Ergenlik Cağı
ERGENLİK NEDİR?
Ergenlik, cocukluktan yetişkinliğe geciş donemi olup; bedensel ve ruhsal bir değişim surecidir Ergenlik doneminin sonunda fiziksel, ruhsal ve cinsel gelişim tamamlanır Ergenlik donemindeki psikolojik değişim ile birey, oncelikle yeni bir kimliğe burunur Bu kimlik bireyin gelecekte toplumda ustleneceği rolun belirlenmesi acısından oldukca onemlidir Bluğ cağı, diğer bir deyişle pubertede vucutta gozle gorunur ergenlik belirtileri ortaya cıkar Puberte kız cocuklarında 910, erkeklerde 1112 yaşlarında başlar Cinsiyet ozellikleri belirginleşir Pubertenin ortaya cıkışında genetik ozellikler, sosyoekonomik duzey ve beslenme rol oynar
Ergenliğin ilk doneminde vucutta fiziksel ve cinsel gelişim on plandadır Bu fizyolojik değişiklikler sırasında ergenin ilgisi kendi bedenine yoneliktir Birey bedenine ve o gune kadar taşıdığı kişisel role karşı yabancılaşma hisseder Bu surecte hırcınlık, sebepsiz ofke patlamaları, durup dururken ağlamalar, sinirlilik halleri sık gorulen durumlardır
Ergenliğin orta doneminde fiziksel buyume devam eder Kişi kendi bedenindeki fizyolojik değişikliklere uyum sağlar Bu donemde ozerklik on plandadır Yani anne ve babadan bağımsız olarak kendi başına karar verebilme yeteneği gelişir Ozerklik doneminde bireyin kendi başına karar verebilmesi icin ozguvenin gelişmesi gerekmektedir Bu da anne ve babanın desteğiyle gercekleşir Bir sonraki aşama, kimlik oluşturmadır Ergen kişi kendini tanımlar Ben neyim? sorusuna cevap arar Cocukluktan itibaren kendisini ailenin bir ferdi olarak kabul eden birey toplumdaki yeni yerini aramaya başlar Bu donemde arkadaş gruplarının onemi artar Ozerkliği iyi gelişmiş birey grup uyelerinden herhangi birinin etkisi altında kalmaz Birey hem aileden uzaklaşma ve kendi bireyselliğini ispatlama cabası icindedir hem de anne ve babanın sevgi ve desteğine ihtiyac duyar Bu celişkili duygular icinde ergen kişi anne ve baba ile catışmaya girer Eğlence ile sorumlulukları arasında celişki yaşar Okuldaki başarısı duşebilir Bu durum aile ile catışmayı arttırır
Gec ergenlik doneminde fiziksel gelişim tamamlanır Aile ile olan ilişkilerde catışmalar azalır Kişisel olgunluk artar Bu donemde bireyin toplumsal hayatta alacağı rol belirlenir
ERGENLİK DONEMİNDE GORULEN PSİKİATRİK BOZUKLUKLAR
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun gec donem belirtileri
Davranış bozuklukları (zıtlaşma,suc eğilimleri)
Duygulanım bozuklukları (Manik depresif hastalık ve depresyon)
Anksiyete
Obsesif kompulsif bozukluklar takıntılar
Fobiler
Panik ataklar
Uyum bozuklukları (cevre, aile ve okul)
Yeme bozuklukları (Anoreksiya nervoza)
Tik bozuklukları
Uyuşturucu madde ve alkol kullanımı
Okuma ve oğrenme bozuklukları
Kişilik bozuklukları
Toplumu oluşturan bireylerin gelişimi cocukluk ve ergenlik doneminden başlayarak ergen ve yaşlılık olarak devam etmektedir Kişilerde ileriki donemlerde gorulen psikiatrik bozuklukların temelinde cocukluk cağı ve ergenlik doneminde yaşanılan travmalar yatmaktadır Ergenlik doneminde sağlıklı bedensel, ruhsal ve cinsel gelişim gostermeyen bireyler ileride şiddet olaylarına karışmaktadır Suc işleyenler arasında yapılan bir araştırmada bu bireylerin coğunda cocukluk doneminde hiperaktivite ve dikkat eksikliği olduğu saptanmıştır
