Dirayet veya re’y tefsirleri hakkında bilgi
Dirayet ve re’y “akla ve ictihada dayalı anlayış ve goruş demektir İslam sayesinde
Arap dili yayılmaya başlayınca bir yandan bu dilin saflığını korumak, diğer yandan
yabancıların sahih Arapca’yı oğrenmelerine yardımcı olmak uzere lugat ve dil bilgisi
kitapları yazıldı, Arap olmayan kavimler musluman oldukca farklı kulturler Arap kulturuyle
catışır ve karışır hale geldi; Yunan ve Hint duşuncesine ait eserler Arapca’ya tercume
edilince İslam’la bu duşunceler arasındaki catışmalara farklı boyutlar eklenmiş oldu
Yabancı duşunceleri ve inancları reddetmeye veya İslami olanla uzlaştırmaya yonelik
calışmalar yapıldı Duşunce okulları (mezhepler) ortaya cıktı Yeni coğrafyalara ve kultur
ortamlarına giren İslam, buralarda yaşayan insanların sosyal ihtiyaclarını karşılamak uzere
yorumlandı, ictihad yoluyla genişledi ve fıkıh mezhepleri ortaya cıktı Kur’an’ın
yonlendirdiği zuhd hayatı, başka duşunce ve kulturlerin de etkisiyle –teorisi, pratiği ve
farklı okullarıyla– tasavvufun doğmasına zemin hazırladı
Butun bu gelişmeler tefsir faaliyetini de etkiledi, Kur’an’ı yalnızca rivayete ve dile
dayanarak acıklamak yerine, bunları da ihmal etmeksizin ictihada, akla, ilham ve keşfe,
benimsenmiş duşunce ve inanca, ayrıca mezheple rin tercih ve inanclarına gore –bunları
esas alan, bunlara dayanan, bazan bunlara oncelik verip ayetleri bunlara uyarlayan–
yorumlar yapılmaya, tefsirler yazılmaya başlandı Bu tefsirlerin genel adı olarak “re’y
tefsiri (ettefsir bi’rre’y) deyimi kullanılmaktadır
Re’y ile Kur’an’ı tefsir etmenin caiz olup olmadığı konusundaki tartışmaya dayalı
olarak re’y tefsirlerinin, “makbul olan ve olmayan şeklinde ikiye ayrıldığı gorulur Makbul
olan re’y tefsiri, Kur’an’ı doğru anlamak icin gerekli bulunan ve bu maksatla başvurulan
ilimlere; ozetle lugat, gramer, nazari edebiyat, kıraat, kelam, fıkıh usulu, esbabı nuzUl,
dinler ve peygamberler tarihi, nasihmensuh, ayetleri acıklayan hadisler ve Allah vergisi
anlama kabiliyetine dayanılarak yapılan tefsirdir Makbul tutulmayan re’y tefsiri ise ya ilmi
yetersiz kişilerin yaptıkları, ya da Kur’an’ı doğru anlamaktan ziyade onceden benimsenmiş
bir inanc ve duşunceye gore onu yorumlamaya ve uyarlamaya yonelik cabalarla yapılan
tefsirdir
Sunniler’e gore makbul re’y tefsirlerinin en meşhurları EbUMansUr elMaturidi’nin
(o 333944) Te’vilatu’lKur’an, MahmUd b Omer ezZemahşeri’nin (o 5381143)
Mu‘tezile mezhebine gore yazılmış bazı kısımlar dışında elKeşşaf, Fahreddin erRazi’nin
(o 6061209) Mefatihu’lgayb, Abdullah b Omer elBeyzavi’nin (o 6851286) Envaru’ttenzil
isimli eserleridir
Dirayet ve re’y “akla ve ictihada dayalı anlayış ve goruş demektir İslam sayesinde
Arap dili yayılmaya başlayınca bir yandan bu dilin saflığını korumak, diğer yandan
yabancıların sahih Arapca’yı oğrenmelerine yardımcı olmak uzere lugat ve dil bilgisi
kitapları yazıldı, Arap olmayan kavimler musluman oldukca farklı kulturler Arap kulturuyle
catışır ve karışır hale geldi; Yunan ve Hint duşuncesine ait eserler Arapca’ya tercume
edilince İslam’la bu duşunceler arasındaki catışmalara farklı boyutlar eklenmiş oldu
Yabancı duşunceleri ve inancları reddetmeye veya İslami olanla uzlaştırmaya yonelik
calışmalar yapıldı Duşunce okulları (mezhepler) ortaya cıktı Yeni coğrafyalara ve kultur
ortamlarına giren İslam, buralarda yaşayan insanların sosyal ihtiyaclarını karşılamak uzere
yorumlandı, ictihad yoluyla genişledi ve fıkıh mezhepleri ortaya cıktı Kur’an’ın
yonlendirdiği zuhd hayatı, başka duşunce ve kulturlerin de etkisiyle –teorisi, pratiği ve
farklı okullarıyla– tasavvufun doğmasına zemin hazırladı
Butun bu gelişmeler tefsir faaliyetini de etkiledi, Kur’an’ı yalnızca rivayete ve dile
dayanarak acıklamak yerine, bunları da ihmal etmeksizin ictihada, akla, ilham ve keşfe,
benimsenmiş duşunce ve inanca, ayrıca mezheple rin tercih ve inanclarına gore –bunları
esas alan, bunlara dayanan, bazan bunlara oncelik verip ayetleri bunlara uyarlayan–
yorumlar yapılmaya, tefsirler yazılmaya başlandı Bu tefsirlerin genel adı olarak “re’y
tefsiri (ettefsir bi’rre’y) deyimi kullanılmaktadır
Re’y ile Kur’an’ı tefsir etmenin caiz olup olmadığı konusundaki tartışmaya dayalı
olarak re’y tefsirlerinin, “makbul olan ve olmayan şeklinde ikiye ayrıldığı gorulur Makbul
olan re’y tefsiri, Kur’an’ı doğru anlamak icin gerekli bulunan ve bu maksatla başvurulan
ilimlere; ozetle lugat, gramer, nazari edebiyat, kıraat, kelam, fıkıh usulu, esbabı nuzUl,
dinler ve peygamberler tarihi, nasihmensuh, ayetleri acıklayan hadisler ve Allah vergisi
anlama kabiliyetine dayanılarak yapılan tefsirdir Makbul tutulmayan re’y tefsiri ise ya ilmi
yetersiz kişilerin yaptıkları, ya da Kur’an’ı doğru anlamaktan ziyade onceden benimsenmiş
bir inanc ve duşunceye gore onu yorumlamaya ve uyarlamaya yonelik cabalarla yapılan
tefsirdir
Sunniler’e gore makbul re’y tefsirlerinin en meşhurları EbUMansUr elMaturidi’nin
(o 333944) Te’vilatu’lKur’an, MahmUd b Omer ezZemahşeri’nin (o 5381143)
Mu‘tezile mezhebine gore yazılmış bazı kısımlar dışında elKeşşaf, Fahreddin erRazi’nin
(o 6061209) Mefatihu’lgayb, Abdullah b Omer elBeyzavi’nin (o 6851286) Envaru’ttenzil
isimli eserleridir