Değişim Nedir? Hakkında Bilgi
Devimsel değişme
Aristoteles bu terimi, karşılıklı iki durumda birinden oburune gecme, anlamında kullanmıştır Aristoteles'e gore uc turlu değişim vardır: Yokluktan varlığa gecerek (doğum), varlıktan yokluğa gecerek (olum), varlıktan varlığa gecerek (devim) Skolastikler bu devimi mekanik bir anlayışla yorumlamışlardır, onlara gore yeri değişenin kendisi değişmez (devim sadece yer değişikliğidir, nitelik değişikliği olmaz N), bir taş atılarak bir cam kırılabilir ama taş ve cam olarak kalırlar
Değişim ya da değişme terimi, tumuyle bir devim ve değişirlik oğretisi olan eytişimsel ve tarihsel ozdekciliğin başkavramıdır Herakleitos'tan beri bilinen ve Hegel idealizminden gecen 'eytişimsel değişme' olgusu bilimsel anlamına kavuşmuştur, butun nesne ve olayların en genel varoluş bicimidir Doğasal, toplumsal ve bilincsel nesne ve olgular karşılıklı etkileşimle surekli olarak değişirler Durağanlık gibi gorunen oransal denge durumları da bu sure giden değişmenin urunudur Değişmezlik ancak duşunsel soyutlamalarda olanaklıdır Oransal ya da goreli denge durumları insansal olculere gore cok uzun sure devam edebilirler, ne var ki ozlerindeki surekli değişme gormelikten gelinse bile bicim ve ozellikleri de er gec değişecektir
Devimsel değişme
Aristoteles bu terimi, karşılıklı iki durumda birinden oburune gecme, anlamında kullanmıştır Aristoteles'e gore uc turlu değişim vardır: Yokluktan varlığa gecerek (doğum), varlıktan yokluğa gecerek (olum), varlıktan varlığa gecerek (devim) Skolastikler bu devimi mekanik bir anlayışla yorumlamışlardır, onlara gore yeri değişenin kendisi değişmez (devim sadece yer değişikliğidir, nitelik değişikliği olmaz N), bir taş atılarak bir cam kırılabilir ama taş ve cam olarak kalırlar
Değişim ya da değişme terimi, tumuyle bir devim ve değişirlik oğretisi olan eytişimsel ve tarihsel ozdekciliğin başkavramıdır Herakleitos'tan beri bilinen ve Hegel idealizminden gecen 'eytişimsel değişme' olgusu bilimsel anlamına kavuşmuştur, butun nesne ve olayların en genel varoluş bicimidir Doğasal, toplumsal ve bilincsel nesne ve olgular karşılıklı etkileşimle surekli olarak değişirler Durağanlık gibi gorunen oransal denge durumları da bu sure giden değişmenin urunudur Değişmezlik ancak duşunsel soyutlamalarda olanaklıdır Oransal ya da goreli denge durumları insansal olculere gore cok uzun sure devam edebilirler, ne var ki ozlerindeki surekli değişme gormelikten gelinse bile bicim ve ozellikleri de er gec değişecektir