Guneş patlamaları ve manyetik değişimler
Son guneş lekesi devresi esnasında Guneş'teki faaliyet şimdiye kadar
gorulmuş olanların hepsinden daha fazlaydı Son yuz yıl icinde
Guneş'in manyetik alanı değişime uğradı California'daki Rutherford
Appleton Ulusal Laboratuarları'ndan Dr Mike Lockwood'un yaptığı bir
calışma var Dr Lockwood, Guneş'le ilgili yaptığı araştırmalar
sonucunda 1930 yılından beri Guneş'in toplam manyetik alanının yuzde
iki yuz otuz oranında guclendiğini bildiriyor Ve son yıllarda
gercekleşen guneş lekesi faaliyetlerinden bazılarının tarihte
kaydedilmiş olanların hepsinden cok daha buyuk olduğu
Rusya Sibirya'daki Rusya Ulusal Bilim Akademisi'nden gelen bilgilere
gore; uzayda değişik ve cok daha yuksek enerji seviyesine ve
titreşimlerine sahip bir manyetik alana girdiğimiz sonucuna varmışlar
(Foton Kuşağı)
Ruslar uzayda bundan once hic gorulmemiş değişiklikler kaydedildiğini
bildiriyorlar Bu bilgiyi veren bilim kurulunun başındaki kişi olan
Dr Dmitriev aşağıdaki etkilerin gozlemlendiğini soyluyor:
Heliosfer'in On Kenarındaki Değişimler
Guneş'in kendisi de bir manyetik alana sahiptir ve bu manyetik alan
Guneş Sistemi'nin cevresinde heliosfer olarak adlandırılan
bir 'yumurta' şekli oluşturur Heliosfer gozyaşı bicimindedir ve
uzun, ince ucu hareket ettiğimiz yonun aksi yonune bakar Ruslar
Heliosfer'in on kenarına baktılar ve orada parıldayan uyarılmış
plazma enerjisinin varlığını gozlemlediler Guneş'in heliosferi 10
astronomi birimi derinliğindeydi (bir astronomi birimi Yeryuzu'nun
Guneş'e olan uzaklığı kadardır, yani yaklaşık 93 milyon mil) Dr
Dmitriev'in dediğine gore bugun bu parıldayan enerji 100 astronomi
birimi derinliğine ulaşmış durumda
Rusya Ulusal Bilim Akademisi bize bir zaman cizelgesi vermiyor, fakat
eskiden bilinen ve kabul edilenle, şimdiki durum karşılaştırıldığında
en az yuzde binlik bir artış goruluyor Rusların dediğine gore
Guneş'teki bu değişim gezegenlerin işleyiş bicimini ve
destekleyebilecekleri yaşamın turunu de değiştiriyor Hatta DNA
sarmalının da değişim gecirmekte olduğunu soyluyorlar Heliosfer'in
suregelmekte olan genişlemesinin bizi sonuc olarak yeni bir enerji
duzeyine taşıyacağını, Guneş'in kendisinden enerji sacarken yaydığı
temel harmonik dalga boylarında ani bir genişleme olacağını ve
yayılan enerjideki bu artışın Guneş Sistemi'ndeki maddelerin tumunun
temel doğasını değiştireceğini duşunuyorlar Bu oldukca ciddi bir
acıklama, fakat veriler tarafından destekleniyor:
Gezegenlerden beşinin ve Ay'ın atmosferi değişim geciriyor
• ABD 1969'da Ay'a indiğinde orada atmosfer bulamadı O zamandan
beri Yeryuzu'nun uydusunda daha onceleri bulunmayan ve Dr
Dmitriev'in sodyumla ilişkili gorduğu bir bileşimden oluşan bir
atmosfer gelişiyor Bu yeni atmosfer şimdi altı bin kilometre
derinliğinde
• Yeryuzu'nun atmosferi ust seviyelerinde daha onceleri gorulmeyen
olcude HO gazı oluşturuyor Onceden kesinlikle şimdiki miktarlarda
bulunmazdı Rusların iddiasına gore bunun kuresel ısınmayla, CFC ile
veya floro karbon emisyonuyla, veya bunun gibi şeylerle bir ilgisi
yok
