Sormak, yalvarmak, inatlaşmak:
‘sence yeteri kadar şeker yemedin mi’?
‘yeteri kadar televizyon seyretmedin mi’?
‘sence senin yaşındaki. Evlatlar hangi saatte yatıyor.’
Bu soruların ardında umumide ebeveynin mevzu hakkındaki kendi mülahazası yatar. Çok otoriter gözükmemek için ebeveyn açıkça kuraları belirlemekten çekinip soruların gerisine sığınarak evlatların anlamasını bekler.
→ Bunun mahalline evladınıza açık ve kısa iletiler verin:
‘Bugün yeteri kadar şeker yedin daha ziyade yemeni istemiyorum.’
‘lütfen televizyonun kapat.’
‘vakit çok geç oldu artık uyumanı istiyorum.’
2. Art planda evlatlara buyruklar:
Evlatlar rastgele bir şeyle meşgulken (oyun oynamak, TV izlemek…) art planda ebeveynin buyrukları duyulur yani farklı bir odadan evlada seslenilir, bu seslenmede hiç duygusal alaka ve göz teması yoktur.
‘şimdi odanı topla’
‘ceketini as’,
‘kavga etmeyi bırak’
Evlatlar güzellerine gitmeyen şeyleri duymama dikkate almama aksiyonu gösterirler. Bunu dışında gelen ihtarların ne kadar önemli ve duyulmazsa olabilecek hikayelerin ne kadar tehlikeli olduğuna kara verebilirler.
→ Çocuklarınızla ilgi ve göz kontağı kurun:
İstenmeyen durumlarda bu şu manaya gelir: evladın yanına gidin onunla birebir göz hizasına gelin ve ondan istediğinizi açık ve kısa cümlelerle söyleyin.
3. Ilgiyi Çok Kısa Tutmak:
Günlük koşturma içinde ebeveynin birden fazla süratli bir biçimde isteklerini belirtir ve daha sonra ardını dönüp öbür bir işle meşgul olur sonra neden buyruklar mahalline getirilmez diye meraklanır.
→ Evlat reaksiyon verene kadar bekleyin:
Örneğin evlattan ceketini asmasını istedik (‘ceketini lütfen as’) bunu söyleyip evladın reaksiyon vermesini bekleriz sonunda buyruğun gerçekliği ve manası daha açık bir formda ortaya çıkar ve birebir devranda yanlışsız biçimde davranılmasına imkan sağlar. Yani evlat ceketi asarsa evladı övmek yahut ceketi asmazsa evlada buyruğu tekrarlamak üzere.
4.Emir Konumuna Yasaklar:
‘ arbede etmeyi bırakın’
‘ayağını sürterek yürüme’
Erişkinler birçok hengam evlatlara ne yapmamaları gerektiğini, neyi bırakmaları gerektiğini, neyin sinirlendirdiğini söylerler. Bu söylemler evladın davranışları üzerinde büyük bir pres yaratır.
→Olumlu gerçek beklentilerinizi içren söylemler kullanın:
‘nasıl anlaşacağınıza kendiniz karar verin’
‘lütfen otur’
Sonunda evlatlar kendilerinden ne beklendiğini açık bir formda öğrenirler.
5.Ön Ikaz Yapmadan Buyruk Verme:
‘çabuk buraya gel’
‘şu anda bu işi bitiriyorsun’
Evlatlar umumide sevdikleri şeylerde ağır bir formda ilgilenirler ve böylelikle dikkatlerini ebeveynin istediği kadar süratli biçimde dağıtamazlar ve bu nedenle devrana muhtaçlık duyarlar
→evlatlara hazırlık devranı verin:
‘5 dk içinde yemeğe oturuyoruz oyununuzu bitirin’
’10 dk içinde yola çıkıyoruz’
‘oyununu bitirdiysen yeni oyuna başlama birazdan diş doktoruna gidiceğiz.
6.Neden Soruları:
‘neden bunu yaptın’
‘neden ağlıyorsun’
‘neden bana yalan söyledin’
‘neden hengame ediyorsunuz’
Neden soruları aslında sorunun kaynağına yönelik değildir. Aslında evlatlara suçluluk duygusu verir ve yanlış davranışları gösterir. Evlatlar kendilerini zaviyeye sıkışmış hissederler ve bu sorulardan kaçmaya çalışırlar (‘ bilmiyorum’) karşı cevap(‘neden bilmiyorsun’) sonuç. Ebeveyni ve evladı tatmin etmez.
