iltasyazilim
FD Üye
Dîvânı Hümâyûn Üyeleri
an kimlerden oluşurdu
Divanın üyeleri kimlerdi
Dîvânı Hümâyûn Üyeleri hakkında veri
Dîvânı Hümâyûn Üyeleri Kimlerden oluşurdu
Veziriâzam
Veziriâzam (Sadrâzam): Osmanlıların ilk devirlerinde , veziriâzamlar, ilmiye sınıfından gelmişlerdir Padişahın mutlak vekilidirler Kanunnâmelerde yazıldığına göre veziriâzamlar, imparatorluktaki ilmiye Osmanlı'da diğer Divanı Hümayün üyeleri Tevcihleri (ödev, rütbe veya makam verme) de dahil olmak üzere, tüm ödev ve aziller, katiller, terfî ve ilerlemelerde, birinci derecede merci olup, her iş onun dikte ve müsaadesiyle olurdu Sefer dışındaki zamanlarda vezir, kazasker ve şeyhülislâm gibiler hakkındaki muamelelerde, padişahın muvafakati alınırdı Sadrazamlar sefere gittikleri vakit, devlet merkezindeki işleri görmeleri için, temsilci olarak bir veziri kaymakam bırakırlardı Sadaret kaymakamı da, gerek Dîvânı hümâyûnda, gerekse Paşa Kapısı'nda dîvân toplandığı zamanlarda görülen işleri, müstakil defterlere yazdırır, buna da Rikab Defteri ismi verilirdi Dîvânı hümâyûn üyelerinin seferde bulunması hâlinde, bu dîvânlara vekilleri gelirdiDîvânı Hümâyûn Üyeleri Kimlerden oluşurdu
Alper Erdem Üyeleri
Kubbe vezirleri
Kubbe vezirleri: Veziriâzamdan sonradan gelen öteki vezirler ikinci vezir, üçüncü vezir, dördüncü vezir vb şekilde adlandırılırdı ve sayıları yediye değin çıkabilirdi Dîvân müzakerelerinde ve siyasî herhangi bir işin hallinde de tecrübeli devlet adamları olan bu kubbe vezirlerinin fikirlerinden istifade edilirdi
On yedinci yüzyılın başlarından itibaren defterdar, nişancı ve kaptan paşaların vezirlikleriyle beraber, vezirlerin adedi artmıştır Hattâ bazı beylerbeyliklere tahsis edilen kişilere de vezirlik rütbesi verilmiştir
Baş Muhzir Sadaret Dairesi Muhafızı
Mekke Kadısı Mekke Baş Hakimi
Rumeli Kazaskeri Rumelideki Kadıların Amiri
Nakibüleşraf ' Peygamber Soyundan Olanların Başı
İstanbul Kadısı İstanbul Baş Hakimi
Defterdarlar
Defterdarlar: Fatih Kanunnâmesi ’ne tarafından defterdar, padişahın malının vekilidir Defterdarlık teşkilâtına “Bâbı Defterî de denilir Başdefterdardan sonradan Anadolu malî işlerini bakmak için Anadolu Defterdarı geliyordu Yavuz Sultan Selim devrinde, buraların malî işlerini görmek üzere, Halep ’te bir defterdarlık daha kuruldu Fakat bu, devlet merkezinde değildi On altıncı yüzyıl ortalarında, devlet merkezinde, Şıkkı Sânî adı ile bir defterdarlık daha kurulmuştur Bu şekilde Başdefterdar, Anadolu Defterdarı ve Şıkkı Sânî isimlerinde üç defterdarlık olmuşturDîvânı Hümâyûn Üyeleri Kimlerden oluşurdu
Sadaret Kethüdalığı
Sadaret Kethüdalığı: 1835 yılında, Umûrı Mülkiye Nezareti ve 1837 yılında Dahiliye Nezareti olmuştur Şimdiki içişleri bakanlığıdır
Reisülküttaplık
Reisülküttaplık :1836 yılında, Umurı Hâriciye Nezareti olmuştur Reisülküttaplık daha evvelden nişancıya bağlıydıLakin dış ilişkilerimizin gelişmesiyle 17 yüzyılda nişancıdan ayrıldıReisülküttap bugünkü dışişleri bakanı hükmündedir
