EbU Osman Mağribi Hayatı
EbU Osman Mağribi hakkında bilgi
EbU Osman Mağribi'nin doğum tarihi bilinmemektedir Magrib memleketinde Kayravan'ın Kevkeb koyunde doğdu İsmi, Sa'id bin Salim Magribi olup, kunyesi EbU Osman'dır Evliyanın buyuklerindendir 373 (m 983) senesinde Cemazilevvel ayı 24 gunu, yuzotuz yaşlarında iken NişabUr'da vefat etti Vasıyyeti uzerine, cenaze namazını EbU Bekr bin FUrek kıldırdı Kerametleri meşhUrdur Bağdad'a geldi Orada bir muddet ikamet ettikten sonra NişabUr'a gecti ve orada yerleşti EbU Ali Katib, EbU Ali Rodbari, Habibi Magribi, EbU Amrı Zucaci, EbU Ya'kUb NehrecUri, Ebu'IHasen bin Saig DinUri ve başka zatlarla goruşup sohbet etti ve kendilerinden ilim oğrendi Zahiri ve batıni ilimlerde alim idi Haram ve şuphelilerden sakınmakta, dunyaya duşkun olmamakta, sıhhatli hukum vermekte fevkalade olup, heybetli ve firaset sahibiydi Bu buyuklerin yoluna girmesine ve bu yolda ilerlemesine sebeb olan hadise şoyle nakledilir: EbU Osman hazretleri onceleri zengin idi Ava cok meraklıydı Bunun icin kendisine cok iyi alışmış olan kopekleri ile ağactan yapılmış bir sut kabı vardı Geceleri sut icmek adetiydi Bir gece yine sut icecekti Fakat sut cok sıcak olduğundan, soğuması icin başucuna koydu Beklerken uyuyuverdi Kendisine cok bağlı olan av kopeği de orada idi Uyandığında sutu icmek icin kaba uzandı Fakat kopek uzerine saldırıp sutu icmesine mani oldu Buna hic bir ma'na veremeyip, sut kabına tekrar uzandı Kopek hırlayıp tekrar kendisine saldırdı Bu hal uc defa tekrar etti Nihayet kopek fırlayıp, sut kabının icine başını sokup bir miktar icip cekildi O hayretler icerisinde bakarken, kopek birden şişmeye başladı ve biraz sonra da oldu Meğer EbU Osman (ra) uyurken, buyuk bir yılan sut kabının icine başını sokup zehirini akıtmıştı Kopek de sahibinin sutu icmesine bunun icin mani olmak istemiş, mani olamayınca da efendisine sadakatinden dolayı sutu kendisi icmişti Boylece efendisi icin kendisini feda etmişti EbU Osman (ra) bu durumu anlayınca, kendisinde ba'zı değişiklikler olup cok ağladı ve tovbe etti Bu hadiseden sonra butun malını Allah rızası icin muhtac olanlara dağıtıp, Allahu tealanın sevdiklerinden olmaya calıştı
Başlangıcta yirmi yıl muddetle, insanlardan uzaklaşıp kendi halinde yaşadı Allahu teala tarafından kalbine gelen ilham uzerine, insanlar arasına karışıp onlara nasihat etmeye başladı Mekkei mukerremeye gidip Haremi şerifin imamlığında bulundu Edebe riayetinin cokluğundan dolayı, hicbir zaman Haremi şerife dahil sayılan cevrede abdest bozmadı Boyle bir ihtiyac hasıl olursa, cok uzaklara giderdi Sozleri, sohbetleri cok bereketli ve te'sirli olup, dinliyenler istifade ederlerdi Bu şekilde otuz sene vazife yapıp, sonra NişabUr'a dondu NişabUr'da bulunduğu sırada Karamita sapıklarının Mekke'de Muslumanlara yaptıkları mezalimi anında haber verip; Onların onlerinde siyah bir kole, başlarında kırmızı sarık vardır Din bilgisi olan kimselerle konuşmaktan cekinirler, muslumanları aldatmak icin once herkesin inandığı şeyleri mudafaa edip, sonra da ibadetlere luzum yoktur İş, kalbin temiz olmasıdır derlerbuyurdu Yine onceden keramet olarak, Vefat ettiğim gun melekler kabrimin uzerine toprak serperlerbuyurdu Hakikaten vefat ettiği gun bir fırtına cıkıp, tozdan hicbir taraf gorunemez oldu Defin işi tamamlandığı sırada fırtına durdu
Kendisi şoyle anlattı: Bir zaman Mısır'a gidecektim Bineceğim gemi sahilden ayrılmıştı Gemiye giden bir sandal vardı Başka carem olmadığı icin, su uzerinden yuruyerek sandala ulaştım Sonra gemiye binip yolumuza devam ettik Herkes benim su uzerinde yuruduğumu gormuştu Ama bana Bu yaptığın adet dışı bir şeydirdemediler O zaman anladım ki, Evliya meşhUr olsa da mestUrdur (ortuludur, gizlidir)