Cocukluk cağında cinsel tacize veya kotu davranışlara maruz kalan bireyler ileri yaşlarda benzeri davranışları kendileri gosterirler Burada bilincaltında yatan gercek, bireyin cocukluk doneminde kendisine tacizde bulunan kişi gibi guclu olma arzusudur Temelde yatan saldırganla ozdeşleşme duşuncesidir Kişi saldırgan gibi guclu olma icgudusuyle kendine kurban arar Toplumumuzda rapor edilmeyen cok sayıda cocukluk cağı aile ici cinsel taciz vakaları bulunmaktadır Bunun etkileri erişkin cağda ozellikle kadınlarda ceşitli donemlerde gorulen depresyon durumudur Cocukluk cağında kişinin ruhsal yapısında meydana gelen zedelenmeler ileride o birey tarafından bir başkasına uygulanan bir davranış bozukluğu şeklinde karşımıza cıkar Şoyle ki; cocukluk cağında tacize uğrayan bir birey erişkin donemde kendisi taciz eden kişi rolunu ustlenir
Anoreksiya nervoza; bir yeme bozukluğudur Genellikle ergenlik cağında meydana gelir Hastaların %90ı kadındır Coğunlukla birkac kilo verme isteğiyle başlar, fakat daha sonra gıda alımı giderek kısıtlanır Kişi fiziksel goruntusunu takıntı haline getirir ve gercekten şişman olmasa bile surekli olarak şişman olduğunu duşunur Altta yatan sebep tamamen psikolojiktir Aşırı şekilde perhiz yapmak ergin kişinin kendi hayatı uzerinde kontrol kurma isteğini gosterme şekli de olabilir Sadece vucudun goruntusunu şekillendirmek değil aynı zamanda buyumeyi ve cinsel gelişimi geciktirmek de istiyor olabilir Anoreksiya hastalarının yarısında istemli olarak başlatılan kusma alışkanlığı vardır Bir oturuşta cok fazla miktarda yemek yenir ve bunu takiben istemli olarak kusulur Daha cok hayat standartları yuksek ailelerin cocuklarında ve hayatının her alanında mukemmeliyetci kişiliklerde gorulur
Ergenlik doneminde ki genc doğumundan itibaren bağımlı olduğu anne ve babasından ozerk hale gelirken arkadaş grubuna sıkıca bağlanır Grup etkileşimi ozerkliği iyi gelişmemiş genclerin uzerinde bir baskı oluşturur Oyle ki; grupta sigara, alkol veya herhangi bir uyuşturucu kullanılıyorsa, o genc gruptaki yerini kaybetme korkusu ya da alay edilme endişesi ile bu maddeleri kullanmaya başlar Bazen de sırf kendisini farklı bir birey olarak ortaya koyabilmek amacıyla sigara, alkol vb kullanmaya başlar Genclerde alkolizmin en guclu belirleyicisi sigaradır Alkolik gencler arasında sigara bağımlısı olmayan yok gibidir Madde kullanımı genellikle sigara ile başlar Ardından alkol, daha sonra da esrar ya da ucucular (bally, tiner) gelir Madde kullanımı ilk olarak deneme amacıyla olur Bunda ozenti onemli rol oynar Daha sonra genc, zevk icin bu maddeyi zaman zaman kullanmaya başlar Duzenli kullanmaya başladıkca tolerans gelişir Maddeyi zaman zaman zevk icin kullanan kişi bir sıkıntı veya uzuntu yaşadığında uyuşturucu maddeye sığınır, uzuntusunu azaltmak icin duzenli olarak kullanmaya başlar ve zamanla bağımlılığa kayar
Bağımlılıkla ilgili risk faktorleri
Ebeveynlerden herhangi birinin madde kullanımı
Ebeveynlerin cocuğa ilgisizliği
Stresli yaşam (maddi guclukler)
Madde kullanan arkadaş grupları icersinde yer almak
Duşuk sosyoekonomik duzey
Cinsel tacize maruz kalma
Kendine guvenin az olması
Kendine zarar verici davranışlarda bulunan bireyler (vucutta sigara sondurme, jiletle kesme)
Etraftan kolay etkilenme
Agresif kişilik
Davranış bozuklukları
Tum bu risk faktorlerine karşılık duygusal olarak destekleyici anne ve babanın varlığı; genc ile anne ve baba arasındaki iyi etkileşim madde bağımlılığına karşı onleyici faktorlerdir
Son yıllarda depresyon gencler arasında giderek yaygınlaşmaktadır Erkeklerde kızlara oranla daha fazla gorulmektedir Depresyonda en onemli yatkınlık nedeni kalıtımdır Yapılan araştırmalar depresyon geciren genclerin akrabalarında da depresyonun sık gorulduğunu gostermektedir Depresyona yatkın bireylerde ortak bazı kişilik ozellikleri dikkat cekmektedir Kimseyi incitmemeye, herkesi hoşnut etmeye calışırlar Bunlar genellikle aşırı duyarlı, titiz, sorumluluk duygusu yuksek kişilerdir Surekli mukemmeli arayıp ulaştıkları başarıları yetersiz gorurler Fazla gururlu olup, ofkelerini genellikle belli etmez sıkıntılarını iclerine atarlar Depresyon hangi nedene bağlı olursa olsun bir beyin hastalığıdır Beyinde en sık rastlanan bulgu sinir hucreleri arasındaki iletişimi sağlayan kavşaklardaki tıkanıklıktır Gecişten sorumlu maddelerin uretimindeki ya da karşı tarafa iletilmesindeki bir bozukluğun depresyona yol acabileceği ileri surulmektedir
Mani, depresyonun zıttıdır Aşırı neşe ya da taşkınlık hali olarak tanımlanır İcini kaplayan taşkın duygular bireyi surekli konuşmaya ve hareket etmeye zorlar Gunluk uyku suresi azalır Maniye giren birey aşırı bir guven duygusu icindedir Manik atak geciren bireylerin coğunluğu daha sonra bir depresyon gecirir Mani ve depresyon aynı ruhsal bozukluğun iki farklı evresi olarak kabul edilmektedir Mani ve depresyon arası normal donemler olabilir
Depresyonun en dramatik sonuclarından biri intihardır Depresyon geciren bireylerin %15i yaşamlarını intiharla noktalarlar
KİMLER İNTİHARA EĞİLİMLİDİR?
Ailede başka intiharların varlığı
Depresyon gibi duygulanım bozuklukları
Eleştiriye aşırı duyarlılık
Strese karşı tolerans eksikliği
İletişim eksikliği
Tek başına yaşayanlar
Mukemmeliyetcilik ve yuksek standartlara sahip olma duyguları
Maddi sorunlar
Aile ici huzursuzluklar ve baskılar
Fiziksel veveya cinsel istismar
Toplum tarafından dışlanma ve prestij kaybı
Ebeveynler tarafından ağır ve aşağılayıcı cezaların verilmesi
Ozguveni eksik olan gencler de stres karşısında intiharı secmektedir
Turkiyede her beş gencten birinde ruhsal sorunlar ve davranış bozukluğu bulunmaktadır İntihar eğilimleri kızlara oranla erkeklerde daha fazla gorulmektedir
Yapılan araştırmalarda intihar edenlerde beyinde kortikal bolgede serotonin olarak adlandırılan kimyasal bir maddenin duzeyinde azalma saptanmıştır Bu bolge beyinde en ust duzey cağrımların gercekleştiği bir bolgedir
Ergenlik doneminde bedensel ve ruhsal değişim surecinin hızlı olması nedeniyle buna uyum sağlayamayan cocuklarda ruhsal sorunlar ortaya cıkmaktadır Genclik intiharlarının en sık rastlanan nedeni depresyondur Daha sonra alkol vb madde kullanımları gelir Yardımsızlık ve caresizlik duyguları ile kişilik problemleri de genclik intiharlarının sebepleri arasındadır
Genclerin ruhen ve bedenen sağlıklı gelişmeleri, sağlıklı erişkinler olmaları icin toplum ve aileye onemli gorevler duşmektedir
Bu nedenle ergenlik donemindeki bir gence; toplumda, arkadaş gruplarında ve ailesinde yalnız olmadığını hissettirirken ozguvenini de kazanması icin yeteri kadar ozgurluk verilmelidir Bu cağdaki bir gence yaşadığı değişiklikler anlatılıp, bunların normal gelişmeler olduğu acıklanırsa bu sıkıntılı donemi daha kolay atlatır
ERGENLİK NEDİR?
