nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
Deniz Gezmiş hayatı, Deniz Gezmiş nereli, Deniz Gezmiş nasıl öldü
Deniz Gezmiş, 1947'nin Şubat ayının sonunda Ankara'nın Ayaş ilçesinde doğdu Babası Erzurum, Ilıca (bugünkü Aziziye) nüfusuna kayıtlı ilköğretim müfettişi Cemil Gezmiş, annesi ise Erzurum'un Tortum ilçesinden ilkokul öğretmeni Mukaddes Gezmiş'tir Ailenin üç erkek çocuğundan ikincisidir Ağabeyi Bora Gezmiş, hukuk fakültesinden ayrılıp bankacılık yapmıştır Hamdi Gezmiş ise, mali müşavirdir
Gezmiş, ilk ve ortaöğrenimini Sivas'ta, liseyi İstanbul'da okudu Henüz lise öğrencisiyken sol düşünceyle tanıştı ve kendini dönemin eylemleri içinde buldu
1965'ten sonradan, Türkiye'de çoğalan gençlik hareketinin en kayda değer önderlerinden ve Türkiye Millet Kurtuluş Ordusu (THKO)'nun kurucu ve yöneticilerinden Deniz Gezmiş, 1965'te Türkiye Işçi Partisi (MÜŞTERI)'nin Üsküdar ilçe başkanlığına üye oldu ilk kez 31 Ağustos 1966'da Ankara'dan İstanbul'a yürüyen Çorum Belediyesi temizlik işçilerinin Taksim Anıtı'na çelenk koymaları esnasında işçileri destekleyen ve TürkIş yöneticilerini protesto eden ağırlama esnasında gözaltına alındı 7 Kasım 1966'da İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesine girdi Ardından 19 Ocak 1967'de Türkiye Ulusal Talebe Federasyonu (TMTF) binasının yeddi emine verilmesi sırasında meydana çıkan olaylarda yakalandı ve bir gün sonra iki arkadaşıyla çıkarıldığı mahkeme kadar özgürlük bırakıldı 22 Kasım 1967'de öğrenci örgütlerinin düzenlediği Kıbrıs Mitingi sırasında Aşık İhsani ile birlikte ABD bayrağını yaktıkları gerekçesi ile gözaltına alınıp daha sonra hür bırakılan Deniz Gezmiş, Hukuk Fakültesi'nde birlikte okuduğu arkadaşlarıyla birlikte 30 Ocak 1968'de Devrimci Hukukçular Örgütünü kurdu 7 Mart 1968'de İÜ Fen Fakültesi konferans salonunda düzenlen toplantıda konuşma yapan Devlet Bakanı Seyfi Öztürk'ü protesto ettiği için tutuklandı 2 Mayıs'a kadar tutuklu kalan Gezmiş, 30 Mayıs'ta 6 Filo'yu protesto ettiği için yargılandı ve beraat etti Öğrenci eylemleri içinde etkinliği artan bir şekilde çoğalan Deniz Gezmiş, 12 Haziran 1968'de İstanbul Üniversitesi'nin işgal edilmesinde liderlik etti İşgal Konseyi adına İÜ Senatosu ile Baltalimanı'nda yapılan görüşmelere katılan öğrenci heyetinin içinde yer aldı; öğrenci haklarının elde edilip işgalin sona erdirilmesinde etkili oldu İşgalden kısa bir zaman sonradan İstanbul'a gelen 6 Filo'yu protesto eylemlerinde yer alan Gezmiş, 30 Temmuz'da bu eylemlerden dolayı tutuklandı ve 20 Eylül'de serbest bırakıldı Tüm bu olaylardan sonradan öğrenci hareketinin efsanevi lideri haline geldi
ALICI içinde yoğunlaşarak, ayrılıklara ve tartışmalara yol açan ideolojik sorunlarda Milli Demokratik Ihtilal (MDD) görüşünü benimseyen Deniz Gezmiş, bu görüşün özellikle devrimci öğrenciler arasında yayılmasında etkili oldu Ekim 1968'de eylemlerde birlikte olduğu Âlem Alptekin, Mustafa İlker Gürkan, Mustafa Lütfi Kıyıcı, Devran Seymen, Cevat Ercişli, M Mehdi Beşpınar, Selahattin Okur, Saim Kurul ve Ömer Erim Süerkan'la birlikte Devrimci Öğrenci Birliği (DÖB)'ni kurdu 1 Kasım 1968'de TMGT (Türkiye Milli Gençlik Teşkilatı) , AÜTB, ODTÜÖB ve DÖB'ün başlattığı Samsun'dan Ankara'ya Mustafa Kemal Yürüyüşü'nü düzenledi
