Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Anıtı'nda düzenlenen törende konuştu. "Buradan samimi bir çağrıda bulunmak istiyorum; kalbi millet ve memleket sevdasıyla çarpan herkesi davamıza destek olmaya çağırıyorum" diyen Erdoğan, "Gelin şehitlerimizin emanetine birlikte sahip çıkalım, gelin 2023 hedeflerini birlikte inşa edelim" çağrısı yaptı.
Sözlerine "İstiklalimizin ve istikbalimizi borçlu olduğumuz şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Bin yıldır her yanını şehit kanlarıyla suladığımız topraklarımızın vatanımız olarak kalmasında mücadele eden gazilerimizi de yad ediyorum" diye başlayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"15 Temmuz gecesi ülkemize saldıran FETÖ'cü hainlerin TBMM'yi özellikle hedef alması rastgele bir tercih değildir. Bu Meclis savaş meydanında kurulmuş bir meclistir. Bu meclis ülkemizi, milletimizin umudu olarak yeniden ayağa kaldıran meclistir. Bu meclis mayası bağımsızlık ateşiyle yoğrulmuş bir meclistir. 700 yıllık cihan devletinden genç bir cumhuriyet çıkaran bir meclistir.
Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak 17 yılı aşkın süredir, bu Meclis'te hizmet etmekten şeref duyuyorum. Dünyada gazi unvanını bu kadar hak eden ve hakkıyla taşıyan bir meclis bilmiyorum. Dünyada meclisine bu kadar sahip çıkan bir başka millet de bilmiyorum.
15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Özel Harekat Başkanlığı, Ankara Emniyet Müdürlüğü ve Meclis'e bomba yağdıran hainler ne yaptığını iyi biliyorlar. Darbeciler yaptıkları işin gayet şuurundaydılar. O tetiklere bilerek dokunuyor, can alıyorlardı. Eğer güçleri yetseydi, ülkenin Cumhurbaşkanı, Başbakanı başta olmak üzere tüm yöneticilerini katletmekten çekinmediklerinden emin olunuz. Hamd olsun Allah'ın yardımı ve milletimizin direnişiyle güçleri yetmedi ve darbe girişimi başarısızlıkla sonuçlandı.
Arkasında çok büyük hesapların olduğu, gerçekleştiğinde ülke ve millet olarak bambaşka mecralara sürükleneceğimiz tarihi bir kırılma noktasıdır. Açık söylüyorum, Malazgirt'te ne olmuşsa 15 Temmuz'da o olmuştur. Kosova'da, Niğbolu'da ne olmuşsa 15 Temmuz'da o olmuştur. İstanbul'un fethinde ne olmuşsa 15 Temmuz'da o olmuştur. Çanakkale'de, İstiklal Harbi'nde ne olmuşsa 15 Temmuz'da o olmuştur.
Cumhuriyet tarihi boyunca neredeyse kesintisiz verdiğimiz terörle mücadelede ne olmuşsa 15 Temmuz'da o olmuştur. Velhasıl 15 Temmuz, bu topraklarda yaşadığımız asırlar boyunca verdiğimiz varlık yokluk mücadeleleri zincirinin en son halkasıdır. Her kim 15 Temmuz'u küçümsemeye, önemsizleştirmeye, itibarsızlaştırmaya, karikatürleştirmeye çalışıyorsa bilin ki, amacı işte bu derin tarihi anlamı gölgelemek, gözlerden kaçırmaktır.
Dünyada, milletleri millet yapan ve asırlar boyunca etrafında bir arada tutunulmasını sağlayan destanlara baktığımızda, çoğunun konu ve hacim olarak 15 Temmuz'un gerisinde olduğunu görürüz. Buna karşılık, cihan savaşları gibi gerçekten çok büyük katliamların, acıların yaşandığı hadiselerden ise herhangi bir destan çıkmamıştır. Bazen tek bir kahraman koskoca bir milletin kaderini değiştirir. 15 Temmuz'da, ülkemizin dört bir yanında milyonlarca kahraman ortaya çıkmış ve kendileriyle birlikte tüm milletin geleceğine damga vurmuştur. Türkiye Büyük Millet Meclisimiz ve o gece burada darbecilere duruşları ve sesleriyle meydan okuyan milletvekillerimiz dahi tek başına 15 Temmuz'u tarihimizin en önemli destanlarından biri yapmaya yeterlidir.
