Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

DÜnya Bİzİ Nasil Aldatiyor?

DÜnya Bİzİ Nasil Aldatiyor?
0
114

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
“Yalan dünya…
“Yalan dünya tabirini duymuşuzdur “Dünya fanidir diye hep söyleriz Ama acaba tutum ve davranışlarımız bu sözümüzü doğruluyor mu?

Evet, insan maddi hayata bu dünyada gözünü açar ve bir algı yanılmasıdır başlar Nedir bu algı yanılması? Bütün hayatı, bu dünyadan ibaret sanmak…

Ne zamandan beri Müslümansın sorusuna ne cevap veririz? “Kâlu belâdan beri Ne zamandır bu? Ruhlarımızın yaratıldığı an Yani bizlere canlılık bahşeden ruhlarımız, bedenimizden önce de vardı Ölünce ne olur? Bedene giren ruh ayrılır ve alemi ervahtaki yerine gider Yani ruhun hayatı devam eder Kabir hayatı sonrasındaki sur ile ahiret hayatı başlar

Dememiz o ki, dünya hayatı, bu serüven içinde, “ruh mealceset yaşanan kısa bir süreyi ifade eder Peygamber efendimizin tanımıyla, uzun yolculuk esnasında bir ağaç gölgesinde dinlenmek için geçirilecek bir vakit

Nitekim bu aldanıştan uzaklaşmamız için Rabbimiz Fâtır Sûresi 5 ayette bizleri uyarmaktadır Ayeti meal ve yorumuyla hatırlayacak olursak; “Ey insanlar! Allah'ın vâdi gerçektir Yani Kur’ân ve hadislerde haber verilen, ahiret hayatı vardır ve gerçekleşecektir

“Sakın dünya hayatı sizi aldatmasın Dünyada huzurlu ve mutlu yaşayacağım diye malmülk biriktirirken, ahiret hayatını ve her yaptığınızın hesabını vereceğinizi unutmayın

“Ve o aldatıcı (şeytan) da Allah hakkında sizi kandırmasın! Sizi O’nun rahmetine çok aşırı güvendirmesin ‘Nede olsa Allah affeder’ deyip günahlara dalmayın, boğulursunuz Şeytan insana yaptıklarını hoş gösterir Dünyanın gerçek, ahiretin hayal gibi hissedilmesine sebebiyet verebilir Bazılarına ‘oraya giden ve gelen mi var?’ dedirtir Bazılarının inandığından farklı bir hayat yaşamasına sebebiyet verir

Dünya kalbe saplanınca…

İtiraf etmek gerekir ki; Dünya ve ahiret dengesini sağlamak, her şeyin, makam, mevki ve para ile değerlendirildiği bir asırda zordur Dünyanın geçici olduğunu birçok müslüman söyler Ama onların davranışları çoğu defa söylediklerini yalanlar mahiyettedir Dünyanın kalbimizi işgal ve meşgul etmesi, ibadetlerden haz almamızı da engeller Dengeli davranışlar ancak, insan tabiatına ters düşmeyen İslâmî bir eğitim ve ruhu huzura kavuşturan bir hayat sistemiyle mümkün olabilir

İslam kimliğine sahip olmasına rağmen, İslâmî bakış açısına ve basirete eremeyen kişilerin, fikirleri de bulanık ve karışıktır Böyle kimselerin inancı ve yaşayışları arasında da uçurum vardır Diğer bir deyişle bunlar, inancının gereğinden habersizdirler Önce kabul ettiklerini, yolda giderken inkâr eder hale gelebilirler Gerçeğe uyacağına, hakikatleri kendine uydurma hastalığı baş gösterir Tabi böyle olunca da, çelişki, zanlarla dolu bir beyin ve dengesiz davranışlar açığa çıkar Dünya ahiret dengesi de ahiret aleyhine bozulur Bütün gününü ve ömrünü dünyevi hedefler için harcayabilen kişi, 10’ar dakikadan 50 dakikasını Rabbinin huzur ve mutluluk çağrısına ayıramaz

Oysa, bilinçli müslüman; iman, duygu, düşünce ve davranış dengesini kafa, kalp ve bedende gerçekleştiren insandır