Çavuşbaşılık değiştir
Çavuşbaşılık: 1836 yılında, Deâvî Nezareti ve 1870 yılında Adliye Nezareti olmuştur
Yeniçeri Ağalığı değiştir
Yeniçeri Ağalığı: 1826 yılında Seraskerlik, 1908 yılında Harbiye Nezareti olmuştur Osmanlı devletinin askeri işlerinden sorumludurBugünkü genel kurmay başkanı hükmündedir
Kaptanı Deryâlık
Kapdanı Deryâlık: 1878 ’den sonradan, Bahriye Nezareti olmuştur
Kazasker Kadıların Amiri ve Hükümet Azası
Kaptanı Deryâ Deniz Kuvvetleri Başkumandanı
Çuhadar Vezir Saraylarında Dış Hizmet Erbabından
Daha sonraları kabineye, Şeyhülislâm da dâhil edilmiştir Osmanlı devletinin her türlü deniz işlerine bakardıDeniz aracılığıyla fethedilen yerlerin kayıtlarını tutardı
Dîvânı Hümâyûn Kalemleri
Dîvânı hümâyûnda Reisülküttaplık ile onun maiyeti olan beylikçinin nezaretleri altında, Dîvânı hümâyûn kalemleri bulunmaktaydı
Amedî Kalemi
Amedî Kalemi: Reisülküttabın hususî kalemi olup, bununla beraber, bütün dış işleriyle meşgul olur ve sadrazamlıkla sarayın irtibatını sağlardı Padişahın kendisine sadrazam tarafından yazılacak tahrir, telhis ile tanıdık olmayan devletlerle yapılacak antlaşmalara dair ahidnâme ve musâlahanâme (mukavele, anlaşma, vb) suretleri, sadrazam kadar yabancı devletlere gönderilen mektup müsveddeleri ve protokoller, elçi, konsolos, çevirmen ve tanıdık olmayan tüccarlara ait yazışmalar, burada yazılır ve bu kalemde saklanırdı
Beylikçi
Beylikçi ya da Dîvân Kalemi: Dîvânda müzakere olunup karara bağlanan işlerin, gereken yerlere havalesi ve dîvân sicillerinin tutulmasıyla vazifeliydi Ferman ve beratlar burada yazılırdı Beylikçi, yazı işlerinden nedeniyle Reisülküttâbın emri altında bulunurdu
Tahvil Kalemi
Bağ Kalemi: Bu kaleme, Nişan Kalemi ya da Kese Kalemi de denilmektedir Vezir, beylerbeyi, sancakbeyi beratlarıyla, vilayet kadılarının beratları, zeamet ve timarların kayıtları her zaman burada tutulurdu
Rüûs Kalemi değiştir
Rüûs Kalemi: Genellikle minik berat olarak tasvir edilir Vezir, beylerbeyi, sancakbeyi ve vilayet kadısı derecesine çıkmış, ilmiye sınıfı hariç olmak üzere, bütün devlet memuriyetlerine intisab edenlerin (girenlerin) veya kendilerine evkaftan vazife verilenlerin muameleleriyle meşgul olur ve kayıtlarını tutardı Senet ve Rüûs kalemleri, bugünkü özlük işlerinin görevini yaparlardı
Teşrifâtçılık Kalemi
Teşrifâtçılık Kalemi: Dîvânı hümâyûndaki mühim vazifelerden biri de teşrifatçılık idi Gerek sarayda ve Dîvânı hümâyûnda, gerekse sadrazam konağında yapılan merasimlerde, elindeki defter gereğince protokolü kullanım ederdiTeşrifât, resmî günlerde devlet rical ve memurlarının bulunacakları sıra ve sınıflar demektir Arapça teşrifin çoğuludur Günümüzde protokol olarak kullanılmaktadır Bu işi yapana, teşrifâtçı, teşrifâti ya da teşrifâtîi dîvânı hümâyûn denirdi
Vak'anüvislik Kalemi
