Efendimizin (sav) Özgün Görünümü peygamber efendimizin deri rengi 1 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (IDDIA) EŞSIZ GÖRÜNÜMÜ Hz Ali'nin torunlarından İbrahim b Muhammed (ra) rivayet ediyor: O'nun üstünlüklerini ve güzelliklerini tanıtmaya çalışan kimse; Ben, gerek ondan önce, lüzum ondan sonradan, onun gibi birisini görmedim, demek suretiyle, O'nu tanıtma hususundaki aczini ve yetersizliğini itiraf ederdi Allah'ın salat (dua, Peygamberimize (iddia) yapılan dua, istiğfar, rahmet, namaz) ve selamı O'nun üstüne olsun 2 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (SAV) GÜZELLİĞİ Sahabeleri Peygamberimiz (tez)'in güzelliğini şöyle anlatıyorlardı: Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem fazla yakışıklı ve cazibeli idi Mübarek yüzü ayın on dördündeki dolunay gibi parlardı Burnu gayet hoş idi Gür sakallı, iri gözlü, düz yanaklı idi Boynu sözde bir gümüş hüzmesi idi 3 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (SAV) HEYBETİ Hz Hasan (ra) naklediyor: Resulullah Efendimiz, yaradılıştan heybetli ve muhteşemdi 4 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (IDDIA) NURLU YÜZÜ Enes b Malik (ra) anlatıyor: Peygamber Efendimiz orta boylu idi; uzun da değildi, kısa da değildi; hoş bir görünüşü vardı Saçı ise ne kıvırcık, ne de düzdü Kutsal (İlahi hayrın bulunduğu, bereketlenmiş, çoğalmış, hayırlı, şanslı) yüzlerinin rengi ise nurani beyazdı 5 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (SAV) GÜÇLÜ GÖVDE YAPISI … Kutsal cismi güzel, hep azası mütenasip (uygun, arasında muntazam bir nisbet bulunan), endamı gayet matbu, alnı ve göğsü ve iki omuzlarının arası ve avuçları geniş, boynu uzun ve mevzun (yakışıklı, her bir vasfı ölçülü) ve gümüş gibi saf, omuzları ve pazuları ve baldırları kocaman ve kalın, bilekleri uzun, parmakları uzunca, elleri ve parmakları kalınca idi 6 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (SAV) BOYU Bera b Azib (ra) anlatıyor: … Resullullah Efendimizden daha güzel birini görmedim Omuzlarını döğen saçları vardı İki omuz arası genişçe idi Boyu ise ne kısa idi, ne de uzundu 7 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (SAV) GÖZLERİNİN GÜZELLİĞİ Ebu Hüreyre (ra) anlatıyor: Allah Resulünün alnı geniş olup hilal kaşlıydı, kaşları gürdü Iki kaşı arası açık olup, halis bir gümüş gibiydi Gözleri o kadar güzel, bebekleri simsiyahtı Kirpikleri birbirine geçecek şekilde gürdü 8 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (IDDIA) TENİNİN RENGİ Ebu Hüreyre (ra) anlatıyor: Efendimiz (iddia) beyaza pembe girift renkte idi 9 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (IDDIA) SAÇI Hazreti Aişe (ra) validemiz anlatıyor: Resulullah'ın kutsal saçları, kulakları ile omuzları arasındaydı Allah'ın selat ve selamı üstüne olsun 10 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (SAV) SAKALI Hz Adda İbn Halid'den (ra): Kutsal sakalı gayet güzeldi 11 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (IDDIA) AĞIZ YAPISININ GÜZELLİĞİ Dişleri, inci gibi abdar (aydınlık, sağlam vücutlu) ve tabdar (aydınlatılmış, aydınlık, büklümlü, kıvrımlı) olup, söylerken ön dişlerinden nur saçılır; gülerken, femi saadeti (saadetli ağzı), bir latif (mülayim, yumuşak, kibar, hoş) şimşek gibi ziyalar (ışıklar) saçarak açılır idi… 12 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (SAV) GİYİM TARZI İbnu Abbas (ra) anlatıyor: Ben Resulullah aleyhissalatu vesselam üzerinde olası olan en güzel elbiseyi gördüm Peygamber Efendimizin (iddia) torunu Hz Hasan ise, onun giyim konusu hakkındaki görüşünü şöyle açıklama etmiştir: Peygamber Efendimiz bize elde ettiğimizin en iyisini giymemizi ve bulabildiğimiz en hoş kokuları sürmemizi emrederdi 13 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (TEZ) OTURUŞ TARZI Kayle binti Mahreme (ra) anlatıyor: Resulullah (tez)'i ölümsüz bir mahviyet (alçak gönüllülük, tevazu) ve alçakgönüllü içinde otururken görür görmez, heybetinden vücudum titremeye başladı 14 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (IDDIA) KONUŞMA ŞEKLİ Allah Resulü insanların en beliğ (belagatli kimse, meramını adamakıllı, noksansız ve hoş sözlerle anlatmaya muktedir olan Kafi derecede olan Yeter olan), en akıcı konuşanı ve en tatlı sözlü olanıydı (ağzından ballar akıyordu)! O, şöyle diyordu: Ben Arabın en fasihiyim (Hatasız olarak söyleyen Açık ve hoş konuşan) 15 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (TEZ) GÜLERYÜZÜ Hz Ali (ra) anlatıyor: Allah Resulü halkın en fazla gülümseyeni ve en neşelisi idi 16 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (SAV) BAKIŞLARI Torunu Hz Hasan (ra) Peygamberimiz’in (iddia) bakışlarını şöyle betimleme etmiştir: Bakışları son derece anlamlı idi“ 17 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (SAV) GÜZEL KOKUSU Enes b Malik (ra) şöyle açıklama etmektedir: Resulullah Efendimiz Medine sokaklarının birinden geçtiğinde O'nun misk gibi kokusu hemen sezildiğinden, halk müziği o yoldan Hazreti Peygamberin geçtiğini söylerlerdi Bizler, Peygamber Efendimizin gelişini, kokusunun güzelliğinden anlardık 18 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (TEZ) İNSANLARA ŞEFKATİ Resuli Ekrem'e on sene hizmet ettim Vallahi, bana 'Öf' bile demedi Yapmakta geciktiğim veya yapmadığım bir emrinden dolayı beni azarlamadığı gibi, ailesinden azarlayan olursa, onlara da, 'Ona dokunmayın Bu işi yapması takdir edilmiş olsaydı yapardı' buyururdu Öfkelenmekten son derece uzak ve bir şeye şipşak rıza gösterendi İnsanlara karşı insanların en şefkatlisiydi Nitekim “insanların en hayırlısı insanlara hayrı dokunan, insanların en yararlısı da insanlara yardımcı olandırbuyurmuştur 19 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (SAV) ÜSTÜN AHLAKI Kendisine bir şey soranı can kulağıyla dinler, soruyu soran yanından ayrılmadıkça, onu terk etmezdi Resulullah ile bir kimse tokalaşırsa veya bir kimse tokalaşmak için elini uzattığında, karşısındaki kişi elini çekmeden Resulullah elini çekmezdi Biriyle yüz yüze gelince de, karşısındaki, yüzünü çevirip ayrılmadıkça Resulullah o kimseden yüzünü çevirmezdi Önüne oturan kimseye hiçbir zaman ayaklarını uzatmazdı Karşılaştığı kimseye önce kendisi selâm verirdi Ashabıyla tokalaşmaya önce kendisi başlardı Sahabîlerine güzel unvanlar verirdi Onlara itibar kazandırmak için, hoşlarına giden isimle çağırırdı 20 PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN (SAV) TEVAZUSU Huzurunda oturan herkese mübarek yüzünden nasibini verir, iltifat buyururdu Bu yüzden huzurundaki cümbür cemaat onun nezdinde kendisinden daha değerlisi olmadığı düşüncesine kapılırdı Evet onun oturuşu, dinleyişi, sözleri, hoş latifeleri ve teveccühü her zaman nezdinde oturanlar içindi aynı zamanda onun meclisi haya, tevazu ve güvenlik meclisiydi (alıntıdır)