Dişlerin beyazlatılması ( bleaching)

Diş hekimliğinin asıl vazifesi doğal dişlerin fonksiyon ve estetiğinin hastaya tekrar kazandırılmasıdır. Estetik kavramı ele alındığında günümüzde kişilerin estetik beklentilerinin arttığını görüyoruz. Kişilerin büyük kısmına sorulduğunda, beyaz dişlerin estetik olarak daha hoş göründüğüne dair bir inanç vardır. Beyazlatma süreci fizlolojik gelişimini tamamlamış genç bireylerden, yaşlı şahıslara kadar geniş bir yaş öbeğine yapılabilir.

Beyazlatma sürecinin tarihçesine bakıldığında 1800’lü yıllara kadar uzanan bir süreci görüyoruz. O devir kimya bilimiyle epey yakından ilgilenen diş tabipleri çeşitli kimyasal gereç ve karışımları dişleri beyazlatmak maksadıyla kullanmışlardır.

Günümüzde ise neredeyse marketlerde bile diş beyazlatıcı ajanlar satılmaya başlanmıştır gelgelelim bu ajanların diş doktoru denetimi dışında kullanılmaları kimi rahatsızlık yaratan durumlara sebep olabilmektedir. Örneğin dişlerin dişetleri ile birleştiği yerlerde aşınmalar, ki hastalar bunu dişetine yakın kesimde çentik halinde hissedebilirler, hastanın tespit edemeyeceği dişte var olan çatlak, çürük ya da berbat dolgular ve beğenilmeyen kaplamalar nedeniyle beyazlatma sonrası çok hassasiyetler… Yumuşak dokularda(dudak, yanak ve dişetinde) tahriş… İşte sıralanan bu sebeplerden dolayı beyazlatma süreci diş doktoru denetiminde yapılması önerilen bir süreçtir.

Dişlerin renkleri, bireylerin ilişkin olduğu ırka, yaşa ve bulunduğu coğrafik ortama nazaran değişiklik gösterebilir. Örneğin zenci ırkta dişler daha beyazken, sarı ırkta diş daha sarıya yakındır. Gençlerde diş rengi daha beyazken, yaşlılarda daha koyu görülür. Beyazlatma prosedürleriyle dişlerin renginde birkaç ton açılma sağlanabilmektedir.

Dişlerin beyazlatılması sürecinde iki prosedür kullanılmaktadır. 1. formül, “Home- Bleaching” olarak isimlendirilen ve hastanın hanede ilacı kendi kendine uyguladığı sistemdir. Bu sistemde diş tabibi, ağızda alt ve üst çeneden aldığı ölçüye şeffaf plaklar hazırlatır. Hasta bu plakların içine beyazlatma ilacını yerleştirir ve ağzına takar. Gece bu plaklarla uyur. Pratik müddeti şahsa ve ilaca bağlı olarak değişebilmekle bir arada 10-14 gündür ve günde 6-8 saat bu plaklar kullanılmalıdır. Son yıllarda üretilen yeni ilaçlar sayesinde gece bunu kullanmak istemeyen hastalar için 2-3 saatlik günün rastgele bir saatinde uygulanabilecek ilaç formülleri de üretilmiştir. Bu metodun kullanılabilmesi için hastanın sigara ve gibisi eserleri kullanmıyor olması gerekir. Bu metodun en kıymetli avantajı dişlerin hem ön hem de art yüzeylerine tesir etmesidir.

2. usul, “Office Bleaching” olarak isimlendirilen ve klinikte bir saat üzere çok kısa müddette diş doktoru tarafından uygulanabilen bir sistemdir. Diş tabibi hastanın dişlerinde var olan dışsal lekeleri temizler ve dişetlerine esirgeyici bir bariyer yerleştirir. Dişlerine beyazlatma ilacını uygular ve bir ışık sistemi ile ilacı aktive eder. Bu prosedür sigara kullananlarda uygulanabilir lakin süreç sonrası 48 saat boyunca sigara dahil kola, çay kahve üzere pek çok eserin kullanılmaması önerilir. Başkaca tatbike dişlerin yalnızca ön yüzeyleri dahil edilir.

Kimi inatçı vakalarda(Örneğin tetrasiklin renklenmeleri vb. ) Her iki sistem kombine uygulanabilir. Evvel Home Bleaching uygulanır takiben Office Bleaching uygulanarak süreç bitirilir. Bu usul diş tonunun koyu ya da inatçı olduğu vakalarda daha tesirli sonuç vermektedir.

Beyazlatma süreci kanal tedavisi nedeniyle rengi yoğunlaşmış dişlerde de uygulanabilir. Bu süreç sonucunda dişin tekrar eski rengine geri dönmesi mümkündür. Bu sürecin kanal tedavisine hiç bir zararı yoktur.

Bleaching süreci akıllıca uygulanması ve doktor denetiminde yapılması halinde rastgele bir zararı olmayan bir süreçtir. Bununla birlikte 16 yaşından küçüklere, gebelere, şiddetli hassas dişlere ve çekilmiş dişetlerine sahip olan bireyler ile peroksit allerjisi olan şahıslara yapılmamalıdır.