Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Din Kardeşlerimizi Hayırla ve Sevgiyle Analım!

Din Kardeşlerimizi Hayırla ve Sevgiyle Analım!
0
119

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
DİN KARDEŞLERİMİZİ HAYIRLA

VE

SEVGİYLE ANALIM!




Her insanda ayıp ve kusur bulunur Fakat Müslümalar sadece kusurları görüp yazarsa; bugün ve gelecekte hatalardan başka ne okunur, ne konuşulur?

Bu durumda her yeni nesil, geçmişine sövecektir ve onları lanetleyecektir! Kusurları ifşâ etmek de, lanetlemek de, kötülüğe vesile olmak da mü'minlerin sıfatları değildir!

Müslüman, din kardeşini hayırla anar, onun hakkında hüsnü zann'da bulunur, kusurlarını yayıp açıklamaz, gizler ve onun affedilmesi için dua eder

Rabbimiz şöyle buyurmaktadır:
Onlardan sonra gelenler derler ki: 'Rabbimiz, bizi ve bizden önce iman etmiş kardeşlerimizi bağışla Kalplerimizde iman edenlere karşı hiçbir kin bırakma! Rabbimiz, şüphesiz ki Sen çok esirgeyicisin, çok merhametlisin'
(Haşr: 10)

Peygamberimiz de şöyle buyurur: Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize hürmet etmeyen bizden değildir (Tirmizî, Müsned, Taberânî)

Müslümanlar arasında sevgi, saygı, hürmet ve şefkat vardır Bu, Selefi Sâlihîn'in;
Ben, ancak güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim (Müsnedi Ahmed) buyuran, Peygamberimizden öğrendiği bir İslam ahlakıdır

Hadiste büyüklerimizdiye ifade edilenler bazı alimlere göre; ilim bakımından büyük olan kimselerdir Yani ilim ehlidir, alimlerdir

Dolayısıyla bu Hadisi Şerif'e göre; alimlere hürmet edip, saygı göstermek ve değer vermek İslam ahlakının bir gereğidir

Alimlerin ümmet içindeki değeri, pek çok Hadislerde detaylıca beyan edilmiştir İlim ehli, cennete de inşâallah ilim kapısından girecektir

Alimin faziletini açıklayan bir kaç Hadis zikredelim:

İlk iki Hadisi, ezberlenilmesi temennisiyle metniyle birlikte veriyoruz

??? ?????? ??? ?????? ????? ??? ??????

Alimin (ilim sahibinin) âbid (ibadet eden)'e üstünlüğü, benim sizden (imanca) en aşağı olanınıza olan üstünlüğüm gibidir(Tirmizî, İlm)

??????? ??????? ?????? ???? ???????????? ???? ????? ???????

Tek bir fakih, şeytana bin âbidden daha çetindir(Tirmizî, İlm)

İnsanlara ilim öğreten kimse için, herkes ve her şey bağışlanması için dua eder:

Peygamberimiz şöyle buyurdu: Allah Teâlâ, melekleri, semâvat ehli, yuvasındaki karıncaya, denizindeki balıklara varıncaya kadar arz ehli, insanlara hayrı (ilmi) öğretene mağfiret duasında bulunur(Tirmizî, İlm)

Kim bir ilim öğrenmek için bir yola sülûk ederse (girerse), Allah onu cennete giden yollardan birine dahil etmiş demektir , ilim tâlibinden memnun olarak kanatlarını (üzerlerine) koyarlar Göklerde ve yerde olanlar hatta denizdeki balıklar alim için istiğfar ederler (bağışlanma talep ederler) Alimin âbid üzerindeki üstünlüğü, dolunaylı gecede ay'ın diğer yıldızlara üstünlüğü gibidir Alimler, Peygamberlerin varisleridir Peygamberler ne dinar ne dirhem miras bırakırlar, ama ilim miras bırakırlar Kim de ilim elde ederse, bol bir nasip elde etmiştir
(Ebû Dâvud, İlm; Tirmizî, İlm; İbn Mâce, Mukaddime)