Vak'anüvislik Kalemi: Osmanlılarda vakanüvislik ismiyle resmî bir memuriyet ve kalemin kuruluşu, 18 yüzyıl başında ortaya çıkar Bu kalem, devlet işlerine ait, bahşedilen vesikaları tetkik ve kaydederdi Ilk meşhur vakanüvis tarihçi, Mustafa Nâimâ Efendidir
Mühimme Odası Kalemi
Mühimme Odası Kalemi: 1797 tarihinde meydana çıkan nizamnâmeyle, dîvân ya da beylikçi kalemlerindeki Mühimme Nüvislerin (yazanların), bir yerde çalışmaları için Mühimme Odası ya da Mühimme Kalemi kurulmuştur
Dîvânı hümâyûn kalemlerinin şeflerine Hâcegân ve bir kalemin en kıdemli memuruna Halîfe denirdi
Mühimme Defterleri
Mühimme Defterleri: Dîvânı hümâyûnun muntazaman toplandığı zamanlarda her dîvân toplantısında görüşülen siyasî, içtimaî, malî, idarî ve örfî kararların kayıtlarını ihtiva eden defterlere “mühimme defterleri denirdi Dîvân toplantılarında tutanak tutma usulü olmayıp, görüşülen işin neticesi, yani karar sureti, dîvân kâtipleri kadar kaleme alınırdı Bu karar suretini sonradan reisülküttâb gözden geçirip tashih eder ve sonra icab eden yere yazılır ve en son olarak nişancı kadar, hüküm ya da fermanın tuğrası çekilirdi Dîvânı hümâyûn işlerinin Bâbıâlî ’ye nakli esnasında, mühimme defterleri de, oraya taşınmıştır Elde mevcut mühimme defterleri, 16 asır ortalarından başlamaktadır
Mühimme defterleri
Mühimme defterleri de birkaç çeşittir Biri normal dîvân görüşmelerine ait olan defterlerdir Öteki bir mühimme defteri de “Mektûm Mühimme Defteri olup, adından da anlaşılacağı üzere, dar yazılan hüküm ve fermanları havidir (içerir) Bunlardan elde mevcut olanlar, 18 yüzyıldan başlamaktadır Savaş zamanlarında lâzım olan defterler, sadrazam ve serdârı ekremle (başkumandan) beraber sefere gönderildiğinden, seferdeki görüşmelere ait tutulan mühimme defterlerine “Ordu Mühimmesi denilmektedir Sadrazamın seferde bulunması dolayısıyla, devlet merkezinde Rikabı Hümâyûn (Sadaret) Kaymakamının başkanlığı altında toplanan dîvân ya da meclisteki görüşmelere ait tutulan defterlere, “Rikab Mühimmesi ismi verilmiştir
Ahkâm defterleri
Ahkâm defterleri: Ara Sıra bir eyalete ve ara sıra muhtelif eyaletlere ait olarak tutulmuşlardır Bu defterlerde valilere, kadılara ve saireye hitaben yazılan hükümler bulunmaktadır
Bağ defterleri
Tahvil defterleri: Bu defterlerin pek fazla çeşitleri vardır Tahvil muameleleri, sadrazamın emrini müteakip en son olarak yapılırdı
Rüûs defterleri
Rüûs defterleri: Rüûs, genellikle, minik memuriyet, vazife ya da mültezimlere o işin verildiğini gösteren tayin vesikası olarak, küçük berat şeklinde tasvir edilmektedir On altıncı asır rüûs defterlerinde, büyük memuriyetlere ait beratlar da bulunmaktadır Rüûs defterlerinin kadı, mukâtaât, rikab, vakıf, müderrislik ve zeamet rüûsu gibi çeşitleri bulunmaktadır
Bu belli başlı defterlerin dıştan, öyle fazla Dîvânı hümâyûn defteri de bulunmaktadır
ayrıca:anı mezalim önemli ağır siyasi suçlara başkanlığını yaptığı bu mahkemeler yapmaktadırayrıca halktan gelen şikayetleri de şahsen hükündarların başkanlık mezalim anı bakardıAslında devlet hazinesinin büyük yardımcısı denilebilir