Ergenlik, cocukluktan yetişkinliğe geciş donemi olup; bedensel ve ruhsal bir değişim surecidir Ergenlik doneminin sonunda fiziksel, ruhsal ve cinsel gelişim tamamlanır Ergenlik donemindeki psikolojik değişim ile birey, oncelikle yeni bir kimliğe burunur Bu kimlik bireyin gelecekte toplumda ustleneceği rolun belirlenmesi acısından oldukca onemlidir Bluğ cağı, diğer bir deyişle pubertede vucutta gozle gorunur ergenlik belirtileri ortaya cıkar Puberte kız cocuklarında 910, erkeklerde 1112 yaşlarında başlar Cinsiyet ozellikleri belirginleşir Pubertenin ortaya cıkışında genetik ozellikler, sosyoekonomik duzey ve beslenme rol oynar
Ergenliğin ilk doneminde vucutta fiziksel ve cinsel gelişim on plandadır Bu fizyolojik değişiklikler sırasında ergenin ilgisi kendi bedenine yoneliktir Birey bedenine ve o gune kadar taşıdığı kişisel role karşı yabancılaşma hisseder Bu surecte hırcınlık, sebepsiz ofke patlamaları, durup dururken ağlamalar, sinirlilik halleri sık gorulen durumlardır
Ergenliğin orta doneminde fiziksel buyume devam eder Kişi kendi bedenindeki fizyolojik değişikliklere uyum sağlar Bu donemde ozerklik on plandadır Yani anne ve babadan bağımsız olarak kendi başına karar verebilme yeteneği gelişir Ozerklik doneminde bireyin kendi başına karar verebilmesi icin ozguvenin gelişmesi gerekmektedir Bu da anne ve babanın desteğiyle gercekleşir Bir sonraki aşama, kimlik oluşturmadır Ergen kişi kendini tanımlar Ben neyim? sorusuna cevap arar Cocukluktan itibaren kendisini ailenin bir ferdi olarak kabul eden birey toplumdaki yeni yerini aramaya başlar Bu donemde arkadaş gruplarının onemi artar Ozerkliği iyi gelişmiş birey grup uyelerinden herhangi birinin etkisi altında kalmaz Birey hem aileden uzaklaşma ve kendi bireyselliğini ispatlama cabası icindedir hem de anne ve babanın sevgi ve desteğine ihtiyac duyar Bu celişkili duygular icinde ergen kişi anne ve baba ile catışmaya girer Eğlence ile sorumlulukları arasında celişki yaşar Okuldaki başarısı duşebilir Bu durum aile ile catışmayı arttırır
Gec ergenlik doneminde fiziksel gelişim tamamlanır Aile ile olan ilişkilerde catışmalar azalır Kişisel olgunluk artar Bu donemde bireyin toplumsal hayatta alacağı rol belirlenir
ERGENLİK DONEMİNDE GORULEN PSİKİATRİK BOZUKLUKLAR
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun gec donem belirtileri
Davranış bozuklukları (zıtlaşma,suc eğilimleri)
Duygulanım bozuklukları (Manik depresif hastalık ve depresyon)
Anksiyete
Obsesif kompulsif bozukluklar takıntılar
Fobiler
Panik ataklar
Uyum bozuklukları (cevre, aile ve okul)
Yeme bozuklukları (Anoreksiya nervoza)
Tik bozuklukları
Uyuşturucu madde ve alkol kullanımı
Okuma ve oğrenme bozuklukları
Kişilik bozuklukları
Toplumu oluşturan bireylerin gelişimi cocukluk ve ergenlik doneminden başlayarak ergen ve yaşlılık olarak devam etmektedir Kişilerde ileriki donemlerde gorulen psikiatrik bozuklukların temelinde cocukluk cağı ve ergenlik doneminde yaşanılan travmalar yatmaktadır Ergenlik doneminde sağlıklı bedensel, ruhsal ve cinsel gelişim gostermeyen bireyler ileride şiddet olaylarına karışmaktadır Suc işleyenler arasında yapılan bir araştırmada bu bireylerin coğunda cocukluk doneminde hiperaktivite ve dikkat eksikliği olduğu saptanmıştır
