iltasyazilim
FD Üye
Dünyanın ısı Alışverişi,
Dünyanın ısı Alışverişi Dengesi,
Dünyanın ısı Alışverişi Dengesinin Bozulmasının İklimlere Etkisi
Dünyamızın ısı alış verişi dengesinin bozulması sonucu küresel ısınma gerçekleşmektedir Dünyamızı korkutma eden en büyük çevre sorunlarından birisi olarak adlandırılan küresel ısınma ve iklim değişikliği olgusu, en ilk kez fosil yakıt kullanımı, sanayileşme, enerji üretimi, ormansızlaşma ve öteki insan etkinlikleri sonucunda ortaya çıkmış, idareli büyüme ve nüfus artışı bu süreci daha da hızlandırmıştır
Millet fert ve toplu olarak daha hareketli ve gelişmiş yaşam tarzlarını artırmayı seçim ettiği sürece, atmosferde ısıyı tutan gazların miktarının artışına niçin olmuş ve bu gazların artışıyla birlikte, ademoğlu doğal sera etkisinin ısınma kapasitesini arttırmıştır Bu durum, şehirleşmenin de katkısıyla, dünyanın yüzey sıcaklıklarının artmasına neden olmuştur
Küresel yüzey sıcaklıklarında 19 yüzyılın sonlarında başlayan ısınma, son yıllarda daha da belirginleşerek, hemen her sene bir önceki yıla göre daha sıcak elde etmek üzere, küresel sıcaklık rekorları kırılmış ve ortalama hava sıcaklıkları geçen yüzyılda 04 ile 08 c° aralarında (06 ± 02 c°) artmıştır
Küresel iklimdeki gözlenen ısınmanın yanı sıra, en gelişmiş iklim modelleri, küresel ortalama yüzey sıcaklıklarında 19902100 dönemi için 14 C° ile 58 C° aralarında bir artış olacağını öngörmektedir Küresel sıcaklıklardaki artışlara bağlı olarak da, hidrolojik döngünün değişmesi, enerji temin güvenliği ve su kaynaklarının hacminde ve kalitesinde azalma , kara ve deniz buzullarının erimesi, kar ve buz örtüsünün alansal daralması, deniz seviyesinin yükselmesi, kıyı ekosistemlerinin olumsuz etkilenmesi, kuraklık ve sele maruz kalan bölgelerde tarım ve otlak bölgelerinde azalma, iklim kuşaklarının yer değiştirmesi ve yüksek sıcaklıklara emrindeki salgın hastalıkların ve zararlıların artması gibi, dünya ölçeğinde sosyoidareli sektörleri, ekolojik sistemleri ve insan yaşamını aracısız olarak etkileyecek kayda değer değişikliklerin olabileceği beklenmektedir
diğer taraftan, küresel ısınmaya alt iklim değişikliğinin etkileri yalnız küresel olmadığı gibi, bölgesel ve zamansal farklılıklar da oluşturabilmektedir: Mesela, dünyanın bir takım bölgelerinde kasırgalar, seller ve taşkınlar gibi şiddetli hava olaylarının şiddetlerinde ve sıklıklarında artışlar olurken, bir takım bölgelerinde uzun süreli ve şiddetli kuraklıklar ve bunlarla ilişkili çölleşme olayları daha pozitif etkin olabilmektedir bu alıcı bir iklim değişikliği, öngörülemeyen veya varsayım edilemeyen çevresel, sosyal ve ekonomik sonuçlar oluşturabilir
Gelişmekte olan ülkeler ve bu ülkelerde yaşayan en fakir kesimler, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine en çok maruz kalacaklar aralarında yer almaktadır Bu ülkeler, bununla beraber yükselme ve yeniden yapılanma ihtiyaçları için daha pozitif enerji hizmetlerine gereklilik duymaktadır
Küresel ısınmanın, özellikle yüksek yaz sıcaklıkları, orman yangınları, yağışların ve su kaynaklarının azalması, deniz seviyesi yükselmesi, kuraklık ve çölleşme, zararlıların ve salgın hastalıkların artması gibi öngörülen negatif yönlerinden, bazı ülkelerde olduğu gibi Türkiye ’nin de etkilenmemesi kaçınılmazdır
