Dünya'nın Her 27,5 Milyon Yılda Bir 'Kalbi Atıyor'

Son 260 milyon yılda gezegenimiz pek çok büyük olaya tanıklık etti. Dinozorlar geldi ve gitti, bir vakitler ‘pangea’ isimli tek bir kara kesimi olan kıtalar yedi kesime ayrılarak bugünkü halini aldı ve hayatın tiyatro sahnesine insanların da girmesiyle dünya hızla ve geri dönülemez bir şekilde değişmeye başladı.

Ve bunların hepsini yaşanırken Dünya ‘süre’ tutmaya devam etti. Eski jeolojik olaylara dair yakın vakitte yapılan bir araştırma, gezegenimizin yavaş ve sabit bir jeolojik aktivite ‘kalp atışı’na sahip olduğunu gösterdi.

Her 27,5 milyon yılda bir Dünya'nın 'kalbi' atıyor


Geoscience Frontiers’ta yayımlanan bir araştırmaya nazaran volkanik aktivite, kitlesel yok oluşlar, levhaların tekrar düzenlenmesi ve deniz düzeyindeki yükselmeler dahil olmak üzere bu kümelenmiş jeolojik olayları temsil eden bu kalp atışı, inanılmaz derecede yavaş olan 27,5 milyon yıllık bir felaket gelgitleri ve akışları döngüsü. Yani öteki bir deyişle bu kelam konusu kalp atışı her 27,5 milyon yılda bir meydana geliyor.

2021'de yaptığı açıklamada, "Birçok jeolog, jeolojik olayların vakit içinde rastgele olduğuna inanıyor" tabirlerini kullanan New York Üniversitesi'nden jeolog ve çalışmanın baş müellifi Michael Rampino, "Ancak çalışmamız, ortak bir döngü için istatistiksel deliller sağlıyor, bu da bu jeolojik olayların birbiriyle bağlı olduğunu ve rastgele olmadığını gösteriyor." biçiminde kaydediyor.

Ekip, son 260 milyon yılda yaşanmış olan ve güzel anlaşılmış 89 jeolojik olayın yaşları üzerinde bir tahlil yaptı. Tahlile nazaran bu tıp olayların yaşandığı vakitlerden kimileri, aşağıda yer alan grafikte de görebileceğiniz üzere, dünyayı değiştiren sekizden fazla olayın jeolojik olarak küçük vakit dilimlerinde bir ortaya gelerek felaket 'nabzı'nı oluşturması sebebiyle bilhassa daha zordu:


Bu olaylar ortasında “deniz ve deniz dışı yok oluşlar, büyük okyanus anoksik olaylar, kıtasal sel-bazalt patlamaları, deniz düzeyindeki dalgalanmalar, global levha içi magmatizma darbeleri ve deniz tabanı yayılma oranlarındaki ve levha tekrar yapılanmalarındaki değişiklik zamanları"nın yer aldığını söz eden araştırma grubu, "Sonuçlarımız, global jeolojik olayların genel olarak alakalı olduğunu ve temeldeki ~ 27.5 milyon yıllık bir döngü ile atımlar halinde geldiğini gösteriyor." biçiminde belirtiyor.

Kalp atışının sebebi bilinmiyor


Öte yandan 2020 yılında yayımlanan ve yeniden birebir araştırma takımının elinden çıkan bir öbür çalışma ise, bu 27,5 milyon yıllık mühletin tıpkı vakitte büyük yok oluş olaylarının yaşandığı vakitler olduğunu öne sürüyor.

Bununla birlikte her 27,5 milyon yılda bir Dünya’nın kalp atışına sebep olan şeyin ne olduğu bilinmiyor. Rampino ve takımından yapılan başka araştırmalar, sebebin kuyruklu yıldız çarpmaları olabileceğini düşünürken, bir uzay araştırmacısı da sebebin Güneş Sistemi'nde olduğu sav edilen lakin varlığı şimdi kanıtlanmamış olan 9. gezegen, yani ‘Gezegen X’ olabileceğini sav ediyor.

Ancak araştırma grubu, bunun nedeninin gezegenimize düşünülenden daha yakın olabileceğini de düşünüyor. Grup, bahse ait yaptığı açıklamada kalp atışının "Tektonik ve iklim değişikliğinin bu döngüsel darbeleri, levha tektoniği ve manto tüylerinin dinamikleri ile ilgili jeofiziksel süreçlerin sonucu" olabileceğini yahut alternatif olarak "Dünya'nın Güneş Sistemi ve Galaksideki hareketleriyle bağlantılı astronomik döngüler tarafından" hızlandırılabileceğini biçiminde kaydediyor.

Bir sonraki 'kalp atışı' ne vakit olacak?

Uzmanlara nazaran yapılan hesaplamalara bakacak olunursa bahsi geçen felaketler zinciriyle dolu 'kalp atışı' için önümüzde yaklaşık 20 milyon yıl olduğu düşünülüyor. Oluşturdukları grafiikte bir evvelki 'kalp atışının' yaklaşık olarak 8 milyon yıl evvel olduğunu gözlemleyen araştırmacılar, sonraki için derin bir nefes almamızı sağlayacak kadar uzak bir vakti işaret ediyor.

Ancak yeniden de günümüzde iklim değişikliğinden savaşlara, sarsıntılardan volkanik patlamalara ve savaşlara, yaşanan felaketleri düşünecek olursak, devasa bir kalp atışı olmasa da, günümüz insanı da kendi elleriyle kendi 'kalp atışını' yaratıyor diyebiliriz.