Birgun bir kimse EbU Osman Magribi'nin yanında bulunuyordu Kendi kendine Acaba EbU Osman'ın arzu ettiği bir şey var mıdır?diye duşundu Bu anda EbU Osman (ra) İhsan edilenler yetmiyormuş gibi, bir de başka şeyler mi arzu edeyim?buyurdu
Birgun huzurunda, İmamı Şafii'nin (ra) İlim iki kısımdır İlmi edyan ve ilmi ebdansozu zikredildi Buyurdu ki: Allahu teala, İmamı Şafii'ye rahmet eylesin, ne guzel soylemiş, llmi edyan, hakikatler ve ma'rifetler ilmidir İlmi ebdan, siyaset, riyazet ve mucahede ilmidirbuyurdu
EbU Osman Magribi (ra) buyurdu ki:
Şukur, ni'mete hakkıyla şukretmekden aciz olduğunu bilmektir
Evliyaya inanan evliyadandır
Evliya meşhUr olabilir ama, meftUn (fitneye duşmuş) olmaz
Guzel ahlak, Allahu tealanın takdirine razı olmaktır
Tasavvuf yolunda bulunanın yapacağı ve dikkat edeceği en makbul şey; nefsini hesaba cekmektir
Vera'nın (şupheli şeylerden sakınmanın) faidesi, ahırette hesabın kolay olmasıdırBaşkalarının halleriyle meşgul olan, kendi halini kaybeder
Her şey zıddı ile bilinir Bir şeyin zıddı bilinmezse, o şeyi tanımak mumkun değildir İhlas sahipleri de, İhlasın zıddı olan riyayı tanıyıp onu terk ettikten sonra ihlası bilebilirler
Mecburiyet gibi ozur hali mustesna, ac gozluluk ve iştahla zenginlerin yemeğine el uzatan kimse, ebediyyen iflah olmaz
Mahlukatı ibret almak icin, kendi nefsini nasihat almak icin, Kur'anı kerimi onun hakikatine ermek icin duşun
1) Şezeratuzzeheb cild3, sh81
2) Tarihi Bağdad cild9, sh112
3) Tezkiretulevliya cild2, sh256
4) Risalei Kuşeyri cild1, sh179
5) Tabakatulkubra cild1, sh122
6) Cami'u keramatilevliya cild1, sh281
7) TabakatussUfiyye sh479
8) Nefehatuluns sh266
EbU Osman Mağribi hakkında bilgi
EbU Osman Mağribi'nin doğum tarihi bilinmemektedir Magrib memleketinde Kayravan'ın Kevkeb koyunde doğdu İsmi, Sa'id bin Salim Magribi olup, kunyesi EbU Osman'dır Evliyanın buyuklerindendir 373 (m 983) senesinde Cemazilevvel ayı 24 gunu, yuzotuz yaşlarında iken NişabUr'da vefat etti Vasıyyeti uzerine, cenaze namazını EbU Bekr bin FUrek kıldırdı Kerametleri meşhUrdur Bağdad'a geldi Orada bir muddet ikamet ettikten sonra NişabUr'a gecti ve orada yerleşti EbU Ali Katib, EbU Ali Rodbari, Habibi Magribi, EbU Amrı Zucaci, EbU Ya'kUb NehrecUri, Ebu'IHasen bin Saig DinUri ve başka zatlarla goruşup sohbet etti ve kendilerinden ilim oğrendi Zahiri ve batıni ilimlerde alim idi Haram ve şuphelilerden sakınmakta, dunyaya duşkun olmamakta, sıhhatli hukum vermekte fevkalade olup, heybetli ve firaset sahibiydi Bu buyuklerin yoluna girmesine ve bu yolda ilerlemesine sebeb olan hadise şoyle nakledilir: EbU Osman hazretleri onceleri zengin idi Ava cok meraklıydı Bunun icin kendisine cok iyi alışmış olan kopekleri ile ağactan yapılmış bir sut kabı vardı Geceleri sut icmek adetiydi Bir gece yine sut icecekti Fakat sut cok sıcak olduğundan, soğuması icin başucuna koydu Beklerken uyuyuverdi Kendisine cok bağlı olan av kopeği de orada idi Uyandığında sutu icmek icin kaba uzandı Fakat kopek uzerine saldırıp sutu icmesine mani oldu Buna hic bir ma'na veremeyip, sut kabına tekrar uzandı Kopek hırlayıp tekrar kendisine saldırdı Bu hal uc defa tekrar etti Nihayet kopek fırlayıp, sut kabının icine başını sokup bir miktar icip cekildi O hayretler icerisinde bakarken, kopek birden şişmeye başladı ve biraz sonra da oldu Meğer EbU Osman (ra) uyurken, buyuk bir yılan sut kabının icine başını sokup zehirini akıtmıştı Kopek de sahibinin sutu icmesine bunun icin mani olmak istemiş, mani olamayınca da efendisine sadakatinden dolayı sutu kendisi icmişti Boylece efendisi icin kendisini feda etmişti EbU Osman (ra) bu durumu anlayınca, kendisinde ba'zı değişiklikler olup cok ağladı ve tovbe etti Bu hadiseden sonra butun malını Allah rızası icin muhtac olanlara dağıtıp, Allahu tealanın sevdiklerinden olmaya calıştı