Dünya hayatının bizi nasıl oyaladığını görebilmek için yakın ve uzak hedeflerimizi gözden geçirmemiz yeterli olacaktır Kariyer yapmak, ev, araba sahibi olmak, zengin olmak vs Peki nerde kaldı ebedi hayat yatırımı? Akıllı adam ve Müslüman, öngörülü davranıp ebedi hayata yatırım yapan kişidir Bir ayetin kültürümüze yansıması olarak hep söylenir, “ne verirsen elinle o gider seninle (Bkz Müzzemmil,7320)

İnsan tabiatında dünyeviliğe düşkünlük vardır Ama Müslüman olduğunu söyleyen insan, Allah’ın değer verdiği şeyleri tercih etmek durumundadır “Nefsanî arzulara, (özellikle) kadınlara, oğullara, yığın yığın biriktirilmiş altın ve gümüşe, salma atlara, sağmal hayvanlara ve ekinlere karşı düşkünlük insanlara çekici kılındı Bunlar, dünya hayatının geçici menfaatleridir Halbuki varılacak güzel yer, Allah'ın katındadır (Âli İmrân, 314) Akıllı adam neticeye göre davranır

Din tembelliği benimsemez

Bilinçli Müslüman, hayatını Kur'ân ve Sünnet’in hükümlerine azami ölçüde uydurmağa çalışarak kişisel bütünlüğe erişir Bilgi, inanç, davranış, günlük hayat tarzı birbirini desteklemeyecek olursa, dengesiz bir kişilik ortaya çıkar Bu dengesizlik, söz ve davranış uyumsuzluğu da Allah muhafaza münafıkların özelliklerindendir

Dünyayı kazanalım derken, ebedi hayatı kaybetmemek gerekir Bazıları belli menfaatlere erişmek için; sıhhatlerini, huzurlarını, ömürlerini feda ederler Netice olarak, hem dünyayı hem de ahireti kaybederler Hayatımız belirsiz, faydasız ve irdelenmemiş bilgiler üzerine kurulursa; İslami bir istikamet olmayacak, günlük hayatın sarsıntıları, kişinin dengesini bozacaktır

Tarihte ve günümüzde tasavvuf adına çalışmamayı adet edinmiş kimselerin, kendi miskinliklerini dine ve onun üst seviyeli bir uygulaması olan sofiliğe yükleme hakları yoktur En güçlü tasavvuf ekollerinden biri olan Nakşibendîliğin en önemli vasıflarından biri, dışı halk ile, içi Hakk ile olabilmektir

Tembelliğe ne din, ne de tasavvuf cevaz verir Tasavvuf ehli, dünyayı tamamen terk etmekten ziyade, dünyayı kalbine koymamaya çalışır Çünkü kalp Allah’ın feyiz ve nurunun tecelligâhıdır O nurun tecelli edebilmesi için kalp günah ve dünyevilikten arındırılmalıdır ki, Allah’ın nuru o kalbde tecelli etsin Misafir gelecek ev temizlendiği gibi, Allah’ın feyzinin ve Hz Peygamberin sevgisinin yerleşmesi istenen kalp de her türlü fenalıktan arındırılmalıdır

Denge insanı olan müslüman için ölçü, açık ve nettir “Hemen ölecekmiş gibi ebedi hayat için çalışırken, kalıcı bir eser bırakabilmek için de dünya için çalışmalıdır

Ayetlerle dünya hayatının iç yüzü
Dünya kelime olarak, “aşağı manasına gelir ve kendisine aşırı bağlananları aşağılaştırır Menfaatçilik, insani değerleri öldüren bir tehlikedir İnsanın dünya ve ahiret ile irtibatındaki zaafı, Kıyame Sûresi 20 ve 21 ayette Rabbimiz: “Hayır! Doğrusu siz, çarçabuk geçeni (dünya hayatını ve nimetlerini) seviyorsunuz da, ahireti bırakıyorsunuz ifadesiyle dile getirmekte ve bu durumdaki kişileri kınamaktadır

Hayat rehberimizdeki Fecr Sûresi’nin 15’ten 25’e kadar ayetlerini bu noktada meal ve yorum olarak bir hatırlayalım:

15 “İnsan var ya, Rabbi kendisini imtihan edip de ikramda bulunduğunda ve bol nimet verdiğinde Rabbim bana ikram ettider Varlık zamanında iyidir, keyfi yerindedir

16 “Ama her ne zaman da sınayıp rızkını daraltırsa, o vakit de, Rabbim beni zillete düşürdüder Kötülükleri kendinden bilmez, bahane arar

