nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 90
EHLİ BEYTİ SEVMENİN GEREĞİ VE FAZİLETİ
Allahu Teâlâ ’yı seven kimse, kuşkusuz O ’nun sevdiklerini de sever Önce Allah ’ın Habibi Hz Rasûlullah ’ı (sav) sever Sonradan ona ait olan, ondan sayılan, onunla anılan her şeyi sever Sevmesi de gerekir Bunların başında Ehli Beyt kazanç
EHLİ BEYT KİMDİR?
Ehli Beyt, Hz Rasûlullah (sav) Efendimizin ailesi ve evlâtlarıdır Mü ’minlerin anneleri, Hz Fatıma, Hz Ali, Hz Hasan ve Hz Hüseyin (ranhüm), Ehli Beytin onurlu ferdleridir( Râzî, Tefsiri Kebir, XXV, 181)
Rasûlullah (sav) Efendimizin onurlu nesebi Hz Hasan ve Hz Hüseyin vasıtasıyla devam ettiği için, onların kıyamete değin gelecek olan evlâtları da Ehli Beyt ’in birer parçasıdır Onları sevmek her mü ’minin vazifesidir Bu sevgi fazla onurlu ve gereklidir Kalbinde hemen hemen hiç Ehli Beyt sevgisi bulunmayan kimse, Hz Rasûlullah ’ın sevgisinde yalancıdır
Aşağı vereceğimiz ayet ve hadislerde görüleceği üzere, Hz Rasûlullah ’ın kendisine tâbi olan amcaları ve onların çocukları da Ehli Beyt ’deri sayılmıştır( Bkz:Ibn Atıyye, elMuharraru ’lÖzlü, IV, 384 (Beyrut, 1993))
Allah Teâlâ, Hz Rasûlullah (sav) Efendimiz ’in ehli beytini kanımca Kur ’an ’da zikretmiş ve onlara şu şekilde iltifatta bulunmuştur:
“Ey Peygamber hanımları! Namazı kılın, zekâtı verin; Allah ’a ve Rasûlü ’ne itaat edin Ey Ehli Beyt! Allah sizden yalnızca günahı onarmak ve sizi tertemiz yerine getirmek istiyor (Ahzab33)
Ümmü Seleme validemiz (r anha) demiştir ki: “Bu âyeti kerime benim evimde indi Hz Rasûlullah (sav) Ali, Fâtıma, Hasan ve Hüseyin ’i çağırdı Onları Hayber yapımı geniş bir elbisenin altına topladı, kendisi de içine girdi ve:
“İşte bunlar benim ehli beytimdir buyurdu Sonradan inen ayeti kerimeyi okudu ve:
“Allahım! Onlardan kötülükleri gider Onları tertemiz et! diye duâ etti Ben: “Yâ Rasûlellah, ben Ehli Beytten yok miyim? dedim Hz Rasûlullah (sav),
“Sen benim ehlimsin Sen zaten hayır içindesin buyurdu( Taberî, Câmiü ’lBeyân, Cüz:XXII, Shf:7; Ibnu Kesir, Tefsir, VI, 412413)
Rasûlullah (sav) Efendimiz, Ashâbı kirâmı ve ümmetim Ehli Beyt ’in hukunu iyi koruma konusunda güçlü olarak uyarmıştır:
Zeyd b Erkam (ra) anlatıyor: Allah Rasûlü (sav), Mekke ile Medine arasında Hummen denilen suyun başında bir hutbe verdi Allah ’a hamd, sena ve zikirden daha sonra şöyle buyurdu:
“Ey insanlar! Dikkat ediniz; ben bir beşerim Rabbimin ölüm elçisinin gelmesi ve benim ona icabet edip aranızdan gitmem yakındır Sizlere hukuku ağır iki değerli itimat bırakıyorum Birincisi Allah ’ın Kitabı ’dır Onda nur ve hidayet vardır Allah ’ın Kitabına sıkıca sarılın Onunla meşgul olun, onu öğrenin, öğretin; hükümlerini anlayın İkinci itimat Ehli beytimdir Ehli Beytim hakkında Allah ’tan korkmanızı hatırlatırım Ehli Beytim hakkında Allah ’tan korkmanızı hatırlatırım Ehli Beytim hakkında Allah ’tan korkmanızı hatırlatırım Zeyd b Erkam ’ı dinleyenler aralarında yer alan Husayn b Sebre,