Ardındaki 28 Kasım 1968'de ABD büyükelçisi Kommer'in gelişi esnasında Yeşilköy Havaalanı'nda düzenlenen protesto gösterileri sebebiyle tutuklandı ve bir vakit daha sonra özgürlük bırakıldı
İstanbul Üniversitesi'nde sağcı güçlerin 16 Mart 1969'da girişmiş olduğu hareketlere öğrenci kitlesiyle birlikte karşısında koyan Gezmiş, bu eylemi bahane gösterilerek 19 Mart'ta bitmiş tutuklanarak 3 Nisan'a kadar hapis yattı Ardındaki 31 Mayıs 1969'da İÜ Hukuk Fakültesi öğrencilerinin, reform tasarısının gerçekleşmemesini protesto için giriştikleri işgale liderlik etti Üniversitenin kapatılıp, polise teslim edilmesi sebebiyle çıkan çatışmalarda yaralandı Hakkında gıyabi tutuklama kararı olmasına karşın hastaneden kaçan Gezmiş, Haziran'ın sonunda Filistin'e gitti Filistin'e gitmeden önce 23 Haziran 1969'da TMGT'nin topladığı 1 Devrimci Milliyetçi Gençlik Kurultayı'na kendisi gibi haklarında tutuklama kararı olan FKF Genel Başkanı Yusuf Küpeli ile birlikte bir çaba programı gönderdi Eylül'e değin Filistin'de gerilla kamplarında kalan Deniz Gezmiş, 1 Eylül 1969'da, 10 Haziran'da üniversiteyi işgalettiği gerekçesiyle Hukuk Fakültesi'nden ihraç edildi Hakkında tutuklama kararının olduğu bu dönemde gazetecilere gizlendiği yerden demeçler verdi 23 Eylül 1969'da Hukuk Fakültesi'nde olduğu sırada haber verilen polislerin de fakülteye gelmesi üstüne teslim olan Gezmiş, 25 Kasım'da serbest bırakıldı Ancak Yıldız Devlet ve Mühendislik Akademisi'nde Battal Mehetoğlu'nun sağcılar göre öldürülmesinden sonradan okulda yapılan aramada, ele geçirilen dürbünlü bir tüfeğin Gezmiş'e ait olduğu öne sürülerek hakkında bitmiş tutuklama kararı alındı 20 Aralık 1969'da yakalanan Gezmiş, kendisiyle birlikte tutuklanan Evren Alptekin'le birlikte 18 Eylül 1970'e dek tutsak kaldı Bundan daha sonra öğrenci eylemlerinden uzaklaşarak, mücadelesini öbür alanlarda sürdürdü Sinan Cemgil ve Hüseyin İnan'la birlikte THKO'yu kurdu 11 Ocak 1971'de THKO adına Ankara Meslek Bankası Emek Şubesi'nin soygununu gerçekleştirenler arasında yeraldı 4 Mart 1971'de dört ABD'li erin Balgat'taki Tuslog Tesisleri'nden kaçırılması eyleminde de bulundu Kaçırılan erler sonradan özgürlük bırakıldılar
Deniz Gezmiş'in Yakalanışı ve İdamı
12 Mart Darbesinin birincil günlerinden sonra Yusuf Aslan ile birlikte Sivas'a gitmekteyken motosikletleri bozuldu Bir ihbar sonucu polislerin gelmesi üzerine meydana çıkan çatışmada Aslan ile birbirlerini kaybettiler Aslan o esnada Elmalı'da iken, Gezmiş ise 16 Mart 1971 salı günü Sivas'ın Gemerek ilçesinde etrafı sarılarak yakalandı ve Kayseri'ye getirildi Buradan Ankara'ya zamanın İçişleri Bakanı Haldun Menteşeoğlu'nun makamına götürüldü Gezmiş'in anlatımına tarafından olay şöyle gerçekleşti:
(Bakan)Fazla keyifliydi Ayaktaydı Odası, sabahın sekizinde gazetecilerle dolu Ben her zaman başımı dik tutmaya, canlı, dipdiri görünmeye çalışıyorum Nasıl bitkinim fakat, ayaklarımı şiddet sürüyorum Ayakta duracak gücüm kalmamış Ama belirli etmiyorum “Geçmiş olsun, dedi gülerek İçişleri Bakanı Suratına baktım pis pis Hiçbir karşılık vermedim Gazetecilere döndü: “Şu pejmürde kılıklı adam, Irk Kurtuluş Ordusu ’nun kahramanıymış “Beğenemedin mi? Tabii kahramanıyım, Türkiye Ahali Kurtuluş Ordusu ’nun savaşçısıyım “Nereye gidiyordun? “Devrime Haritayı gösteriyor duvarda, Sivas ’ı gösteriyor: “Buradan mı gidilir devrime? “Senin kafan almaz böyle şeyleri “Türkiye ’de bir tek ordu vardır, o da Türkiye Cumhuriyeti ’nin ordusudur “Onun için Demirel ve senin gibiler derhal istifayı bastınız Sinirlendi Üzerine bir adım attım Geriledi Şaşırdı Dehşetli bir panik havası içinde, elini sallayarak ve kekeleyerek: “Gögögötürün bunu dedi Sürükleyerek çıkardılar beni odadan “Göstereceğiz sana da, senin gibilere de, Amerikanın güvenilir köpekleri! diye bağırdım kapıdan çıkarılırken Gazetecilerin yüzünde büyük bir şaşma vardı
Mahkemesi 16 Temmuz 1971 günü Altındağ Baytar Okulu binası'nda Tuğgeneral Ali Elverdi başkanlığında Ölümsüz Tuğ savcılığında Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı 1 no'lu Mahkemesi'nde başladı ve 9 Ekim 1971 günü bitti Deniz ve arkadaşları 16 Temmuz 1971'de başlayan THKO1 Davası'nda TCK'nin 146maddesini ihlal ettiği gerekçesiyle, 9 Ekim 1971'de 1461 idam cezasına çarptırıldı
İdam cezaları o zamanlar senato kadar onaylanmak zorundaydı İsmet İnönü siyasi suçlar idamla cezalandırılmamalıdırdiyerek Bülent Ecevit ile birlikte inkar oyu kullanır AP genel başkanı Süleyman Demirel ise infazdan yandan oy kullanır Olaydan 15 yıl daha sonra, Süleyman Demirel bir gazeteciye verdiği demeçte idamlar için: soğuk savaşın talihsiz olaylarından biri yorumu yaparMahkumların özür dilemesi istenir Hiçbiri yaptıklarından özür dilemez Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay ise idamları onaylar
İdam edilmeden önce Alman Der Spiegel dergisinde meydana çıkan son yazısında Yaşasın tam bağımsız Türkiye! yaşasın marksizmleninizm yaşasın Türk ve Kürt halklarının kardeşliği! yaşasın işçiler, köylüler! kahrolsun emperyalizm!dediği belirtildi İdama tanık olan avukatı Halit Çelenk'e kadar ise son sözleri Yaşasın tam bağımsız Türkiye Yaşasın MarksizmLeninizm'in ulu ideolojisi Yaşasın Türk ve Kürt halklarının özgür mücadelesi Kahrolsun emperyalizm Yaşasın işçiler, köylülerolmuştur
Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan ile birlikte 6 Mayıs 1972 tarihinde, gece 1:003:00 arası, Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'nde asılarak idam edildi Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının 1969'da öldürülen Taylan Özgür'ün yanında gömülme isteği, yerine getirilmez ve apar topar gömülür İdamından daha sonra bayraklaşarak devrim mücadelesinin fazla manâlı bir sembolü oldu; bir fazla sol örgüt başka konularda fikir ayrılıkları olmasına karşın mutabık kaldıkları nadir konulardan birisi Deniz Gezmiş'in köklü değişiklik önderliğidir *