Ülkelerin ve milletlerin tarihi dönüm noktalarını anlamak için bu tür hadiselerin öncesi ve sonrasını mukayese etmek gerekir. FETÖ'cülerin bürokrasideki, iş dünyasındaki, siyasetteki, medyadaki yaptıkları herhangi bir hamle sonucu felçle sonuçlanan bir ülke konumundaydı. Çok enerji sarf ediyor, az mesafe kat ediyorduk. Ülkemizin karşılaştığı sıkıntılarının gerisinde bu örgütün siluetini görmeye başladık. Ama örgütün sinsi yapısı nedeniyle etkili tedbir almakta zorlanıyorduk.
Örgütün kendini pervasızca belli ettiği yer 17/25 Aralık darbe girişimidir. Yüce Meclis o gece milletimizin iman dolu göğsünün çelikleşmiş serhaddi olarak darbecilerin bozgununu hızlandırmıştır. FETÖ hücrelerinin tasfiyesiyle Türkiye yepyeni ufuklara kavuşmuştur. TSK, bir türlü harekete geçiremediğimiz operasyonlarını arka arkaya yapmaya başlamıştır. İnsanlarımız yönlerini geleceğe çevirmişlerdir. TBMM de çıkardığı kanunlarla ülkemizin reform gündemine katkılarda bulunmuştur. Çok daha güçlü ve kararlı bir şekilde yolumuza devam ediyoruz.
Dünyada kartların yeniden karıldığı bir sürece girmiş bulunuyoruz. Türkiye bu sürecin tam merkezinde yer alıyor. Bu değişim sürecini başarıyla yönetmek mecburiyetindeyiz. Tüm komşularımız, kardeşlerimiz için güçlü olmak, sağlam durmak zorundayız. Kimin adına, ne sebeple olursa olsun hiçbir gücün demokrasimize yeni prangalar vurmasına engel olamayız. Bizlerin de tarihten ders alarak geleceğimizi inşa etmemiz gerekiyor. Ülkemiz geçmişte önüne çıkan pek çok fırsatı değerlendirememiş, kavgalar, ideolojik çekişmeler nedeniyle enerjisini heba etmiştir. 10 yılda bir tekrarlanan darbeler Türkiye'yi dışa bağımlı ekonomiye mahkum etmiştir.
Yalan, istismar ve gerilim siyasetini kapımıza asla yaklaştırmadık. Yaklaştırmıyoruz, yaklaştırmayacağız. İnsanımızı birbirine düşürmeye çalışanlara inat 83 milyonun kardeşliğini savunduk, savunacağız.
Son 18 yılda demokrasiden ekonomiye, savunmadan terörle mücadeleye, sağlıktan tarıma turizme kadar her alanda bu yanlışa düşmemekte gösterdiğimiz kararlılık varıdır. Milletin gündemini iftira ve yalanlarla zehirleyen edep fukaralarına rağmen vakarımızından taviz vermedik, vermeyeceğiz. Milletimizin bölünmesine, parçalanmasına müsaade etmeyeceğiz. 83 milyonun kardeşliğini savunduk, savunacağız. Bizim nazarımızda hiçbir şey vatanımızın istikbalinden daha kıymetli değildir. Söz konusu vatansa ve milletse gerisi teferruattır. Sokak terörüyle, şiddetle, baskıyla siyaseti hedef alanları hüsrana uğratacağız. Kendi istikbali için Türkiye'yi ateşe atmaya hazır muhterislere inat, vatanımızı, bağımsızlığımızı savunmaya devam edeceğiz.
Buradan samimi bir çağrıda bulunmak istiyorum; kalbi millet ve memleket sevdasıyla çarpan herkesi davamıza destek olmaya çağırıyorum. Gelin şehitlerimizin emanetine birlikte sahip çıkalım, gelin 2023 hedeflerini birlikte inşa edelim. Bunu başardığımızda ülkemizin önünü kesebilecek hiçbir engel yoktur."