seçme parça *
an kimlerden oluşurdu
Divanın üyeleri kimlerdi
Dîvânı Hümâyûn Üyeleri hakkında veri
Dîvânı Hümâyûn Üyeleri Kimlerden oluşurdu
Veziriâzam
Veziriâzam (Sadrâzam): Osmanlıların ilk devirlerinde , veziriâzamlar, ilmiye sınıfından gelmişlerdir Padişahın mutlak vekilidirler Kanunnâmelerde yazıldığına göre veziriâzamlar, imparatorluktaki ilmiye Osmanlı'da diğer Divanı Hümayün üyeleri Tevcihleri (ödev, rütbe veya makam verme) de dahil olmak üzere, tüm ödev ve aziller, katiller, terfî ve ilerlemelerde, birinci derecede merci olup, her iş onun dikte ve müsaadesiyle olurdu Sefer dışındaki zamanlarda vezir, kazasker ve şeyhülislâm gibiler hakkındaki muamelelerde, padişahın muvafakati alınırdı Sadrazamlar sefere gittikleri vakit, devlet merkezindeki işleri görmeleri için, temsilci olarak bir veziri kaymakam bırakırlardı Sadaret kaymakamı da, gerek Dîvânı hümâyûnda, gerekse Paşa Kapısı'nda dîvân toplandığı zamanlarda görülen işleri, müstakil defterlere yazdırır, buna da Rikab Defteri ismi verilirdi Dîvânı hümâyûn üyelerinin seferde bulunması hâlinde, bu dîvânlara vekilleri gelirdiDîvânı Hümâyûn Üyeleri Kimlerden oluşurdu
Alper Erdem Üyeleri
Kubbe vezirleri
Kubbe vezirleri: Veziriâzamdan sonradan gelen öteki vezirler ikinci vezir, üçüncü vezir, dördüncü vezir vb şekilde adlandırılırdı ve sayıları yediye değin çıkabilirdi Dîvân müzakerelerinde ve siyasî herhangi bir işin hallinde de tecrübeli devlet adamları olan bu kubbe vezirlerinin fikirlerinden istifade edilirdi
On yedinci yüzyılın başlarından itibaren defterdar, nişancı ve kaptan paşaların vezirlikleriyle beraber, vezirlerin adedi artmıştır Hattâ bazı beylerbeyliklere tahsis edilen kişilere de vezirlik rütbesi verilmiştir
Baş Muhzir Sadaret Dairesi Muhafızı
Mekke Kadısı Mekke Baş Hakimi
Rumeli Kazaskeri Rumelideki Kadıların Amiri
Nakibüleşraf ' Peygamber Soyundan Olanların Başı
İstanbul Kadısı İstanbul Baş Hakimi
Defterdarlar
Defterdarlar: Fatih Kanunnâmesi ’ne tarafından defterdar, padişahın malının vekilidir Defterdarlık teşkilâtına “Bâbı Defterî de denilir Başdefterdardan sonradan Anadolu malî işlerini bakmak için Anadolu Defterdarı geliyordu Yavuz Sultan Selim devrinde, buraların malî işlerini görmek üzere, Halep ’te bir defterdarlık daha kuruldu Fakat bu, devlet merkezinde değildi On altıncı yüzyıl ortalarında, devlet merkezinde, Şıkkı Sânî adı ile bir defterdarlık daha kurulmuştur Bu şekilde Başdefterdar, Anadolu Defterdarı ve Şıkkı Sânî isimlerinde üç defterdarlık olmuşturDîvânı Hümâyûn Üyeleri Kimlerden oluşurdu
Sadaret Kethüdalığı
Sadaret Kethüdalığı: 1835 yılında, Umûrı Mülkiye Nezareti ve 1837 yılında Dahiliye Nezareti olmuştur Şimdiki içişleri bakanlığıdır
Reisülküttaplık
Reisülküttaplık :1836 yılında, Umurı Hâriciye Nezareti olmuştur Reisülküttaplık daha evvelden nişancıya bağlıydıLakin dış ilişkilerimizin gelişmesiyle 17 yüzyılda nişancıdan ayrıldıReisülküttap bugünkü dışişleri bakanı hükmündedir