İlim talebesi, Allah yolundadır:

İlim talebi için yola çıkan kimse dönünceye kadar Allah yolundadır(Tirmizî, İlm)

İlim tâlibinin öğrendiği ilim, günahlarına keffâretir:

Kim ilim taleb ederse, bu işi, geçmişteki günahlarına keffâret olurbuyurmuştur
(Tirmizi, İlim)

İlmini açıklamayıp, gizleyen ateşten bir gem ile gemlenecektir:

Kim, bir ilimden sorulur, o da bunu ketmedip söylemezse (Kıyamet günü) ateşten bir gem ile gemlenir
(Ebû Dâvud, İlm; Tirmizî, İlim)


Hadislerden de anlaşılacağı gibi; alimler ümmetin gözüdür, kalbidir Kendini bilen her Müslüman, ilmin ve alimin faziletinden ve değerinden haberdardır

İlmin tarifsiz önemini idrak edemeyen, alimlerin ilim sıfatından kaynaklanan değerlerini anlayamayanlar, ancak gâfil ve câhil kimselerdir

Âhir zamanın kıyamet fitnelerinden en büyüğü, ilmin ortadan kalkması ve alimlerin ölerek azalmasıdır! Bu dönemde ilim ehli öldükçe yerlerine de yenileri yetişmez!


Tüm insanlık için en büyük fitne cehâletin yaygınlaşması ve ilim ehlinin yetişmemesidir Bu zamanda câhiller, alimlerin hakkı olan makamlara geçerler!

Ehil olmadan bir takım makamları işgal edip, ilim ve bilim kürsülerinde yer alanlar, ilimsizce fetva verip hem kendileri saparlar hem de başkalarını saptırırlar

Gerçek ilim ehli olanlar, bırakın câhilî makamlara sevdalanmayı, câhiller içinde bile yaşamak onlara eziyet ve zül olur

Herkesin ilim ehli olması belki zordur ama; herkes alimin değerini bilebilir Bu da haddini bilmektir ki; buna edep de denir!

Hadisimizdeki büyüklerimiztabiriyle yaşça büyük olanların da kastedilmiş olması mümkündür

Bu durumda da her Müslüman, kendisinden yaşça büyük olana hürmet eder, saygı gösterir

Düşünsenize, kendisinden bir yaş büyük olan herkese, küçükler yani hepimiz saygı gösteriyoruz Büyüklerimiz de küçükleri seviyor, merhamet ediyor, şefkat gösteriyor Bunun sonucu saygılı bir toplum meydana gelir


Bütün beşeri sistemler bir araya gelseler, bu büyük sevgi inkılâbını gerçekleştiremezler! İslam ise, tek bir buyrukla kalplere tesir eder ve bu sevgi toplumunu inşâ eder!

Böylece bütün kalpler birbirlerini sevmeye ve saymaya başlıyorlar Bundan güzel bir dünya olabilir mi? Bu, herkesin rüyası değil midir?


Bu rüyayı gerçeğe dönüştürmek biraz da biz insanlığa bağlı! Unutulmamalıdır ki, her rüya gerçek hayattan bir kesittir Rüyasını gördüğümüz bu hayali, gerçeğe dönüştürelim! Hayal gerçek yerine, gerçek hayali yaşayalım! Rüyalarla yetinmeyelim


Hani masallarda bir hayal ülkesi varmış ve o ülkede herkes huzur, sevgi, saygı, barış ve kardeşlik içerisinde yaşarlarmış

Böylesi bir dünyada yaşamayı kim istemez ki, değil mi? Peki bu hayatı inşâ etmek için en önemli gerçeğin sevgi ve saygı olduğunu neden unutuyoruz?


O hayal ülkesine ulaşmanın anahtarı sadece sevgi ve saygı!