Son guneş lekesi devresi esnasında Guneş'teki faaliyet şimdiye kadar
gorulmuş olanların hepsinden daha fazlaydı Son yuz yıl icinde
Guneş'in manyetik alanı değişime uğradı California'daki Rutherford
Appleton Ulusal Laboratuarları'ndan Dr Mike Lockwood'un yaptığı bir
calışma var Dr Lockwood, Guneş'le ilgili yaptığı araştırmalar
sonucunda 1930 yılından beri Guneş'in toplam manyetik alanının yuzde
iki yuz otuz oranında guclendiğini bildiriyor Ve son yıllarda
gercekleşen guneş lekesi faaliyetlerinden bazılarının tarihte
kaydedilmiş olanların hepsinden cok daha buyuk olduğu
Rusya Sibirya'daki Rusya Ulusal Bilim Akademisi'nden gelen bilgilere
gore; uzayda değişik ve cok daha yuksek enerji seviyesine ve
titreşimlerine sahip bir manyetik alana girdiğimiz sonucuna varmışlar
(Foton Kuşağı)
Ruslar uzayda bundan once hic gorulmemiş değişiklikler kaydedildiğini
bildiriyorlar Bu bilgiyi veren bilim kurulunun başındaki kişi olan
Dr Dmitriev aşağıdaki etkilerin gozlemlendiğini soyluyor:
Heliosfer'in On Kenarındaki Değişimler
Guneş'in kendisi de bir manyetik alana sahiptir ve bu manyetik alan
Guneş Sistemi'nin cevresinde heliosfer olarak adlandırılan
bir 'yumurta' şekli oluşturur Heliosfer gozyaşı bicimindedir ve
uzun, ince ucu hareket ettiğimiz yonun aksi yonune bakar Ruslar
Heliosfer'in on kenarına baktılar ve orada parıldayan uyarılmış
plazma enerjisinin varlığını gozlemlediler Guneş'in heliosferi 10
astronomi birimi derinliğindeydi (bir astronomi birimi Yeryuzu'nun
Guneş'e olan uzaklığı kadardır, yani yaklaşık 93 milyon mil) Dr
Dmitriev'in dediğine gore bugun bu parıldayan enerji 100 astronomi
birimi derinliğine ulaşmış durumda
Rusya Ulusal Bilim Akademisi bize bir zaman cizelgesi vermiyor, fakat
eskiden bilinen ve kabul edilenle, şimdiki durum karşılaştırıldığında
en az yuzde binlik bir artış goruluyor Rusların dediğine gore
Guneş'teki bu değişim gezegenlerin işleyiş bicimini ve
destekleyebilecekleri yaşamın turunu de değiştiriyor Hatta DNA
sarmalının da değişim gecirmekte olduğunu soyluyorlar Heliosfer'in
suregelmekte olan genişlemesinin bizi sonuc olarak yeni bir enerji
duzeyine taşıyacağını, Guneş'in kendisinden enerji sacarken yaydığı
temel harmonik dalga boylarında ani bir genişleme olacağını ve
yayılan enerjideki bu artışın Guneş Sistemi'ndeki maddelerin tumunun
temel doğasını değiştireceğini duşunuyorlar Bu oldukca ciddi bir
acıklama, fakat veriler tarafından destekleniyor:
Gezegenlerden beşinin ve Ay'ın atmosferi değişim geciriyor
• ABD 1969'da Ay'a indiğinde orada atmosfer bulamadı O zamandan
beri Yeryuzu'nun uydusunda daha onceleri bulunmayan ve Dr
Dmitriev'in sodyumla ilişkili gorduğu bir bileşimden oluşan bir
atmosfer gelişiyor Bu yeni atmosfer şimdi altı bin kilometre
derinliğinde
• Yeryuzu'nun atmosferi ust seviyelerinde daha onceleri gorulmeyen
olcude HO gazı oluşturuyor Onceden kesinlikle şimdiki miktarlarda
bulunmazdı Rusların iddiasına gore bunun kuresel ısınmayla, CFC ile
veya floro karbon emisyonuyla, veya bunun gibi şeylerle bir ilgisi
yok
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.