→tahlil arayın:
‘Lütfen tekrar düzenle’
‘birbirinizle anlaşabilmek için ne yapabilirsiniz’
‘sorunu nasıl çözebileceğin hakkında bir alım var mı’?
Sonunda evlatlara savunma mekanizması kullanma imkanı verilmez ancak bu denemeyle sıkıntıların çözülmesi sağlanır ve evlada problemleri çözmek için gerekli cüret verilmesi olur.
7. Gerçekçi Olmayan Cezalarla Tehdit Etme:
‘TV yi kapatmazsan 6 hafta meskenden dışarı çıkmazsın’
‘eve vaktinde gelmezsen seni tatile götürmeyeceğiz’
‘altına tabağını bitirmezsen bir daha sana yemek vermeyeceğim’
Bu çeşit yahut benzeri tehditlerle evlatlar ya korkar ya inançsız olurlar yahut büyüklerin boş ve etkisiz tehditlerini öğrenirler.
→gerçekçi ve duruma münasebetli buyruklar verin:
‘TV yi açarsan bugün seyredeceğin en sevdiğin seriyi seyredemeyeceksin’
‘eve vaktinde gelmezsen seni merak ederiz o hengam yarın tüm günü konutta geçirmek zorunda kalırsın’
‘aç değilsen yemek zorunda değilsin lakin yemek sonrası tatlı yiyemezsin ‘
Evlatlarınızın sizi dinlemesi için ne yapabilirsiniz:
1.daha çok uyguna, övgüye ve sahihe yönelin:
‘vaktinde gelmen ne güzel’
‘bana yardım etmen harika’
‘iyi ki aklına gelmiş’,
‘bunu başarman çok güzel’
Evlatlar şayet düzgün yaptıkları işler için ehil dikkati çekerlerse farklı davranmak zorunda kalmazlar.
2. Münasip Davranış İçin Övgü:
Evlatlardan istenen hareketleri sıklıkla göstermeleri mümkünlüğü övgüsel destek ile artar. Burada kural istenmeyen bir davranış cezalandırılırsa âlâ davranışlarda ödüllendirilmelidir.
3. Kural Koyma:
‘yemek tarafken televizyon kapatılacak’
‘herkes kendi tabağını bulaşık makinesine koyacak’
‘evde terlik giyilecek’
Herkes için muteber açık, anlaşılır kurallar birlikte hayatı kolaylaştırır ve anlamsız tartışları azaltır. Burada kıymetli olan kuralların o anki aile nizamına uyup uymadığının test edilmesi ve kuralların hayat değişikliklerine nazaran değiştirilmesidir kurallar aile fertlerinin birbirleriyle görüşmelerinde ve ittifaklarıyla belirlenebilir.
4.Etkili İstekler:
‘Ebeveynlerin istekleri aşağıdaki unsurları içerirse tesirli olur:
İsteklerimizi siz pratiğe hazır olduğunuzda bildirin
İstekleri bildirmeden evvel olumlu yahut olumsuz sonuçları uygun hesaplayın.
Evlatların dikkati televizyon, medya, bilgisayar tarafından dağınıkken onlara rastgele bir istek bildirmeyin.
Sizinle konuşurken evladın dikkatini size verdiğinden emin olun (göz teması).
İsteklerimizi rica olarak değil buyruk olarak bildirin.
İsteklerinizi bir defa söyleyin ve evladın tekrarlamasını isteyin.
Evlat isteğinizi yaparken onun yakınında kalın.
5.Cezalar ve mantıklı sonuçlar:
Cezalar tesirli olması için:
Cezaların hadiseyle ilintili olmalıdır.
Rastgele bir devir da değil hadisesi takip eden hengam da olmalıdır
Evlat için uygulanabilir olmalıdır
Evlatla evvelce konuşulmuş olmalıdır
Evlada karşı değil evladın yaptığına karşı olmalıdır.
Evvelden uyarılmalıdır.
Ebeveyn ne yaparsa yapsın keyfe bağlı mülahazasız yaşı ve duruma mütenasip olmayan cezalar evlat ebeveyn münasebetlerini zedeler.
Ebeveynde bir vakitler evlat olduğunu düşünmeli ve kendi yetiştirme deneyimlerini hatırlamalıdırlar.