17 “Hayır, doğrusu siz (Allah'tan ikrâm bekliyorsunuz, birbirinize ziyafet çekiyorsunuz ama kendiniz) yetim, muhtaç ve fakirlere ikrâm etmiyorsunuz

18 “Yoksulu yedirmeye birbirinizi teşvik etmiyorsunuz, Teşvik etmek sözlü veya fiili olabilir Sözlü teşvikin geçerli olabilmesi için, fiili olarak bunun icra edilmesi gerekir

19 “Size kalan mirası hak gözetmeden yiyorsunuz Kardeşler arası miras kavga ve ihtilafları göz önünde bulundurulunca, bu ayet daha net anlaşılabilir

20 “Malı aşırı biçimde “yığmacasına seviyorsunuz Paralar, katlar, yatlar, arabalar, vs

21 “Hayır hayır! Yer birbiri ardınca sarsılıp dümdüz olduğu zaman,

22 “Rabbin(in emri) geldiği ve melekler saf saf dizildiği zaman (her şey ortaya çıkacaktır)

23 “O gün cehennem getirilir, insan yaptıklarını birer birer hatırlar Fakat bu hatırlamanın ne faydası var! O zaman pişman olmamak için günlük hayatımızda ahirete de yer ayırmalıyız İbadet, tutum ve davranışlarımız ile hesabını verecek şekilde yaşamalı, ahiret sermayesi biriktirmeliyiz

24 “Keşke bu (ahiret) hayatım için önceden bir şey yapsaymışım der

25 “Artık o gün, Allah'ın edeceği azabı kimse edemez İş işten geçmiş olur Son pişmanlık fayda vermez

Dünya bizi aldatmasın, ahiret hayatı gerçektir Aldanıp aldanmadığımızın göstergesi; fani dünya için neler yapıyoruz, ebedi hayat için neler yapıyoruz? Sorusuna verdiğimiz cevaptır Hayat sermayesini dengeli bir insan ve iyi bir kul olarak değerlendirebilenlere müjdeler olsun
DR HÜSEYİN EMİN SERT
 

Similar threads

Dünya; insanoğlunun imtihan edilmek üzere gönderildiği, oyun ve oyalanmadan ibaret olan ve geçici lezzetlerin bulunduğu bir mekândır Ahiret ise, bu dünya imtihanının sonunda, ebedi cennet ve ya cehennemle sonuçlanacak ölümsüz bir hayatın başlayacağı, ölümsüz bir yurttur Bu gerçeği Cenabıı...
Cevaplar
0
Görüntüleme
66
Eskiler, bir lokma, bir hırkademişler, adeta fakirliği yüceltmişler; sanki dünyayı terk etmişler Bunların aslı esası nedir? Allah, insan için gerekli olan her şeyi yaratmış, ondan sonra Âdem aleyhisselamı dünya sarayına göndermiş Demek ki her şey insan için Aradan asırlar geçmiş, insanların...
Cevaplar
0
Görüntüleme
115
Hayat Görüşü Hayattan gaye nedir? İnsanlık, düşünmeye başladığından beri, öncelikle, “Hayatın gaysi nedir? sorusunu sormuştur İlk feylesoflardan bize nitikal eden insanlık tecrübesi bu sorunun cevaplarıyla ilgili Sanki bütün dinler, hususen İslam dini, mahiyet itibarile özde bu soruya...
Cevaplar
0
Görüntüleme
133
AHİR ZAMAN PUTU : DÜNYA Belki bu başlık çok ağır bir başlık olabilir ama meselenin önemine dikkat çekmek için bu başlığı kullandım Yaşadığımız şu anki zamana ahir zaman denilmektedir Gerçektende peygamberimizin (sav) hadisi şeriflerinde mucize olarak bildirdiği ahir zamanla ilgili...
Cevaplar
0
Görüntüleme
83
Müslüman bir kişinin, tüm yaşamı ve düşünceleri Kuran ahlakına göre şekillenir Bir kişinin Allah’a iman etmesi, Allah’ın imanı o kişinin kalbine yerleştirmesi ve o kişinin bütün hayatı boyunca imanlı bir şekilde yaşaması Müslüman için mutluluğun kaynağıdır Bunun üzerine yaşadığı herşey...
Cevaplar
0
Görüntüleme
88
858,475Konular
981,228Mesajlar
29,547Kullanıcılar
sonertSon üye
Üst Alt