Fazla kiloların tek nedeni aşırı kalori alımı veya hareketsiz bir yaşam sürmek değildir. Düşük kalorili beslenmeye çalışarak hareketli bir yaşama geçsek bile şayet öğünlerimizi tam ve zamanında tüketmezsek kilo vermek veya kilomuzu kontrol etmek için ortaya koyacağımız emekler boşa çıkabilir. Öğün atlamak bu noktada yapılabilecek en zararlı eylemdir. Vücudunuzu aç bırakmayın. Hep söylerim önemli olan kilo vermek değil yağdan kaybetmektir. Ne yazık ki uzun süreli açlıklarda sadece kas ve su kaybı gözlemleriz ve bu istenilen bir sonuç değildir. Metabolizma açlığı mide açlığına benzemez, bu nedenle metabolizmanın iyi çalışması için az az ve sık sık olacak şekilde beslenmemiz gerekmektedir. Sabah, öğle ve akşam gibi ana öğünler ve her ana öğünden 2-2,5 saat sonra mutlaka minik ara öğünler tüketilmelidir.
KİLO ALDIRMAYACAĞI DÜŞÜNCESİ İLE LIGHT ÜRÜNLERDEN SIKÇA TÜKETMEK
Tüketilen bütün besinlerde olduğu gibi light ürünlerin de kalorisi olduğunu unutmamak gerekiyor. Light ürünlerin kalorisi diğer besinlere göre daha az olmakla birlikte miktara dikkat etmeden tüketmek kilo aldırabilir. Ve ne yazık ki, light ürünleri tüketirsek asla içeriğini incelememek aslında yaptığımız en büyük yanlışlardan bir tanesidir. Çünkü light dahi olsa hazır paketli ürünlerin birçoğunda şeker bulunmaktadır. Bu yüzden bu ürünleri sınırsızca tüketemeyiz, onların da porsiyon kontrolünü ayarlamamız gerekmektedir.
BAŞKALARININ DİYETLERİNİ UYGULAMAK
Diyet listesi kişinin; “sağlık” durumuna, boy, kilo, yaş gibi kriterlerine, beslenme alışkanlıklarına, ekonomik düzeyine, hareket düzeyine bağlı olarak değişmektedir. Ayrıca diyet listesinin kişiye göre güncellenmesi yani “takibi” gerekmektedir. Ne yazık ki internet gibi pek çok yerde verilen diyet listeleri ciddi enerji, vitamin, mineral kısıtlamaları olan programlardır. Metabolizmada çeşitli sorunlara neden olan bu diyetlere bulaşan insanların pek çoğu kilo vermeyi başarmaktadır ancak o kiloyu sudan kaybettikleri için verdikleri kiloları fazlasıyla tekrar geri almaktadır. Unutmayın ki, diyet kişiye özgüdür. Bir başkasının diyeti size uygun değildir.
SU YERİNE ÇAY, KAHVE TÜKETMEK
Gün içinde oldukça sıvı tüketiyoruz, özellikle işteyken gelsin kahveler gitsin çaylar… Ne yazık ki, çay kahve tüketiminin su yerine geçtiğini zannediyoruz, Aslında yanlış… Düşünülenin aksine çay, kahve vücudumuzda olan suyu emerek ödeme sebep olmaktadır. Gerekli miktarda su tüketimi vücutta ödem oluşmasını engellemektedir. Sindirim enzimlerinin çalışması için gerekli olan suyun yeterli miktarda tüketilmemesi, hem sindirim sistemini hem de metabolizmayı yavaşlatmaktadır. Günlük su tüketiminin gerekenden az olması, çay veya kahve tüketimin fazla olması, vücudu susuz bırakan, metabolizmayı yavaşlatan ve şişkinliğe yani ödeme sebep olan etkenlerdendir. Bu yüzden canımız bir şey içmek istediğinde ilk olarak çay, kahveye değil mutlaka suya yönelelim.
KARBONHİDRAT TÜKETMEMEK
Çoğu kişi ben zaten ekmek yemiyorum diye başlar diyetlerine ancak unutulmamalıdır ki vücudumuzun karbonhidrata da yağa da proteine de ihtiyacı vardır. Bunlardan herhangi birini tüketmemek tek tip beslenmeye yönelmek bizim için iyi olmayacaktır. Ve düşünülenin aksine ekmek bizim için en kaliteli ve güzel karbonhidrat kaynağıdır. Siz de mutlaka diyetisyeninizin verdiği porsiyonlarda ekmeği beslenme listenizden çıkartmayın. Tabi ki, bu ekmeklerin beyaz unlu olmamasına dikkat etmeliyiz.