Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Din Nedir ?

Din Nedir ?
0
105

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
Biri, varlıkların yaratılış şeklini, maddî mahiyetini ortaya koyarken; diğeri de yaratılış sebebini ve gayesini açıklamaktadır Bu bakımdan ortada birbirleri ile çatışan bir durum yoktur Bil'akis birbirlerini tamamlama söz konusudur

İlim ilerledikçe dinî görüşlerin iflâs edeceğini sananlar, bu noktada yanılmışlardır Bil'akis, ilmin ileriye doğru attığı her adım, her yeni buluş, düşünen insanlığı dinî akîdelere biraz daha yaklaştırmış ve Allah'ın büyüklüğünü biraz daha yakından göstermiştir Şöyle ki:
Kâinatta mevcut kusursuz bir nizamın dayandığı kanunların keşfinden ve bu kanunlardan istifade yollarının araştırılmasından ibaret olan ilimler, bu muhteşem nizamı kuran ve işleten Allah'ın varlığına en kuvvetli bürhan ve şahidlerdir O yüce Yaratanın varlığını, eşsiz kudretini inkâr etmek; ancak gözle görülen mevcut nizamı inkâr etmekle mümkün olur Nizamın inkârı hâlinde ise, ortada ilim kalmaz

Diğer taraftan ilimler, Allah'ın yarattığı varlıklar âlemini incelediklerinden, yaratılıştaki hârikaları, ince hesap ve ölçüleri ortaya koymakta ve varlıklar üzerinde tecelli eden İlâhî isim ve sıfatları meydana çıkarmaktadırlar Bu bakımdan, ilimlerin Allah'ın isimlerine ayna olduklarını ve herbir ilmin Allah'ın bir ismine dayandığını ve hakikatını o isimden aldığını söyleyebiliriz Bu hususu Bediüzzaman şöyle izah etmektedir:
Her bir kemâlin, herbir ilmin, herbir terakkiyatın, herbir fennin bir hakikatı âliyyesi yüce bir hakikatı var ki, o hakikat bir ismi İlâhîye dayanıyor Pek çok perdeleri ve mütenevvi tecelliyatı çeşitli tecellileri ve muhtelif daireleri bulunan o isme dayanmakla o fen, o kemâlât, o san'at kemâlini bulur, hakikat olur Yoksa yarım yamalak bir surette nâkıs bir gölgedir
Meselâ: Hendese geometri bir fendir Onun hakikati ve noktai müntehası ulaşabileceği en son nokta, Cenâbı Hakk'ın ismi Adl ve Mukaddir'ine yetişip hendese âyinesinde o ismin hakîmane cilvelerini müşahede etmektir

Meselâ: Tıb bir fendir Hem bir san'attır Onun da nihayeti ve hakikatı, Hakîmi Mutlak'ın Şâfî ismine dayanıp, eczahanei kübrâsı olan rûyi zeminde yeryüzünde Rahimâne cilvelerini, edviyelerde devâlarda görmekle tıb kemâlâtını bulur, hakikat olur

Meselâ: Hakikatı mevcûdattan bahseden hikmetü'lEşyâ, Cenâbı Hakk'ın (Celle Celâlühû) ismi Hakîminin tecelliyatı kübrâsını müdebbirâne, mürebbiyâne eşyada, menfaatlerinde ve maslahatlarında görmekle ve o isme ve ona dayanmakla şu hikmet olabilir Yoksa, ya hurafâta inkılâb eder ve mâlâyâniyât olur veya felsefei tabiiye misillû dalâlete sapıklığa yol açar
İşte sana üç misâl! Sair kemâlât ve fünûnu fenleri bu üç misâle kıyâs et

(Sözler)

Gerçekten de Bediüzzaman'ın işaret ettiği gibi, ilim ve fenlerin hakikatının İlâhî bir isme istinad ettiği görülmez veya görmezlikten gelinirse, ilmin ya inançsızlğa yol açacağı, veya faydasız birer meşguliyet mahiyeti alacağı, günümüzde pek çok misalleriyle ortaya çıkmıştır

* İlim Din İlişkisini Açıklayan Bazı Güzel Sözler:

İlim, insanlığa, telgrafı, elektriği, teşhisi ve bir takım hastalıkları tedavi çarelerini verdi Din de ferdlerde ruhî sükûneti ve ahlâkî muvazeneyi te'min eder

İlim ve din, kâinatın hazinelerini açmak için kullandığımız hakikî iki anahtardır

İnsan ilimden istifade eder, fakat din ile yaşar
(William James)

Bir tabiat kanununu ifade eden her formül, Allah'ı öven bir İlâhîdir
(Maria Mitchell)

Hangi sahada olursa olsun, ilimle ciddî şekilde meşgul olan herkes, ilim mâbedinin kapısındaki şu yazıyı okuyacaktır: İmân et!İman, ilim adamının vazgeçemiyeceği bir vasıftır
(Max Planck)

Kâinatın Yaratıcısına olan inanç, ilmi araştırmanın en kuvvetli ve en asîl muharrik gücüdür
(Albert Einstein)

Vicdanın ziyası ulûmu diniyyedir dinî ilimlerdir Aklın nuru fünû*u medeniyyedir modern fenlerdir İkisinin imtizacı ile hakikat tecelli eder O iki cenah ile talebenin himmeti pervâz eder uçar İftirak ettikleri ayrıldıkları vakit, birincisinde taassub; ikincisinde hîle, şübhe tevellüd eder
(Bediüzzaman)

Dinsiz ilim kör, ilimsiz din topaldır
(Albert Einstein)

İlim ile din, birbirini nefyetmez (inkâr etmez), bil'akis tamamlar Çünkü bunlardan biri aklın, diğeri gönlün (kalbin) ışığıdır Ve insan ne yalnız akıldan, ne de gönülden ibarettir Fakat hem akıl, hem de gönül sahibi bir varlıktır Dinsiz ilim belki aklı tatmîn eder, fakat muhakkak ki gönlü karartır Nitekim ilimsiz din de ruhu ve gönlü ışıtır, fakat aklı karanlıkta bırakır

Binaenaleyh, insanlığın hayrı ve faydası, ne bugün olduğu gibi yalnız ilme bağlanmaktır, ne de orta zamanlarda olduğu gibi yalnız dine sarılmaktır Fakat her ikisine birden sahip olmaktır
(Ali Fuad Başgil)

Allahu Teâlâ'nın mahlûklarını inceleyen fen adamları, O'nun büyüklüğünü herkesten iyi anlarlar
(Fahreddini Razî)
 
858,497Konular
982,011Mesajlar
29,995Kullanıcılar
AcestreamingSon üye
Üst Alt