Cocukluk cağında cinsel tacize veya kotu davranışlara maruz kalan bireyler ileri yaşlarda benzeri davranışları kendileri gosterirler Burada bilincaltında yatan gercek, bireyin cocukluk doneminde kendisine tacizde bulunan kişi gibi guclu olma arzusudur Temelde yatan saldırganla ozdeşleşme duşuncesidir Kişi saldırgan gibi guclu olma icgudusuyle kendine kurban arar Toplumumuzda rapor edilmeyen cok sayıda cocukluk cağı aile ici cinsel taciz vakaları bulunmaktadır Bunun etkileri erişkin cağda ozellikle kadınlarda ceşitli donemlerde gorulen depresyon durumudur Cocukluk cağında kişinin ruhsal yapısında meydana gelen zedelenmeler ileride o birey tarafından bir başkasına uygulanan bir davranış bozukluğu şeklinde karşımıza cıkar Şoyle ki; cocukluk cağında tacize uğrayan bir birey erişkin donemde kendisi taciz eden kişi rolunu ustlenir
Anoreksiya nervoza; bir yeme bozukluğudur Genellikle ergenlik cağında meydana gelir Hastaların %90ı kadındır Coğunlukla birkac kilo verme isteğiyle başlar, fakat daha sonra gıda alımı giderek kısıtlanır Kişi fiziksel goruntusunu takıntı haline getirir ve gercekten şişman olmasa bile surekli olarak şişman olduğunu duşunur Altta yatan sebep tamamen psikolojiktir Aşırı şekilde perhiz yapmak ergin kişinin kendi hayatı uzerinde kontrol kurma isteğini gosterme şekli de olabilir Sadece vucudun goruntusunu şekillendirmek değil aynı zamanda buyumeyi ve cinsel gelişimi geciktirmek de istiyor olabilir Anoreksiya hastalarının yarısında istemli olarak başlatılan kusma alışkanlığı vardır Bir oturuşta cok fazla miktarda yemek yenir ve bunu takiben istemli olarak kusulur Daha cok hayat standartları yuksek ailelerin cocuklarında ve hayatının her alanında mukemmeliyetci kişiliklerde gorulur
Ergenlik doneminde ki genc doğumundan itibaren bağımlı olduğu anne ve babasından ozerk hale gelirken arkadaş grubuna sıkıca bağlanır Grup etkileşimi ozerkliği iyi gelişmemiş genclerin uzerinde bir baskı oluşturur Oyle ki; grupta sigara, alkol veya herhangi bir uyuşturucu kullanılıyorsa, o genc gruptaki yerini kaybetme korkusu ya da alay edilme endişesi ile bu maddeleri kullanmaya başlar Bazen de sırf kendisini farklı bir birey olarak ortaya koyabilmek amacıyla sigara, alkol vb kullanmaya başlar Genclerde alkolizmin en guclu belirleyicisi sigaradır Alkolik gencler arasında sigara bağımlısı olmayan yok gibidir Madde kullanımı genellikle sigara ile başlar Ardından alkol, daha sonra da esrar ya da ucucular (bally, tiner) gelir Madde kullanımı ilk olarak deneme amacıyla olur Bunda ozenti onemli rol oynar Daha sonra genc, zevk icin bu maddeyi zaman zaman kullanmaya başlar Duzenli kullanmaya başladıkca tolerans gelişir Maddeyi zaman zaman zevk icin kullanan kişi bir sıkıntı veya uzuntu yaşadığında uyuşturucu maddeye sığınır, uzuntusunu azaltmak icin duzenli olarak kullanmaya başlar ve zamanla bağımlılığa kayar
Bağımlılıkla ilgili risk faktorleri
Ebeveynlerden herhangi birinin madde kullanımı
Ebeveynlerin cocuğa ilgisizliği
Stresli yaşam (maddi guclukler)
Madde kullanan arkadaş grupları icersinde yer almak
Duşuk sosyoekonomik duzey
Cinsel tacize maruz kalma
Kendine guvenin az olması
Kendine zarar verici davranışlarda bulunan bireyler (vucutta sigara sondurme, jiletle kesme)
Etraftan kolay etkilenme
Agresif kişilik
Davranış bozuklukları
Tum bu risk faktorlerine karşılık duygusal olarak destekleyici anne ve babanın varlığı; genc ile anne ve baba arasındaki iyi etkileşim madde bağımlılığına karşı onleyici faktorlerdir
