Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Son periyotlarda artan yanlış diyet uygulamaları, kolesterol ve tuzdan güçlü beslenme, ani baş hareketleri ve gerilimin kulaktaki istikrar merkezini makus etkilediğini tabir eden Op. Dr. Haktan Ergin Bağış, bilhassa tuz ile alınan varlıklı besinlerin iç kulak basıncını artırarak baş dönmesi yaşayan hastaların kliniklere geldiğini kaydetti.
Kulakta salyangoz denilen organ kulağın istikrar merkezi olduğunu vurgulayan Bağış, bu hastaların tekrarlayan baş dönmesiyle birlikte bulantı, kusma, yere düşme, işitme kaybı şikayetiyle kendisini gösterdiğine işaret etti.
Menier hastalığı olarak da isimlendirilen bu bireylere tam bir KBB muayenesi ve işitme testi uygulandığını söz eden Bağış, yazılı açıklamasında şöyle devam etti: Zira her baş dönmesi atağı menier hastalığında bir ölçü işitme kaybına sebep olmaktadır. Salyangoz içerisinde ayrıyeten kulak taşları mevcuttur. Bu taşların yerlerinden oynaması sonucu hastalar baş dönmesinden şikayet ederler. Hastalar ani hareketlerle bu istikrar taşlarını yerlerinden oynatarak ömür kalitelerini düşürmektedirler. Bununla birlikte kulaktaki istikrar sonları yüz sonlarıyla anatomik olarak yan yana seyreder. İstikrar sonlarını etkileyen rastgele bir hadise yüz hudutlarını de etkileyip, yarım yüz felcine neden olabilmektedir. Bu nedenle baş dönmesi olan hastalar ileriki vakitlerde yüzünün bir tarafını hareket ettirmede zahmet, dudaklarında uyuşma şikayetinde bulunur. "
YAZIN DAHA SIK RASTLANIYOR
Vertigoya yaz aylarında daha sık rastlandığını lisana getiren Bağış, son vakitlerde bilhassa 40-50 yaş kümesi hastaların kliniklere yüklü olarak başvurduklarını belirtti. Bu yaş kümesi hastaların çoklukla ihmaller sonucu geldiğini ve bu yüzden tedavinin zorlaştığını aktaran Bağış, "Hastalarımıza öncelikli olarak ömür standartlarını değiştirmelerini, sigarayı bırakmalarını, tozlu, rutubetli, soğuk ve enfeksiyona uygun kapalı ortamlardan uzak durmalarını, ani hareketlerden sakınmalarını, tuzsuz ve proteinden yoksul bir beslenmeyi öneriyoruz. Baş dönmesi atağında olan hastalarımız kendilerinde baş dönmesi hissettiği an sessiz, karanlık yahut loş bir ışıkta hareketsiz bir biçimde uzanmalıdırlar. Hastalarımız gözleri kapalı halde yatağa uzanmalı ve gerekirse 3 ila 6 saat kadar dinlenmelidir. Baş dönmesiyle gelen hastalarımızın ayrıyeten yılda bir sefer de olsa göz muayenesinden geçmelidirler." formunda konuştu.