O ülkenin anahtarı canavarın ininde yada ağzında değil! Kâf dağında veya periler ülkesinde de değil! Aslında çok yakınımızda Bizim içimizde Yüreğimizde Birbirimizi Allah için sevmek, hürmet edip saygı göstermek Kibirlenmemek, büyüklenmemek Tüm kötülükleri terk ederek âdeta melekleşmek
O anahtar; sevgi Bu anahtar, tüm kalpleri açar kalplerimiz kılıflıdiyenler bile bir gün gelir; iman eder Ama, toplumumuzda sevgi öğretmenleri ve sevgili öğrenciler yetiştirebilirsek


İslam, büyüklenmemeyi, gururlanmamayı, tevâzuyu, hoşgörüyü emreder


Bir Müslüman, kendisinden yaşlı bir kimseye o, benden daha tecrübeli, bilgilidiye değer versin

Yaşı büyük olan da, kendisinden daha genç olana bu gencin günahı benden daha azdiye sevsin

Ve her Müslüman da, ilim ehline bu kimsenin ilmi benden çokdiye hürmet etsin

Bakın, insanların birbirlerine hürmet etmek ve sevmek için ne kadar çok nedenleri var Bunlar, Hadis çerçevesindekilerin başlıcaları

Sen, falan komşunun çocuğunu yetimdiye sev, şefkat göster, öbürü akrabamdiye saygı duysun, bir diğeri fakirdiye kol kanat gersin

Siz de; ailenizi, akrabalarınızı, arkadaşlarınızı, komşularınızı, çarşıdapazarda görüştüklerinizi, hocalarınızı, talebelerinizi, müşterinizi, işvereninizi vb sevmek için kendinizce gerekçeler bulabilirsiniz

Sevmekten korkmayın!

Allah için sevin, sevilin, sevinin
Bu dünyadan sevmeden, sevilmeden, saymadan, sayılmadan gidersek; Allah korusun hiçbir iz, eser bırakmadan gitmiş oluruz!

Sanki hiç bu dünyaya uğramamış gibi
Âhirette görürüz sevgi gerçeğinin önemini
Allah'ın hem etken hem de edilgen tek sıfatının sevgi sıfatı olduğu gerçeğini Allah Vedûd'dur yani; en çok sevenve en çok sevilen Rabbimizin tüm sıfatları ismi fâil iken; bu sıfatı hem de ismi mef'ûl anlamı taşır Allah, kendisini sevmemizi emrediyor Kendi dostlarını sevmemizi emrediyor İşte bu imandır! Allah için sevmek, Allah sevdedi diye, sevmek

Asıl konumuz, Müslüman kardeşlerimizi kötü sözlerle anmamak, onlardan her ortamda hayırla bahsetmek ve onları huzurlarında ve gıyaplarında koruyup savunmak gibi önemli meseleye dikkat çekmek olduğu için; bu ana meselenin içinde sevgikonusuna da çam sakızı çoban armağanı mesabesinde temas ettik


Yoksa sevgi konusu bir ömür boyu işlenmesi gereken bir konudur! Bir kaç satırla yada bir kaç kişinin sadrıyla sevgi tanımlanamaz! O, çok yüce bir duygudur
Allah için olmayan hiçbir ilgi, alaka, beğenme, hoşlanma da sevgi diye isimlendirilmez; o esir edici bir tutkudur! Sevgi ile tutku tamamen birbirinden ayrıdır! Sevgi, özgürlüktür; tutku esârettir!

Rabbim; hepimizi sevsin, sevindirsin, sevdiklerine sevdirsin, sevdiklerine bahşedeceği sevince ortak kılsın (Amin)


Yusuf Semmak



(Forumlarda ve Sitelerde Yayınlayabilirsiniz)

 
858,497Konular
982,015Mesajlar
29,998Kullanıcılar
OhSoYouParisSon üye
Üst Alt