Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Farkındamısınız??

Farkındamısınız??
0
59

nicebayan

FD Üye
Katılım
Ara 24, 2016
Mesajlar
94,678
Etkileşim
2
Puan
38
Yaş
36
Web sitesi
nicebayan.com
F-D Coin
90
Farkında Mısınız ?
Herhangi bir şart, gelişme ya da olay aleyhinde sinema seyirci olmaktan daha fazla bir şeyler hakkında duruma müdahil olma, düşünce ifade etme ve yeni fikirlere kapı aralama açısından katkıda katılmak birazcık farkındalıkla olabilecek ve haddi zatında insan bilginin nahoş kuvvetiyle kendisini hadiselerin içine sokacaktır
İnsan sosyal bir varlık olmanın verdiği etkiyle çevresine karşısında çoğu süre duyarlı ve hassas olmuştur Ve yalnız yaşamaktan, kalmaktan mümkün olduğunca uzakta durmuştur Yaşadığı ortama ve içinde yaşadığı dünyaya karşı her geçen gün yeni arayışların yolunu tutmuştur Keşifler, icatlar, deneyler, birbirinden bambaşka geneli itibariyle de insanlığın yararına buluşların kesintisiz arayışı süregelmiştir Pek ancak dünya var epeyce, dönmeye devam ettikçe, insanlık her zaman buna muhtaç halde Toplumlar daima tüketmenin, sarf etmenin yıkıcılığı, yok ediliciliği karşısında üretmenin, yeni denilebilecek bazı şeylerin ortaya çıkarılmasının inkâr edilemez bir gerçek olduğunu yer yer, ara sıra unutabilse de, bu işlem elde ama kaynakların tükenmesi ile ihtiyaçları gereği geçte olsa anlaşılır Gerçekte düşünüldüğü süre bakımlı yaşama isteğinin, çalışmamanın, üretmemenin, hiçbir çaba sarf etmemenin yoruculuğu, bağımlı ışık halkası gelmenin zorluğu düşünüldüğü zaman hiçte zekice bir yol olmadığı gözle görülebilir bir gerçektir Haddi zatında dün ve bugün için bu durumun ne gibi sonuçlar doğurduğu biz fakında olsak da olmasak da etkilerini kötüden kötüye hissettirmektedir
Esasında biz narkoz altında olan bir toplumuz ve olanların, sergilenen oyunların haricen kendimizin, kimliğimizin, kim olduğumuzun bütün anlamıyla farkında olan değiliz Şöyle bir tarih sayfalarında gezindiğimiz süre bunun ne kadar içten olduğunu zannımca anlayacaksınız Bu fikre birazda arkadaşlarımla konuştuğumuz ve bana anlattıkları olaylardan daha sonra ola ki de bilmeme karşın kapıldığımı söylemeliyim Anlatılanlar ayrı zamanlarda geçse de hepside tek bir şeyi gösteriyor
Ilk Önce sondan geriye gitmek gerekirse şu olaydan başlamak istiyorum;
Bir arkadaşla oturuyoruz muhabbete başladık ve konu Türkler yani övünmekle gurur duyduğumuz ve ne değin övünsek az gelen bir milletin evlatları edinmek Bana söylenen şu idi; Tarih her tarafında çağların açılıp kapanmasında, bir başka çağa adım atmasında Türklerin etkisi üzerineydi Ilk çağın kapanıp orta çağa geçişe sebep Kavimler Göçü başrolde kim Türkler yani biz, daha sonra Orta çağı kapatıp Yeni bir çağa adım attıran olay İstanbul ’un Fethi, Fatih Sultan Mehmet ’in kumandanlığında çağ atlatan bir fetih, ardından Yeni Çağın kapanıp Yakın Devir ’ın gelişi, buna da sebep olarak Fransız İhtilali gösteriliyor Ve bu vakit dilimine doğrudan doğruya bir etkimiz, başrolümüz olmasa da dolambaçlı bir etkiden dile getirmek olası Ama burada önemli olan nokta ve dikkatimi çeken Yeni Çağ ’ın kapanıp Yakın Devir ’a girilirken etkinliğimizi kaybetmeye başlamamız olmuştur aynı zamanda dünya muvazenesinde çağ atlatacak bir olay daha olmamış, olamamıştır Hala Yakın Devir ’ın içerisinde yaşamaya devam etmekteyiz
Bir diğer sohbette ise anlatılanlar içinden beni etkileyen başka bir durum ise günümüzde olan, öğretmen ve öğrencisi aralarında geçen bir diyalog olmuştur Tarih dersinde konu Osmanlı Devleti ve öğrenci laf alıp öğretmenine şunları söylüyor;
‘ ’ Hocam bu atalarımız işi gücü yokmuş güya her yeri fethetmişler, savaşlar yapmışlar, ne lüzum varmış bu değin… ’ ’ der ve hocasından şu cevabı alır;
‘ ’ Eğer atalarımız senin gibi böyle düşünen birine bu toprakları bırakacağını düşünseydi ve bilseydi eminim bir karış toprak zeka fethetmezdi ’ ’ der
Ben de eminim ki o öğrenci manâsız bulanarak söylediği sözün ağırlığını ve ciddiyetini öğretmeninin bu çıkışından daha sonra iyi anlamıştır Ve sözünde cana yakın olmadığını fark etmiştir Kanaatimce onun eksikliği kendi milletinin nasıl bir halk müziği olduğunun farkında olan olmaması, araştırmaması, bilmemesi ve gelişi güzel düşüncelere kapılmasıdır
Ve ben bunun üstüne M Kemal Atatürk ’ün 20 Ekim 1927 ’de Türk Gençliğine Hitaben yaptığı konuşmasında ama şu son sözü ile cevap vermek istiyorum;
‘ ’ Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur! ‘ ’
Böylece sanıyorum ama biz pek bir milletiz ama Yeni Devir ’ın sonlarından itibaren evvelden de söylediğim gibi narkoz altına alındık, kendi kendimizi derin bir uykunun içerisine bıraktık Ve bu uyku hiçte böylece tatlı geçmedi, kâbuslar yaşadık, karabasanlar sardı dört yanımızı, hafakanlar peşi sıra üzerimize geldi Sıkıntılı, engebeli ve çetin bir uykunun ardındaki uyanışta hiç şüphesiz ağrılı, sancılı ve çileli olacaktır Bu narkoz halinin en büyük etkisi olsa gerek Kendimizle övündüğümüz dek, öğüttüğümüz kadar ola ki de daha pozitif üretmeli, okumalı, çalışmalı, çabalamalı ve but seslerimizi, izimizi bir defa daha dünya sahnesinin ortasına bırakmalıyız Çağları aşan bir milletin evlatları olarak, Çanakkale ’de epope yazmış dedelerimizin torunları olarak bunun farkına varmalı ve üzerimizde ki tozu, toprağı, ne varsa üstümüze çöken her şeyi atmalı, silkelenmeli ve kendimize gelmeliyiz
Kahraman bir milletin soluklarına Dünya bugün dün olduğu gibi fazla yoksul bir halde…

Haberdar mısınız?

*
 
858,496Konular
982,168Mesajlar
30,109Kullanıcılar
baverooSon üye
Üst Alt