Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Evrenin % 90´ı nerede?

Evrenin % 90´ı nerede?
0
58

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,764
Etkileşim
87
Puan
48
F-D Coin
0
Evrenin % 90´ı nerede? Evrendeki Kara Madde Soyut bir evrende yaşadığımızı biliyor muydunuz? Göremediğimiz evrende Kara Madde var, astronomlar Kara Madde´nin ne olduğunun anlaşılmasıyla, evrenin kaderinin ne olduğunu anlayacaklarını düşünüyorlar, Vera Rubin Washington Carnagie Enstitüsü Dünyasal Manyetizm Bölümü Scientific American Magnificient CosmosBir an için hayal edin, gecenin birinde rüyanızın ortasında aniden uyanıyorsunuz Gözleriniz açık, karanlığa göz kırpıyorsunuz Güya bilinmez, kapkaranlık ve baki bir mağaranın içindesiniz Bu kötü bir duygu, ben neredeyim Bu aylaklık nedir? Boşluğun boyutları nedir El yordamıyla karanlıkta aranırken eliniz bir kibrit kutusuna raslıyor Bir kibrit çakıyorsunuz, anında parlıyor ve sönüyor Sonra bir tane daha, peşinde bitmiş bir tane daha Parlıyorlar ve şipşak sönüyorlar Lakin o kısacık parlama anlarında çevrenize bir lahza için göz atabiliyorsunuz Sonraki kibritin parlamasında, uzaktaki duvarları görebiliyorsunuz Bir öteki aydınlanma, meçhul büyük bir cismin gölgesini gösteriyor Henuz hareket edebilecek durumda değilsiniz lakin izafi olarak odanın hareket ettiğini düşünüyorsunuz Her kibrit ışığında birşey daha öğreniyor, çevreyi algılıyorsunuz Dünyamızın durumu da buna aynı bir duyguyu uyandırır Bugün, asırlardır yaptığımız gibi gezegenimiz olan platformda durarak tepede olan tepede olan yukarı bakıyor ve mağaramsı kozmosun neresinde olduğumuzu merak ediyoruz ara sıra parlayan ışıklar bize uzayda dev cisimlerin bulunduğunu dokundurma ediyor Bazen onların hareketlerini ayırt edebiliyor ve görünen gölgeler bize oralarda daha birçok cismin bulunduğunu ama onları göremediğimizi belirliyorlar Işığı görmek için Kara Madde´nin gereği Evrenin en uzaktan yerlerinden gelen her foton bizi yeni bir veri elde etme çabasına götürür Astronomik anlamda ışık evrenden gelerek, dünyaya ulaşır ‹şimiz yer ve uydu teleskoplarıyla yalnızca daha fazla ışığı bakmak değildir; evreni daha iyi anlamak, orada olup da göremediklerimizi dürüst olarak tahmin etmektir Elli yıllık bir geçmişe sahip olan galaktik hareketlerin gözlemi ve evrenin genişlemesi araştırmaları sonucunda bir takım astronomlar evrenin % 90´ının objeler ve soyut partiküllerle (atom altı parçacıklar) batmış olduğuna inanıyorlar öte yandan evrensel maddenin çoğunluğunun parlamadığı yani ışık yansıtmadığı da görülüyor 60 yıl önce astronom Fritz Zwicky, bu kayıp maddenin galaksilerin arasındaki toz bulutlarının aralarında olduğuna inanıyordu Bugün ise bizler kayıp madde tanımı yerine Kara Maddediyerek keza ışığı vurguluyor, keza de nerede bulunduğunu bilmediğimizi anlıyoruz Hayati bir yolun başındayız Astronomlar ve fizikçiler Kara Madde hakkında dağıtılmış varsayımlarda bulunuyorlar Bir taraftan Kara Madde´nin sıradan bir materyal olduğu düşünülüyor; uzakta benzi atmış yıldızlar, büyük ve ufak kara delikler, soğuk gazlar ya da evrendeki dağınık tozlar gibi Hepsi küçük radyasyonlar yayıyorlar veya araştırma araçlarına yönelik yansımalar oluşturuyorlar Bu kategoriye giren karanlık objelere MACHO´lar (Massive Compact Halo ObjectsKütlesel kesif haleli objeler) deniyor Bunlar kendi ışık alanları içinde çevrelerindeki galaksilerin ve galaktik bulutsuları içinde saklanıyorlar ve görünmüyorlar Bir başka yaklaşımla, Kara Madde´nin ekzotik, tuhaf partiküller içerdiğini ve böylece gözlenemediğini düşünüyoruz Fiziki kuramlar bu partiküllerin