Deniz Gezmiş, 1947'nin Şubat ayının sonunda Ankara'nın Ayaş ilçesinde doğdu Babası Erzurum, Ilıca (bugünkü Aziziye) nüfusuna kayıtlı ilköğretim müfettişi Cemil Gezmiş, annesi ise Erzurum'un Tortum ilçesinden ilkokul öğretmeni Mukaddes Gezmiş'tir Ailenin üç erkek çocuğundan ikincisidir Ağabeyi Bora Gezmiş, hukuk fakültesinden ayrılıp bankacılık yapmıştır Hamdi Gezmiş ise, mali müşavirdir
Gezmiş, ilk ve ortaöğrenimini Sivas'ta, liseyi İstanbul'da okudu Henüz lise öğrencisiyken sol düşünceyle tanıştı ve kendini dönemin eylemleri içinde buldu
1965'ten sonradan, Türkiye'de çoğalan gençlik hareketinin en kayda değer önderlerinden ve Türkiye Millet Kurtuluş Ordusu (THKO)'nun kurucu ve yöneticilerinden Deniz Gezmiş, 1965'te Türkiye Işçi Partisi (MÜŞTERI)'nin Üsküdar ilçe başkanlığına üye oldu ilk kez 31 Ağustos 1966'da Ankara'dan İstanbul'a yürüyen Çorum Belediyesi temizlik işçilerinin Taksim Anıtı'na çelenk koymaları esnasında işçileri destekleyen ve TürkIş yöneticilerini protesto eden ağırlama esnasında gözaltına alındı 7 Kasım 1966'da İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesine girdi Ardından 19 Ocak 1967'de Türkiye Ulusal Talebe Federasyonu (TMTF) binasının yeddi emine verilmesi sırasında meydana çıkan olaylarda yakalandı ve bir gün sonra iki arkadaşıyla çıkarıldığı mahkeme kadar özgürlük bırakıldı 22 Kasım 1967'de öğrenci örgütlerinin düzenlediği Kıbrıs Mitingi sırasında Aşık İhsani ile birlikte ABD bayrağını yaktıkları gerekçesi ile gözaltına alınıp daha sonra hür bırakılan Deniz Gezmiş, Hukuk Fakültesi'nde birlikte okuduğu arkadaşlarıyla birlikte 30 Ocak 1968'de Devrimci Hukukçular Örgütünü kurdu 7 Mart 1968'de İÜ Fen Fakültesi konferans salonunda düzenlen toplantıda konuşma yapan Devlet Bakanı Seyfi Öztürk'ü protesto ettiği için tutuklandı 2 Mayıs'a kadar tutuklu kalan Gezmiş, 30 Mayıs'ta 6 Filo'yu protesto ettiği için yargılandı ve beraat etti Öğrenci eylemleri içinde etkinliği artan bir şekilde çoğalan Deniz Gezmiş, 12 Haziran 1968'de İstanbul Üniversitesi'nin işgal edilmesinde liderlik etti İşgal Konseyi adına İÜ Senatosu ile Baltalimanı'nda yapılan görüşmelere katılan öğrenci heyetinin içinde yer aldı; öğrenci haklarının elde edilip işgalin sona erdirilmesinde etkili oldu İşgalden kısa bir zaman sonradan İstanbul'a gelen 6 Filo'yu protesto eylemlerinde yer alan Gezmiş, 30 Temmuz'da bu eylemlerden dolayı tutuklandı ve 20 Eylül'de serbest bırakıldı Tüm bu olaylardan sonradan öğrenci hareketinin efsanevi lideri haline geldi
ALICI içinde yoğunlaşarak, ayrılıklara ve tartışmalara yol açan ideolojik sorunlarda Milli Demokratik Ihtilal (MDD) görüşünü benimseyen Deniz Gezmiş, bu görüşün özellikle devrimci öğrenciler arasında yayılmasında etkili oldu Ekim 1968'de eylemlerde birlikte olduğu Âlem Alptekin, Mustafa İlker Gürkan, Mustafa Lütfi Kıyıcı, Devran Seymen, Cevat Ercişli, M Mehdi Beşpınar, Selahattin Okur, Saim Kurul ve Ömer Erim Süerkan'la birlikte Devrimci Öğrenci Birliği (DÖB)'ni kurdu 1 Kasım 1968'de TMGT (Türkiye Milli Gençlik Teşkilatı) , AÜTB, ODTÜÖB ve DÖB'ün başlattığı Samsun'dan Ankara'ya Mustafa Kemal Yürüyüşü'nü düzenledi
