En Komik Nasrettin Hoca Fıkraları En Gülünç Nasrettin Hoca Fıkraları Nasrettin Hoca Komik Fıkraları Evet Sevgili Melek'ler, sever misiniz bilmem lakin ben taa çocukluğumdan beri Nasrettin Hoca fıkralarını çok severim ve gayet de akılcı bulurum yani ders tahsis etmek amacıylaenkomiknasrettinhocafikralari5c5608f323defalt Günümüze uygun olursa, buna, kapak söz da diyebilirizenkomiknasrettinhocafikralari5c5608f323defalt Her neyse diyor ve sizlere birbirinden komik Nasrettin Öğretmen fıkralarını aktarıyorum Melek'lerimenkomiknasrettinhocafikralari5c5608f323defalt 1549142254 1549142254 enkomiknasrettinhocafikralari5c5608f3ce6ebenkomiknasrettinhocafikralari5c5608f3ce6eb enkomiknasrettinhocafikralari5c5608f3ce6eb BALIK Hoca yolculuk sırasında ara verme verip bir hana girerBu sırada hana bir başka yolcu daha girer ve ikisi birden hancıdan yiyecek birşeyler isterlerFakat hancı yiyecek olarak yalnızca bir balık olduğunu söyler ve bunu paylaşmalarını önerirBunun üstüne Öğretmen: Ben balığın yalnızca başını yiyeceğim derHancı bunun nedenini sorarHoca da: Balık başı zekayı artırırBalık başı yiyen insan akıllı olur derBunun üstüne öteki gezgin anında atılır ve Hoca'ya : Balık başını niye sen yiyeceksin? Ben yemek istiyorum derHocada itiraz etmezBalığın koca gövdesini Hoca yer ve bir hoş karnını doyururDiğer yolcu ise yalnızca balığın başını yer ve Hoca'ya seslenir: Sen koca gövdeyi yedin karnını doyurdunBen yalnızca kafayı yedim aç kaldım derÖğretmen da bunun üzerine şöyleder: Bak nasıl akıllandın! MUM ATEŞİYLE PİŞEN YEMEK YEMEK Bir gün Nasreddin Hoca ve arkadaşları iddiaya tutuşmuşlar Eğer Hoca karanlık ve soğuk bir gecede, sabaha değin köy meydanında bekleyebilirse arkadaşları ona güzel bir gösteri çekecekmiş Olur Ya bunu beceremezse o, arkadaşlarına ağırlama çekecek Kararlaştırılan gün Hoca meydanın ortasında, sabaha kadar tir, tir titreyerek beklemiş Sonra yanında gelenlere : Cilalı demiş İddiayı kazandım Ne oldu ne yaptın demişler Bekledim sabaha değin demiş Hayır demişler Sen uzaktaki bir mum ışığı ile ısınmışsın İddiayı kaybettin! Ziyafetimizi hazırla Öğretmen biçare kabul etmiş Misafir Etme vakti iri bir kazanın altına ufacık bir mum koymuş Sözde yemek yemek pişirecek Ne yapıyorsun? demişler Kıs, kıs gülerek yanıt vermiş : Bu mum sıcağıyla size yemek yemek pişireceğim arkadaşlar Uzaktaki bir mum ışığıyla ben nasıl ısındıysam, bu kazandaki yemek yemek de böylece pişecek! NEZLEYİMDE Timurlenk, Akşehir'de karargah kurulunca şehir halkı namına Nasrettin Hoca ile eşraftan iki zat hatır sormaya gittiler Kahveler içilip sohbet edildikten sonradan, Timur sormuş : Karargahımı nasıl buldunuz? Beylerden biri yanıt vermiş : Çok hoş fakat fena bir koku var! Timur fena halde kızmış, yanındakilere Alın şu adamı, boynunu vurundemiş ve öteki beye dönmüş : Koku var mı? Adam korkusundan : Ne münasebet efendimiz, miskü amber kokuyor, deyince Timur yine kızmış : Neresi misk kokuyor yalaka herif! Alın şununda boynunu vurun! Sonradan benzer soruyu Öğretmen'ya sormuş Hoca bakmış ayakkabı fiyatı yüksek yapıştırmış cevabını : Vallahi hükümdarım ne diyeyim, nezleyim burnum koku almıyor EŞEĞE YAZIK OLUR Nasreddin Hoca hayvanlarına ağır yükler yükleyip onlara ızdırap eden köylülerine iyi bir ders saptamak istemiş Bir gün eşeğine binerek köy meydanında dolaşmaya başlamış İşin garibi dolu bir çuvalı da sırtına vurmuş, o kadar geziyor Şaşırıp sormuşlar : Yahu Hoca Efendi, keza eşeğin üzerindesin, keza çuvalı sırtında taşıyorsun Nasıl bir iş bu ? Öğretmen cevabı yetiştirmiş hemencecik : Zavallı hayvan, demiş Zaten gece gündüz demeden hizmet ediyor bana Sırtına bindiriyor, yüklerimi taşıyor, değirmeni çeviriyor Bu değin hizmetlerinden sonra batmış çuvalı da ona atfetmek istemedim Bu yüzden ben vurdum sırtıma BÜTÜN İKİ ARŞIN Öğretmen bir gün Timur'un huzurundaymış Aralarında tam iki arşın mesafe varmış Timur sormuş aniden : Söyle bakalım Öğretmen, eşekle senin aranda ne fark var? Hoca lafı yapıştırmış : Bütün iki arşın efendimiz Kavuğun içinde ben de vardım Öğretmen bir gün arkadaşıyla konuşuyormuş arkadaşı demiş ancak: – “Ya hocam dün sizin evden bir ses çıktı Neydi o? Hoca: – “Hiç sadece hanımla biraz tartıştık kavuğum merenlerden yuvarlandı, demiş Arkadaşı: – “Yahu hocam hiç kavuktan bu kadar ses çıkar mı?, demiş Hoca da: – “Ya anlasana içinde ben de vardım, demiş DÜNYA KAÇ METRE Arkadaşlarından biri Hocaya sorar: Hoca, Dünya kaç metre? Tam o sırada bir cenaze geçiyormuş yanlarından Hoca onu göstererek: Ona sor! Bak, ölçmüş biçmiş, gidiyor! SEN DÜŞTÜN Nasreddin Hocanın bir gün karısı ölmüşBir ay sonradan kocası ölmüş dul bir kadınla evlenmişEvlendiği bayan Hoca ya sürekli eski kocasını anlatıyormuşYine bir gün yatakta kocasını anlatıyorduİşte benim kocam şöyle yapardı, böyle yapardıdiyeHoca sinirlenmiş ve kadına bir tekme atmış bayan yere düşmüşKadın sormuş: Aman hoca niye attın beni yataktan? Hocanında cevabı hazır: Eeee yatakta bi sen yatıyosun bi ben bide eski kocanÜçümüz sığamadık sende düştün SECDEYE VARIRSA Nasreddin Öğretmen ile arkadaşları Konya'da bir eve akşam yemeğine gösteri edilmişler Ev eski ve ahşap, bastıkça tahtalar gıcırdıyor, öğretmen laf atmış : Evin tahtaları ses veriyor! Adam çokbilmiş ya : Bizim ev öyle sofudur, arada bir zikreder! Öğretmen laf altında kalır mı : Ya aşka gelip secdeye varırsa?