varlığı hakkında kuşkulular, incelemeler sürüyor ama demin onaylanmış değiller Üçüncü bir olanak ise, çekim yasaları hakkındaki anlayışımızı düzeltmemizin koşul olduğu ama buna aleyhinde çıkan fizikçiler de değil değil Çekim, bildiğimiz çekimdir diyorlar Acaba pek mi? Benzer doğrultuda Kara Madde´nin özelliklerini kozmolojinin diğer bilinmeyen, çözülemeyen karmaşık konularını hatırlayarak araştırmamız gerekiyor yani bu konudaki cehaletimizi akıldan çıkarmamalıyız Evrenin kütlesinin ne değin olduğu, galaksilerin nasıl oluştuğu veya evrenin ebediyen genişleyeceği konularında olduğu gibi Daha önemlisi Kara Madde´yi anlayabilmemiz, büyüklüğü, şekli ve evrenin nihai kaderini idrak edebilmemizin kapasitesiyle de sınırlıdır dememiz gerekiyor, bu yöndeki astronomik araştırmaların gelecek çeyrek yüzyıl içindeki sonuçlarının bize daha verimli sonuçlar getirebileceğini düşünüyor ve umuyoruz Evrenin ışıkları neyin içinde duruyor? Birşeyi görememeyi iyi anlamak zordur lakin imkansız değildir Astronomlar son dönemlerde Kara Madde üstünde çalışırlarken, aydınlık madde üzerindeki etkilerini gözlemleyebildiler Örneğin, yakındaki titreşimli bir yıldızı gözlerken, muhakkak hesapları yapıp, etki alanında bir Kara Gezegen´in bulunduğunu söyleyebiliyoruz Görünürdeki aynı prensipler özellikle spiral galaksilerde de görülüyor Yani yıldızların nedeni bilinmez garip ve anlamsız hareketleri bizlere oralarda normaldışı birşeylerin bulunduğunu gösteriyor Yıldızların ve gaz bulutsularının yörüngesini gözlemlediğimiz vakit, spiral galaksilerin merkezindeki yuvarlak harekette olduğu gibi ileriye dürüst çok hızlı bir hareketin olduğunu görürüz Hızın ayrıntılarını ölçümlediğimizde soyut maddenin büyük miktarlarda olduğu sonucuna varırız ve kullanılan Kara Madde´den oluşan yerçekimi gücünün yıldızları ve gaz bulutlarını yüksek hızdaki yörüngelerde tuttuğunu görürüz Sonuçta Kara Madde galaksinin dışına ve çevresine yayılarak görünen galaksinin sınırına ve ötesine ulaşır, sonradan aşağıya ve yukarıya bükülerek bildiğimiz, tanıdığımız spiral şeklindeki aydınlık galaktik diski oluşturur Bizler o vakit, tipik şekliyle küresel bir ışığa gömülü parlayan bir disk görürüz ve bu aydınlık disk gözlemlenmemeye çalışan ve fazla geniş bir alana yayılı görünmeyen maddenin içindedir Işığın olduğu her yeri görebiliriz; yeter ki Kara Madde´nin galaktik bulutsularda yayılma değerini keşfe çalışırken, x ışını astronomları galaktik bulutsularda yüzen fazla geniş bir dağılıma sahip bulutsular buldular Bu bulutsuların yaklaşık 100 milyon derecelik bir ısıya sahip varlıklı gazenerji ile dolu olduğu belirlendi fakat az önce söz konusu enerjiyi değerlendirmek çok zor Soyut maddeyi gözlemleyebilmenin değişik metodları var Bir tanesi galaktik bulutsuların çevresindeki spot halkaları yakalamak Bunlara Einstein Halkalarıdeniyor Halkalar çekim odaklarından aldıkları etkiyle oluşuyorlar, çok büyük bir kütleden yayılan çekim ışığı bükerek halka haline getiriyor Bir bulutsu, bir diğerinin önüne geçip görüşümüzü etkilediğinde bulutsunun çekim alanı, daha uzaktakinin ışığını etkileyerek, halkalar, yaylar oluşturuyor Geometrik oluşumlar ortaya çıkıyor ve bizler de evrendeki matematiği gözlemliyoruz ‹lginç olan yakın bulutsuların hareketlerini teleskoplarla gözlemleyebiliyor, ışığın bükülmesini dedektörlerle farkedebiliyoruz Işık evrende her yere gider Birgün teleskoplarımızı çok geliştirdiğimizde, evrendeki en uzaktan cisimleri görebileceğiz Evrenin ilk anları nasıldı? Kara Madde´nin evreni büyük oranda doldurduğunu biliyoruz Belirlediğimiz parlayan materyalin her gramı