Ardındaki 28 Kasım 1968'de ABD büyükelçisi Kommer'in gelişi esnasında Yeşilköy Havaalanı'nda düzenlenen protesto gösterileri sebebiyle tutuklandı ve bir vakit daha sonra özgürlük bırakıldı
İstanbul Üniversitesi'nde sağcı güçlerin 16 Mart 1969'da girişmiş olduğu hareketlere öğrenci kitlesiyle birlikte karşısında koyan Gezmiş, bu eylemi bahane gösterilerek 19 Mart'ta bitmiş tutuklanarak 3 Nisan'a kadar hapis yattı Ardındaki 31 Mayıs 1969'da İÜ Hukuk Fakültesi öğrencilerinin, reform tasarısının gerçekleşmemesini protesto için giriştikleri işgale liderlik etti Üniversitenin kapatılıp, polise teslim edilmesi sebebiyle çıkan çatışmalarda yaralandı Hakkında gıyabi tutuklama kararı olmasına karşın hastaneden kaçan Gezmiş, Haziran'ın sonunda Filistin'e gitti Filistin'e gitmeden önce 23 Haziran 1969'da TMGT'nin topladığı 1 Devrimci Milliyetçi Gençlik Kurultayı'na kendisi gibi haklarında tutuklama kararı olan FKF Genel Başkanı Yusuf Küpeli ile birlikte bir çaba programı gönderdi Eylül'e değin Filistin'de gerilla kamplarında kalan Deniz Gezmiş, 1 Eylül 1969'da, 10 Haziran'da üniversiteyi işgalettiği gerekçesiyle Hukuk Fakültesi'nden ihraç edildi Hakkında tutuklama kararının olduğu bu dönemde gazetecilere gizlendiği yerden demeçler verdi 23 Eylül 1969'da Hukuk Fakültesi'nde olduğu sırada haber verilen polislerin de fakülteye gelmesi üstüne teslim olan Gezmiş, 25 Kasım'da serbest bırakıldı Ancak Yıldız Devlet ve Mühendislik Akademisi'nde Battal Mehetoğlu'nun sağcılar göre öldürülmesinden sonradan okulda yapılan aramada, ele geçirilen dürbünlü bir tüfeğin Gezmiş'e ait olduğu öne sürülerek hakkında bitmiş tutuklama kararı alındı 20 Aralık 1969'da yakalanan Gezmiş, kendisiyle birlikte tutuklanan Evren Alptekin'le birlikte 18 Eylül 1970'e dek tutsak kaldı Bundan daha sonra öğrenci eylemlerinden uzaklaşarak, mücadelesini öbür alanlarda sürdürdü Sinan Cemgil ve Hüseyin İnan'la birlikte THKO'yu kurdu 11 Ocak 1971'de THKO adına Ankara Meslek Bankası Emek Şubesi'nin soygununu gerçekleştirenler arasında yeraldı 4 Mart 1971'de dört ABD'li erin Balgat'taki Tuslog Tesisleri'nden kaçırılması eyleminde de bulundu Kaçırılan erler sonradan özgürlük bırakıldılar
Deniz Gezmiş'in Yakalanışı ve İdamı
12 Mart Darbesinin birincil günlerinden sonra Yusuf Aslan ile birlikte Sivas'a gitmekteyken motosikletleri bozuldu Bir ihbar sonucu polislerin gelmesi üzerine meydana çıkan çatışmada Aslan ile birbirlerini kaybettiler Aslan o esnada Elmalı'da iken, Gezmiş ise 16 Mart 1971 salı günü Sivas'ın Gemerek ilçesinde etrafı sarılarak yakalandı ve Kayseri'ye getirildi Buradan Ankara'ya zamanın İçişleri Bakanı Haldun Menteşeoğlu'nun makamına götürüldü Gezmiş'in anlatımına tarafından olay şöyle gerçekleşti:
(Bakan)Fazla keyifliydi Ayaktaydı Odası, sabahın sekizinde gazetecilerle dolu Ben her zaman başımı dik tutmaya, canlı, dipdiri görünmeye çalışıyorum Nasıl bitkinim fakat, ayaklarımı şiddet sürüyorum Ayakta duracak gücüm kalmamış Ama belirli etmiyorum “Geçmiş olsun, dedi gülerek İçişleri Bakanı Suratına baktım pis pis Hiçbir karşılık vermedim Gazetecilere döndü: “Şu pejmürde kılıklı adam, Irk Kurtuluş Ordusu ’nun kahramanıymış “Beğenemedin mi? Tabii kahramanıyım, Türkiye Ahali Kurtuluş Ordusu ’nun savaşçısıyım “Nereye gidiyordun? “Devrime Haritayı gösteriyor duvarda, Sivas ’ı gösteriyor: “Buradan mı gidilir devrime? “Senin kafan almaz böyle şeyleri “Türkiye ’de bir tek ordu vardır, o da Türkiye Cumhuriyeti ’nin ordusudur “Onun için Demirel ve senin gibiler derhal istifayı bastınız Sinirlendi Üzerine bir adım attım Geriledi Şaşırdı Dehşetli bir panik havası içinde, elini sallayarak ve kekeleyerek: “Gögögötürün bunu dedi Sürükleyerek çıkardılar beni odadan “Göstereceğiz sana da, senin gibilere de, Amerikanın güvenilir köpekleri! diye bağırdım kapıdan çıkarılırken Gazetecilerin yüzünde büyük bir şaşma vardı
Mahkemesi 16 Temmuz 1971 günü Altındağ Baytar Okulu binası'nda Tuğgeneral Ali Elverdi başkanlığında Ölümsüz Tuğ savcılığında Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı 1 no'lu Mahkemesi'nde başladı ve 9 Ekim 1971 günü bitti Deniz ve arkadaşları 16 Temmuz 1971'de başlayan THKO1 Davası'nda TCK'nin 146maddesini ihlal ettiği gerekçesiyle, 9 Ekim 1971'de 1461 idam cezasına çarptırıldı
İdam cezaları o zamanlar senato kadar onaylanmak zorundaydı İsmet İnönü siyasi suçlar idamla cezalandırılmamalıdırdiyerek Bülent Ecevit ile birlikte inkar oyu kullanır AP genel başkanı Süleyman Demirel ise infazdan yandan oy kullanır Olaydan 15 yıl daha sonra, Süleyman Demirel bir gazeteciye verdiği demeçte idamlar için: soğuk savaşın talihsiz olaylarından biri yorumu yaparMahkumların özür dilemesi istenir Hiçbiri yaptıklarından özür dilemez Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay ise idamları onaylar
İdam edilmeden önce Alman Der Spiegel dergisinde meydana çıkan son yazısında Yaşasın tam bağımsız Türkiye! yaşasın marksizmleninizm yaşasın Türk ve Kürt halklarının kardeşliği! yaşasın işçiler, köylüler! kahrolsun emperyalizm!dediği belirtildi İdama tanık olan avukatı Halit Çelenk'e kadar ise son sözleri Yaşasın tam bağımsız Türkiye Yaşasın MarksizmLeninizm'in ulu ideolojisi Yaşasın Türk ve Kürt halklarının özgür mücadelesi Kahrolsun emperyalizm Yaşasın işçiler, köylülerolmuştur
Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan ile birlikte 6 Mayıs 1972 tarihinde, gece 1:003:00 arası, Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'nde asılarak idam edildi Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının 1969'da öldürülen Taylan Özgür'ün yanında gömülme isteği, yerine getirilmez ve apar topar gömülür İdamından daha sonra bayraklaşarak devrim mücadelesinin fazla manâlı bir sembolü oldu; bir fazla sol örgüt başka konularda fikir ayrılıkları olmasına karşın mutabık kaldıkları nadir konulardan birisi Deniz Gezmiş'in köklü değişiklik önderliğidir *