Erdoğan'dan Türk Konseyi'ne teklif: Demir yolunu Orta Asya'ya kadar uzatalım

"Tüm insanlık olarak şuan görünmez düşmana karşı güç bir savaş veriyoruz." diyen Erdoğan, "Salgının tesiriyle birebir vakitte global çapta sosyo-ekonomik krizle de karşı karşıyayız." tabirlerini kullandı. Erdoğan, "Koronavirüsle savaşı elbette kazanacağız." dedi.

Erdoğan, tepede yaptığı konuşmada, "Görünmez düşmana karşı güç bir savaş yürütüyoruz. Türk Kurulu Zirvesi koronavirüs salgınıyla uğraşta dayanışmamızı perçinleyecektir." tabirlerini kullandı.

Bu toplantının düzenlenmesine öncülük eden Türk Konseyi'nin devir lideri Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'e şükranlarını sunan Erdoğan, bu vesileyle Macaristan Başbakanı Viktor Orban ve şahsında Macar halkının Paskalya Yortusunu tebrik etti.
Türkmenistan Devlet Lideri Gurbangulu Berdimuhamedov'u da görmekten bahtiyarlık duyduğunu lisana getiren Erdoğan, Türkmenistan'ı müteakip mutat dorukta üye olarak görmeyi temenni ettiklerini söyledi.

Tüm insanlığın şu an görünmez bir düşmana karşı sıkıntı bir savaş yürüttüğünü belirten Erdoğan, Türk Konseyi'nin bu inanılmaz tepesinin koronavirüs salgınıyla uğraşta ülkeler ortasındaki dayanışmayı perçinleyeceğini tabir etti.

Türk dünyası olarak Allah'ın müsaadesiyle bu zahmetli süreçten güçlenerek çıkacaklarına tüm kalbiyle inandığını lisana getiren Erdoğan, salgın nedeniyle hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına baş sıhhati, hastalara acil şifalar diledi. 



Türkiye olarak virüsün yayılmaya başladığı birinci günden itibaren gerekli önlemleri hızla hayata geçirdiklerini hatırlatan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Sağlık Bakanlığı bünyesinde tesis ettiğimiz Bilim Heyetimizin tavsiyeleri temelinde gayretimizi sürdürüyoruz. Salgının toplum psikolojisi üzerindeki tesirlerini göz önüne alarak bu mevzuda kıymetlendirme ve tekliflerde bulunacak başka bir mekanizmayı, Toplum Bilimleri Heyeti ismiyle tesis ettik. Son 17 yılda sıhhat alanına yaptığımız yatırımlar sayesinde hamdolsun salgına nispeten daha hazırlıklı yakalandık. Birebir biçimde sıhhat materyallerinin üretimi ve tedariki konusunda şu ana kadar önemli bir düşünce yaşamadık. Kendi gereksinimlerimizi karşılamanın yanı sıra tüm imkanlarımızı zorlayarak kardeşlerimizin yanında olmaya çalışıyoruz.

Sizlerden gelen talepleri öncelikli olarak kıymetlendiriyoruz. Kurul üyeleri ortasında da gerekli dayanışma ve yardımlaşmanın tesis edildiğini görmekten büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Türk Kurulu bu alandaki iş birliğimizi daha verimli kılmak için yararlı bir platform olduğunu şimdiden ispatlamıştır. Bu minvalde sıhhat bakanlarımızın da gereksinim halinde görüntü konferanslar gerçekleştirerek görüş alış verişinde, bilgi, bilgi ve deneyim paylaşımında bulunabileceklerini düşünüyorum."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgının tesiriyle birebir vakitte global çapta bir sosyo ekonomik krizle de karşı karşı olunduğunu belirterek, "Aldığımız önlemler aramızdaki ticareti olumsuz etkileyebiliyor. Bu nedenle ulaştırma, gümrük, hudut geçişleri üzere alanlarda halk sıhhatini gözetmek suretiyle, olabilecek en pratik tahlilleri, en kısa vakitte hayata geçirmeliyiz. Özgür, açık ve kurallara dayalı bir anlayış çerçevesinde milletlerarası ticaretin ve kargo nakliyatının sürdürülmesi, tedarik zincirinin sürekliliği açısından hayatidir. Alacağımız ulusal önlemlerin, Dünya Sıhhat Örgütü'nün tavsiyeleri ve Dünya Ticaret Örgütü kuralları temelinde ticari iş birliğimizi adeta kollar mahiyette olması, dayanışmamızın gereğidir." diye konuştu.



Gelişmelerin, Hazar geçişli orta koridorun güçlendirilmesinin değerini bir kere daha ortaya koyduğunu söz eden Erdoğan, "Bu ulaştırma koridorunda temassız dış ticaret ve çok modlu nakliyecilik sistemlerinin geliştirilmesini teminen somut adımlar atmak için iş birliğimizi ağırlaştırmamız gerekiyor." dedi.

"DEMİR YOLU NAKLİYATINI ORTA ASYA'YA KADAR UZATABİLİRİZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan ortasında yük nakliyeciliği için kullanılan demir yolu nakliyatını Orta Asya'ya kadar uzatabileceklerini söyledi.

Erdoğan, "Bakü-Tiflis-Kars çizgisi üzerinden mevcut yüke ek günlük 3 bin 500 ton yükün taşınabilmesi için çalışmalar yapıyoruz." sözünü kullandı.

Kapanan kara yolu geçişleri nedeniyle Azerbaycan ve Kazakistan'ın Türk taşımacıları açısından kıymetli bir transit güzergah haline geldiğine vurgu yapan Erdoğan, "Bu bağlamda kurul üyelerimizden geçiş evrakı kotası, geçiş fiyatları, şoför vizeleri üzere hususlarda kolaylık sağlamalarını bekliyorum. Ro-Ro sınırlarındaki fiyatlarda indirime gidilmesi, muhtaçlık duyulan ek geçiş dokümanlarının temini, geçiş fiyatlarının mütekabiliyet çerçevesinde kaldırılması bilhassa kıymet arz ediyor." diye konuştu.

"64 ÜLKEDEN 25 BİNDEN FAZLA VATANDAŞIMIZIN ÜLKEMİZE GERİ DÖNÜŞLERİNİ TEMİN ETTİK"

Salgın ile gayret çalışmalarına değinen Erdoğan, şöyle konuştu:



"Malum salgının önlenmesi gayesiyle yolcu nakliyeciliğine kısıtlamalar getirdik. Fakat karşı taraf müsaade verdiği sürece hiçbir kargo seferimizi aksatmadık. Bu çerçevede tüm dostlarımızın gerekli esnekliği göstermesini bekliyoruz. İrtibat dalı de salgın ile kıymetli bir imtihandan geçiyor. Salgın, acil durumlarda bu alanın kesintisiz bir biçimde işletilmesinin gerekliliğini bir kere daha ortaya koymuştur. Kurulumuzun bu manada siber güvenlik olgusunun geliştirilmesi ve uygulanması konusunda da rol alabileceğine inanıyorum. Tüm bu sorunların ele alınması hedefiyle ulaştırma ve ticaret bakanlarımızın görüntü konferans formülüyle bir ortaya gelmesini de teklif ediyorum."

Erdoğan, salgının başladığı günden bu yana 64 ülkeden 25 binden fazla vatandaşın ülkeye geri dönüşlerini emin ettiklerini anlatarak, "Sizlere de Türkiye'de bulunan vatandaşlarınızın tahliyeleri için uçak seferleri noktasında gerekli kolaylıkları gösterdik, gösteriyoruz. Vize ve ikamet müsaadesi ihlali yapan yabancılara önlemler müddetince cezai süreç uygulamama kararı aldık. Türk vatandaşlarının olabilecek tahliyeleri kapsamında sizlerin de benzeri esneklikleri sağlayacağınıza inanıyorum." dedi.

Erdoğan, kelamlarını şöyle sürdürdü:



"Allah'ın müsaadesiyle koronavirüsle savaşı elbette kazanacağız. Akabinde da yeni bir dünya gerçeğiyle karşı karşıya kalacağız. Bu nedenle çabamızı sürdürürken öteki taraftan da salgın sonrası periyot için hazırlık yapmalıyız. Sıhhat alanındaki iş birliğinden ticarete, iktisattan toplumsal psikolojiye, gelişmelere bütüncül formda yaklaşmalı, iş birliği alanlarını tespit ederek gerekli adımları hızla atmalıyız. Bu minvalde salgınla ilgili meselelere tahlil üretmek, bilgi, deneyim paylaşımında bulunmak, ayrıyeten salgın sonrası periyoda dair stratejiler üretmek gayesiyle ulusal kriz merkezlerimiz ortasında bir eş güdüm iş birliği düzeneğinin ihdasını öneriyorum. Bu biçimde bir hareket stili benimsenmesi kurulumuzun memleketler arası görünürlüğünü pekiştirecek, bölgesel ve hatta global çapta tartısını arttıracaktır.

Kutadgu Bilig'deki şu kutlu tavsiyeyi şahsımla bir arada tüm arkadaşlarıma hatırlatmak istiyorum. "İnen yükselir, yükselen iner, parlayan söner ve yükselen durur.' Evet, Yusuf Has Hacib'in dediği üzere, 'İçinden geçtiğimiz bu düşünceli devirler de inşallah kısa müddette bitecek, çok daha aydınlık ve huzurlu günler bizleri kucaklayacaktır.' Rabb'im yar ve yardımcımız olsun."

Erdoğan, toplantının hayırlara vesile olmasını dileyerek Türk coğrafyasına Türkiye'nin selamlarını ilettiğini söz etti.