için orada onlarca gram Kara Madde olabilir Geçerli astronomik görünüm, tarafından, Kara Madde´nin ne olduğunu, neyi içerdiğini muhakkak bilmiyor Gerçekten de, astronomik keşiflerin az önce birincil dönemindeyiz Görünmeyen kütleleri algılıyoruz, bazıları göreceli, bazıları bayağı, bazıları ise ekzotik Yapmamız gereken fazla iş var daha Nükleosentez adlı bilim dalı elementlerin BigBang´den sonraki kökenlerini araştırıyor Oluşturulan modellerle evrenin ilk dönemleri gözleniyor Kozmik mikro dalgaların ısısını değer biçmek için fotonların sayısını öğreniyoruz Tam o noktada alışılagelmiş partiküller olan baryonların sayısının ölçümü gözlemlediğimiz yıldızların ve galaksilerin ışık zenginliğini bize gösteriyor Kısacası Nükleosentez yoluyla, evrenin birincil anlarında oluşan elementleri tanıyor ve öğreniyoruz Bu da bizi açık ve kapalı kâinat tanımlarına götürebilir ve böylece de evrenin meçhul yapısı hakkında birkaç şey daha öğrenebiliriz id İnsan tanrı rolü oynuyor Galaksilerin evrimiyle ilgili ayrıntılar ve bulutsuların özellikleri Kara Madde´de gizli Bu özellikleri bilmeden galaksilerin bugün gözlemleyebildiğimiz yapılarını ve evrimlerini anlayışlı olmak baskı Evrenin ilk dönemlerine çaresizce kuşkuyla baktığımız gibi, oysa iyimser olabilir ve umutla daha fazla data elde etmeye çalışabiliriz Gözlerimizle göremediğimizi, özel aygıtlarla görüyor, düşüncelerimizde tartıyor, bilgisayar grafikleriyle deniyoruz Bilgisayarlar Kara Madde araştırmalarında anahtar rol oynayabilirler Tarih her tarafında astronomi gözlemlere odaklanmıştı fakat bugün deneyde kullanılan bilime öncelik veriyor, bilgiyi evrimleştiriyoruz Günümüzün astronomik deneycileri, laboratuar tezgahlarında veya teleskopların başında oturmuyorlar, bilgisayar terminallerinin başındalar Kozmik simulasyonlar yaparak yüzlerce âlem yaratıyorlar, deniyorlar, siliyorlar, tekrar yapıyorlar Yarattıkları evrenlerde sayısız faktörü deniyor, akıllarına gelen, zekalarının ürettiği tüm bilgiyi evrensel bir sınavda kullanıyorlar Bir kozmolog Kara Madde değerinin fazla yüksek olduğu bir modelevren yaratıyor ve ortaya daha gerçekçi ve çok daha topluluk bir cihan çıkıyor Kara Madde´nin olduğu yerde ışık var Bilgasayar modelleri galaktik davranışları öngörebilirler Mesela, iki galaksi birbirlerine yaklaştıklarında oluşan dehşet birleşmeyi gecenin bir anında görüp geçebiliriz Bazen de ekranda bükülmüş kuyrukları olan uzun bir gelgiti izleyebiliriz Bu araştırma noktalarında, her galaktik ışık küresinin bulunduğu yerde Kara Madde´nin aydınlatılmış maddeden üç ile on kez daha fazla olduğunu öğreniyoruz Işık halkaları daha uzuyor Bu gerçek, modeller aracılığı ile astronomlar tarafından gözleniyor, yorumlanıyor ve görülemeyen Kara Madde hakkında bilgi edinilmeye çalışılıyor Kozmoloji tarihinde ilk kez, bilgisayar modelleri güncel gözlemlere rehberlik yapıyorlar Geleceğin kuvvetli beyni Yeni araçlar ve onlardan aşağı kalmayan yeni zihin biçimleri bize evrensel yapının sırrına doğru götürebilirler 400 sene öncesinde Galileo, ufak mercekleri sıcacık bir karton borunun içine yerleştirdiğinde, borunun ucunda çok enerjik bir beyin vardı Gökteki solgun ışıklandırılmış cılız çizgileri görerek, onlara Samanyoluadını verdi Fiilen orada milyarlarca yıldız ve yıldızlararası bulutsular vardı Sonradan aniden bir insan galaksinin ne olduğunu anlayıverdi, Ola Ki de gelecek olan yüzyılda şu anda hönüz doğmamış olan bir diğer dinç beyin, bilmediğimiz yeni bir aygıtla bakacak ve sorunun cevabını verecek Kara Madde nedir?  
 
858,496Konular
982,170Mesajlar
30,111Kullanıcılar
skkskSon üye
Üst Alt