alıntı *
Dünyanın ısı Alışverişi Dengesi,
Dünyanın ısı Alışverişi Dengesinin Bozulmasının İklimlere Etkisi
Dünyamızın ısı alış verişi dengesinin bozulması sonucu küresel ısınma gerçekleşmektedir Dünyamızı korkutma eden en büyük çevre sorunlarından birisi olarak adlandırılan küresel ısınma ve iklim değişikliği olgusu, en ilk kez fosil yakıt kullanımı, sanayileşme, enerji üretimi, ormansızlaşma ve öteki insan etkinlikleri sonucunda ortaya çıkmış, idareli büyüme ve nüfus artışı bu süreci daha da hızlandırmıştır
Millet fert ve toplu olarak daha hareketli ve gelişmiş yaşam tarzlarını artırmayı seçim ettiği sürece, atmosferde ısıyı tutan gazların miktarının artışına niçin olmuş ve bu gazların artışıyla birlikte, ademoğlu doğal sera etkisinin ısınma kapasitesini arttırmıştır Bu durum, şehirleşmenin de katkısıyla, dünyanın yüzey sıcaklıklarının artmasına neden olmuştur
Küresel yüzey sıcaklıklarında 19 yüzyılın sonlarında başlayan ısınma, son yıllarda daha da belirginleşerek, hemen her sene bir önceki yıla göre daha sıcak elde etmek üzere, küresel sıcaklık rekorları kırılmış ve ortalama hava sıcaklıkları geçen yüzyılda 04 ile 08 c° aralarında (06 ± 02 c°) artmıştır
Küresel iklimdeki gözlenen ısınmanın yanı sıra, en gelişmiş iklim modelleri, küresel ortalama yüzey sıcaklıklarında 19902100 dönemi için 14 C° ile 58 C° aralarında bir artış olacağını öngörmektedir Küresel sıcaklıklardaki artışlara bağlı olarak da, hidrolojik döngünün değişmesi, enerji temin güvenliği ve su kaynaklarının hacminde ve kalitesinde azalma , kara ve deniz buzullarının erimesi, kar ve buz örtüsünün alansal daralması, deniz seviyesinin yükselmesi, kıyı ekosistemlerinin olumsuz etkilenmesi, kuraklık ve sele maruz kalan bölgelerde tarım ve otlak bölgelerinde azalma, iklim kuşaklarının yer değiştirmesi ve yüksek sıcaklıklara emrindeki salgın hastalıkların ve zararlıların artması gibi, dünya ölçeğinde sosyoidareli sektörleri, ekolojik sistemleri ve insan yaşamını aracısız olarak etkileyecek kayda değer değişikliklerin olabileceği beklenmektedir
diğer taraftan, küresel ısınmaya alt iklim değişikliğinin etkileri yalnız küresel olmadığı gibi, bölgesel ve zamansal farklılıklar da oluşturabilmektedir: Mesela, dünyanın bir takım bölgelerinde kasırgalar, seller ve taşkınlar gibi şiddetli hava olaylarının şiddetlerinde ve sıklıklarında artışlar olurken, bir takım bölgelerinde uzun süreli ve şiddetli kuraklıklar ve bunlarla ilişkili çölleşme olayları daha pozitif etkin olabilmektedir bu alıcı bir iklim değişikliği, öngörülemeyen veya varsayım edilemeyen çevresel, sosyal ve ekonomik sonuçlar oluşturabilir
Gelişmekte olan ülkeler ve bu ülkelerde yaşayan en fakir kesimler, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine en çok maruz kalacaklar aralarında yer almaktadır Bu ülkeler, bununla beraber yükselme ve yeniden yapılanma ihtiyaçları için daha pozitif enerji hizmetlerine gereklilik duymaktadır
Küresel ısınmanın, özellikle yüksek yaz sıcaklıkları, orman yangınları, yağışların ve su kaynaklarının azalması, deniz seviyesi yükselmesi, kuraklık ve çölleşme, zararlıların ve salgın hastalıkların artması gibi öngörülen negatif yönlerinden, bazı ülkelerde olduğu gibi Türkiye ’nin de etkilenmemesi kaçınılmazdır
alıntı *