Son yıllarda depresyon gencler arasında giderek yaygınlaşmaktadır Erkeklerde kızlara oranla daha fazla gorulmektedir Depresyonda en onemli yatkınlık nedeni kalıtımdır Yapılan araştırmalar depresyon geciren genclerin akrabalarında da depresyonun sık gorulduğunu gostermektedir Depresyona yatkın bireylerde ortak bazı kişilik ozellikleri dikkat cekmektedir Kimseyi incitmemeye, herkesi hoşnut etmeye calışırlar Bunlar genellikle aşırı duyarlı, titiz, sorumluluk duygusu yuksek kişilerdir Surekli mukemmeli arayıp ulaştıkları başarıları yetersiz gorurler Fazla gururlu olup, ofkelerini genellikle belli etmez sıkıntılarını iclerine atarlar Depresyon hangi nedene bağlı olursa olsun bir beyin hastalığıdır Beyinde en sık rastlanan bulgu sinir hucreleri arasındaki iletişimi sağlayan kavşaklardaki tıkanıklıktır Gecişten sorumlu maddelerin uretimindeki ya da karşı tarafa iletilmesindeki bir bozukluğun depresyona yol acabileceği ileri surulmektedir
Mani, depresyonun zıttıdır Aşırı neşe ya da taşkınlık hali olarak tanımlanır İcini kaplayan taşkın duygular bireyi surekli konuşmaya ve hareket etmeye zorlar Gunluk uyku suresi azalır Maniye giren birey aşırı bir guven duygusu icindedir Manik atak geciren bireylerin coğunluğu daha sonra bir depresyon gecirir Mani ve depresyon aynı ruhsal bozukluğun iki farklı evresi olarak kabul edilmektedir Mani ve depresyon arası normal donemler olabilir
Depresyonun en dramatik sonuclarından biri intihardır Depresyon geciren bireylerin %15i yaşamlarını intiharla noktalarlar
KİMLER İNTİHARA EĞİLİMLİDİR?
Ailede başka intiharların varlığı
Depresyon gibi duygulanım bozuklukları
Eleştiriye aşırı duyarlılık
Strese karşı tolerans eksikliği
İletişim eksikliği
Tek başına yaşayanlar
Mukemmeliyetcilik ve yuksek standartlara sahip olma duyguları
Maddi sorunlar
Aile ici huzursuzluklar ve baskılar
Fiziksel veveya cinsel istismar
Toplum tarafından dışlanma ve prestij kaybı
Ebeveynler tarafından ağır ve aşağılayıcı cezaların verilmesi
Ozguveni eksik olan gencler de stres karşısında intiharı secmektedir
Turkiyede her beş gencten birinde ruhsal sorunlar ve davranış bozukluğu bulunmaktadır İntihar eğilimleri kızlara oranla erkeklerde daha fazla gorulmektedir
Yapılan araştırmalarda intihar edenlerde beyinde kortikal bolgede serotonin olarak adlandırılan kimyasal bir maddenin duzeyinde azalma saptanmıştır Bu bolge beyinde en ust duzey cağrımların gercekleştiği bir bolgedir
Ergenlik doneminde bedensel ve ruhsal değişim surecinin hızlı olması nedeniyle buna uyum sağlayamayan cocuklarda ruhsal sorunlar ortaya cıkmaktadır Genclik intiharlarının en sık rastlanan nedeni depresyondur Daha sonra alkol vb madde kullanımları gelir Yardımsızlık ve caresizlik duyguları ile kişilik problemleri de genclik intiharlarının sebepleri arasındadır
Genclerin ruhen ve bedenen sağlıklı gelişmeleri, sağlıklı erişkinler olmaları icin toplum ve aileye onemli gorevler duşmektedir
Bu nedenle ergenlik donemindeki bir gence; toplumda, arkadaş gruplarında ve ailesinde yalnız olmadığını hissettirirken ozguvenini de kazanması icin yeteri kadar ozgurluk verilmelidir Bu cağdaki bir gence yaşadığı değişiklikler anlatılıp, bunların normal gelişmeler olduğu acıklanırsa bu sıkıntılı donemi daha kolay atlatır