“Ey Zeyd, Rasûlullah ’ın (sav) zevceleri de Ehli Beytten midir? diye sordu, Zeyd (ra),
“Alt oysa Efendimizin hanımları da Ehli Beyttendir Fakat Rasûlullah ’ın (sav) haklarının korunmasını istediği Ehli Beyt, kendilerine sadakanın haram olduğu kimselerdir dedi Husayn,
“Onlar kimdir? diye sorunca Zeyd b Erkam (ra),
“Ali ’nin ailesi, Akîl ’in ailesi, Cafer ve Abbas ’ın âilesidir dedi Husayn,
“Bunlara sadaka haram mıdır? diye sorunca, Zeyd (ra),
“Evet dedi (Müslim, Fedâilü ’sSahâbe, 36; Nesâî, Süneni Kübrâ, Menâkıb, 9)
Âlimlerin ekseriyetine tarafından Ehli Beyt, Rasûlullah (sav) Efendimizin onurlu aileleri, kızı Hz Fâtıma, damadı Hz Ali, torunları Hz Hasan ve Hz Hüseyin (ranhüm) ve kıyamete değin oların sulbünden gelen zürriyetleridir Yani Hz Hüseyin ’in torunları olan seyitler ve Hz Hasan ’ın torunları olan şerifler Ehli Beyt ’in günümüzdeki onurlu mensuplarıdır Rasûlullah (sav) Efendimiz ’in şerefli nesli, kıyamete değin hiç kesilmeyecektir
Hz Hüseyin ’in (ra) oğlu Ali Zeynelâbidîn (rah), babası Hz Hüseyin ’in şehid edilmesinden sonra, Şamlılar kadar tutsak edilerek Dımeşk ’a getirildi Onu böyle görebilen zalim bir Şamlı: “Sizin kökünüzü kazıyan ve fitnenin başını kesen Allah ’a hamdolsun! diye, iddiaya göre onların fitne başı olduğunu ima etmeye çalıştı Zeynelâbidîn (rah), adama,
“Sen Kur ’an ’ı okudun mu? diye sordu, adam,
“Evet, okudum dedi Zeynelâbidîn (rah),
“Sen, Allah Teâlâ ’nın, “Resûlüm, onlara de ancak: ‘Ben bu davetime karşılık olarak sizden bir karşılık ve aidat beklemiyorum; sadece yakınlarıma sevgi göstermenizi istiyorum ’ (Şûrâ23)
âyetini okumadın mı? diye sordu Adam,
“Bu ayette sevilmesi emredilen yakınlar siz misiniz? diye sorunca, İmam, “Evet, onlar biziz dedi( Taberî, Cüz:XXV, Shf:33 (Beyrut, 1995); Suyûtî, edDürrü ’1Monsûr, VII, 348)
Bir gün İmam Azâm (rah) hocası İmam Cafer esVefalı hazretlerinden ilim ve hadis dinlemeye gelmişti Hocası elinde bir asa ile çıkageldi İmam Azam (rah), “Ey Rasûlullah ’ın evlâdı, siz az önce asaya gereksinim duyacak bir yaşta değilsiniz dedi Cafer esSâdık (rah),
“Evet dediğin gibidir, lakin bu elimdeki asa Hz Rasûlullah ’ın asasıdır; onu bolluk için yanımda taşıyorum dedi İmam Azam (rah), hemen ileri atılıp bastona sarıldı ve, “Ey Rasûlullah ’ın evlâdı, müsaade buyurun, onu öpeyim dedi Cafer esSâdık (rah) derhal kolunu açtı ve İmam Azam ’a göstererek:
“Vallahi sen bilirsin ancak bu cilt Hz Peygamber ’in hücrelerini taşıyan bir tendir ve şu gördüğün kıllar da onun kılındandır Onu öpmüyorsun da asayı öpmek istiyorsun! dedi Bununla, Hz Hasan ve Hz Hüseyin ’in zürriyetinin Hz Peygamber ’in (sav) bir parçası olduklarını hatırlattı (Bkz: Muhammed Besyûnî, esSeyyidc Fâtımatu ’zZehrâ, 37 (Beyrut, 1990))
*
Allahu Teâlâ ’yı seven kimse, kuşkusuz O ’nun sevdiklerini de sever Önce Allah ’ın Habibi Hz Rasûlullah ’ı (sav) sever Sonradan ona ait olan, ondan sayılan, onunla anılan her şeyi sever Sevmesi de gerekir Bunların başında Ehli Beyt kazanç
EHLİ BEYT KİMDİR?