Çavuşbaşılık değiştir
Çavuşbaşılık: 1836 yılında, Deâvî Nezareti ve 1870 yılında Adliye Nezareti olmuştur
Yeniçeri Ağalığı değiştir
Yeniçeri Ağalığı: 1826 yılında Seraskerlik, 1908 yılında Harbiye Nezareti olmuştur Osmanlı devletinin askeri işlerinden sorumludurBugünkü genel kurmay başkanı hükmündedir
Kaptanı Deryâlık
Kapdanı Deryâlık: 1878 ’den sonradan, Bahriye Nezareti olmuştur
Kazasker Kadıların Amiri ve Hükümet Azası
Kaptanı Deryâ Deniz Kuvvetleri Başkumandanı
Çuhadar Vezir Saraylarında Dış Hizmet Erbabından
Daha sonraları kabineye, Şeyhülislâm da dâhil edilmiştir Osmanlı devletinin her türlü deniz işlerine bakardıDeniz aracılığıyla fethedilen yerlerin kayıtlarını tutardı
Dîvânı Hümâyûn Kalemleri
Dîvânı hümâyûnda Reisülküttaplık ile onun maiyeti olan beylikçinin nezaretleri altında, Dîvânı hümâyûn kalemleri bulunmaktaydı
Amedî Kalemi
Amedî Kalemi: Reisülküttabın hususî kalemi olup, bununla beraber, bütün dış işleriyle meşgul olur ve sadrazamlıkla sarayın irtibatını sağlardı Padişahın kendisine sadrazam tarafından yazılacak tahrir, telhis ile tanıdık olmayan devletlerle yapılacak antlaşmalara dair ahidnâme ve musâlahanâme (mukavele, anlaşma, vb) suretleri, sadrazam kadar yabancı devletlere gönderilen mektup müsveddeleri ve protokoller, elçi, konsolos, çevirmen ve tanıdık olmayan tüccarlara ait yazışmalar, burada yazılır ve bu kalemde saklanırdı
Beylikçi
Beylikçi ya da Dîvân Kalemi: Dîvânda müzakere olunup karara bağlanan işlerin, gereken yerlere havalesi ve dîvân sicillerinin tutulmasıyla vazifeliydi Ferman ve beratlar burada yazılırdı Beylikçi, yazı işlerinden nedeniyle Reisülküttâbın emri altında bulunurdu
Tahvil Kalemi
Bağ Kalemi: Bu kaleme, Nişan Kalemi ya da Kese Kalemi de denilmektedir Vezir, beylerbeyi, sancakbeyi beratlarıyla, vilayet kadılarının beratları, zeamet ve timarların kayıtları her zaman burada tutulurdu
Rüûs Kalemi değiştir
Rüûs Kalemi: Genellikle minik berat olarak tasvir edilir Vezir, beylerbeyi, sancakbeyi ve vilayet kadısı derecesine çıkmış, ilmiye sınıfı hariç olmak üzere, bütün devlet memuriyetlerine intisab edenlerin (girenlerin) veya kendilerine evkaftan vazife verilenlerin muameleleriyle meşgul olur ve kayıtlarını tutardı Senet ve Rüûs kalemleri, bugünkü özlük işlerinin görevini yaparlardı
Teşrifâtçılık Kalemi
Teşrifâtçılık Kalemi: Dîvânı hümâyûndaki mühim vazifelerden biri de teşrifatçılık idi Gerek sarayda ve Dîvânı hümâyûnda, gerekse sadrazam konağında yapılan merasimlerde, elindeki defter gereğince protokolü kullanım ederdiTeşrifât, resmî günlerde devlet rical ve memurlarının bulunacakları sıra ve sınıflar demektir Arapça teşrifin çoğuludur Günümüzde protokol olarak kullanılmaktadır Bu işi yapana, teşrifâtçı, teşrifâti ya da teşrifâtîi dîvânı hümâyûn denirdi
Vak'anüvislik Kalemi
Vak'anüvislik Kalemi: Osmanlılarda vakanüvislik ismiyle resmî bir memuriyet ve kalemin kuruluşu, 18 yüzyıl başında ortaya çıkar Bu kalem, devlet işlerine ait, bahşedilen vesikaları tetkik ve kaydederdi Ilk meşhur vakanüvis tarihçi, Mustafa Nâimâ Efendidir
