Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Evlilikte Eşler Arasındaki Farkların Önemi

Evlilikte Eşler Arasındaki Farkların Önemi
0
124

yasuo

FD Üye
Katılım
Şub 14, 2021
Mesajlar
21,219
Etkileşim
1
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
75


Hayatımızın belki de en önemli kararıdır evleneceğimiz kişiyi seçmek. Farklılıklar her nevi beşeri ilişkide önemlidir ancak evlilikte belki de hayati rol oynar. Makul farklılıklar zenginliğe dönüşebilecekken bazı farklılıklar bitmeyen çatışmalara sebep olur. Evlilik öncesinde görülmeyen ya da görmezden gelinen, evlenince değişir denen farklılıklar evlilik gerçekleştikten çok kısa bir süre sonra huzur kaçırmaya başlar.

Aynı anne babadan doğan, aynı eve büyüyen kardeşler bile birbirinden başka alemler iken eş adayında aynılık arayışını nasıl makul görebiliriz ki? Evlilikte aynılık değil denklik ararız, aramalıyız. Denklik demek aynılık, eşitlik demek değildir. Denklik, kabul edilemez farklılıklar ile aynılık arasında bir orta yoldur diyebiliriz.

Farklılıkları evlenmeden önce tespit edip, ilişkiyi ona göre şekillendirmek mümkün mü?

Farklılıkları fark edebilmek için ön koşul kendinin farkında olmaktır. Kendinin farkında olmak demek; kendi ihtiyaçlarını, önceliklerini, vazgeçilmezlerini, kendi potansiyelini ve sınırlarını bilmek, bununla birlikte kendi aile öyküsüne -dolayısıyla aile yapısına-, ailesinin ve yakın çevresinin dünya görüşüne, inanç ve değerlerine vakıf olmak demektir.

Evliliğin ekseriyetle gençlikte yapıldığını göz önünde bulundurursak bunca unsuru görmeye yardımcı olması için aile büyüklerinin düşüncelerini de değerlendirmeye almak, ilmine ve gönlüne güvendiğimiz kişilerle istişare etmek işimizi kolaylaştırabilir.

Farklı kültürlerde, farklı şekillerde yetişen insanlardan aynı davranışlar beklenir mi?

Davranış, dış dünyaya karşı gösterdiğimiz her türlü bilişsel, duyuşsal ve bedensel tepkinin genel adıdır ve tüm bu tepkiler birbiri ile etkileşim halindedir. Dolayısıyla aynı tarzda yetişmiş olsak dahi benzer durumlar karşısında farklı duygu ve davranışlar ortaya koyarız. Hepimizin zamanı, mekanı, olayları içselleştirme şeklimiz de dışa vuruş şeklimiz de başka başkadır. Hatta aynı insan, aynı duruma farklı zaman ve ortamlarda farklı tepkiler verebilir. 

Eş adayını değerlendirirken soruları önce kendimize sormalıyız, doğru sorular işe yarar ipuçlarına götürecektir. Mizacımı, kişiliğimi, sevgi dilimi biliyor muyum, duygularımı tanıyor muyum? Duygusal, fiziksel, sosyal ihtiyaçlarım neler, eşimden ve içine gireceğim yeni aileden neler bekliyorum, bu beklentilerin karşılanmamasına hangi ölçüde dayanabilirim? Peki, ben eşimin ve ailesinin hangi beklentilerine cevap verebilirim? Cevap veremeyeceğim beklentiler zaman içerisinde uyumlanabileceğim türden mi yoksa o beklentilerin yok olmasını mı umuyorum?

Eşlerin otak bir frekans yakalaması için ne yapmaları gerekir?

Otak bir frekans yakalamak, farklılıkları zenginliğe dönüştürebilmek, ahengi sağlamak, şu kısacık hayatı çekişmelerle tüketmemek ilişkimize verdiğimiz emeğe, gösterdiğimiz özene bağlı. Hiç kimse mutluluğu nikah defteriyle birlikte bir paket olarak almıyor. Mutlu çiftlerin evliliği yürütemeyenlerden farkı zorluklarla karşılaşmamaları değil, o zorlukları aşmayı, aşamadıkları durumlarda yeni yollar denemeyi bilmeleridir. 

Mutlu evliliğin şu kadar sırrı vardır demeyeceğim, her evliliğin kendine özel mutluluk sırları olabilir. Bununla birlikte genel geçer kuralları unutmamak gerekir. Nedir o kurallar? Geçinmeye gönlü olmak, her şartta üslubumuzu hoş tutmaya gayret etmek, merhameti elden bırakmamak, saygıyı olabildiğince muhafaza etmek, eşimizin güçlü ve sevilesi taraflarını görmek, eşimize değer vermek ve bunu davranışlarımızla göstermek, kriz dönemlerinde çözüm odaklı olabilmek, tartışma ve çatışmaların doğal olduğunu kabullenmek, talepkâr modda takılı kalmayıp eşimizin ihtiyaçlarına duyarlı olmak… 

Mutlu evlilik şans değildir, mutluluk emek ve sabır ile inşa edilir. Mutluluk da sürekli değil, sabit değildir; inişli çıkışlı bir haldir, inişte ümidi, çıkışta kontrolü kaybetmemek gerekir. Evliliğini inişiyle çıkışıyla kabul edebilenlerin payına iyi günde de kötü günde de huzur düşer.


 


 

Similar threads

Hayal ve umutlarla başlanan ancak kısa sürede hüsranla sonuçlanan evliliklerin sayısı günümüzde oldukça artmaktadır. Bu artışı etkileyen faktörlere bakıldığında; bunu yalnızca eşlerden birine yüklemek veya evliliği bitiren sadece bir sonuca bağlamak; madalyonun bir yüzüne odaklanmaktır ve eksik...
Cevaplar
0
Görüntüleme
142
Evlilik, sağlıklı bir iletişim ve etkileşim sürecidir. Uyumlu bir evliliğin var olabilmesi için sağlıklı bir iletişimin olması gerekir. Eşlerin birbirlerinden beklentilerini ve mesajlarını sözel olarak ortaya koyabilmeleri için eşlerin etkileşim içerisinde olması sağlanmalıdır. İletişimin etkili...
Cevaplar
0
Görüntüleme
53
14 Şubat tüm dünyada Sevgililer Günü olarak kutlanıyor. Kimisi için romantik bir kaçamak 14 Şubat; mum ışığında yemek yemek, arka plandaki müzik, özenilmiş dış görünüm, el ele diz dizelik, kimisi için özel bir hediye alma telaşı, kimine göre de barışma ya da evlilik teklifi için müthiş bir...
Cevaplar
0
Görüntüleme
108
Evlilik kurumu evlilik engeli olmayan iki ayrı cinsiyetteki kişinin aile kurma amacıyla bir araya gelmesine denir. Evliliğin psikolojik ve sosyal gereksinimleri doyurmayı amaçladığı bilinmektedir. Ülkemizde eş seçimi, bireyin beklenti ve isteklerini karşılayan partneringenellikle kendi kararıyla...
Cevaplar
0
Görüntüleme
52
İki farklı birey evlendiklerinde eşlerden her ikisi de arzu, istek, ihtiyaç ve beklentileriyle bir sistem meydana getirmektedir. Bu sistem rollerin değişimini de beraberinde getirmektedir. Evlenmeden önce sevgili rolündeyken evlendikten sonra karı koca rolüne geçilmiş olması rol değişimine örnek...
Cevaplar
0
Görüntüleme
47
858,498Konular
982,028Mesajlar
30,009Kullanıcılar
hshahzjxhstzSon üye
Üst Alt