nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
Boğazınıza değin dertleriniz varken yanınızda olan insanların kıymetini bilin
Boğazınıza değin dertleriniz varken size
uzaklardan el sallayan hatta kaçan insanları hayatınıza yeniden katiyen almamak koşuluyla silin!
Yaşam bazen içinden kimsesiz çıkılamayan bir ızdırap yumağına döndüğündeyanında bir dost arar içimizdeki solgun yürek;
bulursa ne âla…
Bu aralar geçimsiz ihtiyarlar gibiyim
Geçmişimi dostlarımı dost sandıklarımı
emek verdiklerimianılarımı her şeyi sorgular oldum
Bunca sorgulamadan sonradan elimde kalan öyle az şey var ancak
Bir elimin parmak sayısını geçmeyen sayıda arkadaş
bolca arkadaş sandığım ve verdiğim emekler…
Bu değin mı geçmişin hatırı?
Halk Müziği yaşarken yalnızca zamanı vermek ve
eğlenmek adına mı yaşarlar?
Paylaşmanın tek taraflı adaletsizliğinde
arkadaş bildiklerime neden her zaman ısrarla veren ben olmuşum?
Salak mıyım yahut!
Şu durumda onlarca arkadaş sandığım benimle sadece zaman geçirmiş! Ne acı!
Michael De Montaigne ’nin dostu Etienne de la Boetie için yaptığı tanımlamaya bakın:
‘Ruhlarımız pek sıkı bir birliktelikle yürüdü
birbirini o kadar coşkun bir sevgiyle seyretti
ve en rahat yanlarına dek birbirine o kadar açıldılar ama
ben onun ruhunu benimki değin tanımakla kalmıyor
kendimden çok ona güvenecek ışık halkası geliyordum
Öteki basmakalıp dostlukları buna benzetmeye kalkışmayın:
Onları keza de en iyilerini ben de cümbür cemaat kadar bilirim
O dostluklarda insanın
eli dizginde yürümesi gerekir:
Aradaki senet güvensizliğe hiç yer vermeyecek dek düğümlenmiş değildir ’
Sahte dostluklardaelin dizginde yürümelisin diyor
büyük sanatçı Montaigne
Düşündüm de bu zamana dek dostluklarımda
elim dizgine hiç gitmemiş;
dizgine gitmeyen elimi acıtmak da
etrafımdaki arkadaş müsveddelerine kalmış
Yaşam insana her dakika yeni bir şeyler öğretiyor ve her dakika bir şeyleri çabucak alıp götürüyor
Arkadaş sandıklarımın şerefinedir bu yazı
seçme parça *
Boğazınıza değin dertleriniz varken size
uzaklardan el sallayan hatta kaçan insanları hayatınıza yeniden katiyen almamak koşuluyla silin!
Yaşam bazen içinden kimsesiz çıkılamayan bir ızdırap yumağına döndüğündeyanında bir dost arar içimizdeki solgun yürek;
bulursa ne âla…
Bu aralar geçimsiz ihtiyarlar gibiyim
Geçmişimi dostlarımı dost sandıklarımı
emek verdiklerimianılarımı her şeyi sorgular oldum
Bunca sorgulamadan sonradan elimde kalan öyle az şey var ancak
Bir elimin parmak sayısını geçmeyen sayıda arkadaş
bolca arkadaş sandığım ve verdiğim emekler…
Bu değin mı geçmişin hatırı?
Halk Müziği yaşarken yalnızca zamanı vermek ve
eğlenmek adına mı yaşarlar?
Paylaşmanın tek taraflı adaletsizliğinde
arkadaş bildiklerime neden her zaman ısrarla veren ben olmuşum?
Salak mıyım yahut!
Şu durumda onlarca arkadaş sandığım benimle sadece zaman geçirmiş! Ne acı!
Michael De Montaigne ’nin dostu Etienne de la Boetie için yaptığı tanımlamaya bakın:
‘Ruhlarımız pek sıkı bir birliktelikle yürüdü
birbirini o kadar coşkun bir sevgiyle seyretti
ve en rahat yanlarına dek birbirine o kadar açıldılar ama
ben onun ruhunu benimki değin tanımakla kalmıyor
kendimden çok ona güvenecek ışık halkası geliyordum
Öteki basmakalıp dostlukları buna benzetmeye kalkışmayın:
Onları keza de en iyilerini ben de cümbür cemaat kadar bilirim
O dostluklarda insanın
eli dizginde yürümesi gerekir:
Aradaki senet güvensizliğe hiç yer vermeyecek dek düğümlenmiş değildir ’
Sahte dostluklardaelin dizginde yürümelisin diyor
büyük sanatçı Montaigne
Düşündüm de bu zamana dek dostluklarımda
elim dizgine hiç gitmemiş;
dizgine gitmeyen elimi acıtmak da
etrafımdaki arkadaş müsveddelerine kalmış
Yaşam insana her dakika yeni bir şeyler öğretiyor ve her dakika bir şeyleri çabucak alıp götürüyor
Arkadaş sandıklarımın şerefinedir bu yazı
seçme parça *