Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Yaklaşık bir buçuk yıldır dünyayı tesiri altına alan COVID-19 virüsünün çeşitli varyantları, birinci başta yalnızca muhakkak başlı ülkelerde uzunluk gösteriyor ve bu da virüsün o ülkeye ilişkin olduğu hissini uyandırıyordu. Hatırlayacak olursanız bu yılın başlarında İngiltere'de baş gösteren yeni varyant için tüm dünya çoklukla "İngiltere varyasyonu" tabirini kullanıyordu.
Dünya Sıhhat Örgütü, bu algıyı yıkmak ve ülkelerin yeni varyantların ismi yüzünden etiketlenmesini önlemek ismine, yeni varyantlara yalnızca Yunan alfabesinden isimler verilmesine karar verdi. Bu kararın gerisindeki bir öteki sebep de varyantların daha kolay ve açıklayıcı isimlere sahip olması bulunuyor.
Hedef, varyantın birinci çıktığı ülkelerin etiketlenmesini önlemek
Eski ABD Lideri Donald Trump, COVID-19 virüsünü çoğunlukla Çin virüsü olarak nitelendirdiği için ABD'de Asya kökenli göçmenlere karşı bir nefret hareketi oluşmaya başlamıştı. Tıpkı durum, İspanyol Gribi ve ismini Kongo'nun bir ırmağından alan Ebola virüsü için de geçerliydi. Dünya Sıhhat Örgütü, varyantların tespit yerlerine nazaran anılmasının damgalayıcı ve ayrımcı bir hareket olduğunu belirterek, dünyanın farklı yerlerinde uzunluk gösteren COVID-19 varyantlarını Yunan alfabesine nazaran isimlendirmeye karar verdi.
Yeni kararla birlikte, birinci başta İngiltere'de ortaya çıkan B.1.1.7 kodlu yeni varyantın ismi Alpha olarak değiştirildi. Birinci defa Hindistan'da tespit edilen B.1.617.2 kodlu virüsün ismi ise Delta oldu. DSÖ, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada yeni kararları hakkında şu açıklamalarda bulundu; "DSÖ olarak bugün COVID-19 varyantları için yeni bir isimlendirme sistemini duyuruyoruz. Varyantlara verilen etiketler, Alpha, Beta ve Delta üzere Yunan alfabesine ilişkin harflerden oluşacaktır ve bu sayede yeni varyantları söylemek ve anlamak daha kolay hale gelecektir."
