Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
iltasyazilim
FD Üye
Diyojen Benim En Sevdiğim Düşünür İnsanlarından Birtanesidir!
Diyojen (Diogenes), MÖ 412(öteki kaynaklar MÖ 404) MÖ 323 yılları aralarında yaşamış olan ve kendine yetme ile sadelik ilkelerine dayanan Kinik hayat biçiminin öncülerinden Sinop'lu çileci düşünürdür
Diyojen'in bir Yunan kolonisi olaran Karadeniz'in güney kıyısında oysa Sinop'da, MÖ 412 ya da MÖ 404 yılında doğduğu bilinir
Hakkında doğruluğu kuşkulu böylece çok öykü anlatılan Diyojen'in gündüzleri Atina sokaklarında elinde fenerle dolaşarak, dürüst bir adam aradığı söylenir
Atina'da gelenekçiliğe aleyhinde konuşma almış, toplumdaki yapaylıklara ve uzlaşımsal değerlere meydan kültürlü ve her tür yerleşik kuralın insanın doğallığına tutarsız düştüğüne inandığı için toplumun tüm yerleşik kurallarına aleyhinde çıkmayı, uzlaşımsal ölçü ve inanışların çoğunun manâsız olduğunu göstermeyi ve insanları yalın ve doğal bir hayat biçimine çağırmayı amaçlamıştır
Ona tarafından, sade bir yaşam tarzı, sadelikten başka, örgütlenmiş, dolayısıyla uzlaşımsal toplumların görenek ve yasalarını da önemsememek anlamına gelir Diyojen, doğaya tutarsız bir kurum olan ailenin yerini, kadınların ve erkeklerin tek bir eşe ast olmadığı, çocukların ise bütün toplumun sorumluluğunda bulunduğu doğal bir durumun alması gerektiğini savunmuştur
Diyojen fakirlik içinde yaşadığı, halka açık yerlerde yatıp kalktığı ve yiyeceğini dilenerek topladığı halde, herkesin benzer şekilde yaşaması gerektiğini savunmamıştır Onun tek amacı, kişinin en kısıtlı hayat koşullarında bile, mutlu ve egemen olabileceğini kullanmak olmuştur Bunun kaynağı bilgeliktir, Diyojen insanı faziletli yapmaya yaradığı için sadece bilgeliğe değer verir, öbür uygarlık değerlerini ise abuk subuk, düşüncesiz ve amaçsız olarak reddeder
Diyojen'den anekdotlar:
*Bir gün fazla kuytu bir sokakta zenginliğinden diğer hiçbir şeyi olmayan kibirli bir adamla karşılaşır İkisinden biri kenara çekilmedikçe geçmek olası değildir Mağrur varlıklı, hor gördüğü filozofa: Ben bir serserinin önünden kenara çekilmem, der Diyojen, kenara çekilerek gayet sakin şu karşılığı verir: Ben çekilirim! ( Bu durum benzer şekilde Neyzen Tevfik için de anlatılmaktadır )
*Büyük İskender Koronthos'ta Bir dileğin var mı?diye sorunca Var, gölge etme, diğer ihsan istememdemiştir Çeşmeden avucu ile su içen bir çocuk görünce Bu çocuk bana fazladan eşyam olduğunu öğrettidiye haykırıp su çanağını kırmıştır
*
Diyojen (Diogenes), MÖ 412(öteki kaynaklar MÖ 404) MÖ 323 yılları aralarında yaşamış olan ve kendine yetme ile sadelik ilkelerine dayanan Kinik hayat biçiminin öncülerinden Sinop'lu çileci düşünürdür
Diyojen'in bir Yunan kolonisi olaran Karadeniz'in güney kıyısında oysa Sinop'da, MÖ 412 ya da MÖ 404 yılında doğduğu bilinir
Hakkında doğruluğu kuşkulu böylece çok öykü anlatılan Diyojen'in gündüzleri Atina sokaklarında elinde fenerle dolaşarak, dürüst bir adam aradığı söylenir
Atina'da gelenekçiliğe aleyhinde konuşma almış, toplumdaki yapaylıklara ve uzlaşımsal değerlere meydan kültürlü ve her tür yerleşik kuralın insanın doğallığına tutarsız düştüğüne inandığı için toplumun tüm yerleşik kurallarına aleyhinde çıkmayı, uzlaşımsal ölçü ve inanışların çoğunun manâsız olduğunu göstermeyi ve insanları yalın ve doğal bir hayat biçimine çağırmayı amaçlamıştır
Ona tarafından, sade bir yaşam tarzı, sadelikten başka, örgütlenmiş, dolayısıyla uzlaşımsal toplumların görenek ve yasalarını da önemsememek anlamına gelir Diyojen, doğaya tutarsız bir kurum olan ailenin yerini, kadınların ve erkeklerin tek bir eşe ast olmadığı, çocukların ise bütün toplumun sorumluluğunda bulunduğu doğal bir durumun alması gerektiğini savunmuştur
Diyojen fakirlik içinde yaşadığı, halka açık yerlerde yatıp kalktığı ve yiyeceğini dilenerek topladığı halde, herkesin benzer şekilde yaşaması gerektiğini savunmamıştır Onun tek amacı, kişinin en kısıtlı hayat koşullarında bile, mutlu ve egemen olabileceğini kullanmak olmuştur Bunun kaynağı bilgeliktir, Diyojen insanı faziletli yapmaya yaradığı için sadece bilgeliğe değer verir, öbür uygarlık değerlerini ise abuk subuk, düşüncesiz ve amaçsız olarak reddeder
Diyojen'den anekdotlar:
*Bir gün fazla kuytu bir sokakta zenginliğinden diğer hiçbir şeyi olmayan kibirli bir adamla karşılaşır İkisinden biri kenara çekilmedikçe geçmek olası değildir Mağrur varlıklı, hor gördüğü filozofa: Ben bir serserinin önünden kenara çekilmem, der Diyojen, kenara çekilerek gayet sakin şu karşılığı verir: Ben çekilirim! ( Bu durum benzer şekilde Neyzen Tevfik için de anlatılmaktadır )
*Büyük İskender Koronthos'ta Bir dileğin var mı?diye sorunca Var, gölge etme, diğer ihsan istememdemiştir Çeşmeden avucu ile su içen bir çocuk görünce Bu çocuk bana fazladan eşyam olduğunu öğrettidiye haykırıp su çanağını kırmıştır
*
