Ereğli'den Cıktım Sokun Eyledim turkusu ve hikayesi
Ereğli'den Cıktım Sokun Eyledim hikayesi
Ali Ercan, Kara Kaş Gozlerin Elmas ve Niğde Turkuleri adlı kitabında Sabi Babaisminde bir kişiden dinlediği bu turkunun hikayesini aynen şoyle anlatmaktadır:
Orta koyde Tahir efendi adında bir halk şairi varmış Bu zat sazını kendi zevki icin calarmış Altında atı, terkesinde sazı, şehir şehir, kasaba kasaba dolaşırmış Gunlerden bir yaz mevsimi Ereğli'ye gezmeye gidiyor Şehre girmeden bir ağaclık, su kenarında bir kac aşiret cadırına rastlıyor Cadırların bir tanesinden guzel bir kız ellerindeki helkeleri,sacları iki boluk,yakınındaki pınara su doldurmaya gidiyor Tahir efendi kızı gorunce aşık oluyor Kendisini tanıtıyor ve Allah'ın emri ile de kıza evlenme teklifi yapıyor Kız ise Tahir efendiyi ayaktan başa kadar suzdukten sonra teklifi kabul ediyor Yalnız babam Adana'ya gitti, bir hafta sonra gelir, o zaman gel ve beni babamdan istediyor
Tahir efendi hemen geri Ortakoy'e doner ve en yakın akrabasına,eşine,dostuna durumu anlatır ve bir haftayı sabırsızlıkla bekler O bekleye dursun ,kızın babası uc gun sonra donuyor Kızının durumunda bir takım değişiklikler seziyor Vaziyeti başka bir şahıs tarafından da oğrenen baba,bu işe asla razı olmuyor Hemen cadırı,catmayı yuklenip Adana tarafına doğru yollanıyor Bir hafta geciyor ve Tahir efendi dunurculerini toplayıp Ereğli'ye hareket ediyor Cadırın olduğu yere geldikleri zaman hepsi şaşırıyorlar Cunku cadırın yerinde yeller esmektedir Tahir efendi Sevgili Husne'sinin ayak izinden başka hicbir şeye rastlayamıyor Sonsuz gam tulune burunen Tahir efendi ceker sazını, vurur mızrabını ve bu turkuyu yakar
Ereğli'den Cıktım Sokun Eyledim hikayesi
Ali Ercan, Kara Kaş Gozlerin Elmas ve Niğde Turkuleri adlı kitabında Sabi Babaisminde bir kişiden dinlediği bu turkunun hikayesini aynen şoyle anlatmaktadır:
Orta koyde Tahir efendi adında bir halk şairi varmış Bu zat sazını kendi zevki icin calarmış Altında atı, terkesinde sazı, şehir şehir, kasaba kasaba dolaşırmış Gunlerden bir yaz mevsimi Ereğli'ye gezmeye gidiyor Şehre girmeden bir ağaclık, su kenarında bir kac aşiret cadırına rastlıyor Cadırların bir tanesinden guzel bir kız ellerindeki helkeleri,sacları iki boluk,yakınındaki pınara su doldurmaya gidiyor Tahir efendi kızı gorunce aşık oluyor Kendisini tanıtıyor ve Allah'ın emri ile de kıza evlenme teklifi yapıyor Kız ise Tahir efendiyi ayaktan başa kadar suzdukten sonra teklifi kabul ediyor Yalnız babam Adana'ya gitti, bir hafta sonra gelir, o zaman gel ve beni babamdan istediyor
Tahir efendi hemen geri Ortakoy'e doner ve en yakın akrabasına,eşine,dostuna durumu anlatır ve bir haftayı sabırsızlıkla bekler O bekleye dursun ,kızın babası uc gun sonra donuyor Kızının durumunda bir takım değişiklikler seziyor Vaziyeti başka bir şahıs tarafından da oğrenen baba,bu işe asla razı olmuyor Hemen cadırı,catmayı yuklenip Adana tarafına doğru yollanıyor Bir hafta geciyor ve Tahir efendi dunurculerini toplayıp Ereğli'ye hareket ediyor Cadırın olduğu yere geldikleri zaman hepsi şaşırıyorlar Cunku cadırın yerinde yeller esmektedir Tahir efendi Sevgili Husne'sinin ayak izinden başka hicbir şeye rastlayamıyor Sonsuz gam tulune burunen Tahir efendi ceker sazını, vurur mızrabını ve bu turkuyu yakar