Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Diş sıkma ve gıcırdatma, içsel gerilime bağlı olarak ortaya çıkar. Genetik faktörlerin de tesirli olabileceği düşünülmektedir. Şayet ailenizde diş sıkan ya da gıcırdatan birey varsa, sizde de olabileceği düşünülmelidir. Çocuklarda ise kimi parazitlerin buna neden olabileceği unutulmamalıdır.
Bilhassa uyku sırasında meydana gelen bu durum, doğal değildir. Sıradan ömürde dişlerimiz sadece yutkunma sırasında birbirleriyle temasa geçerler. Çiğneme esnasında bile yalnızca birbirleri üzerinden kayar, lakin sürtünmezler.
Çiğneme kuvveti olarak isimlendirilen, dişler arasına bir ölçüm aleti yerleştirilerek tespit edilen ısırma gücü sıradan koşullarda 20-70 kg arasındadır. Meğer buruxizm parafonksiyonu sırasında bu kuvvetler yüzlerce kiloyu bulabilmektedir. Bu yük dişlerimizin, çiğneme kaslarımızın ve çene eklemlerimizin sıhhatinin bozulmasına neden olur.
Dişlerde aşınmalar, kırılmalar, hassasiyet sorunu olabilir. Çiğneme kaslarındaki ölçüsüz zorlanma, kaslarda ağrı ve spazma, gergin halde kalmalarına neden olur. Çene ekleminde eklem diski ve kemiklerde harabiyete sebep olur. Kronik baş ağrıları, daima yorgun kaslar, kulak ağrısı ve çınlaması, ağız açmada zorlanma görülebilir.
Bruxizm tanısı için çok sarih birkaç semptom vardır. Bunlar; dişlerde aşınmalar, çiğneme kaslarında ağrı yahut gerginlik, mahsusen sabahları ağız açmada zorluktur. Şayet diş gıcırdatma varsa, birlikte kaldığı bireyler, gece hastanın gıcırdatma seslerini duymuş ve kendisine söylemiş de olabilirler.
Bruxizmin tedavisi için "Gece Plağı" kullanıdırılır. Bu plaklar dişler üzerine takılıp çıkarılabilen apareylerdir. Eklem marazları konusunda mütehassıs tabipler tarafından uygulanmalıdır. Büyük bir nispette hastalara kullandırılan yumuşak ve şeffaf plaklar asla kullanılmamalıdır. Çünkü bu plakların bir işlevi olmadığı üzere, bruxizmi tetikleme olasıklıkları da vardır.
Bir sair tedavi metodu ise "Botoks enjeksiyonları" dır. Haddinden fazla çalışan çiğneme kasları içine belirli dozlarda enjeksiyon yapılır. Böylelikle, kasın kuvveti azaltılarak, sıkma kuvveti düşürülmüş olur.
Elbette asıl kaynağı stress olan bu marazın tedavisinde psikiyatristler ve terapistlerden de yardım alınmalıdır.
Bilhassa uyku sırasında meydana gelen bu durum, doğal değildir. Sıradan ömürde dişlerimiz sadece yutkunma sırasında birbirleriyle temasa geçerler. Çiğneme esnasında bile yalnızca birbirleri üzerinden kayar, lakin sürtünmezler.
Çiğneme kuvveti olarak isimlendirilen, dişler arasına bir ölçüm aleti yerleştirilerek tespit edilen ısırma gücü sıradan koşullarda 20-70 kg arasındadır. Meğer buruxizm parafonksiyonu sırasında bu kuvvetler yüzlerce kiloyu bulabilmektedir. Bu yük dişlerimizin, çiğneme kaslarımızın ve çene eklemlerimizin sıhhatinin bozulmasına neden olur.
Dişlerde aşınmalar, kırılmalar, hassasiyet sorunu olabilir. Çiğneme kaslarındaki ölçüsüz zorlanma, kaslarda ağrı ve spazma, gergin halde kalmalarına neden olur. Çene ekleminde eklem diski ve kemiklerde harabiyete sebep olur. Kronik baş ağrıları, daima yorgun kaslar, kulak ağrısı ve çınlaması, ağız açmada zorlanma görülebilir.
Bruxizm tanısı için çok sarih birkaç semptom vardır. Bunlar; dişlerde aşınmalar, çiğneme kaslarında ağrı yahut gerginlik, mahsusen sabahları ağız açmada zorluktur. Şayet diş gıcırdatma varsa, birlikte kaldığı bireyler, gece hastanın gıcırdatma seslerini duymuş ve kendisine söylemiş de olabilirler.
Bruxizmin tedavisi için "Gece Plağı" kullanıdırılır. Bu plaklar dişler üzerine takılıp çıkarılabilen apareylerdir. Eklem marazları konusunda mütehassıs tabipler tarafından uygulanmalıdır. Büyük bir nispette hastalara kullandırılan yumuşak ve şeffaf plaklar asla kullanılmamalıdır. Çünkü bu plakların bir işlevi olmadığı üzere, bruxizmi tetikleme olasıklıkları da vardır.
Bir sair tedavi metodu ise "Botoks enjeksiyonları" dır. Haddinden fazla çalışan çiğneme kasları içine belirli dozlarda enjeksiyon yapılır. Böylelikle, kasın kuvveti azaltılarak, sıkma kuvveti düşürülmüş olur.
Elbette asıl kaynağı stress olan bu marazın tedavisinde psikiyatristler ve terapistlerden de yardım alınmalıdır.
