iltasyazilim
FD Üye
Dağıtılmış yaşam dönemlerinde bireylerin hissi tepki biçimleri,duyguyu doğuran olaylar ve şehvetli durumlardaki değişimler farklılıklar gösterir
Duygu:Yoğunluğu daha eksik olan ruh halleridirSevme,beğenme,beğeni,mutlu olma, gurur duyma, kıskanma, darılma, gücenme, kızma durumları duygulara örnektir
Coşku: Kısa süreli ve yoğun olan, çoğunlukla denetlenemeyen şehvetli tepkilerdir Korkma, dehşete düşme, öfkelenme, çekinme, irkilme, coşku duyma, fazla sevinme, hayrete düşme heyecanlara örnektir Heyecanlanma ya bir takım bedensel belirtiler de eşlik eder Maddi ve metabolizma ile ilgili belirtiler; kalp vurum hızında,solunum sayısında,kan basıncında değişme,deride soğuma ve kızarmalar,ağızda kuruma ve gözbebeklerinin büyümesi gibi değişikliklerdir ve heyecanlanma durumunda ortaya çıkar
Ergen Duygularının Genel Özellikleri:
Buluğ Çağı dönemindeki duygusal tepkilerde genel ortak özellikler vardırBunun yanında ergen , her insan gibi farklı alanlara yönlendirilmiş yaşlarda ve öbür durumlarda öbür duygular hissedebilirDeğişen yaşla çevresel koşulların ve uyaranların değişmesi ile beğeni ve hoşlanmama duyguları ile duygularını ifade biçimleri değişir
Çocukluk dönemi ile erginlik dönemi aralarında şehvetli yönden en keskin ayrım çocuklar hiddet, öfke ve mutluluk gibi duygularını daha açık davranışlarla ve hemen açıklama eder, buna karşılık ergenlikte bu duygular daha fazla gizlenip maskelenir Ergenlikte genellikle kızların erkeklerden daha önce şehvetli olgunluğa ulaştıkları söylenebilir Benzer yaştaki iki ayrı cinsiyetteki ergenin kız olanı erkeğe kadar muhtemelen daha coşku dengesine sahip ve duygularını kontrol etme bakımından daha olgundur
Ergenliğin başlarındaki büyümenin seri oluşu, biyolojik değişmeye eşlik eden hormonal salgılar buluğda ve onu izleyen yıllardaki ergenin hem duygularında, hem de tavır ve tutumlarında belirgin farklılıklar sergilemesine neden olur Bunlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:
Duyguların Yoğunluğunda Yükselme: Ergenlikten başlayarak ergenin duygularının yoğunluğunda artış olur Gelişen duygululuk ve coşku hali ergende duygularını dışa dövme ve açıklama etme ihtiyacını doğurur Negatif duygular el, kol hareketleri, yüz ifadesi ve bağırma gibi sözlü ve sözsüz davranışlarla dışa vurulurken, coşku, heyecan ve karşı cinse yönelik duygular şiir ya da hikaye yazma, anı defteri alıkoyma aracılığı ile kağıda yansıtılır
Duygularda Değişkenlik: Ergenin şehvetli tepkileri düzenlilik göstermezHem hissi durumlarının metamorfoz hızı çabuktur, hem de duygularında değişkenlik vardır Ergenin benzer olaya bir gün ara ile gösterdiği tepki öbür olabilir Çocukluktaki gibi olmasa da duygusal durum tez değişir Ergenlerin duygularındaki değişmelerin hızında ve düzensizliğinde bireysel farkların etkisi hatırlanmalıdır
Mahcubiyet ve Çekingenlik: Ergenlik öncesinden başlayan ve ergenlikte de sürekli, hızlı bir şekilde çoğalan dış görünüşünden utanma ve mahcup olma ergenlerde oldukça yaygın bir duygu durumudur Yaklaşık Olarak vücutlarını saklamak istemektedirler Annebabası göre baskıcı bir şekilde yetiştirilmiş çocuklarda utangaçlık ve mahcubiyet daimi bir özellik olarak ergenlikte de devam eder
Fazla Hayal Kurma:Biyoloji Ile Ilgili gelişme, duygululuktaki büyüme ve zihinsel gelişme, ergenlerin akıllarından geçirdiklerinin yoğunluğunu ve niteliğini de değiştirir Ergen hayal kurma yolu ile arzularını düşüncelerine yansıtır Düş konusu geleceğe karşın tasarılar olabileceği gibi, gerçekleşmesini istediği herhangi bir isteği de olabilir
Huzursuz ve Sıkıntılı Olma: Bu duygu ergenin karşısında karşıya kaldığı stres uyaranlarının etkisine göre ve uyaranları algılayış biçimine tarafından değişmektedir Biyolojik değişiklik ve bedence gelişmenin getirdiği yeni duruma alışma çabaları buna neden olabileceği gibi, akranları ve yetişkinlerle olan sosyal ilişkilerde aksamalar ya da bir isteğinin engellenmesi de huzursuzluk doğurabilir
Yalnız Kalma Isteği: Ergenlikteki bir kız ya da erkek zaman vakit başkalarından yürüyüp gitmek, kendisi ile baş başa kalmak istiyor gibidir Annebabanın ve arkadaşların beraber olma isteğini reddedip içe dönebilir Neredeyse biyoloji ile ilgili değişiminin bir muhasebesini gerçekleştirmek onları gözden geçirmek ve yeni duygularına alışmak istemektedir
Çalışmaya Karşı Isteksizlik: Süratli büyümenin olduğu dönemde ergenin bir miktar durgun olduğu zamanlar vardır Çalışır ya da oyun oynarken yorulur ve çalışmaya aleyhinde daha az isteklidir Karoser enerjisi hemen hemen büyümeye harcanıyor gibidir
Ivedi Heyecanlanma: Ergen yeni bir durumla karşılaştığında, bu kendisi için alışkın olmadığı bir durumsa heyecanlanıp korkabilir Heyecan dengesi bütün oluşmadığı için duyguların kontrolü zordur Birçok ergen heyecan verici durumlar aleyhinde zahmetsizce kızarabilir Kızarma ergende korku yaratan istenmedik bir durumdur Heyecanların kontrolü öğrenme ile kazanılır *
Duygu:Yoğunluğu daha eksik olan ruh halleridirSevme,beğenme,beğeni,mutlu olma, gurur duyma, kıskanma, darılma, gücenme, kızma durumları duygulara örnektir
Coşku: Kısa süreli ve yoğun olan, çoğunlukla denetlenemeyen şehvetli tepkilerdir Korkma, dehşete düşme, öfkelenme, çekinme, irkilme, coşku duyma, fazla sevinme, hayrete düşme heyecanlara örnektir Heyecanlanma ya bir takım bedensel belirtiler de eşlik eder Maddi ve metabolizma ile ilgili belirtiler; kalp vurum hızında,solunum sayısında,kan basıncında değişme,deride soğuma ve kızarmalar,ağızda kuruma ve gözbebeklerinin büyümesi gibi değişikliklerdir ve heyecanlanma durumunda ortaya çıkar
Ergen Duygularının Genel Özellikleri:
Buluğ Çağı dönemindeki duygusal tepkilerde genel ortak özellikler vardırBunun yanında ergen , her insan gibi farklı alanlara yönlendirilmiş yaşlarda ve öbür durumlarda öbür duygular hissedebilirDeğişen yaşla çevresel koşulların ve uyaranların değişmesi ile beğeni ve hoşlanmama duyguları ile duygularını ifade biçimleri değişir
Çocukluk dönemi ile erginlik dönemi aralarında şehvetli yönden en keskin ayrım çocuklar hiddet, öfke ve mutluluk gibi duygularını daha açık davranışlarla ve hemen açıklama eder, buna karşılık ergenlikte bu duygular daha fazla gizlenip maskelenir Ergenlikte genellikle kızların erkeklerden daha önce şehvetli olgunluğa ulaştıkları söylenebilir Benzer yaştaki iki ayrı cinsiyetteki ergenin kız olanı erkeğe kadar muhtemelen daha coşku dengesine sahip ve duygularını kontrol etme bakımından daha olgundur
Ergenliğin başlarındaki büyümenin seri oluşu, biyolojik değişmeye eşlik eden hormonal salgılar buluğda ve onu izleyen yıllardaki ergenin hem duygularında, hem de tavır ve tutumlarında belirgin farklılıklar sergilemesine neden olur Bunlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:
Duyguların Yoğunluğunda Yükselme: Ergenlikten başlayarak ergenin duygularının yoğunluğunda artış olur Gelişen duygululuk ve coşku hali ergende duygularını dışa dövme ve açıklama etme ihtiyacını doğurur Negatif duygular el, kol hareketleri, yüz ifadesi ve bağırma gibi sözlü ve sözsüz davranışlarla dışa vurulurken, coşku, heyecan ve karşı cinse yönelik duygular şiir ya da hikaye yazma, anı defteri alıkoyma aracılığı ile kağıda yansıtılır
Duygularda Değişkenlik: Ergenin şehvetli tepkileri düzenlilik göstermezHem hissi durumlarının metamorfoz hızı çabuktur, hem de duygularında değişkenlik vardır Ergenin benzer olaya bir gün ara ile gösterdiği tepki öbür olabilir Çocukluktaki gibi olmasa da duygusal durum tez değişir Ergenlerin duygularındaki değişmelerin hızında ve düzensizliğinde bireysel farkların etkisi hatırlanmalıdır
Mahcubiyet ve Çekingenlik: Ergenlik öncesinden başlayan ve ergenlikte de sürekli, hızlı bir şekilde çoğalan dış görünüşünden utanma ve mahcup olma ergenlerde oldukça yaygın bir duygu durumudur Yaklaşık Olarak vücutlarını saklamak istemektedirler Annebabası göre baskıcı bir şekilde yetiştirilmiş çocuklarda utangaçlık ve mahcubiyet daimi bir özellik olarak ergenlikte de devam eder
Fazla Hayal Kurma:Biyoloji Ile Ilgili gelişme, duygululuktaki büyüme ve zihinsel gelişme, ergenlerin akıllarından geçirdiklerinin yoğunluğunu ve niteliğini de değiştirir Ergen hayal kurma yolu ile arzularını düşüncelerine yansıtır Düş konusu geleceğe karşın tasarılar olabileceği gibi, gerçekleşmesini istediği herhangi bir isteği de olabilir
Huzursuz ve Sıkıntılı Olma: Bu duygu ergenin karşısında karşıya kaldığı stres uyaranlarının etkisine göre ve uyaranları algılayış biçimine tarafından değişmektedir Biyolojik değişiklik ve bedence gelişmenin getirdiği yeni duruma alışma çabaları buna neden olabileceği gibi, akranları ve yetişkinlerle olan sosyal ilişkilerde aksamalar ya da bir isteğinin engellenmesi de huzursuzluk doğurabilir
Yalnız Kalma Isteği: Ergenlikteki bir kız ya da erkek zaman vakit başkalarından yürüyüp gitmek, kendisi ile baş başa kalmak istiyor gibidir Annebabanın ve arkadaşların beraber olma isteğini reddedip içe dönebilir Neredeyse biyoloji ile ilgili değişiminin bir muhasebesini gerçekleştirmek onları gözden geçirmek ve yeni duygularına alışmak istemektedir
Çalışmaya Karşı Isteksizlik: Süratli büyümenin olduğu dönemde ergenin bir miktar durgun olduğu zamanlar vardır Çalışır ya da oyun oynarken yorulur ve çalışmaya aleyhinde daha az isteklidir Karoser enerjisi hemen hemen büyümeye harcanıyor gibidir
Ivedi Heyecanlanma: Ergen yeni bir durumla karşılaştığında, bu kendisi için alışkın olmadığı bir durumsa heyecanlanıp korkabilir Heyecan dengesi bütün oluşmadığı için duyguların kontrolü zordur Birçok ergen heyecan verici durumlar aleyhinde zahmetsizce kızarabilir Kızarma ergende korku yaratan istenmedik bir durumdur Heyecanların kontrolü öğrenme ile kazanılır *