Ehli Beyt, Hz Rasûlullah (sav) Efendimizin ailesi ve evlâtlarıdır Mü ’minlerin anneleri, Hz Fatıma, Hz Ali, Hz Hasan ve Hz Hüseyin (ranhüm), Ehli Beytin onurlu ferdleridir( Râzî, Tefsiri Kebir, XXV, 181)
Rasûlullah (sav) Efendimizin onurlu nesebi Hz Hasan ve Hz Hüseyin vasıtasıyla devam ettiği için, onların kıyamete değin gelecek olan evlâtları da Ehli Beyt ’in birer parçasıdır Onları sevmek her mü ’minin vazifesidir Bu sevgi fazla onurlu ve gereklidir Kalbinde hemen hemen hiç Ehli Beyt sevgisi bulunmayan kimse, Hz Rasûlullah ’ın sevgisinde yalancıdır
Aşağı vereceğimiz ayet ve hadislerde görüleceği üzere, Hz Rasûlullah ’ın kendisine tâbi olan amcaları ve onların çocukları da Ehli Beyt ’deri sayılmıştır( Bkz:Ibn Atıyye, elMuharraru ’lÖzlü, IV, 384 (Beyrut, 1993))
Allah Teâlâ, Hz Rasûlullah (sav) Efendimiz ’in ehli beytini kanımca Kur ’an ’da zikretmiş ve onlara şu şekilde iltifatta bulunmuştur:
“Ey Peygamber hanımları! Namazı kılın, zekâtı verin; Allah ’a ve Rasûlü ’ne itaat edin Ey Ehli Beyt! Allah sizden yalnızca günahı onarmak ve sizi tertemiz yerine getirmek istiyor (Ahzab33)
Ümmü Seleme validemiz (r anha) demiştir ki: “Bu âyeti kerime benim evimde indi Hz Rasûlullah (sav) Ali, Fâtıma, Hasan ve Hüseyin ’i çağırdı Onları Hayber yapımı geniş bir elbisenin altına topladı, kendisi de içine girdi ve:
“İşte bunlar benim ehli beytimdir buyurdu Sonradan inen ayeti kerimeyi okudu ve:
“Allahım! Onlardan kötülükleri gider Onları tertemiz et! diye duâ etti Ben: “Yâ Rasûlellah, ben Ehli Beytten yok miyim? dedim Hz Rasûlullah (sav),
“Sen benim ehlimsin Sen zaten hayır içindesin buyurdu( Taberî, Câmiü ’lBeyân, Cüz:XXII, Shf:7; Ibnu Kesir, Tefsir, VI, 412413)
Rasûlullah (sav) Efendimiz, Ashâbı kirâmı ve ümmetim Ehli Beyt ’in hukunu iyi koruma konusunda güçlü olarak uyarmıştır:
Zeyd b Erkam (ra) anlatıyor: Allah Rasûlü (sav), Mekke ile Medine arasında Hummen denilen suyun başında bir hutbe verdi Allah ’a hamd, sena ve zikirden daha sonra şöyle buyurdu:
“Ey insanlar! Dikkat ediniz; ben bir beşerim Rabbimin ölüm elçisinin gelmesi ve benim ona icabet edip aranızdan gitmem yakındır Sizlere hukuku ağır iki değerli itimat bırakıyorum Birincisi Allah ’ın Kitabı ’dır Onda nur ve hidayet vardır Allah ’ın Kitabına sıkıca sarılın Onunla meşgul olun, onu öğrenin, öğretin; hükümlerini anlayın İkinci itimat Ehli beytimdir Ehli Beytim hakkında Allah ’tan korkmanızı hatırlatırım Ehli Beytim hakkında Allah ’tan korkmanızı hatırlatırım Ehli Beytim hakkında Allah ’tan korkmanızı hatırlatırım Zeyd b Erkam ’ı dinleyenler aralarında yer alan Husayn b Sebre,
“Ey Zeyd, Rasûlullah ’ın (sav) zevceleri de Ehli Beytten midir? diye sordu, Zeyd (ra),