Başlangıcta yirmi yıl muddetle, insanlardan uzaklaşıp kendi halinde yaşadı Allahu teala tarafından kalbine gelen ilham uzerine, insanlar arasına karışıp onlara nasihat etmeye başladı Mekkei mukerremeye gidip Haremi şerifin imamlığında bulundu Edebe riayetinin cokluğundan dolayı, hicbir zaman Haremi şerife dahil sayılan cevrede abdest bozmadı Boyle bir ihtiyac hasıl olursa, cok uzaklara giderdi Sozleri, sohbetleri cok bereketli ve te'sirli olup, dinliyenler istifade ederlerdi Bu şekilde otuz sene vazife yapıp, sonra NişabUr'a dondu NişabUr'da bulunduğu sırada Karamita sapıklarının Mekke'de Muslumanlara yaptıkları mezalimi anında haber verip; Onların onlerinde siyah bir kole, başlarında kırmızı sarık vardır Din bilgisi olan kimselerle konuşmaktan cekinirler, muslumanları aldatmak icin once herkesin inandığı şeyleri mudafaa edip, sonra da ibadetlere luzum yoktur İş, kalbin temiz olmasıdır derlerbuyurdu Yine onceden keramet olarak, Vefat ettiğim gun melekler kabrimin uzerine toprak serperlerbuyurdu Hakikaten vefat ettiği gun bir fırtına cıkıp, tozdan hicbir taraf gorunemez oldu Defin işi tamamlandığı sırada fırtına durdu
Kendisi şoyle anlattı: Bir zaman Mısır'a gidecektim Bineceğim gemi sahilden ayrılmıştı Gemiye giden bir sandal vardı Başka carem olmadığı icin, su uzerinden yuruyerek sandala ulaştım Sonra gemiye binip yolumuza devam ettik Herkes benim su uzerinde yuruduğumu gormuştu Ama bana Bu yaptığın adet dışı bir şeydirdemediler O zaman anladım ki, Evliya meşhUr olsa da mestUrdur (ortuludur, gizlidir)
Birgun bir kimse EbU Osman Magribi'nin yanında bulunuyordu Kendi kendine Acaba EbU Osman'ın arzu ettiği bir şey var mıdır?diye duşundu Bu anda EbU Osman (ra) İhsan edilenler yetmiyormuş gibi, bir de başka şeyler mi arzu edeyim?buyurdu
Birgun huzurunda, İmamı Şafii'nin (ra) İlim iki kısımdır İlmi edyan ve ilmi ebdansozu zikredildi Buyurdu ki: Allahu teala, İmamı Şafii'ye rahmet eylesin, ne guzel soylemiş, llmi edyan, hakikatler ve ma'rifetler ilmidir İlmi ebdan, siyaset, riyazet ve mucahede ilmidirbuyurdu
EbU Osman Magribi (ra) buyurdu ki:
Şukur, ni'mete hakkıyla şukretmekden aciz olduğunu bilmektir
Evliyaya inanan evliyadandır
Evliya meşhUr olabilir ama, meftUn (fitneye duşmuş) olmaz
Guzel ahlak, Allahu tealanın takdirine razı olmaktır
Tasavvuf yolunda bulunanın yapacağı ve dikkat edeceği en makbul şey; nefsini hesaba cekmektir
Vera'nın (şupheli şeylerden sakınmanın) faidesi, ahırette hesabın kolay olmasıdırBaşkalarının halleriyle meşgul olan, kendi halini kaybeder
Her şey zıddı ile bilinir Bir şeyin zıddı bilinmezse, o şeyi tanımak mumkun değildir İhlas sahipleri de, İhlasın zıddı olan riyayı tanıyıp onu terk ettikten sonra ihlası bilebilirler
Mecburiyet gibi ozur hali mustesna, ac gozluluk ve iştahla zenginlerin yemeğine el uzatan kimse, ebediyyen iflah olmaz
Mahlukatı ibret almak icin, kendi nefsini nasihat almak icin, Kur'anı kerimi onun hakikatine ermek icin duşun
1) Şezeratuzzeheb cild3, sh81
2) Tarihi Bağdad cild9, sh112
3) Tezkiretulevliya cild2, sh256
4) Risalei Kuşeyri cild1, sh179
5) Tabakatulkubra cild1, sh122
6) Cami'u keramatilevliya cild1, sh281
7) TabakatussUfiyye sh479
8) Nefehatuluns sh266
Moderatör tarafında düzenlendi: