Evlilik
Evlilik, karşı cinsten iki insanı karı koca olarak birbirlerine bağlayan bir ilişkiler sistemi olmakla birlikte kişinin benliğini bir başkasının benliği ile birleştirmeyi içerir. Mutlu ve sağlıklı bir evlilik ilişkisinin devam ettirilmesiyle ile ilgili yapılan çalışmalarda daha çok evlilik uyumu ve evlilik doyumu kavramları araştırılmıştır. Evlilik uyumu ise bu konuda en sık çalışılan değişken olarak karşımıza çıkmaktadır. Evli bireylerin evlilik yaşamındaki başarısı ve evlilikteki işlevselliği olarak da nitelendirilen evlilik uyumu; evlilik doyumu ve evlilik mutluluğu kavramlarını da içine alan genel bir kavram olarak değerlendirilmektedir Spanier (1976) evlilik uyumunu, evli çiftlerin günlük yaşama ve yaşam içerisindeki değişen şartlara uyum sağlaması ve belirli bir zaman içinde birbirlerine uygun olarak değişim göstermesi şeklinde tanımlamıştır.
Evlilik Uyumu
Evlilik uyumu, çiftlerin birbirlerinin ilgilerini, değerlerini, amaçlarını, hayata bakışlarını paylaşmaları ve evlilik ilişkisinden aldıkları doyum düzeyi ile ilgilidir. Uyumlu evlilikler, eşlerin birbirleriyle rahatça iletişime geçebildiği, anlaşmazlıkların her iki tarafı da memnun edecek şekilde çözüldüğü ve özellikle de evliliğin önemli kısımlarında yoğun anlaşmazlıkların yaşanmadığı evlilik olarak karşımıza çıkmaktadır. Evlilik yaşamı, iş hayatından, yaşam doyumuna, bireylerin ruh sağlığından aile ve toplumların psikolojik sağlıklarına kadar birçok durumu etkilemektedir. Sağlıklı ve istikrarlı bir evlilik hayatının devam etmesi için, eşlerin arasındaki bağın zamanla daha da güçlenmesi ve eşlerin evlilik uyumunu devam ettirmesi gerekmektedir. Mutlu bir evliliğin, eşlerin ve çocukların psikolojik sağlıkları yönünden koruyucu bir etkisinin olduğu düşünüldüğünde evlilik uyumu ve yaşamı sağlıklı ailelerin ve sağlıklı bir toplumun da temelini oluşturmaktadır.
İnsan ilişkileri başlama, geliştirilme, sürdürme ve sonlandırma şeklinde dört aşamada gerçekleşmektedir. Nelson-Jones’a (1986) göre sürdürme aşaması, evlilikte yüksek uyumu gerektirmektedir. Ayrılık ile neticelenen evliliklerde olumlu duygular, özellikle de doyum ve bağlılık zamanla azalmakta, olumlu duyguların azalmasına bağlı olarak aşk kaybolmaktadır. Çiftler ilişkilerini aşk bittiği için değil de ilişkilerindeki tatminsizlik ve mutsuzluktan dolayı sonlandırmaktadırlar.
Evlilik yaşamında iyi bir uyum sağlamak
Ailedeki sorumlulukların paylaşımı, boş zamanların değerlendirilmesi, duyguların ifade edilmesi, duyguların ifade ediliş biçimi, iletişim, akrabalarıyla ilişkiler, çocuklara ilişkin sorunlar, gelirin yönetimi, karar verme, problem çözme, değerler, beklentiler ve amaçlar gibi konularda eşlerin düşünce ve davranışlarını birleştirmeleri; evliliklerindeki uyumlarını arttırmakta ve çatışma-boşanma olasılığının azaltmaktadır. Hz. Mevlana’ya ait Mesnevi’deki bazı beyitlerde de bu husus aşağıdaki şekilde ifade edilmektedir.
“Eşlerin birbirine benzemesi lâzım; ayakkabı ve mestin çiftlerine bir bak!
Ayakkabının bir teki ayağa biraz dar gelirse ikisi de işe yaramaz.
Kapı kanadının biri küçük, diğeri büyük olur mu?
Ormandaki aslana kurdun eş olduğunu hiç gördün mü?
Bir gözü bomboş, öbürü tıka basa dolu olsa hurç bineğin üstünde doğru duramaz.”
Evliliklerdeki uyumun eşlerin duygu ve davranış birliği ve denkliğiyle ilişkili olduğu görülmektedir. Eşler arası etkili uyumun sağlanması için bir başka husus ise, çiftlerin uyum sağlayıcı sorun çözme becerileri geliştirmeleridir. Uyum sağlayıcı sorun çözme becerileri eşleri hayattaki olaylara karşı daha esnek hale getirebilirken, uyumsuz sorun çözme becerileri eşleri soruna daha takıntılı hale getirebilmektedir. Örneğin, uyum becerileri olan bir çift, sorunlarını savunmacı olmayan bir şekilde tartışmakta, nötral ses tonunda birbirlerinin fikrini öğrenmekte ve sohbetlerine mizah katmaktadırlar. Yine eşlerden birinin sorunu olduğunda sorunu birlikte çözmekte, soruna karşı birlikte bir savunma planı geliştirmektedirler. Sorun çözme becerisi yetersiz olduğunda ise eşler yaşamış olduğu problemlerden dolayı birbirlerini suçlayarak sinirlenmekte, yüksek ses tonunu kullanarak da birbirlerini kırabilmektedirler. Bununla birlikte plan geliştirmekten de kaçmaktadırlar. Sonuçta ise evlilik uyumu zayıflayarak, evlilik doyumunda azalma olmaktadır.
Evlilik yaşamında çift uyumunu arttıran en önemli hususlardan bir diğeri ise, eşler arasındaki sağlıklı etkileşimdir. “İletişim sorunu”, evlilik terapisine başvuran çiftlerin en yoğun ifade ettiği sorunlar arasındadır. Eşler duygu ve düşüncelerini açma konusunda iyi değilse, sağlıklı iletişim olanağı azalmaktadır. Bunun için çiftlerin kendini güvende hissetmeleri gerekir. Birbirlerini iyi tanıyabilen, birbirinin duygu ve düşüncelerini iyi anlayabilen ve ifade edebilen çiftler daha güvenli bir ilişki kurabilmektedirler.
Evlilik Uyumu ve Aile Terapisi
Ailenin bir sistem olduğu anlayışından yola çıkan aile terapisinde, aile bir sitem ve bu sistemde de alt sistemler bulunmaktadır. Kardeş alt sistemi, ebeveyn alt sitemi ve eş alt sitemi gibi. Çiftler arası uyumun ve evlilik doyumunun sağlanması için çiftlerin eş alt sistemine yatırım yapmaları önemlidir. Eş alt sitemine yatırım yapmak, çiftlerin birbirleriyle ilgilenme erdemini öğrenmeleriyle ilgilidir. Eşlerin birbirleriyle ilgilenmelerini öğrenmeleri ise evlilikteki birçok sorunun üstesinden gelmelerine yardımcı olacaktır.
Aile ve evlilik terapisi, eşlerin birbirleriyle ilgilenmelerini öğrenip deneyimleyebildiği bir süreç olarak olarak evlilik uyumuna katkı sağlamaktadır. Eşler, sorunlarının üstesinden gelemedikleri, çıkmaza girdikleri bir vakitte ilişkilerindeki bu problemi çözebilmeleri için bir destek ararlar. İlk etapta evlilik ve aile danışmanına gidip psikolojik destek almak yerine, bu desteği ilk olarak en yakınlarından ararlar. Bu kimi zaman bir dost, bir yakın akraba, bir komşu olabilir. Önemli olan çiftlerin yaşamış olduğu problemin profesyonel olarak ele alınıp evlilik uyumunun değerlendirilerek, yukarıda ifade edilen evlilik uyumunu ve dolayısıyla evlilik doyumunu geliştirecek özelliklerin evlilik yaşamına yerleşmesini sağlamaktır.
Evlilikte sağlıklı iletişim kurma ve güvenli bir ilişki kurma becerileri sadece okuyarak kazanılamaz. İnsan sadece duyduğunu değil, aynı zamanda yaptığını öğrenir. Bu nedenle aile ve evlilik terapisi deneyimlenen birçok değerin yerleşmesini sağlayan bir rehber olarak çiftlerin evlilik uyumlarını geliştirmektedir.