“Alt oysa Efendimizin hanımları da Ehli Beyttendir Fakat Rasûlullah ’ın (sav) haklarının korunmasını istediği Ehli Beyt, kendilerine sadakanın haram olduğu kimselerdir dedi Husayn,
“Onlar kimdir? diye sorunca Zeyd b Erkam (ra),
“Ali ’nin ailesi, Akîl ’in ailesi, Cafer ve Abbas ’ın âilesidir dedi Husayn,
“Bunlara sadaka haram mıdır? diye sorunca, Zeyd (ra),
“Evet dedi (Müslim, Fedâilü ’sSahâbe, 36; Nesâî, Süneni Kübrâ, Menâkıb, 9)
Âlimlerin ekseriyetine tarafından Ehli Beyt, Rasûlullah (sav) Efendimizin onurlu aileleri, kızı Hz Fâtıma, damadı Hz Ali, torunları Hz Hasan ve Hz Hüseyin (ranhüm) ve kıyamete değin oların sulbünden gelen zürriyetleridir Yani Hz Hüseyin ’in torunları olan seyitler ve Hz Hasan ’ın torunları olan şerifler Ehli Beyt ’in günümüzdeki onurlu mensuplarıdır Rasûlullah (sav) Efendimiz ’in şerefli nesli, kıyamete değin hiç kesilmeyecektir
Hz Hüseyin ’in (ra) oğlu Ali Zeynelâbidîn (rah), babası Hz Hüseyin ’in şehid edilmesinden sonra, Şamlılar kadar tutsak edilerek Dımeşk ’a getirildi Onu böyle görebilen zalim bir Şamlı: “Sizin kökünüzü kazıyan ve fitnenin başını kesen Allah ’a hamdolsun! diye, iddiaya göre onların fitne başı olduğunu ima etmeye çalıştı Zeynelâbidîn (rah), adama,
“Sen Kur ’an ’ı okudun mu? diye sordu, adam,
“Evet, okudum dedi Zeynelâbidîn (rah),
“Sen, Allah Teâlâ ’nın, “Resûlüm, onlara de ancak: ‘Ben bu davetime karşılık olarak sizden bir karşılık ve aidat beklemiyorum; sadece yakınlarıma sevgi göstermenizi istiyorum ’ (Şûrâ23)
âyetini okumadın mı? diye sordu Adam,
“Bu ayette sevilmesi emredilen yakınlar siz misiniz? diye sorunca, İmam, “Evet, onlar biziz dedi( Taberî, Cüz:XXV, Shf:33 (Beyrut, 1995); Suyûtî, edDürrü ’1Monsûr, VII, 348)
Bir gün İmam Azâm (rah) hocası İmam Cafer esVefalı hazretlerinden ilim ve hadis dinlemeye gelmişti Hocası elinde bir asa ile çıkageldi İmam Azam (rah), “Ey Rasûlullah ’ın evlâdı, siz az önce asaya gereksinim duyacak bir yaşta değilsiniz dedi Cafer esSâdık (rah),
“Evet dediğin gibidir, lakin bu elimdeki asa Hz Rasûlullah ’ın asasıdır; onu bolluk için yanımda taşıyorum dedi İmam Azam (rah), hemen ileri atılıp bastona sarıldı ve, “Ey Rasûlullah ’ın evlâdı, müsaade buyurun, onu öpeyim dedi Cafer esSâdık (rah) derhal kolunu açtı ve İmam Azam ’a göstererek:
“Vallahi sen bilirsin ancak bu cilt Hz Peygamber ’in hücrelerini taşıyan bir tendir ve şu gördüğün kıllar da onun kılındandır Onu öpmüyorsun da asayı öpmek istiyorsun! dedi Bununla, Hz Hasan ve Hz Hüseyin ’in zürriyetinin Hz Peygamber ’in (sav) bir parçası olduklarını hatırlattı (Bkz: Muhammed Besyûnî, esSeyyidc Fâtımatu ’zZehrâ, 37 (Beyrut, 1990))
*