Mühimme Odası Kalemi
Mühimme Odası Kalemi: 1797 tarihinde meydana çıkan nizamnâmeyle, dîvân ya da beylikçi kalemlerindeki Mühimme Nüvislerin (yazanların), bir yerde çalışmaları için Mühimme Odası ya da Mühimme Kalemi kurulmuştur
Dîvânı hümâyûn kalemlerinin şeflerine Hâcegân ve bir kalemin en kıdemli memuruna Halîfe denirdi
Mühimme Defterleri
Mühimme Defterleri: Dîvânı hümâyûnun muntazaman toplandığı zamanlarda her dîvân toplantısında görüşülen siyasî, içtimaî, malî, idarî ve örfî kararların kayıtlarını ihtiva eden defterlere “mühimme defterleri denirdi Dîvân toplantılarında tutanak tutma usulü olmayıp, görüşülen işin neticesi, yani karar sureti, dîvân kâtipleri kadar kaleme alınırdı Bu karar suretini sonradan reisülküttâb gözden geçirip tashih eder ve sonra icab eden yere yazılır ve en son olarak nişancı kadar, hüküm ya da fermanın tuğrası çekilirdi Dîvânı hümâyûn işlerinin Bâbıâlî ’ye nakli esnasında, mühimme defterleri de, oraya taşınmıştır Elde mevcut mühimme defterleri, 16 asır ortalarından başlamaktadır
Mühimme defterleri
Mühimme defterleri de birkaç çeşittir Biri normal dîvân görüşmelerine ait olan defterlerdir Öteki bir mühimme defteri de “Mektûm Mühimme Defteri olup, adından da anlaşılacağı üzere, dar yazılan hüküm ve fermanları havidir (içerir) Bunlardan elde mevcut olanlar, 18 yüzyıldan başlamaktadır Savaş zamanlarında lâzım olan defterler, sadrazam ve serdârı ekremle (başkumandan) beraber sefere gönderildiğinden, seferdeki görüşmelere ait tutulan mühimme defterlerine “Ordu Mühimmesi denilmektedir Sadrazamın seferde bulunması dolayısıyla, devlet merkezinde Rikabı Hümâyûn (Sadaret) Kaymakamının başkanlığı altında toplanan dîvân ya da meclisteki görüşmelere ait tutulan defterlere, “Rikab Mühimmesi ismi verilmiştir
Ahkâm defterleri
Ahkâm defterleri: Ara Sıra bir eyalete ve ara sıra muhtelif eyaletlere ait olarak tutulmuşlardır Bu defterlerde valilere, kadılara ve saireye hitaben yazılan hükümler bulunmaktadır
Bağ defterleri
Tahvil defterleri: Bu defterlerin pek fazla çeşitleri vardır Tahvil muameleleri, sadrazamın emrini müteakip en son olarak yapılırdı
Rüûs defterleri
Rüûs defterleri: Rüûs, genellikle, minik memuriyet, vazife ya da mültezimlere o işin verildiğini gösteren tayin vesikası olarak, küçük berat şeklinde tasvir edilmektedir On altıncı asır rüûs defterlerinde, büyük memuriyetlere ait beratlar da bulunmaktadır Rüûs defterlerinin kadı, mukâtaât, rikab, vakıf, müderrislik ve zeamet rüûsu gibi çeşitleri bulunmaktadır
Bu belli başlı defterlerin dıştan, öyle fazla Dîvânı hümâyûn defteri de bulunmaktadır
ayrıca:anı mezalim önemli ağır siyasi suçlara başkanlığını yaptığı bu mahkemeler yapmaktadırayrıca halktan gelen şikayetleri de şahsen hükündarların başkanlık mezalim anı bakardıAslında devlet hazinesinin büyük yardımcısı denilebilir
seçme parça *